"Duyarlılıklarımız midemizle, kesemizle ilgili, ilintili. İnsanlık üstüne, gelecek üstüne irad ettiğimiz nutuklar gayet cafcaflı ve fakat bir ölü kadar verimsiz."
Hayır, ölüler kabirlerinden fırlayıp sokaklara taşmadı, gökler devrilmedi, dağlar yürümedi, yüklü canlılar yüklerini düşürmedi, yer gök birbirine girmedi. Ve fakat bir garip hâl oldu ki yukarıda sayılanlar gerçekleşmiş olsa bu kadar can yakmazdı. O sayılanlardan öte bir garip hâl oldu.
Duyarlılıklarımız kayboldu. Ayrımında olmamız gerekenleri ıskaladık. Duyarlılıklarımızı kendimizden saklar olduk. Öyle ki kendimizden sakladığımız duyarlılıkların iğdiş olduğunun da ayrımındaydık. Verimsiz, çorak bir çöle dönüştürdüğümüz duyarlılıklarımıza bile tahammül edemez olduk. Kör sağır, verimsiz duyarlıklardan bile ürker olduk. Lafını ederdik, lafını etmeye dahi rızamız kalmadı.
Olanı olması gerekene taşımak hevesimizi kuruttuk. Bir vurgun yedik ki vurgunlara meftun kıldı bizi.
Ne çok ıskaladıklarımız var. Hayıflanmalarımız balta girmemiş orman benzeri. Ertelediklerimiz katar katar. Seçtiğimiz yol, yöntem ise suçlamak. Suçladıklarımızın arasında bir kendimiz yok. Suçlar gibi yaptığımızda da kendimizi aklamanın gözbağcılığına sarılmaktayız. Kendimizi kendimizden saklamakta pek mahiriz artık.
Duyarlılıklarımız midemizle, kesemizle ilgili, ilintili. İnsanlık üstüne, gelecek üstüne irad ettiğimiz nutuklar gayet cafcaflı ve fakat bir ölü kadar verimsiz. Ölü bedenler gömüldükleri toprağa karışıp belki bitki örtüsünü zenginleştirmede, güçlendirmede, diri kılmakta bir paya sahip olacaklarken bizim edimimiz çorak toprağı daha bir zehirler nitelikte.
Günü, anı diri tutmanın, diri kılmanın, diri olmanın, diri kalmanın yolunu, yollarını aramak yerine, olanı olması gereken kılmak yerine düne güzellemeler kolaycılığına düştük. Bir kaçışın kölesi olduk, kaçışımıza gerekçeler bulmanın yollarını arar olduk. Günü değiştirip, dönüştürmenin, bir adım öteye taşımanın yükünden yüksünür olduk. Dünü yaşamanın düşünü kurar olduk. Başkaları da bu dün düşüne ortak olsun için yollara düştük.
Kendimiz olmaktan korkar olduğumuzun ayrımında mıyız? Kendini kendinden sakınanın her hangi bir şeyin ayırdında olması olası mı? Kuşkusuz değil.
Peki ya umut? Umutsuz muyum? Elbet değil. Derdim ucuz kavun değildi ki umudum tecimsel parametrelere bağımlı olsun.
Cemal Çalık, 16.07.2018, Konuk Yazar, Sonsuz Ark, Deneme, Sözcüklerin Düş Hâli
Sonsuz Ark'tan
- Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur.
- Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
- Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark Manifestosu'na aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.