"Türkiye oldukça kutuplaşmış bir ülkedir, fakat her kesimi bir araya getiren bir şey varsa o da Türklerin, ABD ve onun bölgedeki kötü niyetlerine yönelik komplo teorilerine olan sevgileridir."
Berivan Oruçoglu, 14 Kasım 2014, Foreign Policy
Sonsuz Ark'ın Notu:
Önce Sonsuz Ark'ın çevirip yayınladığı “Türk Halkı ABD'ye Olumlu Bakmıyor” başlıklı neocon PEW anketini, sonra İşçi Partisi ile organik bağı bulunan TGB'nın 12 Kasım'da NATO Tatbikatı dönüşü İstanbul'a uğrayan ABD'li askerlerin kameralar eşliğinde başına çuval geçirme girişimini (SHaber,'Etrafta hiç sivil polis yok' diyen fon sesi ile bu girişimin görüntülerini dakikalarca yayınladı) ve Foreign Policy adlı neocon kuruluşta yayınlanan aşağıda çevirisini verdiğimiz, Türkiye'yi yalnızlaştırmayı amaçlayan, Perinçek'in TGBlilerini 'Milliyetçi' diye tanımlayan, Türkiye'yi 'oldukça kutuplaşmış bir ülke' olarak tasvir edip, tüm kutuplaşmaların ABD karşıtlığında eridiğini, her kesimin bir araya geldiğini 'iddia' eden, iddiasını da PEW'in yayınladığımız üretilmiş anketi ile destekleyen Türk isimli bir analistin 14 Kasım tarihli analizini ve bu analizin içeriği ile tıpatıp aynı içeriğe sahip 17 Kasım 2014 tarihli (90'lı yıllarda PKK lideri Öcalan'ı Bekaa Vadisi'nde ziyaret edip onunla keyifli yemekler yiyen, şimdinin PKK karşıtı, 68 kuşağının solcu liderlerinden, 28 Şubat destekçisi, Erdoğan'a darbe planlayan Ergenekon Terör Örgütü hükümlüsü) Doğu Perinçek'in açıklamalarını okuyacaksınız. En sonda da Doğu Perinçek'in Wikipedia'dan aldığımız öz geçmişini inceleyecek ve işbirliğinin fotoğrafını net bir şekilde göreceksiniz.
Seçkin Deniz, 17.11.2014
Transitions:
The Turk Has No Friend but the Turk
Amerikalıların
Gaziler Günü'nü kutlamasının ertesinde dünyanın farklı bir parçasında
dikkatleri nahoş bir şekilde çekmek amacıyla üç Amerikan donanma askeri
seçilmişti [1]. Bir grup Türk milliyetçisi, Karadeniz'deki NATO tatbikatının
ardından, Amerikan donanma gemisi Ross'un dört günlüğüne İstanbul'a
demirlemesini protesto etmek amacıyla İstanbul'un turistlerce sık ziyaret
edilen bir mekânında gösteri düzenledi.
Türk
Gençlik Birliği (TGB) üyeleri, denizcilere yaklaşarak onları tartakladı hatta
başlarına elbise başlığı (Çuval) geçirmeye çalıştı—bu, 2003 senesinde
gerçekleşen ve Kuzey Irak'ta Amerikan birliklerinin bir grup Türk askerini
tutuklayarak üç gün boyunca alıkoyduğu onur kırıcı bir olaya yapılan
göndermeydi.
Grup
tarafından yayınlanan bir videoda [2] bir TGB üyesi şöyle diyor: “Amerikan
ordusuna mensup olduğunuzu doğruladınız. Biz sizi katil olarak tanımlıyoruz.
Sizden ülkemizi terk etmenizi istiyoruz. Size karşı protesto hakkımızı
kullanıyoruz !”
Bunları
söyleyen kişi ve diğerleri daha sonra denizcilerden birinin başına çuval
geçirmeye çalışarak şöyle bağırıyor: “Yankee go home! [Amerikalılar evinize
dönün]”
Donanma
tarafından yapılan bir açıklamaya göre [3] denizciler olay yerinden zarar
görmeden kaçıp kurtulmayı başardı ve güvenli bir şekilde gemilerine geri
döndüler. Olayın ardından 12 kişi gözaltına alındı.
ABD
Ankara büyükelçiliği tarafından sosyal ağlara gönderilen olay videosu hakkında
bir Twitter mesajı yayınlandı ve olay “dehşet verici” olarak tanımlanarak [4]
şöyle denildi: “Barışçıl protesto hakkına ve fikir özgürlüğüne saygı duyarken
İstanbul’da bugün gerçekleşen olayı kınıyoruz.”
Büyükelçilik,
“Türkiye’nin ünlü misafirperverliğine gölge düşürecek böyle bir eylemin
reddedilmesinde Türk halkının büyük çoğunluğunun bizimle aynı fikirde
olduğundan şüphemiz yoktur” ifadelerini kullandı.
İki
ülkenin onlarca yıldır yakın askeri müttefikler olduğu göz önüne alındığında
olayın tamamı oldukça dikkat çekicidir. Türkiye, NATO’ya 1952 senesinde
katılmış ve 600.000 kişilik aktif birlikleriyle ABD’nin hemen ardından
ittifaktaki ikinci büyük ordu haline gelmiştir [5].
Türkçede
en sık kullanılan sözlerden birisi “Türk’ün Türk’ten başka dostu yoktur”
sözüdür. Bu söz, I. Dünya Savaşı’nın ardından yenilgiye uğramış Osmanlı
İmparatorluğu’nun yıkıntıları arasından doğmuş genç Türkiye Cumhuriyeti’nin
hissiyatını oldukça güçlü bir şekilde yansıtmaktadır.
Fransa,
Büyük Britanya, İtalya ve Yunanistan Osmanlıların çöküşünün ardından şimdi
Türkiye topraklarını oluşturan bölgeyi işgal ettiler; Türkler onları, daha
sonra Türk devletinin kurucusu olan Kemal Atatürk liderliğindeki bir
bağımsızlık savaşıyla topraklarından kovdu.
Pew
Research Center (Pew Araştırma Merkezi) tarafından elde edilen kamuoyu verileri
bahsedilen sözün günümüzle bağlantısını ortaya koymaktadır. Bu senenin
başlarında yayınlanan bir araştırmaya [6] göre Türkler en çok İsrail’den
hoşlanmıyor: Türklerin %86’sı İsrail’den hoşlanmadıklarını belirtirken bunu %75
ile İran hakkındaki hoşnutsuzluk izliyor. ABD ve Rusya, yüzde 73 hoşnutsuzluk oranı
ile üçüncü sırayı paylaşıyor.
Türkler
ayrıca uluslar arası kuruluşlar hakkında da olumsuz düşüncelere sahipler.
Türklerin %70’i NATO’dan hoşlanmadığını ifade ederken %66’sı Avrupa Birliği’ne
olumlu bakmıyor.
Pew
araştırmacıları yazılı bir beyanatlarında şöyle diyor: “Aslında Türk halkının
gerçekten hoşlandığı herhangi bir ülke veya organizasyon bulmak oldukça zordur,
tabi ki Türkiye haricinde. Bahar 2012’de gerçekleştirilen ankete göre [7]
Türklerin %78’i ülkeleri hakkında memnuniyetlerini ifade ediyor.”
Türklerin
İsrail’i sevmemesi bir sürpriz değil. 2010 senesinde İsrailli komandolar
tarafından Türklerin silahsız Mavi Marmara gemisine bir baskın gerçekleştirildi
ve 10 Türk aktivist öldü. Yakın zamanda Uluslar arası Ceza Mahkemesi (ICC)
Gazze’ye doğru yol alan filonun bir parçası olan bu gemiye yapılan baskın
nedeniyle İsrail hakkında kovuşturma açılmayacağını (bununla birlikte mahkeme,
savaş suçlarının işlenmiş olabileceği noktasında “makul dayanakların”
bulunduğunu vurgulamıştır) ifade etmiş
olsa da [8], Başkan Erdoğan ve Türk halkının büyük kesimi gayri meşru olarak
gerçekleştirilen bu baskının bir savaş gerekçesi olduğu görüşünü paylaşıyor
[9].
Başkan
Esed’in Şam rejimine güçlü bir şekilde destek veren İran ve Rusya’nın neden
Türkler arasında sevilmediğini ve kendi insanlarına vahşet uygulayan Suriye
başkanından Türklerin neden nefret ettiklerini anlamak hiç de zor değil.
ABD’nin tam da tersine bu ülkelerin Ankara ile stratejik bir ortaklığı söz
konusu değildir.
Türkiye
ve ABD arasında 60 yıldan beri var olan ittifaka rağmen Türkler Amerika
hakkında yıllardan beri müphem görüşlere sahipler. Hoşnutsuzluk, Irak
Savaşı’nın ardından Türklerin %83’ünün
ABD hakkında olumsuz görüş belirtmesiyle rekor bir seviyeye ulaşmıştır.
4 Temmuz
2013 tarihinde gerçekleşen ve Kuzey Irak Kürt bölgesinde, Amerikan güçlerinin
11 Türk özel operasyon askerini tutukladığı olayın acısı bugün hala
unutulmamıştır.
Türkler,
elleri kelepçelenen, başlarına çuval geçirilen ve 60 saat sonra
salıverilmelerine kadar genelde terörist muamelesi gören askerlerinin
tutuklanmasını, Washington’dan Ankara’ya bölgeden uzak durması için yapılan
münasebetsiz bir uyarı olarak yorumladı.
ABD’nin,
en seçkin askerlerine terörist muamelesi yaparak kendilerini aşağıladığına
inanan Türk hükümeti ve halkı çileden çıkmıştı [10]. Bu olay, Amerikan istilası
sebebiyle zaten kötü olan Türkiye’deki Amerika imajını iyice kötüleştirdi.
Hatta bazı Türkler Amerika’yı Türkiye için en büyük güvenlik tehdidi olarak
görmeye başladılar.
TGB,
Amerikan karşıtı düşünceleri ile tanınan marjinal bir milliyetçi gruptur ve
çoğunluğun görüşlerini temsil ettiğini iddia etmek abartılı bir ifade
olacaktır. Bununla birlikte Türkiye’yi ziyaret eden her Amerikan yetkilisi ve
servis üyesi bu grubun varlığından haberdardır. Bu onların ilk olayı değildir
ve şüphesiz son olayları da olmayacaktır.
Önemli
olan Türkiye’deki Amerikan karşıtı duyarlılığın [11] seviyesidir ki neredeyse
her zaman şiddet içermeyecek şekilde ifade edilen bu duyarlılık, Pakistan ve
Filistin’in de içinde bulunduğu İslam ülkelerininkilerden daha baskındır.
Ankara’ya
bir müttefik olarak güvenmeye devam eden Amerikalılar için Türk hissiyatının
yoğunluğu biraz muammadır.
Türklerin
Amerikan karşıtı düşüncelerinin nedenleri Amerikan dış politikalarının altında
yatmaktadır ki bunun büyük kısmını Washington’un İsrail’e olan desteği
oluşturmaktadır. Fakat bunun yanında daha özel bir mesele olan Kürt sorunu da
sebepler arasında yer almaktadır.
Türklerin
büyük kesimi Amerika’nın sadece Iraklı Kürtleri değil aynı zamanda PKK
militanlarını da desteklediğine ve amacının Türkiye’yi bölmek olduğuna
inanmaktadır. Türk seküler kesimi ABD’nin politik İslam’a yaklaşımını
eleştirerek ABD’yi Erdoğan hükümetine izin vermekle itham etmektedir.
Türkiye
oldukça kutuplaşmış bir ülkedir, fakat her kesimi bir araya getiren bir şey
varsa o da Türklerin, ABD ve onun bölgedeki kötü niyetlerine yönelik komplo
teorilerine olan sevgileridir.
ABD
Başkan Yardımcısı Joe Biden, 21 Kasım tarihinde Türk liderler ile
gerçekleştireceği görüşmeler için Türkiye’ye gidecek. Tek bir görüşmeden çok
fazla şey beklemek pek gerçekçi olmayabilir, fakat Washington ve Ankara
arasında var olan gerilimin yumuşatılması her iki ülkenin ortak menfaatine
hizmet edecektir.
Berivan Oruçoglu, 14 Kasım 2014,
Foreign Policy
Tamer Güner, 17.11.2014, Sonsuz Ark, Çevirmen Yazar, Çeviri
Doğu Perinçek'in 17 Kasım 2014 Tarihli Açıklamaları:
İŞÇİ Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Türkiye Gençlik Birliği (TGB) üyeleri tarafından Amerikan askerlerinin başına çuval geçirilmesiyle ilgili, "Amerika’nın Türkiye’de içimizi karıştırdığı, bölücü terör örgütünü açıkça desteklediği koşullarda bu çuval geçirilmesi olayını, 2003 yılında Süleymaniye’de askerimizin başına çuval geçirilmesine bir cevap olarak görmeyip, önümüze baktığımız zaman Amerika’ya bir uyarı bu" dedi.
İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Trakya turu kapsamında Edirne’nin Keşan İlçesi’nde konferans verdi. Konferans öncesi düzenlenen kahvaltıda basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Perinçek, geçen Çarşamba günü Karadeniz’de yapılan NATO tatbikatından dönen ve İstanbul Sarayburnu’nda demirli bulunan 71 bordo numaralı USS ROSS adlı ABD savaş gemisinin askerlerinin başına TGB üyeleri tarafından çuval geçirilmesi olayıyla ilgili değerlendirmede bulundu. Doğu Perinçek olayı gerçekleştiren gençleri kutladığını belirterek şöyle dedi:
"Tam zamanında Türkiye’nin çok kritik bir sorunuyla ilgili olarak bu eylemi başardılar. Amerika Birleşik Devletleri artık gizlemiyor, PKK’ya silah veriyor, PKK’yı destekliyor. Hatta 'Ortadoğu’da ki müttefikim artık Türkiye değildir, Kürtlerdir, Kürdistan’dır.' Hatta daha da ileri gidiyor 'Müttefikim PKK’dır’ diye açıklamalarda bulunuyorlar ve bu bütün dünyanın gözü önünde oluyor. Okullar ateşe verildi. Mehmetçiğimiz Hakkari’de vuruldu kahpece arkadan. Diyarbakır’da yine astsubayımız vuruldu. Mehmetçiğe sıkılan bu kurşunlar Amerika’dan, askerimize, polisimize sıkılan kurşunlar Amerika’dan. Amerika dikkat ediniz çok önemli bir uyarı geldi, Genelkurmay Başkanı bir açıklama yaptı. 'Türkiye’de kalkışmalar olabilir, hazır olmalıyız bu kalkışmalara' şeklinde. Amerika’nın yine bunu kışkırttığını yine Genelkurmay Başkanı söyledi. O bakımdan Amerika’nın Türkiye’de içimizi karıştırdığı, bölücü terör örgütünü açıkça desteklediği koşullarda bu çuval geçirilmesi olayını, 2003 yılında Süleymaniye’de askerimizin başına çuval geçirilmesine bir cevap olarak görmeyip önümüze baktığımız zaman Amerika’ya bir uyarı bu. İP Genel Başkanı Doğu Perinçek, ilçedeki bir düğün salonunda ülkenin genel sorunlarıyla ilgili konferans verdikten sonra Keşan’dan ayrıldı.
Doğu Perinçek Kimdir/Wikipedia:
Doğu Perinçek, Ergenekon örgütü soruşturması kapasamında 21
Mart 2008 günü saat sabah 04:30 sıralarında, evine baskın yapılmak suretiyle,
Cumhuriyet gazetesi imtiyaz sahibi ve baş yazarı gazeteci İlhan Selçuk,
İstanbul Üniversitesi eski rektörü Kemal Alemdaroğlu ve pek çok İşçi Partilinin
de aralarında bulunduğu isimlerle birlikte gözaltına alındı. Yapılan
sorgunun ardından tutuklandı.
Perinçek; silahlı terör örgütü kurma,
yönetme, zorla hükûmeti ıskata teşebbüs, TC hükûmetine karşı silahlı isyana
tahrik, açıklanması yasak belgeleri temin etme suçlamasıyla İstanbul 13. Ağır
Ceza Mahkemesinde yargılanmştır ve 5 Ağustos 2013'te İstanbul 13. Ağır Ceza
Mahkemesi tarafından karara bağlanan Ergenekon davasında 117 yıl hapis cezasına
çarptırılmıştır.[19] 06. Mart 2014 tarihinde Özel Yetkili Mahkemelerin TBMM
kararı ile kaldırılmasının ardından 10 Mart 2014 akşamında tahliye edilmiştir.
28 Şubat
sürecindeki aktif tutumuyla öne çıkan Perinçek, bu dönemde "Cumhuriyet
Devrimi Kanunları Uygulansın" kampanyasını başlattı, "Ordumuz
tankları resmi geçit için almadı", "TSK, Cumhuriyet devriminin
mevzilerine girmiştir" sözleriyle dikkat çekti. 1991 yılında 2000'e Doğru dergisi genel yayın
yönetmeni iken, Lübnan'a giderek Bekaa Vadisi'nde PKK lideri Abdullah Öcalan'la
görüştü. Görüşmeler önce dergide yayımlandı, ardından kitap olarak basıldı.
Mart
1968'de tamamladığı "Türkiye'de Siyasi Partilerin İç Düzeni ve
Yasaklanması Rejimi" adlı doktora teziyle, hukuk doktoru oldu. Yine aynı
zamanlarda Fikir Kulüpleri Federasyonu (Dev-Genç) genel başkanlığı görevini
üstlendi ve 1968'de gerçekleşen kitlesel gençlik eylemlerinin önderlerinden
oldu. 1968 Kasım'ında arkadaşlarıyla birlikte Aydınlık dergisini kurdu. Millî
Demokratik Devrim tezlerini savunan Perinçek 1969'da illegal Türkiye İhtilalci
İşçi Köylü Partisi (TİİKP) örgütünü kurdu. 12 Mart 1971 Muhtırası'nın ardından
tutuklandı ve TİİKP davasında, Türk Ceza Kanunu'nun 141. maddesi uyarınca 20
yıl hapse mahkûm edildi. İki buçuk yıl kadar hapis yatmasının ardından, 1974
Temmuz'unda genel afla serbest kaldı. Bu dönemde Perinçek'e orduya sızma
suçlaması da yöneltildi. Perinçek'le bağlantısı olduğu öne sürülen devrimci
subaylar, 12 Mart dönemindeki "Kara Kuvvetleri Devrimci Subaylar
Örgütü" ve "Şafak Subaylar grubu" davalarından yargılandı.
28 Ocak 1978'de Türkiye İşçi Köylü Partisi'ni kurdu; aynı yılın 20 Mart'ında Aydınlık'ın günlük gazete biçiminde yayımlanmasına öncülük etti. Aydınlık gazetesinin bu dönemde yayınladığı "Bilinmeyen Sol" yazı dizisi büyük ses getirdi.
28 Ocak 1978'de Türkiye İşçi Köylü Partisi'ni kurdu; aynı yılın 20 Mart'ında Aydınlık'ın günlük gazete biçiminde yayımlanmasına öncülük etti. Aydınlık gazetesinin bu dönemde yayınladığı "Bilinmeyen Sol" yazı dizisi büyük ses getirdi.
12 Eylül
1980 Darbesi'nin ardından tutuklandı. 8 yıl hapse mahkûm edilen Perinçek, Mart
1985'te serbest kaldı.
Çeviri Metnin Orijinali:
Çeviri Analizin Referansları:
[1] http://www.dailymail.co.uk/news/article-2831595/Turkish-protesters-rough-US-sailors-Istanbul.html
[11] http://www.pewresearch.org/fact-tank/2014/07/15/which-countries-dont-like-america-and-which-do/