16 Eylül 2015 Çarşamba

SA1767/KY13-AO23: Yahudilik ve Siyonizm

"Siyonizmle mücadelenin en etkin yolu, dolaşan dinleri yok etmek ve Tanrı'nın istediği insan modelini ortaya çıkaran insani bir din için uğraşmaktan geçer."


Fotoğraf: Seçkin Deniz, 2012

Dini aklın uzağında tutmaya çalışanlar, dini metinleri çoğaltarak, yaygınlaştırırlar ve böylece din, dolaşan, dolaştıkça mantıksallaşan şey haline gelir, kendini kullanıma sunar. Böylece din bir meta haline dönüşür. Dinin ideolojiye bürünmesi bundan korunmak için kalıplaştırılmış olsa da, aslında bu kalıbın sınırlarını daha da belirginleştirir.

Yaşayan dinler arasında en keskin dini ideoloji arz-ı mevud ideolojisidir. Bu ideoloji museviliğe tanrısal bir elbise giydirmiştir. (Sözde)Tanrı toplumu hizaya getirme, onu yönlendirme, yönetme işini bu ideolojiye mensup olanlara vermiş, onları kendi adına yeryüzünde vekil kılmıştır.

Bu ideolojiye sahip olanlara göre; Tanrı'nın yüce vekaletini hakkıyla yerine getirmek için bu dinin/mensuplarının her şeye damgasını vurması gerekir. Böylece bütün ideolojiler, düşünceler bu ana düşüncenin alt birimi haline getirilmeli ve bu fikre hizmet etmelidir.

Sanılır ki, (dinsel veya değil) bu alt ideolojiler kendilerine ait bir mantalite üretiyorlar. Oysa sanılanın aksine bunların tümü tanrısal akla oynuyorlar. Yani kendilerini dinsellleştiriyorlar. Zira varlık nedenlerine en güçlü itiraz dinden geldiği için oua karşı geliştirdikleri savunma mekanizmaları da dinsel ögeler içermekte... Bu durum ise dinin en keskin toplumsal gerçeklik, en güçlü öğreti olmasının önünü açıyor. Böylece, din ana aktör olarak öne çıkıyor.

Eğer her şeyin dinsel bir vücut bulmasının  ve bütün tez/antitezler dünya üzerinde yürürlükteki din algısına göre şekillenmesinin önüne geçilemezse, yani, din mevcut dünyasal sistemin önden yürüyen ayağı olmaktan çıkarılamazsa kazanan her zaman siyonizm olacaktır.

Sadece dinler değil, tanrısallık hüviyetine sokulan siyonizmi yani dinsel ideolojiyi yok etme adına onların varlık alanlarını sınırsız şekilde kullanabilme yetisinde olduğunu ispatlamaya kalkmak da bu tanrısallığa güç katmaktadır.

Oysa, siyonizmle mücadelenin en etkin yolu, dolaşan dinleri yok etmek ve Tanrı'nın istediği insan modelini ortaya çıkaran insani bir din için uğraşmaktan geçer.

"Dünya ahiretin tarlasıdır" ve ahiret dünya sayesinde vardır. Yani cennette, cehennemde yeryüzünden nemalanır, azığı burada hazırlanır.

O halde, din insan aklına, vicdanına, insanlık duygularının konsensüsuna dayanmıyorsa Rabb'in katında onun hiç bir anlamı yoktur ve onunla mücadele etmek gereklidir. Zira böylesi din şeytanın hizmetindeki bir dindir.

Yahudiler, Tanrı adına onun buyruklarını dünyevileştirdiler ve yeryüzünü tanrının cehennemine dönüştürmeyi cennet olarak sunmak için alimleri yani en çok dindar ve bilgili olanları vasıtasıyla vahyi değiştirdiler.

Bozulma nereden başlamışsa, onarmaya oradan başlamak gerekir..

Bunun ilk şartı ise öncelikle dolaşan dinlere kolayca teslim olmak yerine, onları insana yönelik bir ruha, insan için gerekli görülebilecek hale getirmektir.


Adnan ONAY, 16.09.2015, Sonsuz Ark, Konuk Yazar


Seçkin Deniz Twitter Akışı