“Uhuvvet, iyiliğe birlikte
yürümektir.”
1957-Pekin
Secdeden kaçanın
ikinci olarak çaldığı sözcüğümdür uhuvvet. Çöl ortasında yüz üstü kapaklanıp
kalmış olmam bu çalınan sözcüktendir. Bir türlü ayağa kalkamayışım hep bu yitik
sözcük yüzündendir. Uhuvvetin kaybıdır perişanlığımda etken. Perişanlıktan
kurtulamayışım hep bu yüzdendir.
Uhuvvet yitiklerimin
en büyüğü olmuştur. Uhuvveti kaybedişimdendir ayaklarımdaki yaralar. Dilimdeki
kekemelik hep bu yüzdendir. Gönlümdeki darlık uhuvvetten uzak oluşumdur.
Uhuvvetin benden koparılışıdır beni yarı canlı yapan. Uhuvvetle dirilecektir
yeniden insanlık. Çün uhuvvet rahmettir. İçi rahmet dolu tatlı bir yemiştir.
Uhuvvet rahmettir
yeryüzüne. Gökyüzüne. İki ayağı üzerinde duranından sürünenine kadar rahmettir.
Çorak topraklar için su ne ise toplumlar için de uhuvvet o dur. Kişiler için de
uhuvvet odur. Aynı inanç etrafında toplaşanlar için odur.
Uhuvvetsiz bir
birliktelik olmaz. Bir araya gelenler arasında uhuvvet yoksa o bir arada oluş
uzun soluklu olmaz. Uhuvvetle sulanmamış hiçbir toprak verimli olmaz. Ayrık
otlarından başkası yetişmez o topraklarda.
Uhuvvet yamaçları düz
kılmaktır. Aşılmaz dağları aşmaktır. İnsanın yalnızken gözünü korkutan ne kadar
güçlük varsa onu kolay kılandır uhuvvet. Kolaylaştırandır. Her engeli
aştırandır. Amansız bir güçle takviye olur kişi uhuvvetle. Hamza’daki güçtür
uhuvvet. İsa’daki soluktur uhuvvet. Ahmed-i Muhtarın sözündeki özdür uhuvvet.
Uhuvvet dizlere ferdir,
yaralı gönüllere merhemdir. Bıkkınlıkları bitirendir. Bezginliğe geçit
vermeyendir. Sese ses katandır. Sesi tüm evrene duyurandır. Mustazafların
yüzünü güldürendir. Mustazafların gül dermesine vesiledir. Gül dermenin güller dermenin künhüne
erdirendir. Çorak toprakları ihya edişte
bir eldir uhuvvet. Uhuvvet yedi beyzadır
insan için, insanlık için. Azgın deryalar içinde kalmışlar için can yeleğidir
uhuvvet.
Uhuvvet kanatlarına
kramp girmiş kuşlar için kanattır. Yuvasında titreyen yumurtadan yeni çıkmış
kuş yavrularına varıncaya kadar gönülleri ferahlatandır. Gönlü daralmışlar için
bengi sudur uhuvvet. Yılgınlığa düşenlerin birden belirip karşısında yeniden
daha diri bir nefesle yol almasına, yollar almasına sebeptir uhuvvet. Birlikte
yola düşmüşlerin bitmeyen azığıdır uhuvvet. Sürekli göklerden indirilen bir
sofradır. Her dem taze yiyeceklerle sunulan bir sofradır.
Uhuvvet yârdır, yârandır.
Uhuvvet İbrahim’le
mancınığa birlikte yürümektir. Musa ile denizler aşmaktır uhuvvet. Kuyuya atılan
çocuğun kuyuda en yakın yoldaşı olmuştur uhuvvet. Zindanlarda rüyaları dile
getirendir. Rüya ile dile gelendir uhuvvet. Yük içine tası gizleyendir uhuvvet.
Gizlenen tası buldurandır. Bulunan tasla en büyük kayba ulaşmaktır uhuvvet.
Uhuvvet yığınlar içinde
yalnız olana direniş gücü, kuvveti, hevesi, arzusu verendir. Direnişleri
büyütüp besleyendir. Uhuvvet geçici olanla kalıcı olanın bilgisini öğretendir.
Kalıcının peşinde gitmeyi sağlayandır. Salık verip sağlayandır. Kalıcı olanlar
peşinde koşturandır.
Uhuvvet birlikte bir
hayırda yarışmaktır. Hayırlara birlikte ulaşmaktır. Ulaşılanları paylaşmaktır.
Uhuvvet “ver elini” değil “al elimi” demenin zevkini aşılayandır gönüllere,
beyinlere, vicdanlara.
Uhuvvet iyiliğe
birlikte yürümektir. Kötülüğe giden yolu, yolları birlikte kesmektir. Birlikte
nefes almak, birlikte nefes vermektir. Birlikte uyumak, birlikte uyanmaktır.
Birlikte yaşamak, birlikte ölmektir. Birlikte kıyama durmaktır uhuvvet. Uhuvvet
birlikte secdeye varmaktır. Birlikte secdeden kalkmaktır.
Uhuvvet “hepiniz bir
birinizdensiniz” buyruğundan kana kana içenlerin buluştuğu pınardır. Birlikte
oturdukları barınaktır, birlikte korundukları sığınaktır.
Uhuvvet birlikte güne
varmaktır. Günlere varmaktır. Birlikte güne günlere çıkmaktır. Birlikte güneşin
batışına tanıklık etmektir uhuvvet. Birlikte güneşin doğuşuna tanıklık
etmektir. Birlikte tebessüm etmektir. Birlikte gözyaşı dökmektir. Birlikte
sevinmek birlikte üzülmektir uhuvvet. Birlikte dağlanmaktır. Birlikte
aklanmaktır. Birlikte arınmaktır.
Uhuvvet birlikte
olunan kişinin kişilerin canını kendi canına canlarına tercih etmektir.
Birlikte olduklarının canını canlarını kendi canına canlarına tercih etmeyen
henüz duymamıştır çağrısını uhuvvetin. Duysa da uhuvvet bir addan öte değildir
onda. Uhuvvetten nasibi olmamış demektir daha kendi canına tercihi ıskalayan.
Cemal Çalık, 03.08.2013, Konuk Yazarlar, Sonsuz Ark