16 Ocak 2015 Cuma

SA1097/ KY6-SK37: İfade Özgürlüğü ve Tehditler...

"Vox'un aldığı tehditler de gösteriyor ki ifade özgürlüğünün önünde, radikal islamcı terör kadar anti islamcılar da engeldir."


Vox, Fransız Dergi Charlie Hebdo'da yayınlanan ve müslümanlarca rahatsız edici bulunan karikatürleri yayınladı.

Milyonlarca müslüman takipçileri olduğu için, aynı Cumhuriyet gazetesi gibi, uzun müzakereler ile, riskleri tartarak yayınlamaya karar vermişler.

Vox, Peygamber Muhammed'e yönelik karikatür yayınlarından dolayı müslümanlardan şiddet içeren tehdit almadıklarını açıkladı. İslam karşıtlığı artmışken bu cesur bir açıklama.

***
Zira İslamafobiyi de eleştirdikleri için müslüman olmayanlardan çokça tehdit almışlar. Bu tehditleri de açıklayarak ikinci bir risk aldılar. 'Bütün müslümanlara ölüm' diyen maillerden tutun da  çeşitli küfürlere kadar pek çok mail iletilmiş.

Şimdi, buradan 'müslümanlar iyi ve şiddetten uzak' genellemesi yapmayacağım. 17 kişinin öldürülmesi gerçeği ortada. İslam'ın şiddete bakışının farklı yorumları ve bireyin, inancı ile nefsi arasında kalarak hareket etme olasılığı gibi, felsefi konuların yeri burası değil.

***
Buradan anladığımız Vox'u takip eden Müslüman toplumu belirli bir entellektüel seviyede. Daha önce İsrail-Filistin meselesine dair olayları veriş biçimlerinde bu müslüman kitleden eleştiriler almaktaydılar. Yani sesini çıkaran bir müslüman okur kitlesine sahipler. Ancak bu kitle işin içine terör girince, bu olayın olgusal bir gerçeği olan karikatürleri verdi diye öfkelenmiyor. Bunu haberin bir parçası ve bilgi edinmek, mevzuyu anlamak için gerekli bir öğe görüyor.

***
Türkiye'de eksik olan nokta bu. Müslüman Türkler, karikatürleri vermeden kim, neden saldırdı anlamanın mümkün olamayacağını da görmek istemiyor. Bu ifadeden, karikatürler saldırıyı hak eder anlamı çıkarmayalım. Ancak bazen sanıldığı gibi de olmuyor.

Bazı yayıncılar sadece karikatürün içeriği gibi düşündükleri için de yayınlamış olabilir. Veya sadece 'Farklı düşüncede olsak da, düşünenlerin düşüncesini ifade etmesini savunuyoruz' demek istemiş olabilirler. Veya terörü makulleştirme adına olmamak kaydı ile 'Bu cinayetleri bu karikatürler tetikledi' diye resmi göstermiş olabilirler.

***
Atatürk'ü koruma kanunu ile ilişkili karşılaştırmalar aslında bir yönden isabetli. Dini kutsal karakterler mi yoksa kurucu olarak toplumda saygı kazanmış kişiler mi korunmalı diye yaklaşmamayı başarırsak tabi. Toplumda yeri olan ve dört büyük dinin önderliğini üstlenmiş isimler için bir şey düşünülebilir.

Herkesin değerleri, kutsal bellediği aynı olmayabilir. Ancak büyük kitlelerce kabul görmüş ve toplumu çatışmaya sevk edebilecek manevi etkiye, özel değere sahip şahıslar korunabilir. Kanunla saygıyı zaruri hale getirmek mümkün olabiliyorsa, toplumun talebine göre birden fazla değer için uygulanabilir.

Bunu konuşmanın ise zamanı şimdi değil.

***
Çünkü şimdi konu ifade özgürlüğü veya peygambere hakaret özgürlüğünden öte, birilerinin kafasına göre terör ile adam öldürmesidir. Yasadışı cezalandırma her an herkese dönebilir. Bu nedenle karikatürleri eleştirmenin zamanı değil. Şu olay olmasaydı, insanlar kutsallarına saygı için böyle bir yasa talep edebilirdi. Bu terör olayı olduğu için şu anda bu karikatürler Türkiye'de de yayınlandı. 

Normalde terör gündemde yokken bu tarz koruma kanunları talep edilebilirdi.

***
Karikatür veya dine karşı duran herhangi bir düşünce içeriği ile savaşmak en fazla o görüş sahiplerine 'sandığınız gibi değil' diyebilen, konuşabilen müslümanlar ile olur. Bu karikatürlerin etkisinde kalan insanların iradesine ise hükmedilemez. Bu içten gelen bir seçimdir.

Ancak Vox'un aldığı tehditler de gösteriyor ki ifade özgürlüğünün önünde, radikal islamcı terör kadar anti islamcılar da engeldir. Bu karikatürleri niye yayınladınız diyen islamcılar kadar niye hepsini yayınlamadınız diyenler de var.

Yayın gruplarının ve tek tek çalışanların bireysel seçimlerine saygı duymayı öğrenemiyoruz. Ya yayın grubu çalışan bireyine özgürlük vermiyor, ya toplum yayın kuruluşunu yargılıyor ya da çeşitli güçler bireyleri işinden ediyor falan. Bu işin öyle bir iş olmadığını anlamadık gitti.



Serra Karaçam, 16.01.2015, Sonsuz Ark, Konuk Yazar, Medya Müfettişi







Seçkin Deniz Twitter Akışı