(Mor/solgun, sarı, yeşil gülümser teni yaprakların)
(Kardeşlikleri düşer gözyaşlarından ayrılıkların)
(…)
Minik yeşil kanatlardı onlar
Tormurcuk tomurcuk, dal dal, yanyana
Koklaşıyorlardı yanaklarına çarpan yağmurla…
(…)
Küçük küçük, ninni tadında salınışlarla
Büyüyorlardı esen rüzgarın kollarında
Birlikteydiler bir kökte…
(…)
Birlikte soluklanıyorlardı
Gecenin ve gündüzün salıncaklarında
Gök gürlediğinde taşıyorlardı gövdelerinden
Az uzağa, az yakına uzatıyorlardı incecik, kırılgan boyunlarını…
(…)
Şiddetle esen bir yel
Gövdelerinden sarstığında onları
Direniyorlardı birlikte, sarılıyorlardı saflığın kanatlarına…
(…)
Direndikçe sarsılıyorlardı
Direniyorlardı
Dinginleştiğinde gök, dinleniyorlardı…
(…)
Küçük ve birlikteydiler
Küçükken hepsi birbirine benzerdi, birbirinden gelen aynı renkle
Yemyeşildiler
Büyüdüler birlikte…
(…)
Büyürken içlerindeki güç
Düşlerindeki renkler uzaklaştırdı onları
Solanı, sararanı, çürüyenı, böcekleneni
Sezdirmeden ayrılık şarkıları söylüyordu…
(…)
Ayrılık şarkıları fısıldayan seslere kanan
Özgürlük diyordu
İlk önce sararan, ilk önce bağıran
Düşecek kadar çılgındı yeşilden…
(…)
Düştüğü anda yeşilden
Düştüğü anda dalından, gövdesinden, kökünden
Düştüğü anda toprağa
Büyümüş gibi görünecekti kendisine
Sararıp çürüyene dek acı çekecekti…
(…)
Sonra… tohumsuz ölecekti…
(…)
Diğeri, ayrılığa direnen
Soluyordu, beslendiği dalı horlayıp
Gidemiyordu sarı düşlere
Gidemiyordu toprakta yeniden filizlenecek kadar cesur
Biliyordu
Meyve verecek kadar sadık değildi köklerine…
(…)
Solgun, ama sarı değil, yorgun, ama düşmüş değil
Belli ölecek dalında, kuruyacak
Tohum verecek kadar uzun yaşamayacak…
(…)
Gidemiyordu…
(…)
Yeşil, yemyeşil kalan
Ayrılık düşlerine küs, boy beyi gibi
Yemyeşil dikleniyordu yukarıdan
Dallarından gövdesine, köklerine iniyordu yağmur
Her an diri, her an rengine vurgun…
(…)
Umutlarla göneniyordu her salınışında
Düşlerinde görüyor kucağından fırlayacak sarı çiçeği
Sarı çiçekten yürüyecek olan meyveyi…
(…)
Şarkılar söylüyordu güçlü sözlerle
Şarkılarını besleyen dallarına tutunarak…
(…)
Gözleri göğe dönük, bereket diliyordu yağmurun şarkılarıyla
Çoğalacağını bilerek…