"Âyini yönetecek olan o "ruhani güç" gong''u nihayet harekete geçiriyor..."
Geçtiğimiz Pazar günü yeni gelmiş bir Hollywood filmini görmek için Ankara''nın kalburüstü denebilecek bir sinemasına gittim. Gittiğim bu sinemada bir.. nasıl desem, kutsallık kaymasına şahit oldum.
Günlerden Pazar olduğu için (yaşamın otomatik bir devreymiş de yalnızca bir dijital düğmeye bağlıymış izlenimi verdiği bu şehirde) sokaklar bomboştu. E, böyle olunca da büyük bir binanın önünde toplanmış kalabalık hemen dikkat çekiyordu tabii.
Bu insanlar, herkes kahvaltıdayken veya henüz uykudayken bir "kutsal" dürtüyle ayağa kalkmışlar, giysilerini sırtlarına geçirmişler ve -izninizle tapınak diyeceğim- tapınağın önünde birikmişlerdi. Yüzlerinde aidiyet vakarı müridanın o ortak sevinç halesi... Bir derin bağlılık ve saygı hali...
Âyinin saati bekleniyor!
Yüreğin oylumlarında kutsal bir ezginin mırıldanacağı an bekleniyor.
Kapılar nihayet açılıyor! Hep birlikte ağır ağır akan dev bir sürüngen gibi tapınağın yüksek kapılarından içeriye seğirtiyoruz. Çoğu mabedin bir köşesine uğrayıp "ritüelin" ilk hazırlığını yapıyor. Kutsal şarap!..
Kutunun üzerinde, zevkten kıvrılmış harfler, bir kıvrak bir danstaymışcasına; "Coca-Cola" yazıyorlar. "Kutsal ekmek." Evet, o da sentetik ambalajı içinde veriliyor. Hışırtılı-jelatin-metalik sesli çığırtkan poşetlerde... Cezbe anlarında münasebetsiz parmaklar arasında yoğunluğu giderici sesler çıkartabiliyor. Dolayısıyla zangoçlar ve tapınak görevlileri buna pek müsamaha göstermiyorlar.
Âyini yönetecek olan o "ruhani güç" gong''u nihayet harekete geçiriyor...
Üç kere ve titiz aralıklar bırakan manevi bir ağırbaşlılıkla: Gonng!... Gonng!... Gonng!...
Gong''un o tok pirinç sesiyle "cemaatin" hazırlanma jestleri, daha iyi bir görüş açısı için önde oturanlarla yapılan pazarlıklar, sessizce yayılan kaynaşma ve salonu dolduran dindarca velvele...
Işıklar sönüyor! Perdeyle birlikte yüzlerce meraklı göz de ardına kadar açılıyor. İnsan duyarlığının bütün melekeleri de -öyle edilgen, öyle dişil ve öylesine pasif ki- ardına kadar açılıyor. Büyük "ruhaniyetin" yani Hollywood''un vaazı, açılmış ve kendisi için özel olarak verimli hale getirilmiş bu dimağlara akacak saatlerce!
Hollywood yüksek sesle konuşurken; sessizliğin böylesine derin ve içe işleyen bir hal alması trajik, komik...
Selahattin Yusuf, 23.03.2018, Sonsuz Ark, Konuk Yazar, Yolda
Selahattin Yusuf Yazıları
Takip et: @selyusuf
Sonsuz Ark'ın Notu: Selahattin Yusuf Beyefendi'nin 2006'den geriye doğru yayınladığımız yazılarının büyük bir kısmını Şimdiki Zamanın İzinde adlı kitabında bulabilirsiniz.
Sonsuz Ark'ın Notu: Selahattin Yusuf Beyefendi'ye, 'tamamen hür, tamamen geniş nefesler alarak' yazdığı yazıları bizimle paylaştığı için teşekkür ederiz... Seçkin Deniz, 15.04.2016
İlk yayınlandığı yer: Yeni Şafak
Sonsuz Ark'tan
- Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur.
- Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
- Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark manifestosuna aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.