"Suriye’deki Kürtler ve PYD Abdullah Öcalan’ı PYD için bir sembol olarak görüyorlar ve onu kutsal Kabul ediyorlar.”
Peki ne diyor Mustafa Müslim kardeşi hakkında? Kendi sözlerinden aktaralım:
“Suudi Arabistan’daydım ve kardeşim Salih de benimleydi. Benimle 10 yıl yaşadıktan sonra 'Suriye’ye gideceğim' dedi. Suudi Arabistan'a 1977’de geldi ve 10 yıl kaldı, 1987’de Suriye’ye gitti. PKK’yla çalıştı. Suriye kanadının da bir PKK’sı vardı. Sonra duydum ki 2005 civarı, Suriye’de PKK’nın silahsız, sivil kanadını kurmuşlar. 2005’te PYD partisini kurduklarını duydum.
Salih Müslim’in birçok yeteneği var. Kürtçe, Arapça, Türkçe ve İngilizce olmak üzere 4 dil biliyor. Kişisel becerileri ve düşünce tarzı çok kötü değil. Biz Kobani’de saygı duyulan bir aileyiz. Rahmetli babamız bilge, dirayetli ve ferasetli bir adam olarak bilinirdi. Bu aile ortamının onun kişiliğini ve liderlik özelliklerini geliştirdiğine inanıyorum. PYD’nin kuruluşundan 2 veya 3 yıl sonra da parti içi seçimlerde başkan seçildi.
Ben onu İstanbul'a okuması için gönderdiğimde kendim Suudi Arabistan'da çalışıyordum. Liseyi bitirdiği zaman Suriye dışında bir yerde okumak istedi ve ben de onu Türkiye'ye yolladım eğitimine devam etmesi için ve bütün masraflarını da karşıladım.
İstanbul Üniversitesinde okurken Abdullah Öcalan ile tanıştı ve iyi arkadaş oldular. Görünüşe göre Abdullah Öcalan onu etkiledi. Salih aynı zamanda ondan ulusalcı bir ideal için çalışma motivasyonunu Kürt ulusuna hizmet etme amacını edindi ve bu konuda anlaştılar.
İstanbul'da üniversiteyi bitirdiğinde ben onu İngilizce öğrenmesi için İngiltere'ye yolladım ve o da gitti. İngiltere'de yaklaşık 2 yıl kaldı. Daha sonra da ben ona Suudi Arabistan'da iş buldum. Suudi Arabistan'a geldi ve orada 10 yıl boyunca çalıştı. Suudi Arabistan'dayken oradaki Kürtlerle çalıştı.
PKK'nın kuruluş döneminde Suudi Arabistan'da PKK ile çalıştı. Suudi Arabistan'a 1977 yılında geldi ve biz orada çalışırken Salih'in PKK ile direkt teması vardı. Parti ondan Suriye'ye dönmesini isteyince işini bırakıp Suriye'ye dönmeye karar verdi. Ben onu Suudi Arabistan'da kalması için ikna etmeye çalıştım, çünkü orada iyi bir maaşı vardı, ailesi ve çocukları oradaydı, ama o bunu reddetti ve Suriye'ye gitmeyi tercih etti. 1977'den beri siyasetin içinde...
Devrimden 2-3 yıl önce. 2009’dan beri Salih Müslim Suriye rejimi tarafından aranıyordu ve kendisi kaçaktı. Ortadan kayboldu ve Suriye’yi terk etti. Suriye Devrimi başladığı zaman Suriye hükümeti Suriye’deki tüm Kürt siyasi partilerine Ali Memlük'le, -ki kendisi Cumhuriyet Muhafızlarının başıydı ya da farklı bir görevi vardı- görüşme çağrısı yaptı.
Memlük, PYD dahil hepsini Şam’a davet etti ve hepsi de görüşmek için gitti. Kürtleri hükümetin tarafına çekmek istiyordu. Tüm isteklerini hükümetin karşılayacağına dair onlara söz verdi. Kürt partilerin çoğunluğu bu teklifi reddetti; devrime ve Suriye halkına sadık kalmayı tercih etti. Ali Memlük, parti temsilcilerine ne istediklerini sordu. Bazıları, vatandaşlığı olmayan 400 bin Suriyelinin bulunduğunu söyledi, bazıları Baas Partisi’nin Kürtlerden alıp kendi milislerine ve parti üyelerine dağıttığı mülklerden bahsetti. Birçok talepte bulundular ve Memlük tüm isteklerin karşılanacağını söyledi.
Bazı Kürt partileri rejimin yanında yer almayıp tarafsız kalmaya karar verdi. Diğer partiler teklifi tamamen reddetti. PYD’nin pozisyonu neydi emin değilim, ama sonradan anlaşıldı ki tarafsız kalmayı denediler. Ne rejimle beraber ne devrimle beraber. Zaman geçtikçe PYD ve rejim arasındaki koordinasyon iyice bilinir oldu, ama bu koordinasyonun ne seviyede olduğundan emin değiliz.
PYD’nin fikirleri PKK’dan farklı değil. İzledikleri yöntemler farklı olabilir. Bununla birlikte Türkiye, Irak ve İran’da aynı gerilla savaşını kullanıyorlar. Suriye’de ise Afrin ve Kobani’de daimi orduları var. Hazırlık kampları, silahları vesaire var. Alenen, gizlenmiyorlar. Fakat ideolojileri ve doğrultuları aynı. Bir fark yok.
Örneğin Kobani’de bir hafta önce bütün şehir her şeyi bırakıp Abdullah Öcalan’ın salınması için büyük bir protesto düzenlendi. Suriye’deki Kürtler ve PYD Abdullah Öcalan’ı PYD için bir sembol olarak görüyorlar ve onu kutsal Kabul ediyorlar.”
Ceren Kenar, 24.02.2016, Sonsuz Ark, Konuk Yazar
Ceren Kenar Yazıları
Takip et: @cerenkenar
Sonsuz Ark'ın Notu: Ceren Kenar Hanımefendi'den yazılarının yayınlanması için onayı alınmıştır. Seçkin Deniz, 31.08.2015
İlk yayınladığı yer: Türkiye Gazetesi
http://www.turkiyegazetesi.com.tr/yazarlar/ceren-kenar/590278.aspx