“Nokta
atışlarla, blok perspektiflerle uygulamadaki birçok sorun ortadan kaldırılmış.”
Biz, birlikte iş yapmaya alışkın bir toplumuz ve dünyayı, çağdaş uygulamaları inceleyerek en iyisini arayan yeni devletin bize yaklaşması hoşumuza gidiyor.
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın, müsteşar Yusuf Tekin’in ve
diğer bürokratların olguları ve olayları algılama ve yorumlama biçimi ve hızı
alışılmadık derecede sonuç almaya yönelik. Ankara’daki soğuk bakanlık binasına
yıllardır girip-çıkan ve sürekli sorun üreten kadronun değişmesi, hantal
işleyişin sona erdiğini de gösteriyor.
Yeni yönetimin sevimli özellikleri fazla. Müsteşar, sosyal medya ile iletişim kurmayı, etkileşimlerle
karar vermeyi tercih eden aktif bir karakter. Bakan ve müsteşar tartışmayı
seviyorlar; itirazları duymak ve haklı itirazlara mantıklı tepkiler vermek,
yeni yönetişim stratejisinin gereği. Bakanlık, yüzlerce yıllık tekleyen
sistemler üretmekten vazgeçmiş; teklemeyen, kurumsallaşan geliştirilmeye müsait android sistemler
üretmeye kararlı. Asıl sevindirici olan bu. Önceki analizimi okursanız ne demek istediğimi daha iyi anlarsınız.
4 Eylül 2013’te TEOG’un son sürümden önceki hâli yayınlandı. Son sürümden önceki hali dememin sebebi
şu. Sistem geliştirilmeye devam
ediliyor. Çünkü Bakan tarafından yapılan açıklamadan önce kamuoyu ile
paylaşılan taslak birkaç gün içinde gözden geçirilmiş ve eleştiriler dikkate
alınarak %60 puan+%40 öğretmen kanaati ile liselere yerleşme puanının
belirlenmesi modelinden şimdilik vazgeçilmiş görünüyor. Şimdilik, çünkü;
açıklanan model, sekizinci sınıflar yani orta 3. sınıflar için önlerini
görebilecekleri şekilde yapılan değişiklikleri içeriyor. 6. Ve 7. Sınıflar için
sonraki tarihlerde açıklama yapılması zorunluluğu modelin ruhunda var; bu iş
daha bitmedi yani.
Önce
açıklanan son modeli netleştirelim, sonra 7 Eylül
2013’tarihli 28758 tarihli Resmi Gazete’de
yayınlanan Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nin getirdiği değişiklikleri inceleyelim.
TOEG’in 2013-2014 eğitim-öğretim yılında ortaokul 3. Sınıflarda uygulanacak
yapısı basit olarak şöyle. Öğrencinin Ortaöğretim Yerleşme Puanı iki aşamalı
olarak hesaplanıyor. 6, 7 ve 8. Sınıflardaki yıl sonu başarı puanlarının aritmetik
ortalamasının %30’u ile 8. Sınıf ağırlıklandırılmış Merkezi Sınav Puanı’nın %70’inin
toplamı öğrencimizi liselere yerleştirecek olan puan. Yani öğretmen kanaat notu
yok.
Buradaki teknik ayrımı şöyle yapsam daha anlaşılır olur umarım.
Yayınlanan modelde örnek puanlama gösterilmiş, dikkatle incelenirse kolaylıkla
anlaşılacaktır. Yıl sonu başarı puanları öğrencilerin karnelerinde görmeye alıştığınız
yıl sonu puanları gibi her ders için ayrı ayrı hesaplanıyor ve toplanıyor.
Mesela matematik dersi için yıl sonu başarı puanı hesaplaması yapalım:
Öğrenci birinci dönem üç sınavdan
40, 35 (Merkezi sınav), 60 alsın performans (sözlü) tan 60, Proje (ödev) den
80 almış olsun. Gördüğünüz gibi 5 tane puan var. Bu 5 puanın toplanıp 5’e
bölünmesinden aritmetik ortalaması olan 55.0000 bulunuyor. Matematik dersi
haftada 4 saat olduğundan bu ortalama 4 ile çarpılıyor Yani 4x55.000=220.0000
puanı elde diliyor ve bu puan 8. sınıftaki toplam ders saati sayısı olan 27 ile
bölünüyor ve 220.0000/27=8.1481 elde ediliyor. Öğrencimizin birinci dönem Matematik
başarı puanı bu.
Aynı yötemle tüm derslerin başarı puanı elde edilerek
toplanıyor. Diyelim ki; tüm derslerin başarı puanları toplamı, yani birinci
dönem başarı puanı 75.5895 olsun. Aynı işlem ikinci dönem yapıldığında elde edilecek başarı puanı da 79.7698 olsun. Bu iki puanın
toplamının yarısı, yani aritmetik ortalaması da 77.6796 olacaktır.
8. sınıf yıl sonu başarı ortalamasının hesaplanma mantığıyla
hesaplanmış olan 6 ve 7. Sınıf yıl sonu
başarı puanları da sırayla 75.8759, 68.9781 olsun (Bu hesaplamalar zaten ‘e-okul’da
mevcut) Bu üç puanın aritmetik oralaması da 74.1779 olacaktır. İşte yıl sonu
başarı puanlarında oluşturduğumuz ve %30’u
, 22.3534; alınacak olan puan bu. Yani öğrencimizin
her sınavı önemli ve değerli.
Kalan %70 ise şöyle hesaplanıyor. Buna Ağırlıklandırılmış Merkezi
Sınav Puanı deniyor. Öğrencinin altı temel dersten girdiği merkezi sınavların
ağırlık katsayılarına göre hesaplanan puan bu. Merkezi sınavların puanı, hem
Yıl Sonu Başarı Puanı’nın hesaplanmasında hem de Ağırlıklandırılmış Merkezi Sınav
puanının hesaplanmasında kullanılıyor.
Birinci ve ikinci dönemde 6’şardan 12 yazılı sınavı merkezi
yapılacak ve bunların sonuçlarından elde edilecek puanımız da 73.4706 olsun.Bu
puanın %70’i de 51.4294. Her ikisinin toplamı ise 73.6828 işte
yerleşme/yerleştirme puanı bu. Unutmayın bunların hiçbirini siz
hesaplamıyorsunuz; otomatik hesaplanıyor; e-okul’dan bunu takip etmeniz
yeterli.
Bu yıl için sadece 8'lerde düşünülen sistem, -ki henüz 6 ve 7'ler
için merkezi sınav yapılacak mı yapılmayacak mı belli değil- ama sisteme göre
bu yıl her iki alt sınıfta da merkezi sınavların yapılması gerekir. Bakanlık bu
noktada henüz kararını netleştirmiş olmamalı ki modeli bu şekilde açıklamış.
Ama model bu şekilde sürerse 8. sınıfta yine dershane ya da diğer ek ihtiyaçlar
tartışılmaya açılacak. Öğrenciler 8’e kadar sorumluluk almayacak ve eskisi gibi
sorunlar devam edecek.
Çünkü; %70 oran son sınıf için çok yüksek bir oran; 6 ve 7. Sınıflarda
doğal bir gevşeme beklemek istenmiyorsa bu oranlar daha dengeli dağıtılmalı.
20, 30, 50 uygun bir dağılım olabilir. Her yıl için yerleşme puanı ayrıca
hesaplanmalı ve üç yılın toplam puanı yerleşme puanını belirlemeli. Eğer sistem
böyle modellenirse, öğrenci her sınıfa ayrı özen gösterecek ve dershaneye gerek
kalmayacak.
Gelelim liselerde uygulanacak olan yeni yönetmeliğe. Yeni Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği öğretmenlerin ve öğrencilerin bütün
alışkanlıklarını değiştirecek. (Madde 51).
Öncelikle belirtmem gerekir; bir dersten geçme puanı 45’ten 50’ye çıktı ve not sistemi
tamamen değişti. Artık puan ve derece var. 0-49.99 Geçmez, 50-59.99 Geçer, 60-69.99 Orta,
70-84.99 iyi ve 85-100 Pekiyi (Madde 43).
Başarı standartları eskiden de çok eleştiri alıyordu; yükseltildi. Öğrencinin tüm dersleri birinci ve ikinci dönemde 50 puan ise sınıfı doğrudan geçiyor. Bir dersten, birinci dönem notu ne olursa olsun ikinci dönem notu 70 ise öğrenci dersi doğrudan geçiyor; dersten geçmek zorlaştırılmış. (Madde 56) Eski sistemde ilk dönem notu ne olursa olsun ikinci dönem notu 3, yani puanı 55 olunca dersten başarılı olunuyordu.
Başarı standartları eskiden de çok eleştiri alıyordu; yükseltildi. Öğrencinin tüm dersleri birinci ve ikinci dönemde 50 puan ise sınıfı doğrudan geçiyor. Bir dersten, birinci dönem notu ne olursa olsun ikinci dönem notu 70 ise öğrenci dersi doğrudan geçiyor; dersten geçmek zorlaştırılmış. (Madde 56) Eski sistemde ilk dönem notu ne olursa olsun ikinci dönem notu 3, yani puanı 55 olunca dersten başarılı olunuyordu.
Ve artık
ortalama ile sınıf geçme yok. Ortalama yükseltme sınavı da yok. Ne var? Yıl
sonu başarı puanı 50 olan öğrenciler kaç dersten başarısız olurlarsa olsunlar
sınıf geçiyorlar. (Madde 57) Yıl sonu
başarı puanı 50’den düşük olan ve bir sınıfta en fazla 3 dersten başarısız olan
öğrenci sorumlu olarak üst sınıfa geçiyor, ikinci yıl da aynı hakka sahip;
ancak iki sınıf üstüste 3+3=6 dersten başarısız olan öğrenci sınıfta kalıyor. Bir üst sınıfta iki dönem halinde Kasım ve
Nisan aylarında sorumluluk sınavları yapılacak. Bu sınavı da bir branş öğretmeni
yapacak; öğrenci sayısı 20’den fazla olursa başka öğretmenler
görevlendirilebilecekler. (Madde 58)
Ders ve
sınıf geçme böyle… Derslerin süresi tüm okullarda eşitlendi; bütün dersler 40
dakika. İki ders öğretmenler kurulu kararı ile blok yapılabilecek; bağımsız
dersler arasındaki teneffüsler 5 dakikadan, öğle arası molası 45 dakikadan az olamayacak şekilde
okul müdürleri ve ilçe yönetimi işbirliği ile giriş çıkış saatleri
için düzenleme yapılabilecek. (Madde 9) Öğretmenlerin sabah yarım saat önce nöbet
yerinde olma zorunlulukları 15 dakikaya indirildi; nöbet bitimi de son dersten
sonraki 15 dakika ile aynen devam ediyor.(Madde 91)
Öğrencilerin
devamsızlıklarında da bilinçli bir el devrede; artık kaos yok, her yıl bakanlık
yetkisi ile uzatılan izin, rapor gibi
hem öğrencileri, hem velileri hem de doktorları strese sokan uygulamalar
sona erdi. Öğrenci kendi keyfî devamsızlık hakkı olan 20 günü artık rüyasında
görecek. Bu süre 10 güne inse de özürsüz devam etmediği 5. günde veli haberdar
edilecek.
Bu hususta en önemli konu,
özürlü özürsüz devamsızlık günleri toplamının 45 gün olması. Veli dilekçesi ile
öğrenci 45 gün okula gitmeme hakkı kazandı. Yani rapor peşinde koşmak tarihe
karıştı; ayrıca velinin öğrenci üzerindeki kontrolü arttı. Devlet öğrenciyi ve
veliyi başka kurumlara mahkum etmekten kurtuldu. Tanıdık doktor arama derdi
bitti. Bu durum terör örgütlerinin canını sıkacak ve muhtemelen bu yönde
tepkiler oluşacak. Umursamamak gerekiyor. (Madde 36)
Öğrencinin
ilk derse geç kalka süresi öğretmenler kurulu kararına bağlı, ancak 8 derslik
günde yarıdan fazla derste devamsızlık yapılmışsa tam gün, yarıdan az
devamsızlık yapılmış ders varsa, öğrenci yarım gün yok yazılacak.(Madde 35)
Öğretmenler
için birçok başka düzenlemenin dışında iki önemli konu var. Sözlü notu kalktı;
onun yerine performans puanı geldi.
Öğrenciye performans konularını ilköğretimdeki gibi bireysel veya grup çalışması
olarak verecekler. Yıllık ödev kavramı da değişti ama mantık aynı; öğrenci her
yıl en az bir dersten bir proje puanı alacak. (Madde 50)
Her öğretmenin
kendi sınavını yapması da artık mümkün değil. Aynı derse giren öğretmenlerin
ortak değerlendirme yapabilmelerine imkân vermek üzere birden fazla şubede
okutulan tüm derslerin yazılı sınavları ortak yapılacak ve ortak değerlendirilecek.
(Madde 45)
15 gün
olan sınav, proje ve performans puanlarını açıklama süresi 10 güne indirildi.
(Madde 49) Öğrencinin 7 gün içinde puanına itiraz etmesi halinde öğretmen yazılı
kağıdını ya da proje çalışmasını yeniden incelemek zorunda.
Evli
öğrenciler örgün eğitim liselerine kayıt
yaptıramayacaklar. Lisede okurken evlenen öğrenci Açık Lise’ye yönlendirilecek. (Madde 21) Öğrenciler 10. Sınıfın sonuna kadar alan değiştirme
yapabilecekler.(Madde 31)
Bir
şekilde yapılamayan dersler ve işlenemeyen konulara yönelik telafi programları
2. Dönemden yeni eğitim öğretim yılına kadar geçen sürede yapılabilecek. Yani bir
tür yaz okulu; öğretmenler ücretlerini de alacaklar. (Madde 61)
Ortalama
yükseltme sınavları kalkınca ekonomik sıkıntıya girecek olan lise öğretmenleri
için mantıklı bir çözüm de bulunmuş. Öğretmenler ilk ve ortaokullardaki
öğretmenler gibi Haziran’da ders kesiminden sonra ve Eylül’de dersler
başlamadan önce kendi okullarında, okul müdürünün vereceği bir programla meslekî
çalışmalar yapıp ücret alabilecekler. (Madde 87)
Genel
olarak liselerdeki algı artık değişti. Yeni dönemde gözden kaçan birçok sorun
artık sorun olmaktan çıkacak. Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliğine gerçekten
usta ellerin değdiği çok belli. Nokta atışlarla, blok perspektiflerle uygulamadaki
birçok sorun ortadan kaldırılmış. Yeni tür sorunlar elbette olacak; ama çaba
güzel.
TEOG
yeni yönetmelikle liseler içinde uygulanabilir halde görünüyor. OYÖG
(Ortaöğretimden Yüksek Öğretime Geçiş) Sistemi de uygulanabilir.
Her iki
değişiklik de çağdaş, ortak aklı önemseyen
ve iyi niyetli çalışmaların sonucu.
Katkısı olanlara teşekkür etmek gerekiyor. Biz, birlikte iş yapmaya alışkın bir
toplumuz ve dünyayı, çağdaş uygulamaları inceleyerek en iyisini arayan yeni devletin bize yaklaşması hoşumuza gidiyor.