"Bugün vicdanların yeryüzünde her an tek tek öldürüldüğü gün; çocuklarını öldüren insanlığın gözlerini başka tarafa çevirerek sustuğu gün..."
Oradalar
öylece. Her gün geçtikçe büyüyorlar mı, küçülüyorlar mı bilmiyorsunuz.
Bilmiyorsunuz çünkü her an farklı tepkilerle, birbirine zıt tutumlarla
karşınıza çıkıyorlar. Kimi zaman aşırı dindar bir görüntüyle fırlıyorlar
ibadethânelerden, kimi zaman kapitalizmin ruhuyla şarap içiyorlar..
Sağcı, solcu,
islamcı, laik, sufist-tarikatçı, yahudi, hristiyan, budist, ateist ve artık
moda deyimle deist; her an bir değişkenin içine doluşarak birbirine
benziyorlar, sonra başka bir değişken başka bir benzeşme hastalığı. Hepsinin
ortak birkaç özelliği var; ün, para, makam, kadın-erkek aşkı, sanat-edebiyat-felsefe
hayranlığı ve gösteri merakı.
Ama biliyorsunuz; bunlar eskiden bu kadar çok değildi, bunlar 'çoğul ötekilerin içindeki biz' olarak azınlıktı; o kadar azlardı ki, herkes onları tanır onlardan uzak dururdu. Şimdi biz 'çoğul ötekilerin içindeki biz' olarak azınlıktayız...
Biz;
geçmişin çoğul ötekileri, şimdinin çoğul ötekilerinin içindeki azınlık.
Tevazûyu mezarlıklardan çekip alan, diğerlerinin istikbâlinin kaygısını çeken,
dost gözeten, kardeş doyuran, dedikodudan kaçan, ibadethânelerde ihlas arayan,
yetim-öksüz kollayan, anne-babaya hürmeti esas kabul eden, yalan söylemeyi zûl
sayan, zinâyı, fuhşu kerih gören, huzuru evinde arayan, evini mektep-medrese
yapma hayâli kuran, hastaları ziyaret eden, gösterişten, övünmekten kaçınan,
makamları kul ve devlet hakkına yeterince riâyet edememe korkusu ile uzak durulacak,
lâyık olma kaygısı çekilen yerler olarak algılayan, haramdan cehennemden
korkarcasına korkan, kötü sözden fersâh fersâh kaçan, münafıklığın terli
sırtına değmekten korkan, renkten renge bürünen bukalemundan ürken biz; azalan
biz ve artık saklanacak kudreti bile kalmayan ve sürekli horlanan biz.
Din denilince
artık kafası karışan çoğul ötekilerin, 'Hangi din?' sorusuna verecekleri cevabı
bile bilmeyen her türden dinin mensupları gibi davrandığı gün, bugün şeytanın
günü...
Bugün vicdanların yeryüzünde her an tek tek öldürüldüğü gün; çocuklarını öldüren insanlığın gözlerini başka tarafa çevirerek sustuğu gün...
Bugün çocukların
hiçbir yerde güvende olduklarını hissetmediği başka bir gün, insanlık tarihinde
benzeri hiç olmamış vahşi bir gün. Doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine
bütün dünyanın çocukları, yaşlıları, kadınları, dilediği gibi, dilediği şekilde
öldürdüğü ve bunu zafer olarak ilan ettiği gün.
Bugün
şeytanın günü; kulu olarak insanın şeytana armağan ettiği sefaletin günü...
Bugün,
çoğul ötekilerin tekil bizleri köşeye kıstırdığı ve içimizdeki insanın isyan
ettiği gün...
Bugün çocukların günü...
Bugün sıradan, samimi müslümanların günü...
Bugün sıradan, samimi müslümanların günü...
İçimizdeki insanın isyan günü...
Ve biz de buradayız.
Alper SELÇUK, 08.04.2018, Sonsuz Ark, Çoğul Ötekiler ve Tekil
Bizler
Sonsuz Ark'tan
- Sonsuz Ark'ta yayınlanan
yazılardan yazarları sorumludur.
- Sonsuz Ark linki verilerek
kısmen alıntı yapılabilir.
- Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark manifestosuna aykırı yayın yapan
sitelerde yayınlanamaz.