"Allah büyüktür, biliyor artık bütün müslümanlar; tek tek ya da topluca öldürülürken öğrendiler bu canilerin büyük olmadığını. NATO'dan da BMGK'dan da artık korkmuyorlar."
Savaş
Psikolojisi böyle bir şey demek ki.. Saldırılara karşı tetikte olmak, klasik uyku
düzeninin bozulması, düşüncelerin sık sık savrulması, herkesten, her şeyden
kuşkulanmak ve en önemlisi soğukkanlılığın korunması sorunu ve bu sorunun
aşılarak daha stratejik düşünebilme ve savunma psikolojisinden sıyrılarak
taarruz psikolojisini inşa etme yeteneğinin korunması... Yorulmayan, ayakta
kalan kazanacak çünkü. Tıpkı 100 yıl öncesindeki gibi...
Elbette
bu günler de geçecek ve elbette Allah'ın izni ve yardımı ile bu topraklar
hepimize vatan olmaya devam edecek. Buna dair hiçbir kuşkum yok. Allah
yeryüzünün bu en kanlı döneminde kendisini anarak ayakta kalmaya çalışanlardan
yardımını esirgemeyecektir. Bugüne dek eğer âciz kaldıysak, bu bugüne dek yapıp
edegeldiklerimizin Allah'ın rızasına değil, onun yarattığı âciz kullarının
rızasına matuf olmasından kaynaklanıyordu. Ama bugün öyle değil artık.
İnsan şaşkın bir varlıktır; bu şaşkınlığı tartışabiliriz, hangi açıdan, hangi düzlemde ya da hangi kriterlere göre baktığımıza göre değişir insanın şaşkınlığı; buna karşılık Allah'ın Kur'an ile insana bildirdiği temellere göre hayat biçimi belirleyenlerin bu şaşkınlık tartışmasında çok fazla payı olmaz, olamaz. Eğer şaşkınların tarihini yazacaksak buna dikkat etmek zorundayız, neye göre, kime göre şaşkın? Allah'tan başkasından yardım dileyenden başkası elbette şaşkındır ve elbette karanlıklarda boğulacaktır.
Biz,
müslümanlar olarak bugün Burma/Myanmar'da budistler tarafından canlı canlı yakılırken,
Suriye'de, Irak'ta Hıristiyan ABD-AB-Rus-Nusayri Esed-Şii Hamaney ortaklığının
mermileri ve bombalarıyla öldürülüyor, Filistin'de Yahudi işkenceleri altında
aşağılanıyor,vatansızlaştırılıyor, Mısır'da Sünni darbeci Sisi tarafından tek tek derdest edip
öldürülüyor, hapse tıkılıyor; Sünni Arabistan tarafından Yemen'de, ABD ve Avrupa tarafından Somali'de,
Sudan'da, Nijerya'da artık sadece sahiplerini bildiğimiz silahların kimin
tarafından ateşlendiğinin önemli olmadığı bir şekilde tek tek ya da topluca
öldürülüyoruz.
Ek
olarak Türkiye'de kendisini İslam'ın tek temsilcisi sayan BMGK'nın eseri IŞİD
denen aşağılık örgütle, ateist, dinsiz ve satanist örgüt PKK ve türevleri ile,
FETÖ denen sapkın ne idüğü belirsiz cemaatin darbeleri ve bilumum terör
örgütleri ile işbirliği sonucu patlattığı canlı bombalar ve bombalı araçlarla,
sadece müslüman olduğumuz için öldürülüyoruz.
Onlarca
bombalı saldırıdan biri daha dün, İstanbul'da yapıldı. Beşiktaş'ta ve Maçka'da patlatılan araç ve canlı bomba 30'u
polis 38 insanımızı şehit etti, 155 insanımızı da yaraladı. ABD, AB ve diğer
bilumum devletlere göre belirsiz bir failin yaptığı terör saldırısı kınandı,
PKK, TAK olarak üstlendiği halde bunlardan hiçbirisi dönüp 'Katil PKK' demedi.
Demeyecek de. Çünkü bu bilfiiil onların yaptığı saldırı, bu bir Satanist- Haçlı Saldırısı.
Çünkü
Türkiye, şaşkınlığını üstünden atarak insan onuruna yakışır bir çıkış yakaladı
2002'den beri. Birçok darbe girişimini alt etti, en son 15 Temmuz 2016'da da
FETÖ adlı Gülen cemaatinin askeri darbesini engelledi. Ya da NATO darbesi
diyelim kısaca, NATO'nun müttefiklerimiz dediği darbeci generaller, albaylar
tutuklanıp yargılanırken. Çünkü Türkiye artık Hristiyanların, Yahudilerin ve satanistlerin emir eri olmayı reddediyor.
10
Aralık 2016'da Beşiktaş'ta Çevik Kuvvete yapılan bombalı saldırıya da aslında
NATO Terör Saldırısı diyebiliriz bir anlamda. Çünkü NATO'ya artık kendi
müttefikine hem askeri darbe ile hem de terör örgütleri vasıtası ile saldıran
bir silahlı örgüt diyebildiğimiz açık. NATO'nun merkezi Brüksel'de Avrupa'nın terör listesindeki PKK'ya özgürce eylem yaptıran, AP'de sergi açtıranlar hep
NATO üyesi müttefiklerimiz... üstelik PKK'ya Stinger dahil her türlü silahı
vermek üzere kararname yayınlayan ABD Başkanı Obama varken NATO Silahlı Terör Örgütü
olmak dışında başka bir şey olarak tanımlanamaz.
Yok, hayır;
açık bir Satanist-Haçlı Seferi'nin açık hedefinde müslümanlar, bunu başka türlü
izah etmek mümkün değil, George Bush'un gaf diye gizlenmeye çalışılan Haçlı
Seferi'dir bu her zamanki satanist karakteriyle başlayan. Çünkü hep biz
müslümanlar ölüyoruz sünni ya da şii.
İzahı
mümkün değil artık başka türlü bu işlerin. Henüz dün emperyalist ABD'nin
dolarını damarlarımızdan söküp atmaya çalışıyorduk, daha dün ABD'nin
darbecilerinin bize dayattığı anayasa ile hükümet etmeme biçimini değiştirecek
bir anayasa değişiklik teklifini Ak parti ve MHP birlikte hazırladılar. Daha
dün CHP Genel başkanı olarak adlandırılan şahıs referanduma gidecek olan "Anayasadeğişikliği (başkanlık) %98 evet bile alsa tanımayacağız" demişti, 'kan'dan
bahsetmişti 11 Mayıs 2016'da, darbeden önce: "Başkanlık sistemini kan dökmeden bu ülkede gerçekleştiremezsiniz"
Şimdi kanımız akıyor gencecik polislerimizden, öğrencilerimizden
onların patlattığı bombalarla.
Ne kadar
kan istiyorlar bilmiyoruz ki, hem biz onlara ne yaptık ki?
"Müslüman
olmaktan başka ne suçumuz var?" diye sorsak NATO'ya, CHP'ye falan; ya da
FETÖ lideri Câni Gülen'e.
Sorsak
Avrupa'ya; "Demokrasi diyorsunuz, biz demokrasiyi sizin kurallarınıza göre
oynuyoruz, bu kez hoşlanmadığınız tercihlerimiz yüzünden askeri darbe
yaptırıyorsunuz, onu durdurunca terör örgütleriyle saldırıyorsunuz, bunu sadece
müslüman olduğumuz için yaptığınızı artık dürüstçe söyleyebilir misiniz?"
Göz göre
göre gelen her şeyi anlattım aslında FETÖ'ye dair, daha çok yazacağım inşaallah
bu konuyu... Hepimizi en hassas yerimizden vuran bu alçak örgüttür; bugün
devletin sırlarını verdiği müslüman düşmanları müslümanları öldürürken de en
çok sevinenler bu hainlerdir.
Allah
büyüktür, biliyor artık bütün müslümanlar; tek tek ya da topluca öldürülürken
öğrendiler bu canilerin büyük olmadığını. NATO'dan da BMGK'dan da artık
korkmuyorlar.
Arif Şahin, 12.12.2016, Sonsuz Ark, Şaşkınların Tarihi 74