5 Temmuz 2015 Pazar

SA1490/KY25-NO17: Tüh Diyeceklere...

"'Mazeret üretenlerin başka bir şey üretmeye vakti olmaz' sözü dostluk üretemeyenleri de anlatıyor sanki.."


Birkaç haftadır Türkiye'deyim. İnsanın ülkedeki günleri sınırlı olunca (Sanki dünyadaki günlerimiz sınırlı değilmiş gibi) ister istemez günlerini dolu dolu yaşamak istiyor. Az zamanda daha fazla dost görmek, tanımak, daha fazla sohbet etmek istiyor.

Malum; Ramazan Ayı'ndayız ve günümüzün en efektif saatleri iftar ve sahur arasına sıkışmış durumda.. Bu az ama yoğun geçen zaman, beraberinde sohbet yoğun bir fırsatı da sunuyor bizlere..

Bu girizgahı neden yaptım? İnternet üzerinden tanıştığım bir çuval (Seçkin Deniz dedi: "'Çuval çuval insan' deyimi üretmiştir artık, Naim Bey",) insan var yaşadığım Şehirde/Payitaht'ta.. Evli-bekar-dul, öğrenci-öğretmen, kadın-erkek, zengin-fakir, işçi-işveren, genç-yaşlı yani her katmanından toplumun.

Biliyorum.. Ben bu şehri ve bu ülkeyi terk ettiğimde; "Abi, haberim olsaydı.." diyecekler var biliyorum.. "Tüh, haberimiz olsaydı bir çay içimi de olsa laflardık!.. 

"Niyetimiz olsaydı"yı saklamak için uydurulmuş sanki bu "Haberimiz olsaydı" cümlesi..

Madem bunu biliyorum, ben de bildireyim kendi bakış açımı, pozisyonumu..

Sanal alemdeki dostluklar; reel aleme taşınabilitesi kadar değerlidir benim nezdimde bilesiniz.. Kelin sırma saçlı, bodurun selvi boylu, yamuğun düzgün rolü yaptığı sanallıklar bana göre değil bunu da bilesiniz..

Hukukumuzu sanallıktan reelliğe taşıdığım dostlarım, kardeşlerim var benim isimleri bende saklı.. Ve eminim daha niceleri de olacak..Bunu da bir yere not edelim..

Gönlüm isterdi ki; büyük metropollerde oturan sanallar (!) ortaya çıksın ve beraber iftar yapalım görüşelim, tanışalım.. Gönül istiyor ki; her gün bir başka dostla iftar yapalım, tanış olalım, sohbet edelim.. Çok mu naifim neyim?!

Ya yarınlara taşırdık dostluğumuzu ya da kaldığı yerde kalıverirdi bazı şeyler.. Mazeretlerden örülü bir hapishane örmüşüz hayatımızı çepeçevre saran. Mazeret üretenlerin başka bir şey üretmeye vakti olmaz sözü dostluk üretemeyenleri de anlatıyor sanki..

Bir fıkra sıkıştıralım araya iftariye niyetine..

Sosyal demokratlar bir lokantada toplantı düzenlemişler. Garson bir türlü servis yapmayınca sormuş birisi: "Neden servis açmıyorsun, neden ne yiyeceğimizi sormuyorsun?" diye. Garson demiş: " Gerek yok! Birazdan birbirinizi yemeye başlarsınız, yemeğe ne hacet?!"

Halbuki biz sosyal demokratlar gibi birbirimizi değil, önümüze konulan iftariyelikleri yerdik beraberce.. Ardından da çay gelirdi illa ki. Biz, orucu çay için, iftarı çaya mukaddime olsun diye sevdik demiştim bir dostuma..

Galiba İstanbul başlangıçların değil bitişlerin şehri olmuş da haberimiz yok. En iyisi ilk Payitaht'tan başlamak yeniden inşâya.. 

Yarından itibaren Bursa'dayım inşaallah. Bursa'da bekleyen can dostlara şimdiden Merhaba..



Naim Okur, 05.07.2015, Sonsuz Ark, Konuk Yazar, Gündem

Seçkin Deniz Twitter Akışı