"Birileri ona uzaktan gelip ağalık tasladığı bu bölgede Türkiye diye bir ülkenin varlığını hissettirmeli ve vefasızlığının faturasını ödetmeliydi.."
Tabii ki bunu ima edenler bu gerilimin sonuçlarına da bakarak bu eleştiriyi yapmaktalar.. Evet sonuçlarına bakıldığında ortada hepimizi rahatsız edici bir durum var.
Bu gerilimin akabinde Rusya ile ilişkimizi geliştirmemize fırsat olan Putin 'in düşmanlığını kazandığımız gibi, ülkemiz üsleri de NATO ülkelerinin hizmetine sunuldu. Bugüne dek bu ülkeye ve bu iktidara her tür puştluğu yapan Batı fırsattan istifade içimize bir adım daha atmış oldu.
Esed'i düşürmek yerine onun iktidar süresini uzatarak bölgenin kan gölüne çevrilmesine seyirci kalan Batı, şimdi Rusya bahanesiyle ülkemize ve Bölge'ye yerleşiyor. Elbet bunun geleceğe yönelik olumsuz sonuçları olacak. Zira Batı bugüne dek Türkiye'yi hiçbir zaman (hakiki) dost ve müttefik olarak görmedi, ileri karakolu olarak kullanmak istedi.
Sanırım manzaranın böyle olduğuna dair kimsenin itirazı yoktur. Tablo böyledir, ama Rusya'nın Türkiye'ye tavrı da Batı'dan farklı değildir.
Batı'yla restleşerek yalnız kalan Putin'e, ilk el uzatan kişi bir NATO üyesi olan Türkiye'nin lideri Erdoğan olmuştur. Erdoğan'ın ,Batı'yla restleşen Putin'le ilişkileri geliştirmesi Batı'yı oldukça rahatsız ettiği gibi bazı Türki cumhuriyetlerini ve Çeçen direnişçileri de rahatsız etmiştir.
Bu tabloya rağmen Putin'in Suriye'deki varlığını pekiştirmek adına yaptıklarıyla (bırakın vefa duygusunu) adeta Türkiye'ye düşman gibi davranması ve Türkiye'nin duyarlılıklarını zerre dikkate almaması asgaride küstahlık ve düşmanlıktır.
Putin, Türkiye'nin dost eline karşı kendine uzanan düşman eli olan Batı'nın elini sıkmıştır. Batı ile işleri yoluna koyması bölgede hükümranlık taslamasına imkan vermiştir.
Birileri ona uzaktan gelip ağalık tasladığı bu bölgede Türkiye diye bir ülkenin varlığını hissettirmeli ve vefasızlığının faturasını ödetmeliydi..
Putin'in aymazlıklarına karşı tek seçenek bu ülkenin varlığını ona hissettirmek olmalıydı. Eğer böyle yapılmasaydı Putin daha da azıtarak, sık sık hava sahamızı ihlal ederek Suriye'de destek verip, sahip çıkmaya çalıştıklarımızı yok etmeye devam edecek, ülkemizin onurunu ayaklar altına almayı sürdürecekti.
Umarız uçağının düşürülmesiyle yaşadığı bu sarsıntı Putin'in aklını başına getirir ve Batı ile pazarlık yerine Türkiye'ye karşı işlediği hataları onarmaya çalışır ve Suriye sorununun çözümünde Türkiye'ye yaklaşır, haklı taleplerimizi dikkate alır.
Böylece büyük bir felaketin de önüne geçilir. Sonunda Batı güçleri de evlerine gönderilir.
Eğer aksi olursa bunun ilk sorumlusu Batı ile aynı yatağa giren Putin olur ve bu durum (muhtemeldir ki) onun da sonunu getirir..
Adnan ONAY, 03.12.2015, Sonsuz Ark, Konuk Yazar