***
"Tuncay evde ekmek kalmamış. Markete gidip alır mısın?"
Tuncay parayı aldı. Markete gitti. Tazesinden bir ekmek aldı. Kağıda sardı. Çocuğun biri şupur şupur dondurma yiyordu. Tuncay'ın ağzı sulandı.
"Keşke annemden dondurma parası alsaydım." diye düşündü.
Marketin kapısından çıkarken ne görse iyi? Yerde On Türk Lirası durmuyor mu?
Tuncay eğilip parayı yerden aldı (Buraya kadar sınıf öğretmeni tarafından dikte ettirilen hikaye, çırak yazarımız tarafından kurgulanmış ve yazılmıştır, Sonsuz Ark) ve bakkala giderek en büyük dondurmayı satın aldı ve iştahla birden yedi.
"Ah başım, keşke hepsini aniden yemeseydim." diye düşündü.
Eve geldiğinde Tuncay'ın cebindeki para sesini annesi fark etmesin mi?
"Oğlum ben sana fazla para vermedim alacağın ekmek kadar para verdim. Fazladan para artmış olamaz." dedi annesi.
"Anne ben yerde on Türk Lirası buldum. Ve o parayla en büyük dondurmayı aldım." dedi Tuncay.
"Peki oğlum o para senin değil neden aldın, dondurmayı aldığın için de şimdi hasta olacaksın." dedi.
"O parayı ben buldum o para benim ve yanımda ki çocuk şupur şupur dondurma yiyordu. Benim de canım çekti. Bakkaldan çıkarken de yerde on Türk Lirası buldum. Gerisini biliyorsun zaten." dedi.
Tuncay, birkaç gün sonra hep sakarlık yapmaya ve bir yerlerini kırmaya başladı. Sonra annesine sakarlığının sebebini sordu. Annesi de dedi ki:
"Oğlum sen hani birkaç gün önce yerde on Türk Lirası buldun ya ve o parayı gidip harcadın ya; işte o zaman haram para harcamış oldun ve şimdi de Allah seni cezalandırıyor."
Tuncay:
"Allah'ım ne olur beni affet; o paranın haram olduğunu bilmiyordum."
Diye dua etti ve birkaç gün sonra kırık yerleri iyileşti ve turp gibi oldu.
Ahmet Faruk, 22.03.2015, Saat: 13:43, Sonsuz Ark, Çırak Yazar
Sonsuz Ark'ın Notu:
Ahmet Faruk ilkokul 4. sınıf öğrencisidir. Hikaye'nin kurgusuna müdahale edilmemiştir. Hikaye'ye sadece birkaç imla ve anlatım müdahalesi yapılmıştır. Seçkin Deniz, 22.03.2015