Ve pervasızca kan döküyorlar. Sen onların ellerini
kır, ayaklarını bük Allah’ım!
14 Ağustos 2013, Kara Çarşamba, İman Cami, Kahire/Mısır
“Onlar hayvanlar gibidirler; hatta yolca daha
şaşkındırlar.”
Sen; ey irade çalan eşkıya, sen ey irade hırsızı
uğru, sen ey sıkıntı eken sefil, sen ey zer ve zorun tutkunu, sen ey hırsının
kulu, sen ey öfkesinin sersemi, sen ey hasedin meftunu, sen ey kanaatin
kanlısı, sen ey bağnazların şahı, sen ey nefsinin zebunu, sen ey gafletin metfunu,
sen ey yoksulun hor göreni, sen ey aldanmışların en aldanmışı, sen ey yerin
göğün utancı sen ne vicdansızsın!
Ey irade hırsızı sen ne zalimsin!
Sen ey irade çalan, sen ne aşağılık şeysin?! Sen ne
hayvansın, hem her hayvandan daha zalimsin sen!
Bir kaplan senden daha merhametlidir. Kaplanı aslanı
sırtlanı çakalı karnını doyurmak için avlanır sen ise avlanmak için avlanırsın.
Kan dökmek senin şanındandır. Sen ne zalimsin! Sen ne hainsin! Ne vicdansızsın
sen!
Ey anıldığında utançtan yerin göğün titrediği irade
hırsızı, sen, ne büyük bir belasın başına toplumun, toplumların. Sen ne büyük
bir belasın insanın ve insanlığın!
Ey irade hırsızı, sen ne hainsin?!
Sen ey irade hırsızı, kan içici vampir; sen ey
merhametsizliğin künhü; sen ey yeri, göğü iblise döşek yapan, sen ey şirkin ikiyüzlü
şakirdi, sen ey münafıklığın remzi, sen ey müstekbirlerin emzirdiği, sen ey
yılanların yoldaşı, sen ey çiyanların çaşıdı, sen ey zehirli örümceklerin
zehri, sen ey azgınların azığının hazırlayıcısı, sen ey katliam sofralarının
hamisi, sen ey katillerin barınağı, sen ey mütecavizlerin sığınağı, sen ey umutları
müfsit eden, sen ne aşağılıksın?! Sen ne utanmazsın?!
Ey irade hırsızı, sen ne kalleşsin!
Sen ey irade hırsızı, firavunların kalıntısı, sen ey
nemrutların kurmayı, sen ey adalet yoksulu, sen ey kötü zanlar mucidi, sen ey
cahillerin cahili, sen ey bozguncular bozguncusu, sen ey pişmanlıktan nasibi
olmayan nasipsiz, sen ey fenanın ev sahibi, sen ey ebu leheblerin komşusu, sen
ey her tür aybın kalbi, sen ey bütün eksikliklerin bütün kötülüklerin kaynağı,
sen ne kadar zavallısın?!
Ey irade hırsızı, sen ne karanlıksın!
Sen ey irade hırsızı, sen ne alçaksın; kimse alçaklıkta su dökemez eline, kimse
alçaklıkta bir adım geçemez önüne, kimse alçaklıkta yarışamaz seninle, kimse
alçaklıkta boy ölçüşemez seninle, kimse alçaklık dersi veremez sana, kimse
alçaklıkta yoldaşlık yapamaz sana, kimse alçaklıkta gerekeni eksik bıraktın
diyemez sana. Alçaklığın maliki sensin!
Ey irade hırsızı, sen ne alçaksın?!
Sen ey irade hırsızı, ebu cehlin yaren; sen ne
kutsuzsun, sen ne onursuzsun, sen ne pervasızsın kan dökmede. İblistir
mürebbiyen senin, kabildir senin evvelin, hitlerdir senin selefin. Vahşilikte
öndesin selefinden, cinayette öndesin evvelinden. Hırsızlıkta öndesin mürebbin
iblisten. Vahşilerin önderisin, canilerin perverisin, hırsızların serverisin.
Kutsuz elinin dokunduğu her şey bozulur, kutsuz elinin dokunduğu her şey çürür,
kutsuz elinin dokunduğu her şey kararır, kutsuz elinin dokunduğu her şey kendi
olmaktan çıkar, kutsuz elinin dokunduğu her şey yitirir dengesini, kutsuz
elinin dokunduğu her şey bulanır toprağa.
Sen ey irade hırsızı, sen ne kutsuzsun!
Sen ey irade hırsızı, sen ne azgınsın?! Sen
azgınlıkta sınır tanımazsın, azgınlıktan yorulmazsın, nefesin küflüdür senin.
Nefesin zehirlidir senin. Soldurur çiçekleri kokuşmuş nefesin, zehirli nefesin.
Sen ey irade hırsızı, sen dirinin, diriliğin
düşmanısın. Dirilişin düşmanısın. Sen baharın düşmanısın. Sen oluşun
düşmanısın. Sen ey irade hırsızı sen evrenin düşmanısın. Cennetin düşmanısın
cehennemin yanındasın, cehennemden yanasın. Sen ey irade hırsızı sen ne
bedbahtsın! Yamyamlık mesleğindir senin. Onursuzluk zırhındır senin. Sen ey
irade hırsızı, sen ey merhamet katili, sen ey zulüm ekip vahşet deren; sen
kötüsün!
Rabbim, irade hırsızının şerrinden sana sığınırım!
İrade hırsızının zulmünden sana sığınırım! İrade hırsızının ifsadından,
yalanlarından sana sığınırım!
Ya rab, irade hırsızlarına fırsat verme! İrade
hırsızlarının oyunlarını, tuzaklarını başlarına çal! İrade hırsızlarının
mustazaflara daha fazla musallat olmalarına fırsat verme!
Ya rab, bu irade hırsızları yeryüzünü talan
ediyorlar, yeryüzünü bozgun yerine çeviriyorlar, ekinleri yakıyorlar, suları
zehirliyorlar, mabetleri yıkıyorlar, yeryüzünü mazlumların, sabilerin
kanlarıyla utandırıyorlar yeryüzünü gökyüzünü bu utançtan kurtar Allah’ım!
Yüceler yücesi Rabbim, sen buyurdun, sana dua
edenlerin duasını kabul edensin sen, öyle ise gelip dayandık kapına ve yürekten
haykırıyoruz, irade hırsızlarının soluklarını hemen şuan kes Allah’ım!
Sen irade hırsızlarını tarif etmişsin, buyurmuşsun
ki “Onlar hayvanlar gibidirler hatta yolca daha şaşkındırlar” öyle ise ey âlemlerin
Rabbi işte geldik dayandık kapandık secdeye ve haykırıyoruz yürekten bizi bu
şaşkınların zulmünden kurtar Allah’ım!
Allah’ım bu günde, bu gecede, bu saatte, bu yerde
seni şahit tutmaktayım, şahit olarak sen yetersin. Bu irade hırsızları secdeye
kapananlara kurşun yağdırmakta. Çoluk-çocuk-kadın yaşlı demeden kanlarını
dökmek için ellerini ovuşturuyorlar. Ve pervasızca kan döküyorlar. Sen onların
ellerini kır, ayaklarını bük Allah’ım!
Senden başka kimsesi yoktur mustazafların! Senden
başka kimsemiz yoktur. Sen müstekbirlerin tahtlarını başlarına çal, vadettiğin
gibi mustazafları yeryüzüne hâkim kıl. Sen her şeye kadirsin! Senin her şeye
gücün yeter!
Cemal Çalık, 17.08.2013, Konuk Yazarlar, Sonsuz Ark