“Savaşta
öldürülen çocukların en az 700 tanesi işkence edilerek infaz edilmiştir.
Verilere göre 13 yaşın altında bulunan 200 erkek çocuğu ise keskin nişancı
ateşi ile öldürülmüştür.”
Üç
yıldan daha uzun bir süredir kanlı bir iç savaşın içinde bulunan Suriye’de
şehirler harabeye dönmüş ve oldukça ağır sivil kayıplar vermiş bulunuyor. Fakat
Suriye’den haber yapmak oldukça tehlikeli olduğu için gerçekleştirilen
katliamlar medyada yeteri kadar yer almıyor. Buna rağmen bir grup araştırmacı
her bir ölüm vakasını belgeleme kararı aldılar.
Özenli
bir şekilde verileri toplayan ve bu verileri sürekli doğrulatan Syrian Tracker
grubu savaş boyunca gerçekleşen ölümlerin 111,915’ini belgeledi.
Syria
Tracker bilgi kaynağı şahitler ve sahada bulunan gönüllülerden oluşuyor.
Araştırmacılar aynı zamanda haber raporlarından da veri sağlıyorlar.
Veri tabanı ayrıca Suriye rejimi tarafından gerçekleştirilmesi muhtemel savaş suçları hakkında da analiz yapma imkânı sağlıyor.
Menfaat amacı gütmeyen bir organizasyon olan SumAll.org ile ortaklaşa çalışmalar gerçekleştiren araştırmacılar, savaşta kadınların daha fazla öldürüldüğünütespit ettiler. Nisan 2011’de ölümlerin ancak %1’ini kadınlar oluştururken günümüzde elde edilen son verilere göre öldürenlerin %13’ünü kadınlar oluşturmaktadır.
Tek
başına rakamlar şüphesiz tüm olayın anlaşılmasını sağlamaya yetmemektedir.
Kadınların nasıl öldürüldüğünü inceleyen araştırmacılar bir şey fark etti.
Örneğin, bombalamalarda öldürülen kadınlar rastgele kurbanlar değildi. Aksine
çoğu keskin nişancılar tarafından öldürülmüştü. Açıkça kadınların hedef
alındığını gösteren bu bilgi, savaş suçu anlamına gelmektedir.
Çocukların
nasıl öldürüldüğüne dair bilgiler de benzer sonuçlar ortaya koymaktadır.
Savaşta öldürülen çocukların en az 700 tanesi işkence edilerek infaz
edilmiştir. Verilere göre 13 yaşın altında bulunan 200 erkek çocuğu ise keskin
nişancı ateşi ile öldürülmüştür.
Syria
Tracker kurucularından biri olan Taha Kass-Hout: “Bunlar sistematik olarak
gerçekleştirilen cinayetlerdir ve bu cinayetleri işleyen kişiler gerçekten ne
yaptıklarının farkındadır” diyor.
Suriye
kökenli bir Amerikalı olan Kass-Hout şöyle diyor: “Syrian Tracker’ın doğmasını
sağlayan fikir bir soru sayesinde ortaya çıktı: “Neler olup bittiğini nasıl
dünyaya yayacağız?”
Syrian
Tracker’ın hedefi, ne olup bittiğine dair çok az bilgi elde etme imkânı olduğu
için insanların kitlesel kaynak araçlarını kullanarak doğrudan doğruya neler
olduğunu rapor edebilecekleri bir platform oluşturmaktı.
Organizasyon
dış destek almıyor ve Kass-Hout’un ifade ettiğine göre on kişilik çekirdek
kadrodan oluşan organizasyon, tamamen gönüller ve dışarıdan uygun zamanlarda
ellerinden geldiğince kendilerine yardımcı olan yüzlerce insan sayesinde hizmet
veriyor.
Üç buçuk
yıldan beri veri toplayan Kass-Hout ve arkadaşları tarafından kendisinin
ifadesine göre 100000 adet şahitlik raporu derlenmiş ve kendileri tarafından
oluşturan algoritma sayesinde 180 Milyon twitter mesajı ve 200000 haber
makalesi tetkik edilmiş bulunuyor.
Saldırıların
gerçekleştiği zaman ve yer bilgilerini içeren raporlar bir veya daha fazla
kaynak tarafından da desteklenmiş bulunuyor. Raporların çoğunda kurbanların
isimleri de yer alıyor. Ayrıca pek çok rapor video ve fotoğraflar ile
desteklenmiş.
Veri
tabanında yer alan ölümler, “topçu ateşi”, “bombardıman” veya “işkence” gibi
kategorilere ayrılarak, olaylar arasındaki ilişkilerin anlaşılması kolay hale
getirilmiş.
Syrian
Tracker ile işbirliği içinde bulunan SumAll.org enteraktif bir tablo
hazırlayarak araştırmacılara, gazetecilere ve aktivistlere yardımcı olmayı
amaçlamış.
Lorenzo Franceschi-Bicchierai
/08.08.2014
Tamer Güner, 08.08.2014, Sonsuz Ark, Konuk Yazar, Çeviri
SumAll.org
tarafından hazırlanan enteraktif tabloya şu adresten erişilebilir: https://spotfire.cloud.tibco.com/public/ViewAnalysis.aspx?file=/users/dmosenkis/Public/SyriaTracker5&waid=bda35c42ad5fef0a9968c-08053427bfdfc5
Yazının
orijinali: