...içi boş, dışı kalın...
...yıllar yemiş bitirmiştir içini...
...börtü-böcek, kanatlılar ve kemiriciler...
...beslenmişlerdir içinden...
...ulu çınar...
...yükselirken göğe doğru, boş içini mesken yapar kıştan-yazdan kaçan hayvanâta...
...geniş, yere eğik yapraklarına sinen serinlik, gölgesinde dinlenen yolculara, yaşlılara ve gövdesinde oynayan çocuklara sürekli gülümser...
...ulu çınarın hüznü, içi görüldüğü için fark edilmez...
...dertleri âyân beyân hâllolur, acılardan hissizliğe giden bu diri meyyitin...
...yükselerek eriyen içine inat, kasırgalara göğüs geren dışı, tüm kötü fikirli çerçilere korku veren gece kâbusu olur ya...
...işte bu hâz, bu ebedî hüznün canını yakmasında onun tek tesellisidir...
...bilumum canlıya verdiği fayda, mevziinde üstlendiği vazifedendir...
...körkütük berduş veya hürriyetinden berhüdâr olan insan evlâdı, onun dinginliğinde fikir bulur...
...o ulu çınar, ki; ademden bu yana birikmiş gelmiştir büyüyerek...
...oğullar vermiştir, su buldukça...
...su kıyılarında beslenmiştir, edebiyete...
...salına salına ve binbir ihtimamla büründüğü eğrilikler, sağlamlığından ziyâde herkese ulaşmak içindir...
...eğrilikleri hedeflediği için değil...
seçkin deniz
pürüzsüz patikalar
Seçkin Deniz Yazıları