Antalya Kadınlar Plajı/ Sarısu
Sonsuz Ark’ın Giriş Notu:
Yerli-yabancı
neoconların Türkiye’ye herhangi bir bakışla bakmadığını, Kolonyalist tahakkümün
aşağılayıcı, güdüleyici, tanımlayıcı, müdahale edici, ‘dinsiz’ ve ‘ahlaksız’
bir perspektifle baktığını net bir şekilde gözlemliyor ve anlıyoruz. BBC’nin bu
bakışını Gezi Terörü’nde, Kürt Sorununda, Suriye-Türkiye ilişkilerinde Türkiye’yi
terörist gruplarla ilişkili gösterme çabalarında ve daha birçok Türkiye karşıtı
konuda yaptığı Türkçe ve İngilizce haberlerde, programlarda izledik.
Aşağıdaki haber-analiz,
ideolojik olarak hükümet karşıtı yazı ve görüşleriyle tanınan, gezi teröründe Twitter’da,
“Duran adam değil, durduran adam olalım.. Ekonomiyi durduralım” kampanyaları başlatan Selin Girit’in kendilerine özel plaj haklarını savunan, demokratik bir
ülkenin kendilerinden esirgenen nimetlerini talep eden Müslüman kadınlara,
onlara bu demokratik haklarını kullanma fırsatı sunan yerel ve merkezi
yöneticilere nasıl baktığını ve nasıl baktırmak istediğini tescil etmektedir…
Ve elbette ana fikir tüm neocon faaliyetlerin ortak ana fikridir; Helal Otel Multi-milyar dolarlık bir Pazar’dır.
Ancak Helal Oteller’deki ayrılmış bölümlerde Selin Girit’e göre “Saçları
salınmış Müslüman kadınlar müzik eşliğinde göbek atıyorlar.” (Oysa tesettürlü olmayan kadınlar da bu hakkı talep ediyorlar) Ve İktidarda
hayatın her alanını islamîleştirmeye çalışan bir ‘İslamcı Hükümet’ var. Demokrasi risk altında. Seçkin Deniz, Sonsuz Ark, 28.08.2014
***
Türkiye
Helal Turizmde Artış Öngörüyor
"Müslümanlar
da plaj keyfine varmak, kumdan kale yapmak ve herkesin yapmak istediklerini
istiyorlar sadece" diyor İkbal.
Dört
çocukları ile beraber, Türkiye'nin güney beldesi Antalya'da, Adenya adlı otelde
bir hafta geçirmişler, Kuzey Londralı İkbal ve eşi Ayşe.
"İslami
kültürü olan, Müslüman bir ülkeye gitmek istedik" diyor. "Fas, Dubai,
Mısır ve diğer ülkelere gittik. Burasının, özellikle kadınlara plaj ve yüzme
keyfini çıkarma imkanı veren, İslam dünyasındaki muhtemelen en iyi yer olduğunu
düşünüyorum”.
Ayşe de
hemfikir kocasıyla: “Sizden habersiz resminizin çekilip Facebook veya başka bir
ortama düşmesi konusunda endişelenmenize gerek yok. Yani, gayet rahat
olabilirsiniz”.
Binlerce
bar ve kulübu, mayolu erkek ve kadınlarla dolu kilometrelerce uzunluktaki
plajları ile ilk bakışta size İslami bir tatil yeri olarak gelmeyebilir
Antalya.
Ama
İslami turizm kavramı sadece bu şehirde değil, Türkiye genelinde birçok şehirde
de yükselişte Sayıları devamlı artan bir sürü otel, “helal tatil” olarak
adlandırılan, İslami değerlere uygun plaj tatili sunuyor.
Adenya
da bu “helal” otellerden bir tanesi ve Malezya merkezli Dünya Helal Birliği
tarafından verilmiş bir sertifikası var.
Giriş
kapısının üzerinde yedi hilalli mavi bir plak, otelin 5 yıldızın yanında asılı
duruyor.
İçeriye
girdiğiniz anda, lüks mermer zemin, süslü havuz ve çeşmeler sizi şaşırtıyor.
Daha
ileride, “kadınlar bölümü” yazısı okunuyor. İçeri girmek için güvenlikten geçmeniz
gerek.
Sadece
kadınlar için olan ve bölünmüş 5 yüzme havuzu var.
Fotoğraf
makinesi veya telefona izin verilmiyor. İçeride, nedenini anlıyorsunuz. Saçları
salınmış Müslüman kadınlar müzik eşliğinde göbek atıyorlar.
Hemen
hemen hepsi mayolu. Burkiniden ziyade bikiniler tercih ediliyor, çünkü
kendilerini örtmek zorunda hissetmiyorlar. Üzerlerine hiçbir erkek gözünün
değmeyeceğinden eminler.
Bir plaj
da var ama erkeklerin görmemesi için tamamen perdelenmiş.
Benzer
şekilde, hiçbir kadının da erkekler bölümüne girmesine izin verilmiyor. Bir
kadın olarak, ben de o bölümün yasak olduğu konusunda otel yönetimi tarafından
uyarılıyorum.
Bütün
otel ayılmış değil tabii ki: Bütün aile bir masa etrafında restoranda yemek
yiyebilir.
Burada
sunulan tüm gıda ürünlerinin helal olması gerekiyor ve sıkı bir “sıfır alkol”
politikası var.
"Ne
yediğimiz konusunda hiç endişelenmemize gerek yok. Tüm aile için güzel bir deneyim
oldu." diyor Ayşe.
Multi-milyar
dolarlık bir pazar
Helal
otel sayısı son yıllarda hızla artış gösterdi.
“Türkiye'nin
İslamcı hükümetinin ilk iktidara geldiği
zamanda, sadece beş tane vardı” diye anlatıyor yerel bir gazeteci bana.
Turizm
Bakanlığı’nın resmi rakamları yok, ama sadece helal oteller için çalışan bir
turizm ajansının genel müdürü, Ömer Solmaz, çoğu yerel, yıllık yaklaşık 5
milyon turist cezbeden, 50 kadar otelin olduğunu tahmin ediyor.
Adenya
Otel'in sahibi İlknur Tataroğlu, helal otellerin yerel ziyaretçi cezbettiğini
kabul ediyor, ama aynı zamanda Arap ülkeleri, Avrupa, Asya ve Karayiplerden de
turist geldiğini söylüyor.
Küresel
1,6 milyarlık bir Müslüman nüfusu, helal otel piyasası nispeten keşfedilmemiş
durumda. Türkiye, Malezya, Endonezya ve Fas büyük oyuncular arasında yer
almakta.
Crescent
Derecelendirme Kurulusu'na göre bu piyasa su anda 140 milyar dolar (106 milyar
Avro / 84 milyar Sterlin) değerinde ve 2020 ılıi itibariyle de 192 milyar dolar
değerine yükselecek.
Ama
Türkiye'nin ana muhalefet partisi, ayrılmış plajlar ve helal otel artışına
yönelik eğilimi sadece ticari bir mesele olarak değil, aynı zamanda ülkeyi daha
İslami yapma amaçlı bir girişim olduğunu savunuyor.
Antalya
Belediye Başkanı, kadınlara özel bir plaj açtığında, helal turizmin büyümesi
ile ilgili tartışmalar tekrar su yüzüne çıktı.
Açılış
töreninde, BBC'ye konuşan Belediye Başkanı Menderes Türel, “Yeterli talep olduğunda
yeni ayrılmış plajların bu plajı takip edeceğini” söyledi. "Eğer
demokratik değerleri ve özgürlüğü savunuyorsak, herkese eşit davranmalıyız"
dedi.
İktidardaki
İslamcı AK Parti milletvekili, Gökçen Özdoğan Enç, “Bu plajın muhafazakar
kadınları özürleştirmeye yardımcı olacağını” söyledi ve “Karışık plajları
kapatmak için bir girişimin asla olamayacağını” sözlerine ekledi.
Ama muhalefet
milletvekili Aylin Nazlıaka ise BBC'ye, “Bu ayrılma ile kadınların sosyal
alanlardan koparıldığını ve küçük ve cezaevlerine hapsedildiğini söyledi.
By Selin Girit, 26 Ağustos 2014, BBC News, Antalya, Turkey
Barış Anteplioğlu,
28.08.2014, Sonsuz Ark, Çırak-Çevirmen Yazar