"Gantz
ve Cohen askeri liderlerdi. Yüzlerce insan boşu boşuna terör ve kin ekilen
yerde onların adına öldü."
İsrail
Shin Bet şefi Yoram Cohen- Genelkurmay Başkanı Benny Gantz
İsrail’in
'Ocak Uyarısı' üzerinde duruyor olması, Gazze'de olup bitenler konusundaki
sorumluluğunu değiştirmez
Bakın
kim, hem de ne hakkında konuşuyor:
İsrail
Savunma Kuvvetleri personel şefi ve Şin Bet güvenlik servisinin başı,
"ahlak" ve "etik" ten bahsediyorlar. Bu tıpkı bir mezbaha
patronunun hayvan haklarını savunmaya cesaret etmesi, bir hapishane bekçisinin özgürlükten,
bir sigara şirketi CEO’sunun sağlıktan
bahsetmesi gibi.
Kısacası
İsrail, sanki bu yaz Gazze Şeridi'ndeki savaşla ilgili gerçek bir tartışma için
nihayet gözlerini açmış gibi görünüyordu. Ne de olsa, Genelkurmay Başkanı Benny
Gantz, Başbakan Binyamin Netanyahu’ya yazdığı
mektubunda "ahlaki ve etik bozulma" ve Shin Bet(*)’in
"Tüm ahlaki ve etik sınırları ihlal ettiği" ni yazmıştı.
Ama bu
sahte dindar şairlik, elbette Gazze Savaşı üzerinden, erkek gibi erkekler Benny
Gantz ve Shin Bet şefi Yoram Cohen arasındaki saçma sidik yarışına ithaftı. Bir
generalin savaşı, başarıların başarı olmadığı, zaferin zafer olmadığı açık bir
hale geldiğinde daima sürer. Bu açıdan bakıldığında, karşılıklı suçlamaların
biraz kıymeti var olur.
Ama bu
küçük fırtına hakkındaki temel konu, İsrail'deki en kısa fırtınalar gibi, bunun
yüzeysel marjinal, önemsizce ele
alınmasıdır.Bu skandallar genellikle karanlık gerçeklere yöneliktir ve
gerçekten rahatsız edici sorulardan kaçınılır.
Shin Bet
Ocak ayında Hamas’ın başlatacağı olası bir savaşa bir uyarı mı vermişti? Hayır,
gerçekten mi? Gazze’nin sonsuza dek
abluka altında sessiz kalmayacağını bilmek için Shin Bet’e, bu savaşın
zamanlamasının kimse tarafından planlanmadığını fark etmek için de Askeri
İstihbarat’a ihtiyacımız yok. Ordunun komutanı, Shin Bet'in başkanını ahlak
yoksunluğuyla suçladığında, sözlerinin doğasındaki çelişkiler dinlemeye değer.
Gantz ve
Cohen, kişisel olarak kusursuz bir şekilde dosdoğru ve dürüst olsalar bile,
ahlak ve dürüstlük hakkında konuşabilecek bir durumda (veya izinli) değiller. Onlar yalanın kader, kötülüğün
vicdan olduğu iki kurumun başındalar. Olabildiğince sofistike ve başarılı
olsalar bile, kurumlarının prensiplerle hiç bir bağlantısı yok. Mevcut
koşullarda başka türlüsü olamaz. Her ikisi de mesela, sonrasında ahlaktan
bahsetmelerinin imkansız olduğu, Gazze Şeridi'nde işlenen suçlardan sorumludur.
Sınır
Koruma Operasyonu sonrası Gazze’den dönen her iyi insan –böyle onlarcasıyla
tanıştım- ,orada gördükleriyle derinden sarsıldı. Her biri, bunun bir daha asla
tekrarlanmayacağını sandığımız Dökme Kurşun Opresyonu’ndan bile daha acımasız
olduğunu hissetti.
Bu
şüpheli kazancı istedikleri kadar paylaşabilirler, Gantz ve Cohen askeri
liderlerdi. Yüzlerce insan boşu boşuna terör ve kin ekilen yerde onların adına
öldü. Gerçek şu ki, bunun derin korkuları azaltmamış olması da İsrail’deki
kimseyi rahatsız etmiyor.
İsrail’in
Ocak ayındaki uyarı üzerinde durması, acılarına terk edilmiş Gazze'de, olanlar
konusunda onun sorumluluğunu değiştirmez. Doğru olan şey, bu ikilinin dürüstlük
hakkında konuşurken zorlanmaları. Shin Bet’in çalışmalarının önemli bir kısmı
özellikle Araplara söylediği yalanlar üzerine inşa edilmiştir, -dağlar kadar
yalanlar üzerine -, ama bu yalanları kim sayıyor ve kim dile getirebilirdi?
Bir
kurumun çalışmalarının önemli bir parçası işbirlikçilerinin çürümüş
bağlantılarına ve onun yalan ve sahte vaatlerine dayanıyorsa, o kurum
gerçeklerden bahsedemez.
Ayrıca
IDF(**) nasıl yalan söyleyeceğini iyi bilir, hep böyledir. Mayıs ayında IDF
Sözcüsü Beytunya’daki Nakba Günü olaylarında ordunun ateş açmadığını belirtti.
Yani o öyle karar verdi. Altı ay sonra yalanı ortaya çıktı, ama üst düzey
savunma yetkilileri, Savunma Bakanı da dahil, suçlayıcı video kliplerin
"fabrikasyon" ve "düzenlenmiş." olduğunu iddia etti.
Bu
yalan, diğer pek çok yalanın aksine belgelendiği için ortaya çıktı. Bu
topraklarda askeri bir muhabirin televizyonda "IDF soruşturması kutsal bir
değerdir." demesi bile olağanüstü bir şey değildir. Gantz ve Cohen tüm
bunlarla ilgili değil. Hükümet ve medya da öyle. Onları rahatsız etmeyin: Onlar
İsrail'in son skandalları hakkında haberler dinlemekle meşgul.
Gideon Levy, 16.11.2014, Haaretz
Derya
Beyaz, 18.11.2014, Sonsuz Ark, Çırak- Çevirmen Yazar, Çeviri
*Shin
Bet: İsrail'in yurtiçi gizli servisidir.; Destek' ve 'Operasyon' olmak üzere
iki bölüme ayrılır.
**IDF:
İsrail Ordusu'nun askeri istihbarat birimi. 1950 yılında kurulmuştur. Kara,
hava veya deniz kuvvetlerine bağlı olmayan bağımsız bir birimdir.
Orijinal
Metin: