"Ca'lî düzenlerin egemenliğinde toplumların nasıl perişan edildiğini tarihe yüzeysel bir bakış bile vermektedir. Derbederlikten, perişanlıktan, heder olmaktan uzak kalmayı dileyen, isteyen hiç kuşkusuz cedbeced kökenli tekliflere, önerilere karşı teyakkuz halinde olmalıdır."
Ca'lî'nin câlibliği cânibin baskınlığıyla doğru orantılıdır. Ca'lî'nin câlibliğinin cenin-i sakıt olmaktan uzaklığını cedde kadar uzatılan illiyetin gücü belirler. Kurulan illiyet ne denli güçlü ise 'ca'lî'nin cânibliği de o denli câzip, o denli istendik olacaktır. Cedbeced bir illiyet kurulmadan kurgulanacak 'ca'lî' uzun ömürlü olmayacaktır.
Maddi çıkar peşinde koşan dolandırıcıların yanında toplumsal düzen, toplumsal değişim ve gelişim için birtakım hesaplar içinde olan toplumsal dolandırıcıların da bunu dikkate aldığını, hatta maddi çıkar peşinde koşanlardan daha fazla dikkate aldığını kolayca gözlemleyebiliriz. Dolandırıcıların bu gerçeği çok iyi bildikleri, bir deneyim eseri olarak olmasa da bir içe doğuşla sezdikleri içindir ki her kurguladıkları, her düzenledikleri 'ca'lî'de kâvi bir cezrin olmasına özen gösterdikleri apaçık bir gerçekliktir.
Ki, insan cedbeced olan şeyler karşısında hemen her zaman savunmasızdır. Bir savunma gereği duymaktan uzaktır. Kuşkusuz hırsın yanında cetbecet olan karşısındaki körlük, peşin hükümlülük –atalarımızı böyle gördük, karşı argümanı bağlamında- düzenbazların, dolandırıcıların işini kolaylaştıran bir manivela olarak karşımızda çıkmaktadır. Toplum özü itibariyle ‘değişim yasası’na tâbidir. Bu yasanın önünü almak, doğal mecrasından saptırmak için kolları sıvayan toplumsal dolandırıcılar eylemlerini temellendirmek için cedbecedliğe sarılmanın kaçınılmaz olduğunu bilirler.
Kuşkusuz cudâmın cünhâlığa meyyal oluşu onların işini daha bir kolaylaştırmaktadır, taraftar bulma bağlamında. Her ne kadar cudâmın cûşişliği cünhâlığa kayıtsız kılsa da çoğunluk bu halin yanında –cünhâlığa kayıtsızlıkta cûşişliğin etkisi- cedbecedliğin albenisiyle kapılmaktadır yaldızlı 'ca'lî'ye.
Dolayısıyla câlib-i dikkati gerektiren husus cetbecet olan karşısında daha bir duyarlı olunması gerektiğidir. Aksi takdirde toplumsal düzen dolandırıcılarının kurguladığı cali düzene kapılmak kaçınılmaz olacaktır. Olmuştur.
Ca'lî düzenlerin egemenliğinde toplumların nasıl perişan edildiğini tarihe yüzeysel bir bakış bile vermektedir. Derbederlikten, perişanlıktan, heder olmaktan uzak kalmayı dileyen, isteyen hiç kuşkusuz cetbecet kökenli tekliflere, önerilere karşı teyakkuz halinde olmalıdır. Her tür tuzaktan, her tür bozgundan kurtulmanın yolu bu teyakkuzu gerektiren bir rikkatin özümsenmesidir.
Sonsuz Ark'ın notu:
Ca'lî
(ﺟﻌﻠﻰ) sıf. (Ar. ca‘l “yapmak, meydana getirmek” ve nispet eki -і ile ca‘lі)
1. Sonradan meydana getirilen, yapma, sun’î
2. Samîmî ve içten olmayan, yapmacıklı, sahte.
Câlib
(ﺟﺎﻟﺐ) sıf. (Ar. celb “kendi tarafına çekmek, getirmek”ten cālib) Celbeden, üzerine çeken: “Câlib-i dikkat.”
Cânib
(ﺟﺎﻧﺒ) sıf. (Ar. cānib “taraf” ve Fars. dār “tutan” ile cānib-dār)
1. Taraf tutan, bir tarafın gayretini güden.
2. i. asker. Bir ordunun yan tarafını tutan birlik.
Cudâm
Sefil, kötü ve beceriksiz kimse
Cunhâ
(ﺟﻨﺤﻪ) i. (Ar. cunāḥ “günah”tan cinḥa > cunḥa) [Cunāḥ Farsça günāh’ın Arapçalaşmış şeklidir] eski. hukuk. Cezâyı gerektiren, kabahatten ağır, cinâyetten hafif suç
Cûşiş
(ﺟﻮﺷﺶ) i. (Fars. cūş’tan cūşiş) Coşkunluk, coşma, galeyan, cûş
Cedbeced
Atalardan, dedelerden beri.
Yukarıda redaksiyonu yapılmış metnin aslı aşağıdaki gibidir:
"Calinin calipliği canibin baskınlığıyla doğru orantılıdır. Calinin calipliğinin ceninisakıt olmaktan uzaklığını cedde kadar uzatılan illiyedin gücü belirler. Kurulan illiyet ne denli güçlü ise calinin canipliği de o denli cazip, o denli istendik olacaktır. Cetbecet bir illiyet kurulmadan kurgulanacak cali uzun ömürlü olmayacaktır. Maddi çıkar peşinde koşan dolandırıcıların yanında toplumsal düzen, toplumsal değişim ve gelişim için bir takım hesaplar içinde olan toplumsal dolandırıcıların da bunu dikkate aldığını, hatta maddi çıkar peşinde koşanlardan daha fazla dikkate aldığını kolayca gözlemleyebiliriz. Dolandırıcıların bu gerçeği çok iyi bildikleri, bir deneyim eseri olarak olmasa da bir içe doğuşla sezdikleri içindir ki her kurguladıkları, her düzenledikleri calide kavi bir cezrin olmasına özen gösterdikleri apaçık bir gerçekliktir. Ki, insan cetbecet olan şeyler karşısında hemen her zaman savunmasızdır. Bir savunma gereği duymaktan uzaktır. Kuşkusuz hırsın yanında cetbecet olan karşısındaki körlük, peşin hükümlülük –atalarımızı böyle gördük, karşı argümanı bağlamında- düzenbazların, dolandırıcıların işini kolaylaştıran bir manivela olarak karşımızda çıkmaktadır. Toplum özü itibariyle ‘değişim yasası’na tabidir. Bu yasanın önünü almak, doğal mecrasından saptırmak için kolları sıvayan toplumsal dolandırıcılar eylemlerini temellendirmek için cetbecetliğe sarılmanın kaçınılmaz olduğunu bilirler. Kuşkusuz cudamın cünhalığa meyyal oluşu onların işini daha bir kolaylaştırmaktadır taraftar bulma bağlamında. Her ne kadar cudamın cuşişliği cünhalığa kayıtsız kılsa da çoğunluk bu halin yanında –cünhalığa kayıtsızlıkta cuşişliğin etkisi- cetbecetliğin albenisiyle kapılmaktadır yaldızlı caliye. Dolayısıyla calib-i dikkati gerektiren husus cetbecet olan karşısında daha bir duyarlı olunması gerektiğidir. Aksi takdirde toplumsal düzen dolandırıcılarının kurguladığı cali düzene kapılmak kaçınılmaz olacaktır. Olmuştur. Cali düzenlerin egemenliğinde toplumların nasıl perişan edildiğini tarihe yüzeysel bir bakış bile vermektedir. Derbederlikten, perişanlıktan, heder olmaktan uzak kalmayı dileyen, isteyen hiç kuşkusuz cetbecet kökenli tekliflere, önerilere karşı teyakkuz halinde olmalıdır. Her tür tuzaktan, her tür bozgundan kurtulmanın yolu bu teyakkuzu gerektiren bir rikkatin özümsenmesidir." Cemal Çalık
Seçkin Deniz'in Notu:
Yazarın resmî gramere karşı tutumuna saygı duyduğumuz gibi, Sonsuz Ark'ın okuyucu yararını yazardan daha çok gözeten ilkeleri gereği redaksiyon yapılması gerektiğine inanıyoruz:)
Ca'lî
(ﺟﻌﻠﻰ) sıf. (Ar. ca‘l “yapmak, meydana getirmek” ve nispet eki -і ile ca‘lі)
1. Sonradan meydana getirilen, yapma, sun’î
2. Samîmî ve içten olmayan, yapmacıklı, sahte.
Câlib
(ﺟﺎﻟﺐ) sıf. (Ar. celb “kendi tarafına çekmek, getirmek”ten cālib) Celbeden, üzerine çeken: “Câlib-i dikkat.”
Cânib
(ﺟﺎﻧﺒ) sıf. (Ar. cānib “taraf” ve Fars. dār “tutan” ile cānib-dār)
1. Taraf tutan, bir tarafın gayretini güden.
2. i. asker. Bir ordunun yan tarafını tutan birlik.
Cudâm
Sefil, kötü ve beceriksiz kimse
Cunhâ
(ﺟﻨﺤﻪ) i. (Ar. cunāḥ “günah”tan cinḥa > cunḥa) [Cunāḥ Farsça günāh’ın Arapçalaşmış şeklidir] eski. hukuk. Cezâyı gerektiren, kabahatten ağır, cinâyetten hafif suç
Cûşiş
(ﺟﻮﺷﺶ) i. (Fars. cūş’tan cūşiş) Coşkunluk, coşma, galeyan, cûş
Cedbeced
Atalardan, dedelerden beri.
Yukarıda redaksiyonu yapılmış metnin aslı aşağıdaki gibidir:
"Calinin calipliği canibin baskınlığıyla doğru orantılıdır. Calinin calipliğinin ceninisakıt olmaktan uzaklığını cedde kadar uzatılan illiyedin gücü belirler. Kurulan illiyet ne denli güçlü ise calinin canipliği de o denli cazip, o denli istendik olacaktır. Cetbecet bir illiyet kurulmadan kurgulanacak cali uzun ömürlü olmayacaktır. Maddi çıkar peşinde koşan dolandırıcıların yanında toplumsal düzen, toplumsal değişim ve gelişim için bir takım hesaplar içinde olan toplumsal dolandırıcıların da bunu dikkate aldığını, hatta maddi çıkar peşinde koşanlardan daha fazla dikkate aldığını kolayca gözlemleyebiliriz. Dolandırıcıların bu gerçeği çok iyi bildikleri, bir deneyim eseri olarak olmasa da bir içe doğuşla sezdikleri içindir ki her kurguladıkları, her düzenledikleri calide kavi bir cezrin olmasına özen gösterdikleri apaçık bir gerçekliktir. Ki, insan cetbecet olan şeyler karşısında hemen her zaman savunmasızdır. Bir savunma gereği duymaktan uzaktır. Kuşkusuz hırsın yanında cetbecet olan karşısındaki körlük, peşin hükümlülük –atalarımızı böyle gördük, karşı argümanı bağlamında- düzenbazların, dolandırıcıların işini kolaylaştıran bir manivela olarak karşımızda çıkmaktadır. Toplum özü itibariyle ‘değişim yasası’na tabidir. Bu yasanın önünü almak, doğal mecrasından saptırmak için kolları sıvayan toplumsal dolandırıcılar eylemlerini temellendirmek için cetbecetliğe sarılmanın kaçınılmaz olduğunu bilirler. Kuşkusuz cudamın cünhalığa meyyal oluşu onların işini daha bir kolaylaştırmaktadır taraftar bulma bağlamında. Her ne kadar cudamın cuşişliği cünhalığa kayıtsız kılsa da çoğunluk bu halin yanında –cünhalığa kayıtsızlıkta cuşişliğin etkisi- cetbecetliğin albenisiyle kapılmaktadır yaldızlı caliye. Dolayısıyla calib-i dikkati gerektiren husus cetbecet olan karşısında daha bir duyarlı olunması gerektiğidir. Aksi takdirde toplumsal düzen dolandırıcılarının kurguladığı cali düzene kapılmak kaçınılmaz olacaktır. Olmuştur. Cali düzenlerin egemenliğinde toplumların nasıl perişan edildiğini tarihe yüzeysel bir bakış bile vermektedir. Derbederlikten, perişanlıktan, heder olmaktan uzak kalmayı dileyen, isteyen hiç kuşkusuz cetbecet kökenli tekliflere, önerilere karşı teyakkuz halinde olmalıdır. Her tür tuzaktan, her tür bozgundan kurtulmanın yolu bu teyakkuzu gerektiren bir rikkatin özümsenmesidir." Cemal Çalık
Yazarın resmî gramere karşı tutumuna saygı duyduğumuz gibi, Sonsuz Ark'ın okuyucu yararını yazardan daha çok gözeten ilkeleri gereği redaksiyon yapılması gerektiğine inanıyoruz:)
Cemal Çalık, 11.02.2019, Konuk Yazar, Sonsuz Ark, Deneme, Sözcüklerin Düş Hâli
Sonsuz Ark'tan
- Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur.
- Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
- Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark Manifestosu'na aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.