29 Ekim 2014 Çarşamba

SA960/KY15-BT6: Bir Ayrılığın Üç Şahidi

Kadın gitti, adam kaldı, çocuk büyüdü...


Kadın, önce kitapları topladı,
Adam, kapısı kapalı ağlıyordu
Çocuk, merdivenlerde zaman dursa istiyordu
"Bir ayrılığın üç dalıydılar..."
***
Birikmiş ne varsa atma zamanıydı şimdi
***
Çocuk, merdivenlerin basamaklarını saydı,
Saçlarını çözdü bir daha ördü..
Adam kapı kolunu tutmak, kapıyı açmak, kadının yanına gitmek istedi
Kadın resimleri ayırdı
Bir ayakkabı kutusuna koydu…
***
Çocuk kapı ziline baktı
Kadın duvardaki saate
Adam açık olan pencereye..
"Bir ayrılığın üç kahramanıydılar"
***
Zaman durmuyor, kadın kalmıyor, adam engel olmuyordu
Zaman duramıyor, kadın kalamıyor, adam engel olamıyordu…
***
Çocuk, boynundaki ipli anahtarla kapıyı açtı,
Çizgili defterinin arasından kuruttuğu gelincik çiçeğini aldı
Adam balkon kapısını açtı rüzgâr perdeleri uçurdu,
Kadın açık pencereyi kapattı masanın örtüsünü düzeltti,
"Bir ayrılığın üç adımıydılar"
***
Kadın gitti, adam kaldı, çocuk büyüdü...
***
Şimdi gelincik bir ayakkabı kutusunda siyah beyaz resimlerle birlikte ayakkabı kutusunun anısı çocuğun kilitli kalbindeler
***
Bir ayrılığın üç resmiydiler;
Adam, kadın ve çocuk...
Perdeler, kapı kolu ve merdiven
"Bir ayrılığın üç şahidiydiler"


Bahar Türker, 29.10.2014, Sonsuz Ark, Konuk Yazar






Oğlum’a Not:
Sabretmek. Affetmek. Sevmek. Ama çok sevmek. Razı olmak. Ömrünü vermek. Hiç düşünmeden, bir saniye düşünmeden vermek. Birine. Sadece BİR kişiye. Mucize derdim, varsa böyle bir şey. Varmış. Oğlummuş. İYİ Kİ DOĞDUN ÖZ'üm... SARI'm, BAL'ım, BÖCEK'im, CAN'ım, KAN'ım... İyi ki doğdun

Seçkin Deniz Twitter Akışı