"Yani, üretip satandan başka kimsenin zerre işine yaramayan çok pahalı bir oyuncak galerisi…"
Ortadoğu’da birçok ülkede ise hava sıcaklığı burası için bahar denilecek kıvamda hala. Bazılarında yaz sayılır.
O yüzden anlamıyor olabilirler mi acaba kış mevsimini, havanın kararmasını, bulutların göğü kapatmasını, soğukların, zorlu bir mevsimin gelmekte olduğunu? Kim bilir…
Anadou Ajansı’nın dün yayınladığı analizlerden biri savunma ve havacılık teknolojileri, sanayi politikaları ve ulusal güvenlik alanları uzmanı Arda Mevlütoğlu’na aitti.
Mevlütoğlu, “Ortadoğu’da silahlanma yarışı bütçeleri zorluyor” başlıklı incelemesinde son yıllarda Ortadoğu ülkelerinin savunma harcamalarındaki büyük artışı rakamlarla ortaya koyarken aynı zamanda bu satın alınan büyük bütçeli silah ve teçhizatın parası ödendiğinde meselenin mali boyutunun bitmediğini vurguluyor.
Analizdeki rakamlara bakılırsa son birkaç yılda sadece satın alma düzeyinde bile yarım trilyon doları çoktan aşmış görülürken, yazar, kullanımları süresince de bakım, onarım, modernizasyon gibi nedenlerle de hiç de hafif olmayan ek maliyetlerin de sürekliliğinin, kaçınılmazlığının altını çiziyor.
Gerek bölgenin çatışma içindeki durumu gerekse aralarında doğan yeni gerilimler nedeniyle bu yüklü savunma alımlarının diplomatik, manevra, farklı bir kalkan olarak kullanıldığı ortada.
Düne kadar minicik bir filodan şimdi hatırı sayılır uçak sayısına geçilmesinin ya da tankların, insansız hava araçlarının hatta güdümlü füzelerin yağmur gibi yağması sadece savunma meselesi olarak görülmemeli zaten.
Ama bu kadar yüksek harcamalarla bu ülkeler, bu iktidarlar pozisyonlarını koruyabilir mi? Koruyabilecek mi? Koruyabilmiş mi?
Bunlar gerçek birer ordunun gerçek uçak filoları, deniz filoları, kara güçleri mi?
Ülkeleri işgal tehdidi altında mı gerçekten?
Eğer öyleyse de bunlarla ülkelerini işgalden koruyabilecekler mi?
İran Şahı’nın kurduğu ordu hiç fena değildi. Keza Saddam çok güveniyordu. Kaddafi para saçıyordu savunmaya da…
Yarım trilyon doları belli ki çok aşan bir pahalı oyuncak alışverişinden bahsediyoruz.
Yarım trilyon dolar diye yazınca siz de kolay okudunuz ama öyle değil işte. Çok büyük bir para. Meksika’da mesela üç beş milyon dolarlık uyuşturucu parası için arada sırada rakip çeteler karşılıklı ellişer kişi infaz edip sınıra falan bırakıyorlar.
Yarım trilyon dolara sadece bölgenin insani meseleleri değil muhtemelen Afrika kıtasının tamamının insani sorunları çözülür. Temiz su, aşı, yiyecek, çalışacak işyeri, ekilip biçilecek tarla ve gerekli ekipman vesaireyi karşılayacak bir meblağ.
Türkiye’nin bütün bir yıl boyunca ürettiği tükettiği harcadığı borçlandığı bütün paranın yarıdan fazlası yarım trilyon dolar.
Velhasıl savaş tamtamlarının sesini biraz yükselten bir müzik grubu var ve o belirliyor kim ne kadar silah alacak. Ritim artıyor anlaşmalar çoğalıyor. Solo giriyor bateri, bir elli milyar dolar daha sürülüyor masaya…
Birinci Dünya Savaşı öncesinde de pek az bilinir, Latin Amerika ülkeleri böyle dretnot satın alma çılgınlığına girmişti. Onların da belini iyi büktü bu yarış. Vazgeçti sonra hatta Arjantin Brezilya Şili falan. Biz talip olduk hatta birine yanılmıyorsak.
Sonra büyük bir savaş çıktı ve üretici ülkeler kimseye vermedi siparişlerini, hepsini kendi kullandı.
Neyse ki Latin Amerikalılar Ortadoğulu falan değildi, elde kalan neyse onunla birbirine girmediler.
Ama bahsettiğimiz yer, maalesef Ortadoğu…
Yani, üretip satandan başka kimsenin zerre işine yaramayan çok pahalı bir oyuncak galerisi…
Yaşar Taşkın Koç, 21.12.2017, Sonsuz Ark, Konuk Yazar, Ankara'nın Ruhu
Yaşar Taşkın Koç Yazıları
Takip et: @yasartaskinkoc
Sonsuz Ark'ın Notu: Yaşar Taşkın Koç Beyefendi'nin yazılarının yayınlanması için onayı alınmıştır. Seçkin Deniz, 16.07.2015
İlk yayınladığı yer: Yeni Şafak
Sonsuz Ark'tan
- Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur.
- Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
- Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark Manifestosu'na aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.