“Yöntemler, tümüyle ve nihai olarak âdildir”
Dick Cheney, CIA İşkence Programı'na onay veren ABD Devlet Başkanı George Bush’un yardımcısı
"CIA yetkililerinin büyük bir çoğunluğu kurallara uygun hareket etti. Onlar, uluslarına hizmet kapsamında ne yapmaları gerektiğini söylenilenleri yaptılar" John Brennan, CIA Direktörü, 12 Aralık 2014
"Bunlar, Amerika’nın dünyadaki duruşuna da ciddi zarar verdi. Bu nedenle, bu yöntemlere bir daha asla başvurmamamız için Başkan olarak yetkilerimi kullanmaya devam edeceğim." ABD Başkanı Barack Obama, 9 Aralık 2014
“CIA tarafından 11 Eylül sonrasındaki yıllarda kullanılan acımasız sorgulama teknikleri esasen yararsız ve gizli servisin Kongre’ye ve kamuoyuna söylediği gaddarlıktan çok daha fazla” CIA İşkence Raporu'ndan
USA Senate CIA
Torture Report 2
ABD İstihbarat
Senato Seçme Komitesi
Merkezi
İstihbarat Biriminin Tutuklama ve Sorgulama Programı Komite Çalışması
Komite aşağıdaki bilgilere ve bulgulara
ulaşmıştır.
#5: CIA , defalarca
Adalet Bakanlığı’na Gözaltı ve İfade Alma Programına uygun bir hukuki analizi
engelleyen hatalı bilgiler verdi.
2002’den
2007 yılına kadar, Adalet Bakanlığı bünyesindeki Hukuk Müşavirliği Bürosu
(OLC), CIA’nin ilgili beyanlarına itimat ediyordu: 1) Tutukluların hapis
koşulları 2) CIA’nin gelişmiş sorgulama tekniklerini uygulaması 3) Tekniklerin tutuklular üzerindeki fiziksel
etkileri 4) Tekniklerin etkililiği. Bu
beyanlar somut açılardan hatalıydı.
Adalet
Bakanlığı CIA’den aldığı bilgilerin doğrulamasını veya bağımsız analizini
iletmedi. Bununla birlikte Bakanlık, CIA’den alınan bilgiler doğrultusunda
gerçekler değiştirildiyse, yasal sonuçların geçerli olmayabileceği konusunda
uyarıda bulundu. Adalet Bakanlığı’na vermiş olduğu bilgilerin hatalı olduğunu
belirlediği zamanlarda, CIA Bakanlığı nadiren bilgilendirdi.
CIA’nin
Gözaltı ve Sorgulama Programı başlangıcında ve program süresince, CIA’nin
gelişmiş sorgulama teknikleri ile ilgili yasal gerekçeler, CIA’nin bu
tekniklerin hayat kurtarmak için gerekli olduğu iddiasına dayanıyordu. 2001
yılı sonlarında ve 2002 yılı başlarında, CIA Genel Danışma Bürosu’ndaki üst
düzey avukatlar ilk olarak zorlayıcı sorgulama tekniklerinin yasal
gerekçelerini incelediler. CIA avukatları
“zaruri savunmanın yeni bir uygulamasının” pek çok hayatı kurtarma adına
işkence yapan Birleşik Devletler yetkililerinin kovuşturulmasını önlemek için
kullanılabileceğini belirttiler.
CIA’den
alınan bilgileri gözden geçiren OLC, 1 Ağustos 2002’de Beyaz Saray’a sunduğu Sorgulama
Davranış Standartları raporuna “zaruri savunma”yı dahil etti.
OLC
“mevcut şartlar altında kendini savunma gerekliliği ile sorgulama tekniklerini
haklı çıkarmanın” işkenceye karşı ceza yasağını ihlal edebileceğine karar
verdi.
Aynı
gün, ikinci bir OLC görüşü ilk defa Abu Zubaydah’a kullanılan 10 zorlayıcı
sorgulama tekniğini, CIA’nin “gelişmiş sorgulama teknikleri” adıyla onayladı.
OLC, Abu Zubaydah’nın El Kaide içindeki
pozisyonu ve planlı terörist saldırıları konusunda bilgi sahibi olduğundan “emin”
olan CIA’nin verdiği hatalı bilgilere itimat etmişti. CIA’nin OLC’ye teknikler
hakkında verdiği, özellikle tekniklerin nasıl uygulanacağı konusundaki detaylar
da tutarsızdı.
2005
yılının Mart ayında, CIA Adalet Bakanlığı’na gelişmiş sorgulama tekniklerinin
“etkililiği” ile ilgili çeşitli örnekler sundu, ki bunlar da hatalıydı. OLC’nin
30 Mayıs 2005 ve 20 Temmuz 2007’de imzalanan raporu, tekniklerin hayat kurtarma
adına “eyleme özel istihbarat” veya “aksi takdirde kullanılamaz istihbarat”
sağladıkları için kısmen yasal olduğu beyanlarına dayanıyordu.
#6: CIA programın
meclis gözetiminde olmasından kaçınmış veya bunu engellemiştir.
CIA
Eylül 2002’ye kadar, teknikler onaylandıktan ve kullanıldıktan sonra İstihbarat
Senato İnceleme Komisyonu’na gelişmiş sorgulama teknikleri hakkında bilgi
vermemiştir. CIA Başkan Bob Graham’ın 2002’deki bilgi talebini de, kendisinin
Ocak 2003’te komiteden ayrılacağını gerekçe göstererek cevaplamamıştır. CIA
sonradan Başkan Yardımcısı John D.
Rockefeller IV’ün programı soruşturma çabalarına da 2006’da bütün Komite’ye
istenen belgeleri sunmayı reddetmesi de dahil, direnmiştir.
CIA;
Başkan’ın ve kamuoyunun bilgilendirildiği 6 Eylül 2006’ya kadar, ki o zamana
kadar bilinen 119 tutukludan 117’si zaten CIA gözetimine alınmıştı, Komite
Başkanı ve Başkan Yardımcısına kadar, komite
üyelerinin programa erişimini kısıtlamıştır. O zamana kadar CIA, sorgulama
faaliyetleriyle ilgili Komite üyelerinden gelen soruları cevaplamayı
reddetmiştir.
6 Eylül
2006 öncesinde, CIA Komite başkanlığına hatalı bilgiler vermiştir. 6 Eylül
2006’da Komiteye verilmeye başlanan brifingler, sorgulama tekniklerinin nasıl
uygulandığı ve tutuklulardan hangi bilgilerin alındığı da dahil, çok sayıda
yanlış bilgi içeriyordu. CIA bir çok durumda Komite üyelerinin görüşlerini
yanlış yönlendirmiştir.
Birçok
senatörün programı eleştirmesinden ve CIA Başkanı Michael Hayden’a endişelerini
ifade eden mektuplar yazmasından sonra, Hayden yine de Amerika Birleşik
Devletleri yabancı büyükelçilerinin bir
toplantısında her bir komite üyesinin “tamamıyla bilgilendirildiğini” ve bunun
bir “CIA Programı olmadığını, Amerikan Başkanının programı da olmadığını, bunun
Amerika’nın programı olduğunu” söylemiştir. CIA Adalet Bakanlığına senatörlerin
program hakkındaki görüşleri ile ilgili de hatalı bilgiler vermiştir.
Programın
açıklanmasından bir yıl sonra, Meclis ve Senato Konferans Komitesi 2008 Mali
yılı görüşmelerinde, CIA’in İstihbarat toplama yetkisinin sadece Ordu Saha
Kılavuzu tarafından yetkilendirilmiş sorgulama teknikleriyle sınırlandırılmasına
karar verdi.O mevzuat Senato ve Temsilciler Meclisi tarafından Şubat 2008’de onaylandı ve 8 Mart 2008’de
Başkan Bush tarafından veto edildi.
#7: CIA Beyaz
Saray’ı etkili biçimde karar verme ve gözetim konusunda engelledi.
CIA
Beyaz Saray’a, Milli Güvenlik Konseyi Müdürlerine ve onların ekiplerine CIA'in
Gözaltı ve İfade Alma Programının etkililiği ve operasyonla bağlantılı olarak
çok sayıda yanlış ve eksik bilgi verdi. Bu kusurlu bilgi akışı ve Yönetim
Şubesi yetkililerinin anlayışı sebebiyle gözetim ve karar-verme mekanizması
engellenmiştir. CIA kanıtlarına göre, hiç bir CIA görevlisi, yönetimdeki George
Tenet ve Porter Goss da dahil, Nisan 2006’dan önce Başkan’ı CIA’in gelişmiş
sorgulama teknikleri konusunda bilgilendirmemiştir. O zamana kadar CIA’in
gelişmiş sorgulama tekniklerine maruz kaldığı belirtilen 39 tutukludan 38’i,
zaten bu tekniklere maruz kalmıştı. CIA,
Başkan’ı veya Başkan Yardımcısı’nı ülke dışındaki CIA gözaltı tesisleri
konusunda bilgilendirmemiştir.
Beyaz
Saray başta olmak üzere hem eyalet ve savunma sekreterleri- hem de Ulusal
Güvenlik Konseyi Eylül 2003’e kadar, programın özellikleri konusunda
bilgilendirilmemiştir. Temmuz 2003’ten kendi aralarındaki bir CIA e-postasında
şöyle diyordu: “ WH (Beyaz Saray) son derece ilgili. Neler döndüğünü bilseydi
[Sekreter] Powell burnundan solurdu.”
Devlet
Sekreter Yardımcısı Armitage kendisinin ve Sekreter Powell’ın Ulusal Güvenlik
Konseyi (NSA) koordinasyon sürecinde saf dışı bırakıldıklarından şikayet
etmişti.
CIA
defalarca Beyaz Saray personeline CIA’in
Gözaltı ve İfade Alma Programının işleyişi ve etkinliği ile ilgili eksik
ve yanlış bilgi verdi. Bu, Beyaz Saray’ın konuyla ilgili sorularının dürüstçe
ve tam olarak cevaplanmamasıyla beraber ABD Hükümeti ve daha sonra kamuoyuna
sunulan yanlış bilgilerden oluşan bir tabloyu da içeriyor. Ulusal Güvenlik
Konseyi yöneticileri ve Beyaz Saray yetkililerine verilen brifinglerde CIA
kullanmaya devam ettiği gelişmiş sorgulama tekniklerini, “feshedilmesi halinde
muhtemelen geniş çaplı can kaybı” olacağı konusunda uyarıda bulunarak
savunmuştur.
#8: CIA’in programı
yönetme biçimi karmaşıktı ve bazı durumlarda hükümetin diğer kolluk
birimlerinin ulusal güvenlikle ilgili görevlerini de engellemişti.
CIA’in
programı yönetme biçimi karmaşıktı ve bazı durumlarda hükümetin Federal
Araştırma Bürosu (FBI), Dışişleri Bakanlığı ve Milli İstihbarat Bürosu (ODNI)
gibi diğer kolluk birimlerinin ulusal güvenlikle ilgili görevlerini de
engellemiştir. CIA bu birimlere sorumluluk ve görev alanlarında sınırlama
getirdi, tutuklulara erişimi engelledi ve kendi gözaltı ve sorgulama
programıyla ilgili yanlış bilgi sağlamıştır.
Zorlayıcı
sorgulama tekniklerinin kullanımı ve gizli gözaltı tesisleri geleneksel
Birleşik Devletler standartlarına uymadığı için FBI’ın ve Savunma Bakanlığı’nın
CIA sorgulama ve gözaltı faaliyetlerine katılımını sınırlamıştır. Bu, Amerikan
hükümetinin tutukluları sorgulama ve gözaltı tesislerini yönetme konusunda
mevcut kaynakları ve uzman personeli tahsis etmedeki kapasitesini düşürmüştür.
CIA,
Birleşik Devletler topraklarına karşı tehditleri açıklayacak olan CIA
tutuklularına erişimin FBI için önemli olduğuna inanan FBI Direktörü Robert
Mueller’in tutuklulara erişim taleplerini reddetmiştir. CIA tutuklularından
elde edilen bilginin İstihbarat Topluluğu içinde sınırlandırılması , üst düzey
CIA yetkilileri arasında bilgi paylaşımına ilişkin sınırlamalar hükümet çapında
terörle mücadele konusundaki analizlere zarar vereceği endişesine yol açmıştır.
CIA
Dışişleri Bakanlığının politika belirleme ve diplomatik aktiviteleri için çok
önemli bilgilere erişimini de engellemiştir. CIA iki bakanlık sekreterini de
gizli gözaltı tesislerinin konumları konusunda ev sahibi ülkelerin siyasi
liderlerini genellikle bilgilendirmesine ve gizli gözaltı tesislerinin önemli
dış politika etkilerine rağmen bilgilendirmemiştir.
Ayrıca
CIA yetkilileri Birleşik Devletler büyükelçilerine görev yaptıkları ülkelerdeki
CIA gözaltı tesislerinin siyasi etkileri konusunda rehberlik etmelerini
önleyerek, Dışişleri Bakanlığı yetkilileriyle CIA programı konusunda
görüşmemelerini söylemiştir.
İki
ülkede ABD Büyükelçileri görev yaptıkları ülkelerdeki CIA gözaltı tesisleri
konusunda, CIA ev sahibi ülkelerle bu konuda anlaşmalara vardıktan sonra
bilgilendirilmiştir. Yeni CIA gözaltı tesislerinin konuşlandırılacağı diğer iki
ülkede CIA bölgesel hükümet yetkililerini bilgilendirmiş, büyükelçileri
bilgilendirmemiştir.
ODNI,
CIA’in programı konusunda Ulusal İstihbarat Şefi’nin istihbarat konularında
Başkan’ın baş danışmanı olarak hizmet verme yasal sorumluluğu engellenerek
eksik ve yanlış bilgilendirilmiştir.
ODNI’ye
CIA tarafından sağlanan yanlış bilgiler ODNI’nin kamuyu Eylül 2006’da yanlış
bilgilendirmesiyle sonuçlanmıştır.
Derya Beyaz, 02.01.2015, Sonsuz
Ark, Çırak- Çevirmen Yazar, Çeviri
Raporun Orijinali: