"İftardaki o bir tek zeytin tanesinin dünyanın bütün petrol kuyularına bedel olduğunu hep birlikte haykıracağız ve ama son sözü boru hatları arasındaki savaş ve onların ayrılmaz parçası silah sanayi söyleyecek."
Bütün gösterilen hürmete rağmen madem Ramazan 'Haram Aylar' içinde değil, adam öldürmek dahil bir yasağa sahip değil. Adam öldürmek bir 'Haram Aylar' yasağı mı yani? 'Haram Aylar'ı bilen bir inanan, bunu vazeden bir din adam öldürmeyle ilgili ne söylüyor bu da bellidir değil mi?
Suriye ve Irak'ta çatışmaların durmasını beklemek o yüzden haybeye bir çaba. Diyeceksiniz ki çatışanların tamamı Müslüman değil; elin Rus'u Amerikalısı 'Haram Ay' veya Ramazan veya oruç mu bilecek; bilse buna uygun mu davranacak?
Davranmıyor zaten. Ama oruç tutan, sahura hazırlanan, iftar için bir köşeye bir parça ekmek koyan insanlar buna uygun davranıyor mu?
'Haram Aylar'dan değil tamam da en hürmet edileni, tümünün sultanı işte.
Belki yüz milyonlarca insanın aynı anda yemeyi içmeyi kesip bu yaz döneminde günün üçte ikisini böyle geçirmesi ne kadar saygıdeğer, ne kadar hayranlık uyandırıcıysa Ortadoğu'da aynı gün içinde yaşananlar bir o kadar utandırıcı.
Aynı yöne dönüp aynı nehrin suyuyla niyetten önceki son yudumunu içip sonra yine o nehrin suyuyla abdest alıp namaza durup oruca başlayan insanların birbirini öldürmek üzere yaptığı hazırlıklar neyin nesi?
Taraflar kendinin şehit diğerinin kafir/cehennemlik olduğu iddiası ve inancıyla elinden geleni ardına koymuyor Ramazan'da da.
Şimdi bakıyoruz tenis maçı seyreder gibi bazı köylerin el değiştirip durmasına.
Ya da daha belirsiz, kestirilemez Rakka, Halep gibi büyük operasyonlara, Membiç, Fırat, Cerablus'un muhtemel geleceğine dair tahminde bulunmaya çalışıyoruz.
Bu arada ama rejimin ama koalisyonun ama Rus tarafının uçakları bombardımanlarına devam ediyor.
Ne çok gri toz ve kırmızı kan renklerinden oluşan fotoğraf gördük desek de her bombardımanda yenileri servis ediliyor dünyaya.
Bakalım kaç kişi iftar sofrasına oturmayı başaracak bugün.
Kaçı sahura kalkacak.
Kaçı yaşayacak…
Muhammed Ali bu yıl Ramazan'dan hemen önce vefat etti.
Suriye'de Irak'ta kaç çocuk Muhammed Ali'yi öğrenmişti bilmiyoruz.
Kaçı bizim gibi daha çocukluk yaşlarında ters gelen Amerikan saati nedeniyle sabahın köründe veya gece yarısı o maçlar için heyecanla bekleşti.
Televizyon çok zor ama radyo o zamanlar televizyon gibiydi ki zaten.
Onun yumruğuyla özdeşleşen, teninin rengiyle yaşadığı derdi bilen milyonlarca insan büyüdü şimdi ve işte bir Muhammed Ali'siz Ramazan'a girerken belki o günlerde radyoyu beraber dinlediği bir diğerine bileniyor.
Her biri diğerine düşman bunca Müslümanla başlıyor Ramazan.
Yaşamı şampiyonlukları sözleri tutumu rengi inançları kadar fark etmeden belki adıyla da bir şey söyledi yıllar boyunca.
Şimdi o yok.
Oruçlar tutulacak, Muhammed Ali defnedilecek, savaşa devam edilecek.
Adı sadece Muhammed olanlarla sadece Ali olanların savaşı diye yutturacaklar üstelik olup biteni.
İftardaki o bir tek zeytin tanesinin dünyanın bütün petrol kuyularına bedel olduğunu hep birlikte haykıracağız ve ama son sözü boru hatları arasındaki savaş ve onların ayrılmaz parçası silah sanayi söyleyecek.
Ramazanınız mübarek olsun.
Bol su için yatmadan önce…
Ve evet sakız orucu bozuyor çocuğum, seninki hariç, sen çiğne.
Yaşar Taşkın Koç, 09.06.2016, Sonsuz Ark, Konuk Yazar
Yaşar Taşkın Koç Yazıları
Takip et: @yasartaskinkoc
Sonsuz Ark'ın Notu: Yaşar Taşkın Koç Beyefendi'nin yazılarının yayınlanması için onayı alınmıştır. Seçkin Deniz, 16.07.2015
İlk yayınladığı yer: Yeni Şafak,
http://www.yenisafak.com/yazarlar/yasartaskinkoc/mubarek-ramazan-2029546