“Bana şarkımın içeriğinin siyasi olduğunu söylüyorlar. Ben hiç öyle düşünmüyorum. Bu şarkı anılarla ilgili, yaşananları anmayla ilgili. Binlerce Kırım Tatarı'nı anmakla ilgili. Büyük büyükannemi anmamla ilgili. Ve bütün bunlar da benim için siyasetten çok daha önemli...”
“Ben bu şarkıya '1944' adını verdim, çünkü bu şarkı ailemin hikâyesinden esinleniyor. Şarkıyı geçen yıl yazdım ama aslında ortaya çıkışı benim çocukluğuma dayanıyor. Bu şarkı büyük büyükannemin bana küçükken anlattığı hikâyelerden esinleniyor. O bana sürgünden bahsetti, Kırımlı Tatarların yaşadıklarından. Bana yaşananların korkunçluğundan bahsetti. Benim için bu konuda şarkı yazmanın ne kadar zor olduğunu anlatamam. Gerçekten canımı çok acıtıyor, ne zaman bu şarkıyı söylesem hüzünleniyorum. Ama ben bu hikâyenin ortaya çıkmasını ve duyulmasını istedim. Çünkü büyük büyükannem kızlarından birini Sovyetler'in gerçekleştirdiği bu sürgün esnasında kaybetti. Ben bu etnik temizliği anlatmak istedim. Gelecekte buna benzer şeyler yaşanmasın diye...”
Peki, Cemile'nin ailesinin de mağduru olduğu, tarihin karanlık sayfalarından biri olan 1944'te neler yaşandı?
Osmanlı, Kırım Hanlığı'nı 1475'te Fatih Sultan Mehmet döneminde fethetti ve Küçük Kaynarca Anlaşması ile kaybetti. Bu anlaşma ile Kırım önce bağımsız hâle geldi, 1783'te ise Rus işgaline uğradı. Kırım'daki Kıpçak Türkleri'ni hedef alan nüfus politikaları da bu dönemde başladı. Dilleri yasaklandı, entelektüelleri hapse atıldı. Baskılar Sovyetler döneminde de devam etti. 1928-1939 yılları arasında 35.000 Kırım Türkü'nün ya hapse atıldığı, ya da sürüldüğü belirtiliyor.
Ancak Kırım Türkleri için en büyük felaket Stalin döneminde yaşanacaktı. İkinci Dünya Savaşı sırasında, Stalin bir gecede 200.000'in üstünde Kırım Türkü'nü, Naziler ile iş birliği yaptıkları gerekçesi ile sürdü. Eşyalarını toplamaları için 30 dakika verildi. Kırım Türkleri hayvan vagonları ile Orta Asya ve Urallar'a sürüldü. Yolda 80.000 kişinin öldüğü belirtiliyor.
Bu sürgün yaşanırken, ailelerinin ne yaşadığından habersiz Kırım Türkleri'nden bazıları Kızıl Ordu bünyesinde Naziler'e karşı savaşmaya devam ediyordu. Sürüldükleri yerlerde Gulag'larda zorla çalıştırıldılar. Gorbaçov'un "perestroyka" açılımına kadar Kırım Türkleri'nin, Kırım sınırlarına girmesi bile yasaklandı. Bu etnik temizlik politikası sonucunda Kırım'ın demografisi -dönüşümü olmayacak şekilde- değişti ve Kırım "Ruslaştırıldı"...
1989 yılından itibaren sürgün mağduru Kırım Türkleri Kırım'a dönmeye başladı. 1989 yılında 38.000 olan nüfus, bu geri dönüş hamlesi ile bugün 270.000'e ulaşmış durumda. Toplam Kırım nüfusunun %12'sine tekabül ediyor bu rakam. Rusya'nın Kırım işgali ile başlayan süreçte yaşadıkları trajediler nedeniyle, Ukrayna'nın bağımsız olmasından sonra, Ukrayna'daki Rusya karşıtı siyasi gruplar ile hareket ettiler.
Kırım Türkleri'ni temsil eden Kırım Tatar Millî Meclisi, Ukrayna'nın bağımsızlığından beri Rusya yanlısı gruplar tarafından idare edilen Kırım Özerk Cumhuriyeti içinde muhalif bir grup oldu. Kırım Türkleri'nin siyasi pozisyon açısından epey konsolide olduklarını söylemek mümkün. Sovyet döneminden beri başlayan Kırım Türkleri'ni bölme ve Sovyet yanlısı bir oluşum çıkarma girişimleri oldu. Bu girişimler Boris Yeltsin ile de devam etti. Kırım Türkleri'ne ulusal özerklik verilmesi karşılığında, Rusya'nın Kırım'ı kontrol etmesini desteklemeleri istendi. Ancak Kırım Türkleri bu teklifleri kabul etmedi ve Kırım'ın Ukrayna sınırlarında kalması gerektiği yönündeki görüşlerini değiştirmedi...
Ukrayna'nın bu sene Eurovision'a bu şarkı ile katılması, Putin rejimine tabiri caizse büyük bir gol oldu! Rusya işgaline uğramış Ukrayna bu şarkı ile tüm dünya kamuoyuna; dün Stalin, bugün Putin mesajını duyurdu...
Rusya'nın Kırım işgaline karşı en net tepkiyi Kırım Türkleri verdi. Bu tepkilerinde hiç haksız sayılmazlar. Sadece tarihten gelen nedenlerden değil, mevcut Rus politikası da Kırım Türkleri'ne bir güvence vermiyor. Putin'in Rusya'da yaşayan Müslüman nüfusa karşı politikası Sovyetler'den pek de farklı değil. Gittikçe merkezîleşme politikalarının arttığını ve azınlıklara karşı anti-demokratik uygulamaların arttığını görmek mümkün Putin Rusya'sında. Ural bölgesine sürülmüş olan ve hâlâ orda yaşayan Kırım Türkleri'nin dillerini kullanmasına karşı ciddi bir baskı var. Ve elbette Kırım Türkleri bu gelişmeleri yakından takip ediyor.
Rusya işgalinden sonra, Kırım Türkleri'nin evlerinin kapıları, dün itibariyle kırmızı çarpı işaretleri ile boyanmaya başladı. Evler, iş yerleri ve araçlar ateşe verildi.
Kırım Türkleri hep sivil muhalefet ve pasif direniş gösterdi bugüne kadar. Kırım Tatar Millî Meclisi Eski Başkanı Mustafa Kırımoğlu (Cemilev) Kırım Tatarlarının barışçı mücadelesine katkısı nedeni ile Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği Nansen Mülteci Ödülü'ne layık görüldü...
Cemile'ye, şarkısına Rusların nasıl bir tepki verdiğini sorduğumda ise şunları söyledi:
“Bana şarkımın içeriğinin siyasi olduğunu söylüyorlar. Ben hiç öyle düşünmüyorum. Bu şarkı anılarla ilgili, yaşananları anmayla ilgili. Binlerce Kırım Tatarı'nı anmakla ilgili. Büyük büyükannemi anmamla ilgili. Ve bütün bunlar da benim için siyasetten çok daha önemli...”
Ceren Kenar, 20.05.2016, Sonsuz Ark, Konuk Yazar
Ceren Kenar Yazıları
Takip et: @cerenkenar
Sonsuz Ark'ın Notu: Ceren Kenar Hanımefendi'den yazılarının yayınlanması için onayı alınmıştır. Seçkin Deniz, 31.08.2015
İlk yayınladığı yer: Türkiye Gazetesi
http://www.turkiyegazetesi.com.tr/yazarlar/ceren-kenar/591491.aspx