bir satırcık olsun yaz
mini minnacık bir satır
seni bilen rüzgârlar ısıtmış olsun yüreğini
sana bir sır söyleyeceğim sevgili
şair kurması değil ayrılık
değil mi ki gözlerinin değdiği yerde ben yokum
rüzgârlar da o rüzgâr değil
söylene söylene buruşmuş bir cümle var dilimde
bir satırcık olsun yaz
mini minnacık bir satır
seni bilen rüzgârlar ısıtmış olsun yüreğini
***
sana bir sır söyleyeceğim sevgili
nankör bir farenin beynimin hamaklarını yediğini
ve bir kum saati karşısında duran
düşünür kedinin umutsuz bekleyişini
***
sana bir sır söyleyeceğim sevgili
“anne!” diye hıçkıran sesler
yankılanmıyor pembe panjurlu düşsel evin
sararmış sofalarında
gün boyu söylediğimiz şarkınınsa
eksilmek nedir bilmiyor virdi
***
sana bir sır söyleyeceğim sevgili
kimsesizliği okşar dururum kararmış aynalarda
say ki önünde secdeye kapanıyorum
say ki sana
Tanrının karşısında alçalan kulun
yalnızlığıyla seslendim bunca zaman
sen bu yalnızlığı bilmedin ki
***
sana bir sır söyleyeceğim sevgili
şarkılar o eski şarkılar değil
kabrini süsler dururum hükmü geçmiş
kalp sevdaların
sevdalar o eski sevdalar değil ki
Cemal Çalık, 21.08.2014, Konuk
Yazarlar, Sonsuz Ark, Şiir