10 Ağustos 2015 Pazartesi

SA1631/KY28-ATA39: “Kesin Yolu” Demek Kolay

"Yollarımızda uygulanan kazı yöntemini, boru döşeme yöntemini ve üzeri tam olarak örtülmeden açık bırakılan hendekleri protesto ediyorum."


Girne’de gerçek bir çevre felaketi ve insanlara saygısızlık gösterisi yaşanmakta yollara su boruları döşenirken.

Sözüm, Anavatan Türkiye’nin muhteşem bir hesaplama, son teknolojiyi kullanarak yeni bir yöntem yaratıp adalara su getirmek konusunda çığır açmasına ve yaklaşık bir buçuk milyar TL harcayarak adamıza Anadolu’dan getirmeyi başardığı suya değil. Sakın yanlış anlaşılmasın. Bu konuda Anavatanım Türkiye’ye insanlık adına, hayvanlar, bitkiler ve ada üzerinde yaşayan tüm canlılar adına şükran borçluyum, her konuda olduğu gibi.

İtirazım, boru döşemek için son derece vahşi yöntemlerle yapılan, çevreyi hiçe sayan, insanları kaale almayan, bitkileri ve yöre hayvanlarının yaşam koşullarını dikkate almadan, yapılan kazılara. 

Yollar berbat durumda. Köstebek yuvaları bile eminim çok daha düzgündür şu an. Hiç kimsenin, hiçbir yetkilinin ve hiçbir müteahhit şirketinin iş yapacak diye insanların, bitkilerin ve hayvanların yaşam koşullarını kötüleştirmeye, çevreye de zarar vermeye hakkı yoktur. 

Yollarımızda uygulanan kazı yöntemini, boru döşeme yöntemini ve üzeri tam olarak örtülmeden açık bırakılan hendekleri protesto ediyorum. Hiçbir işe yaramayan, inisiyatif almayan, yaptırım uygulamayan ayın sonunda sadece maaş almakta başarılı olan Çevre Dairesi'ni protesto ediyorum.  

Vatandaşların, yörede oturan insanların, çevrenin, hayvanların ve bitkilerin yaşam koşullarını dikkate almadan ihale hazırlayan Merkezi İhale Komisyonu’nu protesto ediyorum. 

Merkezi İhale Komisyonu veya bu yol kazı-boru döşeme ihalesini hazırlayan her kim ise, niye her kazılan 50 metre uzunluktaki hendeğin içine borular döşendikten sonra 48 saat içinde üzerinin derhal kapatılıp, anında seyyar ve taşınabilir toprak sıkıştırıcıları ile sıkıştırıldıktan sonra asfalt dökülmesi şartını koymamaktadırlar anlamış değilim. 

İlgili kişileri, ihaleyi hazırlayanları, Ulaştırma Bakanlığı ve Çevre Bakanlığındaki ilgili kişilere çağrı yapıyorum; gelin ve Girne’deki yolların sefil durumunu görün ve ders alın. Kazılıp üzeri toprakla örtülmüş hendeklerin çevreye, insanlara ve diğer canlılara verdiği yürekler acısı zararı tespit edin. Özellikle Çevre Dairesinin tespit yapıp yüzbinlerce lira ceza kesmesi gerekir müteahhit firmaya bu şekilde vahşice çalıştığı için.        

Girne’nin doğuya giden ana arterlerinden bir tanesi olan Semih Sancar Caddesi neredeyse son 10 gündür trafiğe kapalı. Bir caddeyi, özellikle de bir ana caddeyi, müteahhit firma rahat çalışsın diye kapatmak ve yüzlerce, binlerce insana eziyet çektirmek alınacak kararların en kolayıdır. 

İş bilmeyen yöneticiler, araştırmayan, sormayan, hesap yapmayan, haritaya bakmayan, ekonomiye verdiği zararın farkında olmayan, milli hazinemizin yedek parça ve benzin giderleriyle heba olduğunu göremeyen ve en önemlisi de yüzlerce binlerce kişinin yan yolları kullanarak ilerleyebilmeleri için harcadıkları zamanın milli kayıp olduğunun farkında olmayan yöneticiler en basit yöntemle “Kapatın Yolu” talimatı verir ve- onlara göre- işler yoluna girer!
   
Keramet, yolları kapatmadan, kontrollü geçişleri organize ederek kazıları yapmak ve kazılan yerlerin derhal kapatılıp üzerlerinin asfaltlanmasını sağlayabilmekte, çevreye, insanlara ve yörede yaşayan tüm canlılara en az zararı vererek… 

Girne şehri, özellikle de Doğu’ya taraf genişleyen şehrin Doğanköy, Beylerbeyi, Ozanköy, Karakum, Çatalköy ve Acapulco’ya kadar olan yerleşim yerleri herhalde son yüz yılda üzerlerine çökmeyen ve yağmayan tozu, bu son birkaç ay içinde fazlası ile konuk etmişlerdir. Yörenin yüzyıllardır yemyeşil olan ağaçlarının üzeri şimdi toz toprak kaplı ve çok acınacak, çok zavallı durumdalar. Eminim yörenin faunasını oluşturan canlılar da aynı zavallı ve içler acısı durumdadır.   

Kime, hangi yetkiliye, yaşananları şikayet edeceğimi bilmiyorum, bilemiyorum. Tüm yetkililer, inisiyatif almamanın, sorumluluğu üzerlerinden atmanın ve başkalarını suçlamanın uzmanı olmuş durumda maalesef.

Dolayısıyla hep söylediğimiz gibi, kamuda reform artık şart. Bugün CTP-UBP hükümeti anayasayı değiştirecek çoğunlukta. Görevini layığı ile yapmayan kamu görevlisini gözünün yaşına bakmadan kapı dışarı edebilmeli, etmeliler…


Ata Atun, 10.08.2015, Sonsuz Ark, Konuk Yazar, KKTC Stratejileri



Seçkin Deniz Twitter Akışı