"Sevgili kârîlerimin (okuyucularımın) inanılmaz baskıları karşısında yelkenleri indirip yazmam isteklerine boyun eğdiğimi itirafla:)"
PAZAR YAZILARI -27-
Not 1: Her tanım girişimi tanımlamaya kalkışanın çabasını da imlemelidir. Çabasız söylenen bir yankıdan ya da bir yanılsamadan öte anlamı yoktur.
Not 2: Tanımlayan tanımı üzerinde yetkesinin sorgulanmasına şükran duymalıdır, öfkelenip karşı çıkış tanımlayanın tanımı üzerinde bir söz sahibi olmadığının göstergesidir. Kulağına üflenmiştir o da onu yineliyordur. Tıpkı bir sesyayar (sesyayar: hoparlör) gibi.
Not 3: Her tanım bir başka tanımı çağırdığında anlamlı soruya yanıt olduğunu imler. Yoksa boş sözlerin bir devinimi olarak kalır.
Not 4: Niçin kurgulanmış bir düşünüyü sürdürmekten kendini alamaz insan? Çünkü tanımlar karşısında mutmain olmayı öğretmişlerdir. Bu öğreti ile kurgusallığın devamını sağlar.
Not 5: Özgünlüğün kapısını gösteren imler merakların özgülüğünün bir sonucudur. Merakı kişinin kendine ait bir merak değilse özgünlük beklemek beyhudedir.
Not 6: ?
Not 7: Bkz. “Anlamsız Bir Tartışma”
Not 8: Karşıtını suçladığın şeyin kendinde olma ihtimalini düşünmelisin.
Not 9: Bkz. Not 3’deki açıklama
Not 10: Şu ağzındaki baklayı değil, sakızı çıkar.
FELSEFE NEDİR
- ya da düşünsel evrenin inşası için gösterilecek çabaların anlamdaşlığını sağlamada gözönünde bulundurulması gereken kriterler -
"Felsefe nedir?" denildiğinde aslında yanıt çok kısa ve özlüdür. Başkaca tanımlar bu çok kısa ve özlü tanımın etrafında dolaşmaktan öte bir anlam taşımaz.
Evet; felsefe, “Boş bardaktan boş bardağa su doldurmaktır.”
Cemal Çalık, 29.05.2015, Konuk Yazar, Sonsuz Ark, Pazar Yazıları