27 Ağustos 2018 Pazartesi

SA6723/KY1-CÇ535: Güzel-Çirkin

"Çirkinin mahareti karşısında güzel her dem çaresizdir. Bir çirkinle ancak bir başka çirkin başa çıkar. Sen çirkinleşmeyi beceremeyeceğine göre onunla başa çıkmanın da bir yolu yoktur. Öyle ise çirkinle hiçbir şekilde bir sofrada oturup bal yeme!"


‘Güzelle taş taşı, çirkinle bal yeme!’ sözü kuşkusuz dış görünüşe değil, huya, mizaca kişiliğe bir göndermedir. Bu kendiliğinden açıktır. Huyu, mizacı, kişiliği çirkin olanla bal bile yenmez. Çünkü çirkin yenilmekte olan balda dahi bir kusur, bir eksiklik, yakınılacak bir yön bulmakta zorlanmayacaktır. Daha başlangıçta senin hem beden dilini hem gönül dilini acıya bulayacaktır yakınmalarıyla. 

Çirkinin sana baldaki kusurları –böyle bir şey olmadığı halde- gösterme gayreti senin kusurlardan ari bir bala ulaşman için değil, bir daha bala ulaşmaman içindir. Senin bal yemenden dahi mustariptir. Çirkin senin huzurundan, ağzının tadından, gönlünün ferahlığından dertlidir. Derdi senin esenlik içinde olmandır.

Çirkin kendisine bozgunculuğu bir yol çizmiştir. Bozgunculukta rahatlık ve huzur ve esenlik bulmuştur. Kendinin huzuru, rahatlığı ve esenliği bozgunculukta, fesatta, düşmanlıkta yeşerir, gürbüzleşir. Barıştan, selametten, kardeşlikten, birlik ve beraberlikten oluşan esenlik onun için zulümdür. Nefes almakta zorlanır. Tıpkı kendini birden güzel kokuların baskın olduğu bir bedestende bulup bayılıveren lağımcı gibi, düşüp bayılır barışın, birlikteliğin egemen olduğu bir ortamda. Soluk alması için kargaşa, karmaşa, kaos gereklidir onun çirkin mizacına. Zehirli havaya muhtaçtır. Kana muhtaçtır, öfkeye, kine muhtaçtır. Düşmanca duygulara, düşmanca davranışlara muhtaçtır.

Çirkin desise peşinde koşmaktan, hile yapmaktan, insanları birbirine düşürmekten, iplere üflemekten, kulaklara iftira fısıldamaktan bir an geri durmaz. Seni bir başkasına kötüler, sonra kötülediğine senin hakkında kendi söylediklerini sen söylemişsin gibi anlatır. Sen inandıkça, anlattığı inandıkça iğrenç yüzünde sinsi bir tebessüm belirip gerinir. Gıybet ve dedikodunun hazzıyla esrikleşir.

Çirkinin yapıp ettiklerinde kendini hep bir masum gösterme ustalığına ermiştir. En ufacık bir tedirginlik, en ufacık bir açık vermez. Hakikatin zevali için gereken tüm yeteneklere sahiptir. Yalan söylemede ustadır. Sözünde durmazlığının önüne geçecek gerekçeler cebinde hazırdır. Zerre kadar kuşkuya mahal vermez yapıp ettiklerinde. Karaladığı insan da bile aktır bu mahareti sayesinde. 

Gerekeni gerektiği gibi yapmada, gerekçelerini sunmada hiç fire vermez. Onun gerçek yüzünü ancak huzurun bozulduğunda, birliktelikler yıkıldığında, dostluklar bittiğinde anlarsın. Yediğin bal zehir olmuştur. 

Çirkinin mahareti karşısında güzel her dem çaresizdir. Bir çirkinle ancak bir başka çirkin başa çıkar. Sen çirkinleşmeyi beceremeyeceğine göre onunla başa çıkmanın da bir yolu yoktur. Öyle ise çirkinle hiçbir şekilde bir sofrada oturup bal yeme!


Cemal Çalık, 27.08.2018,  Konuk Yazar, Sonsuz Ark, Deneme, Sözcüklerin Düş Hâli




Sonsuz Ark'tan
  1. Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur. 
  2. Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
  3. Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark Manifestosu'na aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.

Seçkin Deniz Twitter Akışı