"Kesin olan şu ki, Batı artık Türkiye’den ve Türkiye’nin potansiyelinden çok korkuyor…"
Sonsuz Ark'ın Notu:
Konuk yazarımız Ata Atun tarafından özet çevirisi yapılan aşağıdaki analiz kesin verilere dayanmamaktadır. Bir fikir vermesi açısından değerlendirilmiştir. Hannibal Genseric'in yazdığı yazıda NATO karşıtı, Rusya-Çin eksenine hapsolmuş bir Türkiye planlamasına hizmet edecek doneler olabilir; Türkiye denge politikası üretmeye devam etmelidir. (Ayrıca Hannibal Genseric'in yazısında anlattığı içeriğin 19 Temmuz 2016'da yayınlanan Gorazd Velkovski'ye ait 'Erdogan owes his life to Putin, who prevented US-led coup in Turkey'- Erdoğan, Türkiye'de ABD liderliğindeki darbeyi Engelleyen Putin'e Hayatını Borclu" başlıklı yazıdan olduğu gibi alındığını ve Türkçe Adı Kukla Ustaları olan bu sitenin bir Rus Propaganda sitesi olduğunu tesbit ettik, 05.08.2016); "Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı Dalaman’dan İstanbul’a taşıyan TC-ATA uçağı Balıkesir üzerindeyken darbecilerin kullandığı F-16 tarafından fark edildi. Erdoğan’ı taşıyan uçağa yönelen F-16 kilitlenebilecek mesafeye kadar yaklaştı. TC-ATA’yı düşürmek için hamle yapan savaş uçağının yakıtı azalınca geri dönmek zorunda kaldı." Lütfen alta eklediğimiz güncel haberde 15 Temmuz gecesi olanlarla ilgili detayları okuyunuz.
Seçkin Deniz, 03.08.2016
Yazı La Cause du Peuple’de 27 Temmuz günü yayınlanmış. Yazının orijinal başlığı “Comment Poutine a fait « échec et mat » au coup d'état d'Obama en Turquie” Söz konusu yazının İngilizce çevirisinin başlığı “How Putin was “checkmate” the coup Obama stated in Turkey” ve Türkçe çevirisinin başlığı da “Obama’nın Türkiye’de yaptırdığı darbeyi Putin nasıl Şah-Mat etti”.
Yazının içeriği çok ilginç. Bu nedenle de önce yazarın kim olduğunu, yazdıklarının komplo teorisi mi yoksa araştırmaya dayalı gerçekleri mi yansıttığını araştırdım.
Hannibal Genseric Fransız bir Matematikçi ve Bilgisayar Mühendisi. Yani kafası somut analizler yapan bir yapıya sahip. Fransa da yaşayan ünlü bir araştırmacı ve yazar. Araştırma ve yazı alanı Uluslararası ilişkiler ile dünya politikası. Çok çarpıcı bulguları var.
Mesela yazılarından bir tanesinde “Genetikçiler atalarımızın Araplar olduğunu söylüyor. Le Pen ve Claude Gueant’de Arap kökenli” diyor, kanıtları ile birlikte. Jean-Marie Le Pen (baba) ve Marine Le Pen (kızı) Fransa’nın en aşırı sağcı siyasi parti olan Ulusal Cephe’nin eski ve yeni liderleri.
Hannibal’ın söz konusu yazısında 15 Temmuz darbesi ile ilgili bugüne değin duymadığımız ve Türk basınına yansımamış bilgiler var.
15 Temmuz Darbesi’nin Amerikan Ordusu ve NATO tarafından organize edildiğini, planlayıcılarının da CIA, MI6 ve Mossad olduğunu ve sonucunun da Türkiye’yi Anglo-Siyonist Eksen’den (Anglo-Sionist Axis-ASA) uzaklaştıracağını ve Şangay İşbirliği Organizasyonu’na (Shanghai Cooperation Organization-SCO) veya da Gelişmekte Olan Ülkeler Grubu olarak tanımlanan BRICS’e (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika) yaklaştıracağını belirtmekte.
Yazıda özetle dikkat çeken bölümler şunlar:
"KGB çok iyi çalıştı ve 15 Temmuz Darbesi ile ilgili bilgileri Rus Başkan Vladimir Putin’e çok önceden iletti. Rusya, Türkiye Hükümetini haberdar etmek için detaylı bilgi topladı ve darbecilerin kullanacakları silahlara karşı bir koruma sistemi oluşturdu.
İncirlik Üssü’nden yöneltilen bu boyuttaki bir darbenin fiyasko ile sonuçlanmasının nedeni Rusya’nın iki tarafa da çalışan ajanları ekarte etmiş olmasıdır. Bu darbede İncirlik Üssü'ndeki yüksek rütbeli subayların kullanılması çok aptalca oldu. Bu hata darbenin CIA tarafından yapıldığını ortaya çıkardı.
Batı güçleri Erdoğan başta olduğu müddetçe, Yeni Dünya Düzeni (New World Order-NWO) projesinin hedefi olan Dünya Devleti’ni kurmanın mümkün olmayacağını artık anlamışlardı.
Erdoğan’ın Orta Asya Türk Devletleri ve bir kısım Orta Doğu ülkeleri ile güçlü bir blok kuracağını anladılar ve bu darbeyi planladılar.
Kremlin, Türkiye’nin NATO ve AB ile arasının bozulduğunu biliyordu. Başarısız bir darbenin Türkiye’yi Rusya’ya yakınlaştıracağını hesaplayıp, darbe süresince Türkiye Hükümeti'ne yardım etti.
Rusya, Suriye, İran ve Batı ülkeleri darbe yapılacağını biliyorlardı. Darbe günü Batı dünyası İstanbul ve Ankara’ya canlı yayınla bağlanmış, CNN’in ünlü sunucusu Christiane Amanpour ise darbeden 2 gün evvel tüm kamera ve yayın ekibi ile Türkiye’ye gelmişti, darbe günü canlı yayın yapabilmek için.
Putin, danışmanı Alexander Dugin'i, Türkleri darbe konusunda uyarması için, Ankara'ya çok gizli bir şekilde gönderdi. Dugin Türk Hükümeti'ne uzun bir darbeciler listesi verdi.
Darbecilere “karşı darbe” yapılması” bir ay önceden bazı darbecilerin kimliklerinin öğrenilmesi ile başlatıldı. Türk hükümeti 2 bin Türk askerinin (hava ve deniz) tutuklanması için savcıya talimat verdi. Mahkemeler bu talebi reddetti. Feto'cu yargıçlar darbeci generallere bir şeylerin olduğu haberini ilettiler. Bu şekilde, darbe öne alınmak zorunda kalındı.
24 saat susan Amerikan ve Batı medyası, darbenin başarısız olacağını anlayınca, tipik yanıltıcı propaganda ile ortaya çıktı. Madem Erdoğan'ın uçağını F-16'lar gördü niye vurmadılar; çünkü, darbe Erdoğan'ın “Sahte Darbesi”ydi de ondan demeye başladılar.
Gerçek ise çok farklıydı.
Türk F-16’larının peşinde 7 Rus uçağı ve iki S400 füze sistemi de üzerlerine kilitlenmişti. F-16 pilotlarına ihtar edildi: "Erdoğan'ın uçağına en ufak bir atış yaptığınız takdirde yok edileceksiniz." Bu sebeple, Türk jetleri Erdoğan'ın uçağına ateş edemedi.
İncirlik ABD Üssünden 42 helikopterin yok olması ilk anlarda izah edilemedi. (Cumhurbaşkanlığı sözcüsü İbrahim Kalın ve Savunma Bakanı Fikri Işık, kayıp helikopterimiz olmadığını duyurdular, Seçkin Deniz) Sonradan öğrenildi ki, bu helikopterler Türkiye'yi işgal edecek güçlere katılmışlardı. Bu nedenle Türk hükümeti İncirlik üssünü 2500 polisle kuşatmış, elektriğini kesmis ve Amerika'ya "Ne yaptığınızı biliyoruz, Askerlerinizi bu yüzden güvenceye aldık." Mesajını iletti. Bunun üzerine, Obama işgal güçleri armadasını (bir çok ulustan oluşan ordu) durdurdu…"
Söz konusu yazının boyutu benim yazdıklarımın neredeyse 3 misli kadar. Sadece önemli gördüğüm yerleri size aktarabildim. 15 Temmuz darbesinin arkasından bilinen ve bilinmeyen birçok neden, etken ve organizatör var anlaşılan. Kesin olan şu ki, Batı artık Türkiye’den ve Türkiye’nin potansiyelinden çok korkuyor….
Ata Atun, 03.08.2016, Sonsuz Ark, Konuk Yazar, KKTC Stratejileri
Facebook: Ata Atun
Güncel Haber: 04.08.2016
İşte 15 Temmuz'un en kritik anı!
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı Dalaman’dan İstanbul’a taşıyan TC-ATA uçağı Balıkesir üzerindeyken darbecilerin kullandığı F-16 tarafından fark edildi. Erdoğan’ı taşıyan uçağa yönelen F-16 kilitlenebilecek mesafeye kadar yaklaştı. TC-ATA’yı düşürmek için hamle yapan savaş uçağının yakıtı azalınca geri dönmek zorunda kaldı.
15 Temmuz FETÖ darbe girişiminin ardından soruşturmalar devam ederken, o gün yaşananların ayrıntıları da ortaya çıkıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı İstanbul'a sağ salim ulaştıran hava yolculuğunun detaylarına Yeni Şafak ulaştı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı taşıyan TC-ATA Dalaman Hava Meydanı'ndan 01.43'te kalkış yaptı. Hem sivil hem askeri uçuşlarda kullanılan Dalaman Meydanı'nın darbeciler tarafından ele geçirilmesini engelleyen Albay Murat Selçuk Çol, Erdoğan'ın uçuşu için gerekli tüm hazırlıkları büyük bir gizlilikle gerçekleştirdi. Dalaman Garnizon Komutanı Albay Murat Selçuk Çol, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı taşıyacak uçak kalkıncaya kadar bir başka uçağın inmemesi için pisti kararttı, pist üzerine araçlar çekilerek kullanılmaz hale getirildi. Bir süre meydana hiçbir uçağın inmesine ve kalkmasına izin verilmedi.
BİLGİ AKIŞINI KESTİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı taşıyan TC-ATA'nın kalkışı için darbecilere uçuş bilgisi akışının kesilmesi beklendi. Darbe karşıtı havacı subayların çabalarıyla darbeciler, F-16'lara Erdoğan'ın uçuş bilgilerini ulaştıramadı. Darbecilerin ele geçirdiği F-16'lar bir süre kör uçuş yapmak zorunda kaldı. Böylelikle suikaste hazırlanan darbeciler Erdoğan'ı taşıyan uçağı havada yakalayamadılar. Erdoğan'ın uçağı Dalaman'dan Türk Hava Yolları'na ait sivil uçuş koduyla havalandı. Doğrudan İstanbul'a yönelmesi beklenen ATA uçağı, Akıncı'dan kalkan uçakların Atatürk Havaalanı üzerinden sert dalışları nedeniyle rota değişikliğine gitti. Kulenin dost-düşman ayrımı yapamadığı F-16'ların havaalanında uçuşları riske atması nedeniyle ATA uçağı İzmir'e yöneldi. Ardından da Bandırma üzerinde yarım saat turladı. Trafik güvenliğinin sağlanmasının ardından Erdoğan'ı taşıyan uçak Bandırma'dan İstanbul'a yöneldi. Tam bu sırada, İstanbul Boğazı'nı taciz eden F-16 uçağı Bandırma'ya yöneldi. F-16, Erdoğan'ı taşıyan ATA adlı Gulf-stream tipi uçağı fark etti.
YAKITI BİTİNCE FÜZE KİLİTLEYEMEDİ
TC-ATA'yı tanıyan F-16 radarla kilitlenebilen füze taşıyordu. TC-ATA'yı gördüğü anda füze atacak menzile ulaşmak üzere harekete geçti. Ancak füze kilitleyebileceği yakınlığa ulaştığında F-16'nın yakıtı bitti. Böyle olunca da darbeci subayın kullandığı F-16 menzilini değiştirerek tanker uçağa yönelmek zorunda kaldı. F-16'ya hızla yakıt ikmali yapılırken, bu sırada Erdoğan'ı taşıyan uçak Atatürk Havalimanı'na indi. Erdoğan'a saldırı böylelikle bir mucize eseri gerçekleştirilemedi. (Yeni Şafak)
Kaynak:
http://haber.star.com.tr/guncel/iste-15-temmuzun-en-kritik-ani/haber-1130996?