8 Şubat 2017 Çarşamba

SA3951/KY54-MBEY1: KKTC’deki Tüp Bebek Merkezlerine Güven Azaldı

"Bir buçuk aydan bu yana yasa doğrultusunda hareket eden KKTC’deki tüp merkezleri, sundukları birçok hizmete rağmen hasta sayısının azalmasını sağlayamadı."


KKTC’de tüp bebek merkezi olarak hizmet veren Ada Hospital’ın adının yasal olmayan kürtaj iddialarına karışması Türkiye’den gelen hasta sayısının azalmasına yol açtı. KKTC’de tüp bebek tedavisi başlatan birçok hastanın tedaviyi yarım bıraktığı iddia edildi.

Kıbrıs Türk Serbest Çalışan Hekimler Birliği Başkanı Dr. Remzi Gardiyanoğlu da tüp bebek tedavisi gören hasta sayısında ciddi anlamda düşüş olduğunu ancak bunun tek sebebinin Ada Hospital’de yaşanan yasadışılıkların olmadığını belirterek, “Bundan bir buçuk ay önce geçen yasayla Türkiye’den gelen hastalara KKTC’de donasyon gibi işlemlerin yapılması yasaklandı. Hasta sayısının azalmasının bir nedeni de budur” dedi. 

Son yıllarda kısırlık olarak nitelendirilen, “doğal yoldan çocuk sahibi olamama”nın artması, tüp bebek tedavisine ilgiyi artırırken, Kuzey Kıbrıs’taki tüp bebek merkezlerindeki yasal boşluklar, bebek sahibi olamayanların KKTC’yi tercih etmesine neden oldu. 

Türkiye’de isteğe bağlı gebeliği sonlandırmak için hamileliğin 10 haftayı geçmemiş olması şartı, KKTC’de daha büyük gebeliklerin sonlandırılmasının mümkün olması KKTC’ye ilgiyi artırmıştı. Daha önce “öğrenciler yumurtalarını satıyor” gibi olumsuz haberlerle gündeme gelen tüp bebek merkezleri tam bu olumsuzlukları unutturmuşken, Ada Hospital’daki skandalla sarsıldı. Sekiz aylık sağlıklı bebeklerin kalplerinin anne karnında durdurulduğu ve kişilerin, talepleri dışında farklı yumurta/spermlerle çocuk sahibi oldukları iddiaları gündeme bomba gibi düştü.

“Güvenmiyorum”

M.T, 5 yıllık evlilikleri boyunca çocuk sahibi olamadıklarını, o yüzden tüp bebek merkezlerinden yardım almak zorunda kaldıklarını ifade etti. Türkiye’deki iki denemelerinde başarılı sonuç almadıkları için KKTC’deki bir merkeze başvurduklarını kaydeden M.T, şunları söyledi: 

“KKTC’deki tüp bebek merkezlerinden başarılı sonuçlar alındığını duymuştuk. Hatta cinsiyet seçme imkanımız olduğu bile söylendi. KKTC’de yaşayan akrabalarım olduğu için gidip gelmek zor olmayacaktı. Bundan 8 ay önce tedavinin ilk kısmına başladık. Birkaç ay sonra yeniden gelecektim ama orada yaşanan olayları duyunca tamamen güvenim sarsıldı. Eşim kendi sperminin başkalarına verilmiş olma ihtimalini duyunca sinirden deliye döndü. Benim de aklıma birçok kötü senaryo geldi. Sonuç olarak biz tüp bebek tedavimizi yarım bıraktık. Şimdi asla orada yaptırmayı düşünmüyorum çünkü güvenmiyorum. Sanırım Türkiye’deki merkezlerden birinde tedavimize devam edeceğiz.”

“Bizde sıkıntı yok”

Haberal Kıbrıslı Gazetesi’nin aradığı tüp bebek merkezlerinin çoğu, hasta sayısıyla ilgili rakam veremeyeceklerini söylerken, bir tüp bebek merkezi yetkilisi de hasta sayısındaki düşüşün kulaklarına geldiğini ancak kendilerinin yasal prosedür çerçevesinde hareket etmelerinden ötürü rakamsal anlamda kendilerini zora sokacak bir düşüş yaşamadıklarını ifade etti.

Gardiyanoğlu: “Hasta sayısındaki düşüşün tek nedeni güvensizlik değil”

Kıbrıs Türk Serbest Çalışan Hekimler Birliği Başkanı Dr. Remzi Gardiyanoğlu da konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, tüp bebek tedavisi gören hasta sayısında ciddi anlamda düşüş olduğunu doğruladı. Ada Hospital’de yaşanan yasadışılıkların düşüşte etkili olduğunu belirten Gardiyanoğlu ancak tek sebebin bu olmadığına vurgu yaptı. Türkiye’den gelen hastalara KKTC’de birçok işlemin yapılmasının yasaklandığını açıklayan Gardiyanoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: 

“Ada Hospital’da yaşananlar düşüş sebeplerinin bir tanesi. 

“TC vatandaşlarına donasyon yasak”

Bundan bir buçuk ay önce çıkan yasa da bir diğer sebep. Ada Hospital’da yaşanan olaylardan sonra Sağlık Bakanlığı bu konuda yeni yasal düzenlemeler yaptı. Buna göre Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına, tüp bebek uygulamalarının birçoğu yasaklandı. Donasyon da bunlardan biri. Dolayısıyla bu düşüşün iki nedeni olduğunu söyleyebiliriz. Eskiden bunlar yoktu.”

***

Türkiye’deki yasak KKTC’ye geldi

TC Sağlık Bakanlığı 2011 yılında “Üremeye Yardımcı Tedavi Uygulamaları ve Üremeye Yardımcı Tedavi Merkezleri Hakkında Yönetmelik” ile başkalarına ait ya da sahibi belirsiz sperm ve yumurtalarla gebeliklere yasak getirmiş, TCK 231. maddesine paralel olarak tüp bebek uygulamaları ile ilgili hatalı, kanun dışı ve insanı suistimale yönelik iş ve işlemleri durdurmuştu.

TC Sağlık Bakanlığı’nın, “Başkalarına ait ya da sahibi belirsiz sperm ve yumurtalar ile gebelik elde etmek birçok gelişmiş Batılı ülkede olduğu gibi ülkemizde de yasaklanmıştır. Yönetmelikte yer almayan ’ırkın korunması’ gibi bir konu hatalı bir şekilde ön plana çıkarılmaktadır. Oysa bu konu kanunda geçtiği şekilde ’soy bağını’ yani babalığın belli olmasını esas almaktadır” şeklindeki açıklamalarında yer alan hususlar, KKTC’de yapılan yeni düzenlemeyle hayata geçirildi. Bir buçuk aydan bu yana yasa doğrultusunda hareket eden KKTC’deki tüp merkezleri, sundukları birçok hizmete rağmen hasta sayısının azalmasını sağlayamadı.


Mert Beyoğlu, 08.02.2017, Sonsuz Ark, Konuk Yazar, KKTC
Mert Beyoğlu Yazıları

Seçkin Deniz Twitter Akışı