"Ardan Bey’in yazılarını yayına hazırlarken derin bir özgeçmişin ve gördüklerini arka planıyla yorumlayabilen bir tecrübenin izlerini görebiliyorum."
İnsanları
anlatmak zordur ya da kolay; bu ikisi arasında çok büyük farklar var aslında.
Kolaydır çünkü; birkaç klişe cümle ile tanımlar geçersiniz, zordur çünkü; klişelere
sığmayan bir ömür vardır, onu birkaç cümle ile anlatamazsınız. Ve aslında bazen
insanı hiç anlatmamak gerek diye düşünüyorum herhangi bir haksızlığa meydan
vermemek için. Anlatmamak da olmaz; zira iyi örneklerin hızla azaldığı günümüz
duygusuz, değersiz ve bencil dünyasında.
Bu paradoks sürerken yazacağınız bir
yazıda O insanın hayatının şahit olmadığınız yönlerine dair bir perde ya da
yanıltıcı bir profil tanımlarsınız ne kadar iyi niyetli olsanız da. Ancak çözüm
için, ne yaparsanız yapın herkesin aynı anda görebildiği şeylerle sınırlayarak
yazarsınız yazacaklarınızı. Bu hem konu için hem de konuya konu olan insan için
her zaman daha iyidir.
Bazı insanlar
vardır, orta yaşı geçtikten sonra o yaşa gelene dek yapıp ettiklerini mecburen
üstlerinde taşırlar; borçları vardır ödenecek, o günlerini sağlayanlara ömürlerinin
son demlerine kadar hizmet etmekle mükelleftirler. Hepimiz de onları açık açık görürüz ve
çoğunlukla şaşkınlıkla izleriz.
Geçmişte o kadar ‘aydın’ o kadar ‘vatansever’ o
kadar ‘özgürlükçü’ görünmüştürler ki, borç ödeme dönemleri olan kriz dönemlerinde
bu saydıklarımdan ve daha fazlasından yoksun olduklarını görürsünüz. En azından
onların insan olmadıklarını, birer maşa olduklarını herkes beraberce izler.
Elbette
medya alanını kastediyorum ve elbette, terörü, kaosu, darbeleri, holding ve
mahfil rantlarını savunanları kastediyorum. Medya alanı günahkârların bolca
bulunduğu bir alan ve bu alanda bütün bu olumsuz sıfatlardan uzakta kalabilmek
çok güç.
Güç, ama imkansız değil… Çünkü günümüz medyasında ayakta kalan ve
kişilikleri, karakterleri, geçmiş ve şimdiki ilişkileri açıklanabilir,
anlaşılabilir çok değerli insanlar da gün geçtikçe artıyor. İşte
yaklaşık 25 yıla yakındır ekranlarda haber veya bir program sunarken gördüğüm
Ardan Zentürk güven veren duruşu ve âdil haber anlayışıyla HBB, StarTV ve Kanal6’dan bu
yana şu anda 24TV’de gece Moderatör’ü olarak izlerken de bana böyle
hissettiriyor.
Ardan Bey’in
yazılarını yayına hazırlarken derin bir özgeçmişin ve gördüklerini arka planıyla
yorumlayabilen bir tecrübenin izlerini görebiliyorum. İnsanların kolayca aldatılabildiği
alanlarda halkın doğru haber alma hakkına saygı gösteren bu bakışın ülkemiz ve
dünya geneline yayılmasını istiyorum aslında. Birlikte, insan olarak yaşayabilmemiz
için tüm insanlarla bir arada ve dünyada.
Ardan Zentürk, 37. Konuk yazarımız olarak, 62 yazısıyla Sonsuz Ark’a katkıda bulundu. 6 Eylül 2015 Pazar günü yayınladığım SA1723/KY37-AZ1: O ‘Zavallı Mülteciler’ TarihYazıyor başlıklı ilk yazısından bu yana,
duyarlılığı yüksek, vicdanı olan ve geleceğe iyimser bakabilmek için çaba gösteren
bir emektar buldum hep yazılarında; bunun için teşekkür ediyorum.
Vatansever
duruşu, doğru bildiği sözünü sakınmayan cesareti, geçmişinden kimseye borçlu kalmadığının
da bir kanıtı gibi görünüyor bana. Ardan Zentürk bir vatanı olduğunun ve o
vatanı korumak için her şeyin yapılması gerektiğinin farkında. Ona ve ailesine
bunun için de teşekkür ediyoruz.
Sonsuz
Ark çıktığı sonsuza doğru yolculuğunda kişiliği, kimliği mesleğine olan saygısı
net olan dostlarla yürümeye devam edecek.
Bu
vesile ile Ardan Zentürk Beyefendi’ye ve ailesine sağlıklı, huzurlu ve başarılı
bir hayat diliyoruz.
Seçkin Deniz, 22.03.2016, Sonsuz Ark, Eleştiri, Teşekkür