Sonsuz Ark'ın Notu:
22 yaşında Azerî kökenli İran vatandaşı bir Üniversite öğrencisi olan Hüsameddin Ferzîzâde Şiâ'ya yönelik sistematik eleştirisi yüzünden İran İslam Cumhuriyeti adı ile anılan Faşist Velayet- Ruhbanlık Sistemi tarafından idama mahkum edilmiştir. Aşağıda bu tertemiz delikanlının aziz hâtırâsına ve eserine dair tercümeyi bulacaksınız. Ona destek olmak için bu çalışmayı yayınlıyoruz. Çevirisini yapan Mustafa İkbâl'e, tahkik eden ve notlar ekleyen Bülent Şahin Erdeğer'e de teşekkür ederiz. Hüsameddin Ferzîzâde'ye ve esere dair önemli açıklamalar içeren Önsöz aşağıya eklenmiştir. (Güncel Not: Hüsameddin Ferzîzâde kardeşimiz, 14.09.2020 günü yayınladığımız aşağıdaki çalışmasını paylaştığım Twitter hesabıma şu mesajı bırakmıştır: "Selam, Hayatımın zor günlerinde beni desteklediğiniz için teşekkür ederim. Husamuddin farzizade" Çalışmasını yayınladığımız zamandan bu yana 5 yıl geçmiş, bu zaman içinde, 1993 doğumlu olan bu genç kardeşimiz İdam'dan kurtulmuş, ancak üniversiteden atılmış, hayatı cehenneme çevrilmiş bir durumda. Umuyorum dost ellerimiz ona uzanabilir Türkiye olarak. Seçkin Deniz)
Seçkin Deniz, 31.10.2015
Bismillahirrahmanirrahim
İran genelinde okunabilsin diye bu makaleyi Farsça yazıyorum. Anadilim olan Türkçe yazmadığım için dostlarımın affına sığınıyor ve Allah’ın da beni bağışlamasını diliyorum.(2) Biz İranlıların anladığımızı ve tanıdığımızı sandığımız İslâm ümmeti aslında çok büyük bir dünyaya tekabül etmektedir. Öyle ki tanımaya başladığımızda hayretler içerisinde kalabiliriz. Çünkü bu büyük Ümmet Vahdet anlayışından yoksun ve bu yüzden de ortak bir yol üzerinde bir araya gelememektedir. Zira Şiiler görünüşte “Sünni kardeşlerimiz” tabirini kullansalar da geneli aslında “Ömerî Nâsibîler”(3) şeklinde tanımladıkları Sünnilerin kafir olduğuna inanırlar.