“Vicdanı kuşanmamış bir canlı en
vahşi bir kundakçıdır.”
Vicdan insanlığın yükselttiği bir anıttır. İnsanı,
insanlığı yükselten bir anıttır. Vicdan yaşam içre bir candır. Yaşama anlam
katandır. Yaşamı büsbütün anlamlaştırandır. Yaşamı kolaylaştırandır. Yaşamı
sürdürülebilir kılandır vicdan. Vicdan toplumsal yaşamın atar damarındaki
kandır.
İnsan tekinin
atar damındaki kan olmalıdır vicdan. Yaşamı istendik kılmaya yol vicdanın
işaret ettiği yöndedir. Yaşamı tüm yönleriyle kuşatıp çölleri aştıran zümrüd-i
anka'dır.
Vicdan ademiyetin mührüdür. Âdem olmak için, olabilmek
için vicdan gerektir. Vicdan Âdemde ilk önce olması gerekendir. Âdeme ilk
gerekendir vicdan. Âdemi gerektirendir
vicdan.
Âdem olacak olmadan vicdan neşvünema bulamaz.
Serpilip gelişemez. Bir zeytin ağacı çekirdekte nasıl durmaktaysa vicdan da
âdem olacakta öylece durmaktadır. Vicdan âdemsiz var olamaz, âdem vicdansız
olamaz. İkisi bir arada olmadıkça ikisi de var değil demektir. İkisi de
çürümeye mahkum demektir.
Vicdan yolunu kaybetmişler için bir meşaledir.
Meşalenin alevi Kur’an’dan beslenir. Kur’an annesidir vicdanın. Vicdanı doğuran,
büyüten, emziren Kur’an’dır. Vicdan Kur’an’la var olandır. Kur’an’la göklerden
indirilendir. Vicdan Cebrail’in sesinde gizlidir. Sesine gizlenmiştir. Kur’an’la
görünür kılınmıştır. Görünür kılınan gözle görünen elle tutulandır vicdan.
Vicdan cehennemin kapısına kilit vurandır. Cennetin
kapılarını ardına kadar açandır. Dünyayı dahi cennete çevirendir. Asasıdır
Musa’nın. Soluğudur İsa’nın.
Vicdan, kul da süs, köle de zırhtır. Vicdanı
kuşanmamış bir canlı hep bir eksik kalandır. Eksik kalmıştır. Eksik kalacaktır.
Vicdanı kuşanmamış bir canlı hep bir yaralayandır,
hep bir kırandır, hep bir bozandır, hep bir kan akıtandır, hep bir zülm
edendir.
Vicdanı kuşanmamış canlı bir yalandır. Yalanların
emzirdiği candır. Yalanların beslediği bir candır. Gücünü, albenisini
yalanlardan alan bir candır.
Vicdanı kuşanmamış kişi yaratılış fıtratına
buğzedendir. Yaratılış fıtratına sırtını dönendir. Yaratılış fıtratının üstünü
örtendir.
Vicdanı kuşanmamış kişi her bir işinde aşırıya
kaçandır. Vicdanı kuşanmamış kişinin süsü fuhşiyattır. Fuhşiyat can damarıdır
vicdanı kuşanmayan canlının.
Vicdanı kuşanmayan canlının ellerinde hep bir kan
vardır. Hep bir kan olacaktır.
Vicdanı kuşanmamış canlı yeryüzüne gökyüzüne
beladır. Vidanı kuşanmamış bir canlı ne bir ot parçasına ne bir ağaç dalına ne
bir yıldıza, ne bir damla suya emniyet verendir.
Vicdanı kuşanmamış bir canlı her bir varlıkta var
olan emniyet duygusunu, itimat duygusunu çalandır. Kuşların yuvasını bozmaktan
mest olandır. Yıldızların kuyruğuna teneke bağlamaktan mest olandır. Suları
kirletmekten haz duyandır. Toprağı asfalta boğmaktan böbürlenendir.
Vicdanı kuşanmamış bir canlı en vahşi bir
kundakçıdır. Yaktıklarını izlemekten en büyük hazzı duyandır. Yaktıkları
karşısında lir çalıp ifritçe şarkılar söyleyendir. İfritlerin şarkılarına eşlik
edendir.
Vicdanı kuşanmış bir canlı her bir derde, her bir
sıkıntıya her bir yaraya, her bir olmaza ilaçtır. Her bir olmaz’ı olur
yapandır. Her bir kapanmaz yarayı iyi edendir. Her bir sıkıntıya bağrını açandır.
Her bir derde ortaktır. Dertliden derdi sezdirmeden alıp götürendir.
Vicdanı kuşanmış bir canlı itimat telkin edendir,
kurda kuşa böceğe uçana sürünene ota ağaca taşa toprağa, yerin altındakilere,
yerin üstündekilere. Yağmura itimat telkin edendir vicdanı kuşanmış kişi.
Güneşe doğması için heves verendir. Aya yıldızlara çıkmaları için el edip
gönendirendir.
Vicdanı kuşanmış bir canlı her varlığı ululayandır.
Her bir varlığın kendisine emanet edildiğini bilendir vicdanı yüklenmiş bir
canlı.
Vicdanı yüklenmiş bir canlı yeryüzünün gökyüzünün
süsüdür. Yeryüzünü gökyüzünü süsleyendir. Sevinçleri sevgileri bitimsizliğe
yetirendir. Bitimsizlik pınarından içirendir. Yeryüzünde gökyüzünde ahenk içre
oluşun teminatıdır vicdanı kuşanmış bir canlı.
Vicdanı kuşanmış bir canlı her bir sesi can
kulağıyla dinleyendir. Her bir sese eşlik edendir. Her bir sesle her an Tek
Olan’ı tespih edendir. Tek Olan’ı en içten takdis edendir. Tek Olan’a
şükredendir. Hakkıyla şükredendir. Vicdanı kuşanmış kişi tövbe kapısında nöbettedir.
Cemal Çalık, 05.08.2013, Konuk Yazarlar, Sonsuz Ark