"Şu kadar asker sayımız var bak biz güçlüyüz" yerine "Şu kadar çok teknolojimiz var bunu dünyada yapan ilk biziz" demeliyiz. Tıpkı Metehan gibi...
Dünya, kurulduğundan bu güne sürekli güncellenen çok büyük bir bilgisayar gibi... Değişen ekonomi sistemleri, yönetim biçimleri, insanlığın yaşam şartları, kullandığı küçük veya büyük aletler ve Savunma Sistemleri, teknikleri...
Bugün ele alacağımız konu tam olarak "Ülkelerin Savunma Teknolojisi".
Son 200 yılı baz alarak yazacağım, ama ilk olarak biraz daha eskiye gideceğiz. Tam olarak Metehan dönemine döneceğiz. Hep tartışılır ya, "Savunma sistemlerinde asker sayısı mı önemlidir yoksa icat sayısı mı?" diye...
Aslında bana göre bu tartışmaya yüz yıllar önce Mete Han son noktayı koymuştur.
Nasıl mı?
'ISLIKLI OK' buluşu ile...
Tarih kitaplarından kısa bir anekdot;
Mete Han Türk tarihinde önemli bir yere sahiptir.
Türk tarihinin başlangıcı olarak bilinen Büyük Hunların en parlak devrini yaşatan ve aynı zamanda Türk birliğini tarihte ilk defa sağlayan Türk Hakanı'dır. Büyük bir askeri deha olmasının yanında iyi bir mucittir de. Bunun önemli örneği Islıklı Ok'u icat etmesidir.
Dönemin sistemine göre mükemmel bir buluş olan Islıklı Ok;
Ok yaydan fırlarken şiddetli bir ıslık sesi çıkarır ve düşmanın psikolojisini bozarak Türklerden korkmasını sağlardı. Islıklı okun kullanılmasının tek amacı düşmanı psikolojik olarak çökertmek değildi. Bu Orduda ıslıklı oku Hakan, yardımcıları, tümenbaşları, binbaşları ve yüzbaşları kullanırdı ve savaş alanında şiddetli bir gürültü oluşurdu.
İlk olarak oku Hakan salardı, sonra yardımcıları onun attığı yöne doğru oklarını saldıktan sonra tümenbaşları da aynı yöne sonra binbaşları da aynı yöne ve yüzbaşları da aynı yöne saldıktan sonra bütün ordu aynı yöne ok salıyordu.
Mükemmel bir disiplin sistemiyle aynı yeri kısa sürede oklama ve yok etme stratejisi izleniyordu. Lakin Mete Han devlet töresini bozan babasını da bu stratejiyle oklatmıştı.
Yani Islıklı Oku duyan düşman aslında özetle;
"Etrafımda ıslık çalarak gezen bir sürü insan var sanıyorum" diye düşünüyor ve bu algı onun korkmasını sağlıyor.
Dikkat edin; okun amacı sadece düşmanı yok etmek değil, psikolojik olarak çöküntüye uğratmak...
Ve düşünün Islıklı Ok tüm askerlere verilen bir malzeme değil, sadece ehli olan kişilere teslim edilen bir malzemedir.
Dönemin en teknolojik silahından bahsediyoruz. Anladığımız gibi savaşların gidişatını Metehan'ın lehine döndüren bir silah...
Dediğim gibi bana göre bu tartışmanın kazananı sayı değil icat, yani techizat...
Dedik ya son 200 yıldan bahsedeceğiz diye, şimdi başlayalım.
Dünyada savunma gücü günümüze gelene dek 3 evrim geçirdi.
Tüm ülkeler şu evrimlerden geçti;
1. Savunma Evrimi: Zorunlu Savunma gücüne dayalı az teçhisatlı "Askeri savunma gücü"
2. Savunma Evrimi: Yarı profesyonel güce dayalı techizatlı "Askeri savunma gücü"
3. Savunma Evrimi (Günümüz): Tam profesyonel güce dayalı günün teknolojisini eksiksiz kullanan "Askeri savunma gücü"
Ve an itibari ile hızla robot askerlere dayanan "Savunma Evrimi" yani 4. nesil savunma teknolojisi olarak adlandırdığım siteme hızla geçilmeye başlandı.
KURATAS
Resim 1
Resim 2
Resim 1 ve Resim 2'de gördüğünüz arkadaşımızın tanıtımını şöyle bir yapalım.
İSİM : KURATAS
MENŞEİ : JAPONYA
TASARIM AMACI : ASKERİ SAVUNMA (KONVANSİYONEL SİLAHLI)
"KURATAS" yapımı tamamlanmış, hem merkezden hem de kendi içinde kokpiti bulunan, insan yüzünden analiz çıkarıp kendine yönelik saldırıları algılayabilen, kendi karar mekanizması bulunan bir icat...
Japon firması bu arkadaşın Japon hükümetine satış bedelini 1 Milyon dolar olarak belirlemiş...
Kuratas ile ilgili kısa bir video: https://www.youtube.com/watch?v=29MD29ekoKI
Geçelim bir sonraki "Rus Terminatörü"ne ...
FEDOR
Resim 3
Etiketi ise şöyle ;
İSİM : FEDOR
MENŞEİ : RUSYA
TASARIM AMACI : ASKERİ SAVUNMA - ARAMA KURTARMA (KONVANSİYONEL SİLAHLI)
Fedor arkadaşımız henüz daha protatip aşamasında bir robot ...
Ama ne robot, atış testlerinde yüzde yüz başarı sağlayan insan formuna en çok benzeyen bir icat...
Fedor'un atış testleri: https://www.youtube.com/watch?v=HTPIED6jUdU
Bu yazımın serisine ara ara devam edeceğimden ötürü örnekleri şimdilik burada keserek birkaç şey daha karalayacağım.
Savunma alanında ufkumuzu genişletmemiz gerektiği konusu şu arkadaşları tanıdıktan sonra kafamda neredeyse eksiksiz bir kararlılık üretti.
Tabi ki tarihimizle övünelim anlatalım, ama tarihte olduğu gibi Mete Han'ın yaptıklarını baz alarak günümüze uyarlamalıyız.
Yani "Şu kadar asker sayımız var bak biz güçlüyüz" yerine "Şu kadar çok teknolojimiz var bunu dünyada yapan ilk biziz" demeliyiz. Tıpkı Metehan gibi...
Beyin göçünü mutlaka engellemeliyiz. Bu bir ülke politikası halini almalı...
GÜNCELLEMELERDEN KORKMAMALIYIZ !
Saygılar.
Hakkı Aslan, 28.09.2017, Sonsuz Ark, Konuk Yazar, Dümenciler Dünyası, Kybernétes,
Sonsuz Ark'tan
- Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur.
- Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
- Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark Manifestosu'na aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz