"Rum İçişleri Bakanı Hasikos’un sadece 300 Hristiyan göçmen kabul edeceği açıklaması, gerçek yüzlerinin ne olduğunu ve Müslümanlara karşı nasıl duygular beslediklerini de net olarak ortaya çıkardı..."
Avrupalılar, en azından 125 yıldır Afrika’yı, Asya’yı ve Ortadoğu’yu iliğine kadar sömürürken ve bu ülkelerdeki nüfusları orada yaşayanların onda biri bile değilken, yani kendileri azınlık olmalarına rağmen oraları yönetmişken, ülkelerine gelip yerleşmeyen isteyen bu denli az sayıdaki göçmene niye karşı çıkıyorlar anlamak mümkün değil.
Eniyi Türk Ölü Türktür
Asıl anlamadığım da, Kıbrıs‘ta Kıbrıslı Türkleri “Azınlık” statüsünde Rumların altına yamamak için elden geleni yapan bu Avrupalıların, ülkelerine gelip yerleşmeyen isteyen az sayıdaki göçmenden günün birinde çoğalıp kendilerini azınlığa düşüreceği gerekçesi ile korkmaları ve sınırlarından içeriye girmesine müsaade etmek istememeleri…
Bunların içinde en açıkgözü ise İngiltere. “Ben göçmenlere çok acıyorum ve yardım etmek istiyorum. Göçmenlere verilmek üzer ayırdığım 91 milyon sterlini, Türkiye’ye verelim, göçmenler Türk topraklarında kalsın ve onlara Türkiye bu para ile analık-babalık yapsın” diyor.
Aramızda bazılarını vatandaşı olmak için can attığı Avrupa Birliği işte böyle bir birliktelik veya da ortaklık. Ellerindeki nalıncı keseri hep kendilerine doğru yontuyor. Başkalarına on paralık menfaatleri yok.
Bizim yollarımızı, elektriğimizi, telefonumuzu, limanlarımızı, Radyo ve TV’lerimizi ve benzeri olmazsa olmaz altyapılarımızı yapan, devlet memurlarının son 52 yıldır hiç aksatmadan ödeyen, her tür devlet binamızı inşa eden anavatan Türkiye’mizi biraz da Avrupa Birliği ve Avrupalılar ile kıyaslamalı aramızdaki Rum hayranları ve Avrupa Birliği hayranları.
Eminim geçmiş süreç içinde, Türkiye’mizin Kıbrıslı Türklerin bu ada üzerinde varlıklarını sürdürmeleri, refah içinde sağ-salim ve özgürce yaşamaları için yaptıklarının yüzde birini bile yapmazdı, ne Rumlar ne de Avrupa Birliği.
Bundan 11 yıl evvel, tamı tamına 2004 yılının Nisan ayının 28’inde aldıkları Kıbrıslı Türklere 289 milyon Avro’luk yardım paketinin halen daha tümü Kıbrıslı Türklere aktarılmış değil. Her yıl birazcığını gönderiyorlar. Daha geriye kalmış olan miktar yarıdan biraz az.
Bu süreç içinde sadece maaşların ödenmesi için anavatan Türkiye’nin KKTC’ye hibe ettiği paranın miktarı 9 milyar 900 milyon ABD Doları. AB’nin 2004 yılında yapmayı kararlaştırdığı ve halen daha tamamını göndermediği paranın 3 mislini her yıl tıkır tıkır gönderiyor.
Bilmekte fayda var….
Son günlerin göçmenlerle ilgili en ibret verici olayı ise Rum İçişleri Bakanı Sokratis Hasikos’un, Rum tarafında yayınlarını sürdüren bir radyo kanalına yaptığı açıklama.
Rum İçişleri Bakanı Hasikos, Kıbrıs Rum Yönetiminin sadece ve sadece 3 yüz göçmen kabul edeceğini belirtti. Belirtmesine belirtti de, onun da koşulu var.
Öyle her göçmeni almak istemiyor Kıbrıslı Rum hükümeti. Alacakları göçmenlerin hepsi de illaki Hristiyan olacak. Müslüman göçmenlere kapılar kapalı.
Buna karşın da tümü Müslüman olan Kıbrıslı Türklerle ilgili olarak dünyaya karşı tam bir tiyatro oynuyorlar. Bugüne değin hiçbir Kıbrıslı Türk Rum mahkemelerinde dava kazanmış değilken, Rum mahkemelerindeki dava süreci kasten uzatıldığı için haklı olduğu konularda bile Kıbrıslı Türkler AİHM’ye gidemezken, 1963-1974 yılları arasında uğradığı soykırımın hesabını sormak için dava bile açamazken, Avrupa Birliğinin üye devleti olan Kıbrıslı Rumlar, adanın tümünü ele geçirsinler diye Müslüman Kıbrıslı Türklere yalanlarla dolu ve sonradan çiğneyecekleri veya da abilerinin 1960’lı yıllarda yaptığı gibi inkar edecekleri vaatlerde bulunup şirin gözükmeye çalışıyorlar…..
Rum İçişleri Bakanı Hasikos’un sadece 300 Hristiyan göçmen kabul edeceği açıklaması, gerçek yüzlerinin ne olduğunu ve Müslümanlara karşı nasıl duygular beslediklerini de net olarak ortaya çıkardı…
Zaten “En iyi Türk, ölü Türk’tür” deyimleri bizlere karşı olan duygularını net bir şekilde ortaya koyuyor. Fazlasına gerek yok…
Ata Atun, 11.09.2015, Sonsuz Ark, Konuk Yazar, KKTC Stratejileri