"Hiç kimsenin kendi maddi çıkar ve kazançlarını başkalarına ödetmeye hakkı olmamalı bu güzel ülkemizde…"
KKTC gerçekten de yasaların, tüzüklerin, emirnamelerin ve kuralların geçmediği bir ülke haline geldi maalesef. Tam tabirle, “Herkes kendi kafasına göre iş yapıyor.”
Lefkoşa-Girne ana yolu ve devamındaki Ecevit Caddesi, Girne kentini kuzey-güney doğrultusunda adeta ikiye bölmekte. Lefkoşa-Girne ana yolundan Girne’ye doğru geliyorsanız, Batıya doğru gitmek için iki seçeneğiniz var.
Önünüze çıkan 1. trafik çemberinden (alt geçitli trafik çemberi) Girne çevre yoluna dönmek veya da Ecevit Caddesinin başladığı yerdeki 2. trafik çemberinden tek şeritli Bedrettin Demirel Caddesi'ne dönmek.
Zaten Bedrettin Demirel Caddesi de ileriki aşamalarda adını değiştirip Karaoğlanoğlu caddesi olmakta ve Girne Çevreyolu ile Karaoğlanoğlu bölgesinde birleşerek batıya doğru ilerlemekte. Bundan başka bir seçenek veya da “ana arter” yok batıya doğru giden.
Lefkoşa-Girne ana yolundan Doğu’ya doğru gitmek isterseniz, önünüze çıkan 1. trafik çemberinden (alt geçitli trafik çemberi) Girne şehir merkezi istikametinde ilerleyerek 2. trafik çemberine ulaşmanız gerekmekte.
2. trafik çemberden sonra doğu istikametine gidebilmek için 2 seçeneğiniz var. 2. trafik çemberden doğuya doğru dönüş yaparak tek şeritli Semih Sancar caddesine girersiniz ve Liman Çemberine ulaştığınız vakit tekrar doğu istikametine dönerek 2 şeritli Uğur Mumcu Caddesine girip doğu istikametinde yolunuza devam edersiniz.
Veya 2. trafik çemberden Girne şehir merkezine doğru tek şeritli Ecevit Caddesi boyunca ilerlersiniz ve Belediye Binasının da yer aldığı Ramadan Cemil Meydanına gelince doğuya dönüp tek şeritli Mustafa Çağatay Caddesi boyunca ilerleyip Liman Çemberine gelirsiniz. Çemberden doğu istikametindeki Uğur Mumcu caddesine girip yolunuza devam edersiniz.
Bunları uzun uzun yazmamın ve yolların kaç şeritli olduklarını belirtmemin nedeni trafiğin ne denli yoğun olduğunu vurgulamak içindir. Çevre yolu hariç, diğer yollar mevcut trafiği ancak taşıyabilecek kapasitededir.
Özellikle de doğu istikametine giden Semih Sancar Caddesi ile Mustafa Çağatay Caddesi tek şerit olduklarından ancak kıtı kıtına Girne halkına hizmet verebilmekteler ve maalesef genişleme olanakları da yok.
Semih Sancar Caddesi Mayıs ayından beri yapılan kazılar nedeni ile tam yeni sürülmüş bir tarla durumunda. Her gün o yoldan en az 2 kez gidip gelen yöre insanlarının neredeyse tamamının şikayeti, su borularını döşemek için açılmış hendeklerin asfalt kenarlarının keskin olması nedeni araçlarının lastiklerini ve de amortisörlerini değiştirmek zorunda kalmış olmaları.
Mayıs ayında açılan hendekler hala daha asfalt kaplanmış değil. Çıkan toz ve dumandan ağaçların yeşil yaprakları artık grimsi krem rengine dönüşmüş durumda. Bu nasıl bir ihaledir, anlamış değilim. Ana arterde 4 ay evvel açılmış hendekler hala daha asfaltlanmış değil. İşin kötüsü yolda kazıyı yapan müteahhit şirket, aklına her estiğinde kendi kolaylığı için yolu boydan boya kesmekte ve trafiği yan yollara döndürmekte.
Yüzlerce araç,- belki de sayıları bini geçmiştir- yan yollara döndürüldü sırf müteahhit firma fazla mesai vermesin diye. Müteahhit firmanın fazla mesai için ödeyeceği paranın neredeyse on katını vatandaş hem cebinden benzin olarak hem de iş gücü kaybı olarak ödedi.
Bir minibüs şoförünün acı acı yakınmasını dinledim bu olaydan sonra. Girne Öğretmen Evi’nden Lefkoşa Çemberine ancak 35 dakikada gidebildiğinden yakınıyordu, her gün en fazla 7-8 dakikasını alan bu yolda. Müteahhit firmanın keyfine, hem fazla benzin yakmaya mecbur edilmiş, hem toplam gün içinde 3 sefer eksik yapmış, hem de içindeki 14 yolcunun yarım saat yolda oyalanmasından dolayı ulusal iş gücümüz sadece bu minibüsün içindekilerinden toplam 7 iş saati kayba uğramış.
Trafik Müdürüne ve Belediye Reislerimize sesleniyorum. Sabah saat 06.30’dan gece 24.00’e kadar gerekçe ne olursa olsun yolların kapatılmasına izin vermeyin lütfen. Müteahhit firmalar beton dökeceklerse ya da yolun kesilmesini gerektirecek iş yapacaklarsa bunu, fazla mesai ücretini ödeyip, gece yarısı saat 24.00 ile sabah 06.00 arasında yapmalılar.
Hiç kimsenin kendi maddi çıkar ve kazançlarını başkalarına ödetmeye hakkı olmamalı bu güzel ülkemizde…
Ata Atun, 21.09.2015, Sonsuz Ark, Konuk Yazar, KKTC Stratejileri