Sri Lanka Bombaları; ABD-CIA-Stratfor-IŞİD, Tamil, İstikrarsızlık, Hindistan, Çin ve Masum Sivillerin Ölümü
23 Nisan 2019 salı günü medyaya yansıyan habere göre Sri Lanka'da 21 Nisan Pazar günü Paskalya Ayini sırasında kilise ve otelleri hedef alan, 321 kişinin hayatını kaybettiği ve 500'den fazla kişinin yaralandığı saldırıları terör örgütü DEAŞ-IŞİD üstlendi.
Sri Lanka hükümeti ilk açıklamalarında saldırıları National Thowheet Jama'ath (Ulusal Tevhid Cemaati) adlı radikal bir Müslüman grubun gerçekleştirdiğini açıklamıştı.
Sri Lanka Başbakanı Ranil Wickremesinghe'ın açıklamaları IŞİD bu terör eylemlerini üstlendikten sonra geldi. Paskalya günü ülkesindeki kilise ve otelleri hedef alan terör saldırılarının arkasında IŞİD'in olabileceğini açıkladı: "IŞİD'in iddialarını araştırıyoruz. Belki bağlantılar olabileceğini düşünüyoruz." dedi.
Sri Lanka hükümeti kilise ve otelleri hedef alan bombalı saldırıların Yeni Zelanda’daki cami saldırılarına misilleme olarak yapıldığını da öne sürdü. Meclis'te düzenlenen oturumda ilk bulguları paylaşan Savunma Bakanı Dinendra Ruwan Wijewardene, "Saldırının Yeni Zelanda'nın intikamını almak üzere planlandığını" düşündüklerini belirtti. Saldırılara ilişkin operasyonların devam ettiğini aktaran Polis Sözcüsü Ruwan Gunasekara, şu ana kadar 40'a yakın şüphelinin yakalandığını açıkladı. Yetkiler gözaltına alınanlar arasında bir Suriye vatandaşının bulunduğunu ifade etti.
Uluslararası Kriminal Polis Teşkilatı (Interpol), Sri Lanka makamlarının talebi üzerine terör saldırılarının soruşturulmasına bir ekiple katkıda bulunacağını duyurdu. Olay yeri incelemesi, patlayıcı maddeler, terörle mücadele, terör kurbanlarının tespiti ve saldırıların analizinde uzman olan görevlilerden oluşacağı açıklanan Interpol ekibinin, ihtiyaç duyulan alanlarda yerel ekiplere destek vereceği açıklandı. Interpol ekibinin ayrıca, kurumun küresel ağı ve veri tabanları yardımıyla saldırganların uluslararası bağlantılarının belirlenmesinde yerel güvenlik birimlerine katkıda bulunacağı bildirildi.
Pazartesi günü, Sri Lanka cumhurbaşkanı saldırıya ilişkin uluslararası bağlantıların ortaya çıkarılması için yabancı ülkelere iş birliği çağrısında bulunmuştu.
Sri Lanka'ya 10 gün öncesinden istihbarat ulaşmasına rağmen saldırılar neden önlenemedi?
Ülkeye saldırılar düzenlenebileceğine dair ciddi istihbarat raporları gelmesine rağmen güvenlik güçlerinin neden zamanında harekete geçmediği sorusu tartışmalara sebep oldu.
Hindistan istihbaratı devrede
New York Times'ın haberine göre, Hindistan istihbaratı 4 Nisan'da Sri Lankalı yetkililere ülkedeki kiliseleri hedef alan birçok saldırının planlandığını illetti. Ayrıca haberde, saldırıları gerçekleştirecek örgütün lideri M. Zaharan ile sorumluların kimlik bilgilerinin de ulaştırıldığı iddia edildi. Sri Lanka Başbakanı Ranil Wickremesinghe, ne kendisinin ne de herhangi bir bakanının böylesi bir istihbarattan haberi olmadığını belirterek bunun sebebinin araştırılacağını ifade etti.
Sri Lanka Telekomünikasyon Bakanı Harin Fernando ise saldırıdan 10 gün önce gelen istihbarattan Cumhurbaşkanı Maithripala Sirisena'nın haberi olduğunu ancak bu bilgiyi hükümetle paylaşmadığını ileri sürdü. Güvenlik güçleri arasındaki iletişim sorununa değinen Fernando, "İstihbarat birimleri böyle bir saldırının yaşanabileceğinin haberini almıştı ama hareket geçmede geç kaldı.” dedi.
Cumhurbaşkanı-Başbakan Gerilimi
Terör saldırısı olabileceği bilgisine rağmen yeterli önlemlerin alınmamasının "utanç verici" olduğunu ifade eden Şehircilik Bakanı Bakanı Rauff Hakeem, "Şüpheli kişilerin kimlikleri biliniyorsa neden önceden gözetim altına alınmadılar." diye eleştiride bulundu. Cumhurbaşkanlığı ise "herkesin işini yaptığını" belirterek herhangi bir ihmalin olmadığını savundu. Hükümet kanadından gelen eleştire karşı Cumhurbaşkanı Danışmanı Şiral Lakthilaka, "Bu tür uyarılar her zaman oluyor. ABD veya başka ülkelere de bu tip bilgiler hep geliyor. Her defasında halkı paniğe sokamayız." diyerek güvenlik sorunu olmadığını iddia etti.
National Thowheet Jama'ath (Ulusal Tevhid Cemaati) yalanı tutmadı
Sri Lanka’daki saldırıları terör örgütü IŞİD üstlendi. Hükümet çok tanınmayan Sri Lanka merkezli "İslamcı bir örgüt" olan Ulusal Tevhid Cemaati’ni (NTJ-UTC) işaret ediyor. Ancak yetkililer, bu yerel örgütün uluslararası destek olmadan bu derece kapsamlı ve eşgüdümlü saldırıları düzenleyemeyeceğini savundu.
Sri Lanka'da Pazar günü Paskalya kutlamaları sırasında otel ve kiliselere düzenlenen, en az 321 kişinin yaşamını yitirdiği, 500'den fazla kişinin de yaralandığı 8 bombalı saldırının sorumlusu olduğu söylenen Ulusal Tevhid Cemaati (NTJ-UTC) saldırıları üstlenmedi.
BBC aktif görev aldı
Ancak çeşitli vesilelerle gazetecilere konuşan Sri Lankalı yetkililer, dolaylı yollardan UTC'yi suçluyor. Örgütün IŞİD'le bağlantılı olduğu yönünde iddialar da var. Son olarak Reuters haber ajansı, saldırıları IŞİD'in üstlendiğini duyurdu. IŞİD, Amaq ajansı yoluyla üstlendiği saldırıları kendilerinin yaptığı iddiasına dair bir kanıt sunmadı.
Son olarak Sri Lanka Savunma Bakanı Ruwan Wijewardene Meclis'te yaptığı açıklamalarda "Yürütülen soruşturma sonucu elde edilen ilk bulgular, saldırıyı Ulusal Tevhid Cemaati tarafından gerçekleştirildiğini ve Yeni Zelanda'daki cami saldırılarına bir misilleme olduğunu gösteriyor" dedi.
Sri Lanka Başbakanı Ranil Wickremesinghe, intihar saldırılarını düzenleyenlerin bir kısmının Sri Lanka'yı terk ettikten sonra ülkeye dönen kişiler olduğunu söyledi. Başbakan Wickremesinghe, IŞİD'e katıldıktan sonra ülkeye dönen kişilerin ise takipte olduğunu belirtti.
Hint Basını'nın servis ettiği Ulusal Tevhid Cemaati (NTJ-UTC) diye bir örgüt yok
Peki bugüne kadar adı pek duyulmayan Ulusal Tevhid Cemaati nasıl bir yapılanma, örgüt hakkında neler biliniyor?
Yetkililer de, Sri Lanka basını da UTC'yle ilgili detaylı bir bilgi vermiyor. Grubun, bir başka radikal İslamcı örgüt olan Sri Lanka Tevhid Cemaati'nden koptuğu tahmin ediliyor. Henüz bu bağlantıyı kanıtlayan bir delil ya da belge sunulmasa da, özellikle Hint basını bu iddianın üzerinde duruyor. Sri Lanka Tevhid Cemaati de aslında Hindistan'daki Tamil Nadu Tevhid Cemaati'nin Sri Lanka'daki uzantısı.
UTC bugüne kadar pek duyulmazken Sri Lanka Tevhid Cemaati, çok daha organize bir örgüt. 2016'da örgütün liderlerinden Abdül Razik, ülkedeki Budistlere yönelik nefret söylemi nedeniyle gözaltına alınmış, ardından özür dilemişti. UTC ismi en son 2018'in aralık ayında gündeme gelmişti. Mawanella'da Budist tapınaklarının dışındaki Buda heykellerine yapılan saldırılardan, bazı haberlere göre, UTC sorumluydu.
Yaklaşık 21 milyon nüfusu olan Sri Lanka'nın yüzde 9,7'si Müslüman. Örgütün sosyal medyadaki görünürlüğü de az. Facebook sayfası birkaç haftada bir güncelleniyor, Twitter hesabı ise Mart 2018'den beri güncellenmemiş. Facebook sayfasında daha çok kan bağışı kampanyaları, birikimlerin yoksul kesimle de paylaşılması gibi çağrılar yer alıyor. Sayfada aynı zamanda, örgütün lideri olduğu düşünülen Muhammed Zahran'ın da bir videosu paylaşılmış.
Örgütün bir internet sitesi de var ancak kapatılmış durumda. Pazar günkü saldırılardan sonra yetkililer tarafından mı kapatıldı yoksa öncesinde kendileri mi kapatmıştı, henüz bilinmiyor.
Hükümet Sözcüsü Rajitha Senaratne, Pazartesi günü başkent Colombo'da gazetecilere yaptığı açıklama sırasında, "saldırıların öncesinde yabancı istihbarat örgütlerinden bazı uyarılar geldiğini" söyledi.
Başbakan Ranil Wickremesinghe de Pazar günü düzenlediği basın toplantısında "ilgili kurumların daha önceden bazı istihbarat bilgilerine sahip olduğunu ancak bu bilgilerin kendisine ya da doğrudan cumhurbaşkanına bağlı olan savunma ve güvenlikle ilgili bakanlarına iletilmediğini" söyledi.
Cumhurbaşkanı ile görevden alıp kısa bir süre sonra yeniden koltuğu verdiği Başbakan arasında, 2018'in sonundan beri gerilim yaşanıyor.
Sri Lanka İletişim Bakanı Harin Fernando da Twitter hesabından, Sri Lanka emniyet müdürünün nisan ayı başında gönderdiği bildirilen bir belgeyi paylaştı.
"Bazı istihbarat subayları bu olayın farkındaydı. Bu nedenle eylemde bir gecikme oldu. Babamın duyduğu şey bir istihbarat memurundandı. Bu uyarının neden görmezden gelindiği konusunda ciddi adımlar atılması gerekiyor. Dün gece Badulla'daydım" pic.twitter.com/ssJyItJF1x
Bir gün sonra da Sağlık Bakanı Rajitha Senaratne, hükümetin güvenlik toplantısından çıkıp gazetecilerle bir araya geldi. Fernando'nun paylaştığı belgenin gerçek olduğunu ve UTC'nin adının da bu belgede yer aldığını açıkladı. Ancak hükümet henüz resmi olarak saldırıları UTC'nin yaptığını duyurmadı.
Bugüne kadar 24 şüpheli gözaltına alındı. Gözaltına alınanlarla ilgili de detaylı bilgi verilmiyor. Bu isimlerin UTC'yle bağlantısı olup olmadığı henüz kamuoyuyla paylaşılmadı.
Yetkililer, çok küçük bir yapılanma olan UTC'nin tek başına hareket etmediğinden şüpheleniyor.
Hükümet Sözcüsü Sanaratne, "Bize göre bu ülkedeki küçük bir örgüt bütün bunları yapamaz. Şu an örgütün arkasındaki uluslararası desteği ve diğer bağlantıları araştırıyoruz. Buradaki intihar saldırganlarının nasıl ortaya çıktığını, bu bombaları burada nasıl ürettiklerini bulmaya çalışıyoruz." açıklaması yaptı.
UTC'nin adını doğrudan vermese de, Sri Lanka Cumhurbaşkanı Maithripala Sirisena'nın ofisinden yapılan açıklamada da saldırıların arkasındaki grubun ülke dışından destek aldığına yönelik iddiaya yer verildi:
"İstihbarat birimlerimiz, yerli teröristlerin arkasında uluslararası terör gruplarının olduğunu bildiriyor. Bunlarla mücadele etmek için uluslararası yardım talep edeceğiz."
Sri Lanka Başbakanı Wickremesinghe: Saldırılar ülkeyi ve ekonomiyi istikrarsız hale getirme çabası
Sri Lanka Başbakanı Ranil Wickremesinghe, ülkesindeki 290 kişinin hayatını kaybettiği, 500'ün üzerinde kişinin yaralandığı kilise ve otellere yönelik terör saldırısına ilişkin Başbakanlığın resmi internet sayfasından yazılı açıklama yaptı.
Hayatını kaybedenlerin yakınlarına başsağlığı dileyen Wickremesinghe, "Bunu (saldırıları) ülkeyi ve ekonomiyi istikrarsız hale getirme çabası olarak görüyorum." değerlendirmesinde bulundu.
Dini yerleri ve bazı otelleri hedef alan saldırılar sonrasında düzenin korunması için tüm yetkili birimlerin birlikte çalışması gerektiğini ifade eden Wickremesinghe, "Savunma Bakanı, Üçlü Kuvvetler Komutanı ve Emniyet Genel Müdürüne ülkede hukuk ve düzeni sağlamak için sıkı önlemler almaları talimatını verdim.’’ ifadelerini kullandı.
Bakanlar Kurulu ve güvenlik birimlerinin de katılımıyla Cumhurbaşkanı ile alınacak önlemler konusunda görüşmelerde bulunduklarını hatırlatan Sri Lanka Başbakanı, açıklamasında ‘‘Soruşturmalar tamamlandıktan sonra bu saldırılardan sorumlu kişilere karşı kanun titizlikle uygulanacaktır. Bu talihsiz durumla başa çıkacağız, yasa ve düzeni sağlamak için birlikte çalışacağız.’’ ifadelerine yer verdi.
Sri Lanka Başbakanı Ranil Wickremesinghe'nın 'Saldırılar ülkeyi ve ekonomiyi istikrarsız hale getirme çabası' diyerek suçladığı güç kim?
Engellenemeyen korkunç terör saldırıları, yüzlerce ölü ve yaralı; hedefte oteller ve kiliseler var; Hindistan istihbaratı müslümanları hedef alan bir istihbarat gönderiyor Sri Lanka Cumhurbaşkanı'na, ancak ortada müslüman bir örgüt yok, icat ediliyor. Sri Lanka Cumhurbaşkanı gelen istihbaratı ciddiye almıyor ve 2018 sonbaharından itibaren ciddi yönetim krizi yaşadığı Başbakan'a ve hükümete saldırılardan 10 gün önce gelen istihbaratı bildirmiyor. Saldırılar gerçekleşiyor, ancak ortada somut bir bulguya dayalı şüpheli bir örgüt yok...
İlk açıklamalar planlandığı gibi hükümet ve Cumhurbaşkanının açıklamalarına ek olarak sağlık bakanından savunma bakanına kadar herkes açıklama yapıyor. Müslümanlar hedefe konuyor; saldırılar Yeni Zelanda cami saldırılarının intikamı diye pazarlanıyor. Hint istihbaratının enforme ettiği National Thowheet Jama'ath (Ulusal Tevhid Cemaati NTJ-UTC) diye bir yapı olmadığı anlaşılınca, panik başlıyor ve uluslararası yardım çağrısı yapılıyor.
Ve bir Suriyeli'nin yakalandığı açıklaması yapıldıktan hemen sonra ve her zamanki gibi herhangi bir merkezi, sitesi, yayın organı, yönetimi, sözcüsü olmayan CIA-MI6-BND-MOSSAD ajanlarından oluşan IŞİD-DAEŞ Reuters'in ne olduğu belli olmayan AMAQ haber ajansına dayandırdığı haberi ile Sri Lanka hükümetinin istediği gibi Yeni Zelanda saldırılarının intikamı diyerek saldırıları üstleniyor. CIA-Pentagon'un patronluğunda ve IŞİD-DAEŞ etiketi ile yapılan tüm saldırılarda olduğu gibi olağan suçlu bulunuyor ve konu uluslararası medyadan çekiliyor.
İlk açıklamalar planlandığı gibi hükümet ve Cumhurbaşkanının açıklamalarına ek olarak sağlık bakanından savunma bakanına kadar herkes açıklama yapıyor. Müslümanlar hedefe konuyor; saldırılar Yeni Zelanda cami saldırılarının intikamı diye pazarlanıyor. Hint istihbaratının enforme ettiği National Thowheet Jama'ath (Ulusal Tevhid Cemaati NTJ-UTC) diye bir yapı olmadığı anlaşılınca, panik başlıyor ve uluslararası yardım çağrısı yapılıyor.
Ve bir Suriyeli'nin yakalandığı açıklaması yapıldıktan hemen sonra ve her zamanki gibi herhangi bir merkezi, sitesi, yayın organı, yönetimi, sözcüsü olmayan CIA-MI6-BND-MOSSAD ajanlarından oluşan IŞİD-DAEŞ Reuters'in ne olduğu belli olmayan AMAQ haber ajansına dayandırdığı haberi ile Sri Lanka hükümetinin istediği gibi Yeni Zelanda saldırılarının intikamı diyerek saldırıları üstleniyor. CIA-Pentagon'un patronluğunda ve IŞİD-DAEŞ etiketi ile yapılan tüm saldırılarda olduğu gibi olağan suçlu bulunuyor ve konu uluslararası medyadan çekiliyor.
Sonuç; Sri Lanka Hindistan ve Çin arasında Çin'e yakın manevra alanı açmaya çok yakın ve bu Amerikan çıkarlarına, daha doğrusu satanist-küresel imparatorluğun kısa vadeli ya da erken dönem çıkarlarına aykırı, bu çıkarları korumakla görevlendirilen Hindistan istikrarsızlıkla malul hükümeti uysallaştırmakla görevli...
Biraz geriye gidelim...
Stratfor-CIA-Pentagon programı her coğrafyada aynı şekilde uygulanıyor. Türkiye'de de CIA-Pentagon destekli PKK terör örgütü lideri 1999'da ABD tarafından Türkiye'ye teslim edildiğinde, Başbakan Bülent Ecevit bunun nedenini anlamadığını söylemişti...
1999 sonrasında 'Göstermelik Barış' tartışmaları başlatılmış ve PKK'nın siyasi uzantıları meşrulaştırılmaya, PKK tabanının Türkiye geneline yayılması sağlanmaya çalışılmıştı. Bahçeli'nin Türkiye'nin iç savaşa sürüklenerek bölünmesine giden süreci kesmek için erken seçime giderek CIA-Pentagon planlarını aksatması, 2002 seçimleri sonrası tek başına iktidar olan Erdoğan'ın 2011 yılından 2013 yılına dek süren ve gerçekleşmek üzere iken CIA-Pentagon elemanlarınca sabote edilen Barış stratejisi, 2015'te yerini bu kez topyekun saldırıya ve PKK'yı yok etmeye yönelik bir stratejiye bırakarak Pentagon'un harita planlarının tarihe gömülmesini sağlamıştı.
2016 ve 2018'da Kuzey Suriye'de gerçekleştirdiği Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı operasyonları ile PKK'yı sınırlarımızdan uzaklaştıran Türkiye, bugün Doğu'da ve Batı'da hemen her sokağa mahalleye kadar inen teröristleri yok etmiş PKK'yı yuvası Kandil'de yaşayamaz hale getirerek Kuzey Irak'ta operasyonlarını arttırmış durumdadır.
Stratfor-CIA-Pentagon programı her coğrafyada aynı şekilde uygulanıyor. Türkiye'de de CIA-Pentagon destekli PKK terör örgütü lideri 1999'da ABD tarafından Türkiye'ye teslim edildiğinde, Başbakan Bülent Ecevit bunun nedenini anlamadığını söylemişti...
1999 sonrasında 'Göstermelik Barış' tartışmaları başlatılmış ve PKK'nın siyasi uzantıları meşrulaştırılmaya, PKK tabanının Türkiye geneline yayılması sağlanmaya çalışılmıştı. Bahçeli'nin Türkiye'nin iç savaşa sürüklenerek bölünmesine giden süreci kesmek için erken seçime giderek CIA-Pentagon planlarını aksatması, 2002 seçimleri sonrası tek başına iktidar olan Erdoğan'ın 2011 yılından 2013 yılına dek süren ve gerçekleşmek üzere iken CIA-Pentagon elemanlarınca sabote edilen Barış stratejisi, 2015'te yerini bu kez topyekun saldırıya ve PKK'yı yok etmeye yönelik bir stratejiye bırakarak Pentagon'un harita planlarının tarihe gömülmesini sağlamıştı.
2016 ve 2018'da Kuzey Suriye'de gerçekleştirdiği Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı operasyonları ile PKK'yı sınırlarımızdan uzaklaştıran Türkiye, bugün Doğu'da ve Batı'da hemen her sokağa mahalleye kadar inen teröristleri yok etmiş PKK'yı yuvası Kandil'de yaşayamaz hale getirerek Kuzey Irak'ta operasyonlarını arttırmış durumdadır.
Sri Lanka'ya geri dönelim;
Sri Lanka hükümeti ülkenin Kuzey ve Doğu kesimlerinde yerleşik olan ve 1976'da kurulan (PKK da 1978 de kurulmuştu) Tamil Eelam Kaplanları ile çok uzun yıllardır süren bir savaş sürdürüyordu... Sri Lanka hükümeti ile Tamil Eelam Kurtuluş Kaplanları arasındaki ihtilafın başlamasından sonra, savaşın zorluklarından ve tehlikelerinden kaçmaya çalışan bir Tamil göçü vardı.
Başlangıçta, göç edenler doktor ve mühendis gibi orta sınıf uzmanlarıydı; onları toplumun daha fakir kesimleri takip etti. İç savaş 800,000'den fazla Tamil'i kendi ülkelerinden yerinden edilmiş kişiler olarak evlerinden Sri Lanka'daki diğer yerlere ve ayrıca deniz aşırı ülkelere sürdü ve Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği'ni (BMMYK) 2004'te en büyük sığınmacı grubu olarak tanımlamasını istedi.
Başlangıçta, göç edenler doktor ve mühendis gibi orta sınıf uzmanlarıydı; onları toplumun daha fakir kesimleri takip etti. İç savaş 800,000'den fazla Tamil'i kendi ülkelerinden yerinden edilmiş kişiler olarak evlerinden Sri Lanka'daki diğer yerlere ve ayrıca deniz aşırı ülkelere sürdü ve Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği'ni (BMMYK) 2004'te en büyük sığınmacı grubu olarak tanımlamasını istedi.
Stratfor Durum Değerlendirmeleri
"Colombo’nun Tamil Eelam Kurtuluş Kaplanları’nın (LTTE) itiraz ettiği bölgelerde yarı özerk bir hükümet kurulmasına yönelik son teklife rağmen, Sri Lanka’da barış görüşmeleri durdu. Kaplanlar teklifi “belirsiz” olarak nitelendirdi ve barış sürecinin “radikal bir revizyonunu” istedi. Bu talepler - ve Sri Lanka hükümetinin onları eğlendirme konusundaki bariz istekliliği; görüşmelerin barışa yönelik bir araç olarak değil, her iki grubun da kesin zafere ulaşmak için on yıllardır süren çatışmaları kendi manevralarını yapmalarını sağlayan bir araç olarak bulunduğunu işaret ediyor."
Stratfor Durum Raporları
"Japonya'nın Kyodo haber ajansı, Savunma Bakanlığı'na atıfta bulunarak, Sri Lanka askerlerinin 1 Aralık'ta, Tamil isyan bölgesinin kalbinde önemli bir kenti ele geçirdiğini bildirdi. Sri Lankalı birlikleri, Tamil Eelam Kurtuluş Kaplanları'nın idari merkezi olan Kilinochchi'nin yaklaşık 7 mil güneyinde bulunan Kokavil'i ele geçirdi."
"Zee News’in bildirdiğine göre, Sri Lanka askeri güçleri 29 Ocak’taki Tamil Eelam Kurtuluş Kaplanları’nın Visuamadu kasabasındaki Visuamadu kentinin kontrolünü ele geçirdi. Sri Lankalı birlikleri ayrıca Visuamadu'dan Chundikkulama'ya giden yolun 6 kilometrelik bir bölümünü ele geçirdi ve Visuamadu ve Piramanthal Kulama'nın güneyinde LTTE direniş ceplerini elimine etti."
Sri Lanka: Son Oyun
"Sri Lanka'nın ordusu, Tamil Eelam Kurtuluş Kaplanları'na karşı savaşının son aşaması için hazırlanıyor. Sivillerin ülkenin kuzeydoğusundaki asi kaleden kaçmalarına izin vermek için 20 Nisan'daki bir toprak barajı havaya uçurduktan sonra, Sri Lankalı ordusu, Kaplanlara teslim olmak için 24 saatlik bir süre verdi. Kaplanların teslim olma ihtimalinin düşük olması nedeniyle, Sri Lankalı birliklerinin 21 Nisan’da yerel yerel öğle saatlerinde (6: 30 GMT) işi bitirmek için büyük bir taarruz başlatması muhtemeldir."
Stratfor'un isteği gerçekleşti
18 Mayıs 2009
Sri Lanka hükümeti 25 yıldır devam eden Tamil ayaklanmasının 18 Mayıs 2009'da tamamen bittiğini ilan etti. Tamil ayaklanması, 1983 yılı Temmuz ayında gerillaların güvenlik güçlerine saldırmasıyla başlamıştı. PKK'nın ilk eylem yaptığı yıldı 1983...
Temmuz 1983 - Ayrılıkçı Tamil İlam Kurtuluş Kaplanları örgütüne bağlı gerillalar, ülkenin kuzeyinde düzenledikleri saldırıda 13 askeri öldürdü. Saldırı başkent Kolombo'da Tamillere yönelik saldırılar düzenlenmesine neden oldu. Bu saldırılarda yüzlerce Tamil öldü, binlercesi kaçtı. Gerillaların Tamillerin topraklarına verdiği adla "İlk İlam Savaşı" dediği çatışmalar başlamış oldu.
1987 - Daha önce Kaplanlara silah yardımı yapan Hindistan, arabuluculuk yaptığı ateşkesi uygulamak için Sri Lanka'ya asker gönderdi. Kaplanlar ateşkesi tanımadı ve silahsızlanmayı reddetti. Bunun üzerine çıkan üç yıllık çatışmalarda binden fazla Hindistan askeri öldü.
1990 - Hindistan askerlerini geri çekti. Ayrılıkçı örgüt, kuzeydeki Cafna kentinin kontrolünü ele geçirdi.
1991 - Örgüt üyesi olduğu sanılan bir intihar komandosu, Hindistan'ın güneyinde düzenlediği intihar saldırısında eski Hindistan Başbakanı Rajiv Gandi'yi öldürdü. İki yıl sonra Sri Lanka Devlet Başkanı Ranasinghe Premadasa da başka bir intihar saldırısında öldürüldü. Her iki olayda da Tamil İlam Kurtuluş Kaplanları suçlandı.
1995 - Sri Lanka Devlet Başkanı Chandrika Kumaratunga, gerillalarla ateşkes anlaşmasını kabul etti. Gerillalar bir donanma gemisini batırınca "3. İlam Savaşı" başladı. Askerler gerillaların Cafna kenti üzerindeki kontrolüne son verdi.
1995-2001 - Kuzeyde ve doğuda çatışmalar devam etti. Başkent Kolombo'da Merkez Bankası binasına düzenlenen intihar saldırısında 100 kadar kişi öldü. Devlet Başkanı Kumaratunga bir saldırıda yaralandı.
2002 - Norveç'in arabuluculuğuyla tarihi bir ateşkes anlaşması imzalandı.
2003 - Tamil Kaplanları barış görüşmelerinden çekildi, ateşkes devam etti.
2004-2005 - Tamil Kaplanları'nın doğu kolu komutanı Albay Karuna Amman, beraberinde 6 bin gerillayla örgütten ayrıldı. Tamil Kaplanları'ndan olduğundan şüphelenilen bir militan Sri Lanka dışişleri bakanını öldürdü. Tamillere karşı sertlik yanlısı politikaları savunan Mahinda Rajapaksa Sri Lanka devlet başkanlığını kazandı.
2006 - Nisan ve Temmuz arasında alevlenen çatışmalar, "4. İlam Savaşı"nın başlaması korkularına neden oldu. Cenevre'de Ekimde başlayan yeni barış görüşmeleri başarısızlıkla sonuçlandı.
2007 - Hükümet kuvvetleri Tamil gerillalarının doğu bölgesindeki güçlü mevzilerini ele geçirdi.
2008 - Hükümet Ocak başında, her yıl yeniden yürürlüğe giren ateşkesi iptal etti ve büyük saldırılar başlattı.
2 Ocak 2009 - Askerler Tamil Kaplanlarının fiili başkenti, ülkenin kuzeyindeki Kilinochchi kentini ele geçirdi.
17 Nisan - Hükümetin çatışmalara verdiği iki günlük aranın bitmesinden sonra gerillalar ateşkes çağrısında bulundu. Hükümet çağrıyı ciddi bulmayarak reddetti.
20 Nisan - Çatışma bölgesinden on binlerce insan kaçarken, Sri Lanka hükümeti gerillalara teslim olmaları için 24 saat süre verdi.Bir hafta içinde bölgeden kaçan sivillerin sayısı 115 bini geçti.
26 Nisan - Tamil Kaplanları tek taraflı ateşkes ilan etti. Ateşkes ilanını "şaka" olarak niteleyen hükümet, militanların teslim olmasını istedi.
16 Mayıs - Ordu savaşın başlangıcından bu yana ilk kez adanın bütün kıyı şeridini kontrol altına aldı. Devlet Başkanı Mahinda Rajapaksa, Ürdün ziyareti sırasında yaptığı konuşmada ayrılıkçı örgütün askeri olarak yenildiğini söyledi.
17 Mayıs - Kendilerini sivil gibi göstererek bir botla kaçmaya çalışan 70 gerilla öldürüldü. Birçok militan çatışmalar sürerken düzenledikleri intihar saldırılarıyla kendilerini havaya uçurdu. Ordu 4 günlük çatışmalarda 72 binden fazla sivilin kurtarıldığını açıkladı.
18 Mayıs 2009 - Ordu askerlerin son Tamil Kaplanları direnişini de tamamen ortadan kaldırmasından sonra bütün ülke topraklarında tam bir hükümet kontrolü sağlandığını açıkladı. Daha sonra Devlet televizyonu Tamil Kaplanları'nın Mayıs 1976'da kurulmasından bu yana liderliğini sürdüren Vellupillai Prabhakaran'ın, diğer üst düzey Tamil komutanlarıyla birlikte öldürüldüğünü açıkladı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli 4 Kasım 2014’de partisinin Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada terörün 2002 yılında sıfırlandığını, ancak AK Parti Hükümetleriyle birlikte canlandığını iddia etmişti.
Tamil Gerilaları-Stratfor-CIA ortaklığı
Wikileaks'ın 12 Eylül 2013 tarihli tweeti "Sri Lanka: ABD istihbarat yüklenicisinden 65 hassas e-posta" da verilen linke bugün ulaşılamıyor olması bugün için tuhaf değildir...PKK-CIA-Pentagon ilişkilerinin somut olarak kanıtlandığı ve Pentagon yetkilileri tarafından defalarca beyan edildiği örnek bize Tamil Kaplanları-CIA-Pentagon ilişkisini anlatır..
PKK terörü nasıl DAEŞ-IŞİD ile hem eş zamanlı hem de ardıl olarak devam etmiş ve Türkiye'de patlayan bombalarda ABD izi bu terör örgütleriyle sürülmüşse, Sri Lanka'da da Tamil-DAEŞ-IŞİD ile sürdürülmek üzere tasarlanmıştır... Ancak Sri Lanka'nın cüz'i müslüman nüfusu IŞİD'in yerleşebileceği zemin olmadığından Sri Lanka yetkililerinin ilk açıklamaları Hindistan istihbaratı'nın yönlendirmesi ile olmayan bir cemaate yüklenmiş, ABD suçüstü yakalanınca da IŞİD-DAEŞ tezgahı devreye girmiştir...
Bir haber okuyalım;
21 Haziran 2014
Sri Lanka'da Budist rahipler, ülkenin çeşitli yerlerinde Müslümanlara ait dükkanlara ve camilere saldırdı.
"Sri Lanka'nın güneybatısında üç Müslümanın hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan Müslümanlara karşı şiddet olaylarının ardından, Budist rahipler, bu sabah ülkenin çeşitli yerlerinde Müslümanlara ait dükkanlara ve camilere saldırdı.
Görgü tanıkları, Budist rahiplerin, Jaffna bölgesinde Navanthurai köyünün camisine ve Jaffna Üniversitesinin mescidine saldırdığını, Colombo'nun 25 kilometre güneyinde Panadura'da da Müslümanlara ait No Limit mağaza zincirinin bir şubesinin yakıldığını bildirdi. Kaynaklar, Anadolu Ajansı'na, dükkana sabaha karşı altı molotof kokteylinin atıldığını, saldırıda yaralanan olmazken, maddi hasarın meydana geldiğini açıkladı.
Binanın önünde toplanan kalabalığı kontrol altına almak için özel kuvvetlerin görevlendirildiği, zırhlı araçların bölgede devriye gezdiği belirtildi. Görgü tanıkları, bölgeye gelen iki itfaiye aracında ise yangını söndürecek su bulunmadığını söyledi.
Bu arada Cafna'da Müslümanlarla dayanışma gösterisi düzenlendi ve Tamil Ulusal Halk Cephesi, ülkenin güneyinde Müslümanları hedef alan saldırıları kınadı.
Sri Lanka'da milliyetçi Budist grup Bodu Bala Sena'nın ülkenin güneyindeki Aluthgama kentinde düzenlediği mitingin ardından Aluthgama ve Dharga'da patlak veren şiddet olaylarında en az üç kişi ölmüştü. Yerel hastane kaynakları, olaylarda sekiz kişinin hayatını kaybettiğini açıklamıştı."
Stratfor'la devam edelim;
Stratfor Durum Değerlendirmeleri
17 Ağustos 2015
Bölünmüş Bir Sri Lanka Seçimlere Gidiyor
"Sri Lanka’nın 17 Ağustos seçimlerini, yeni bir anayasa hazırlamak için daha büyük bir siyasi mücadele izleyecek; sandıklar kapandıktan sonra aylarca sürecek bir süreç. Taslak hazırlama süreci, Cumurbaşkanı Maithripala Sirisena'yı, muhalefetteki Birleşmiş Özgürlük İttifakı ve Birleşmiş Milletlerin İyi Yönetişim himayesinde olan azınlık grupları destekleyen Sinhalese Budist partileri arasındaki mevcut işbirliğine son verecek.
Eski Cumhurbaşkanı Mahindra Rajapaksa, başbakan olarak iktidara geri dönmeye çalışırken milliyetçi Sinhalese stalwarts'ın desteğini koruyacak. Kampanyası Sinhalese-Tamil'in gerginliğini arttıracak ve anayasa reformu konusundaki müzakereleri zorlaştıracak.
Sri Lankalılar, otoriter eski Cumhurbaşkanı Mahindra Rajapaksa'nın kaybettiği Ocak ayındaki cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra yeni bir parlamento seçmek için 17 Ağustos'ta sandık başına gitti. Seçilecek olan 15. Parlamento, Cumhurbaşkanı Maithripala Sirisena'nın Ocak ayında Sri Lanka'nın Sinhalese, Tamil ve anayasa değişikliğini destekleyen Müslüman vatandaşlarından siyasi destek almak üzere oy kullanması için önerilen anayasa taslak hazırlama sürecine nezaret edecek. Oylama uzun bir gecikmeden sonra gerçekleşiyor; Sirisena, Ocak ayındaki seçimlerden 100 gün sonra seçime gideceğine söz vermişti..
Yaklaşan seçimler, Mayıs 2009’da Sri Lanka İç Savaşı’nın sona ermesinin ardından Sri Lanka’nın siyasi evriminde çok önemli bir nokta olacak. Kim kazanırsa, ülkenin Hindu Tamil azınlığı ve Kaynakları veya siyasi otoriteyi kuzeye Tamil'e yönlendirmekten kaçınan bir Sinhalese Budist çoğunluğu. Uluslararası gözlemciler, büyük ölçüde özgür ve adil olacak bir seçim sürecini öngörüyorlar. Ancak, anayasa taslağı hazırlama süreci etnik ve mezhepsel çizgiler boyunca daha fazla tartışma ve bölünmelere yol açacaktır."
Stratfor'un 19 Ağustos 2015 tarihli tweeti:
"Sri Lanka'da kötü bir zayıf ve bölünmüş merkezi liderlik ortaya çıkabilir"
Stratfor 2015'te planladığı yönetim kaosunu kutlarken....
Stratfor'un 15 Aralık 2018 tarihli Tweeti
"Sri Lanka Başbakanı istifa etti, Güney Asya ada devletinde daha fazla istikrarsızlık yaratmakla tehdit eden bir güç mücadelesine son verebilecek bir hareket."
Tekrarlayacağımız sorumuza cevap olabilecek ipucunu sihirli sözcük 'istikrarsızlık'la yakalamış görünüyoruz. CIA-Stratfor- Pentagon ve ABD Dınişleri analistlerinin hedef ülkeler için kullandıkları sihirli sözcük; 'istikrarsızlık'
Sri Lanka Başbakanı Ranil Wickremesinghe'nın 'Saldırılar ülkeyi ve ekonomiyi istikrarsız hale getirme çabası' diyerek suçladığı güç kim?
21 Nisan 2019 saldırılarında Sri Lanka'da şu anda Cumhurbaşkanı ve görevden aldığı ve sonra iade etmek zorunda kaldığı Başbakanla çatışma halinde... devlet yok.
Durum tesbitimiz netleşmeli;
30 Temmuz 2017 Stratfor soruyor:
"Ada devleti Sri Lanka Çin-Hindistan arasında nasıl rekabet avantajı sağlar."
25 Ağustos 2017 de... Stratfor:
"Hindistan ve Çin gelecek ay Sri Lanka 'da ortak bir askeri tatbikata katılacaklar."
2 yılda gelinen nokta, askeri tatbikat ortakları savaşın eşiğinde... sağlayan CIA-Pentagon
Araya bir haber daha girelim, 18 Kasım 2017 tarihli yorumum;
Budizm değil bu.... Pentagon destekli 'DAEŞ' türü bir örgüt yayılıyor Budistlerin arasında... Hristiyanlık bitti zaten, yahudilik Satanizmin kuşatmasında... "Sri Lanka’da ırkçı bir Budist grubun Müslümanlara yönelik saldırısında 4 kişi yaralandı"
Stratfor-CIA neden Hindistan üzerinden çalışıyor?
Cevabı burada... Çin yayılmacılığına karşı Hindistan yayılmacılığını kışkırtmak... Çin-Hint savaşının altyapısını hazırlamak....
27 Kasım 2018 tarihli Stratfor Tweeti
"Hindistan, Hint Okyanusu'ndaki gücünü arttırmaya çalışıyor. Sri Lanka, Maldivler, Mauritius ve Seyşel Adaları'nda Çin ile rekabet ediyor, Andaman, Nicobar adalarındaki askeri altyapıyı güçlendiriyor; ABD ile işbirliği yapıyor."
Stratfor-CIA Hindistan'la sorunları olan Sri Lanka'yı Çin yerine Japonya'ya entegre etmek istiyordu.
13 Mart 2019 tarihli Stratfor Tweeti
"Sri Lanka ve Japonya, Sri Lanka'nın başkenti Colombo'daki trafik sıkışıklığını hafifletmek için ilk hafif raylı projesi inşa etmek için 1.8 milyar dolarlık bir kredi anlaşması imzaladı."
Stratfor-CIA bombaları patlatmadan önce....
19 Nisan 2019 tarihli Stratfor Tweeti:
"Hindistan çevre ülkeleri olan Nepal, Bhutan ve Sri Lanka gibi devletler, kemer ve yol girişimi aracılığıyla Çinli yapılacak olan yatırım için sıraya girdiler..."
Stratfor'un 29 Temmuz 2017'de Hindistan-Çin rekabeti diyerek pazarladığı küçük SriLanka için büyük güç dediği şey, bugün DAEŞ-IŞİD-CIA ve Mondi vaziyeti ile sahnede... Sri Lanka'da patlayan bombalar ve ölen masum insanlar.
29 Temmuz 2017 Tarihli Stratfor Tweeti
"Hindistan-Çin rekabetinde küçük Sri Lanka için büyük güç"
21 Nisan 2019 tarihli yorumum
Sri Lanka'da otellere ve kiliselere yönelik saldırılar CIA-Mossad- BND-MI5-6 ortaklığının sonucudur...
Arından ABD, Sri Lanka'da patlattığı bombalarla siyasi istikrarsızlığı derinleştiren Stratfor-CIA operasyonunu Cihadistlere yüklerken suçüstü yakalanır. CIA'in Mossad, BND, DGSE, MI5-6 ve yerel istihbarat örgütleri olmadan çalışma alışkanlığı olmadığını artık biliyoruz.
22 Nisan 2019 tarihli Strafor Tweeti çok açıklayıcıdır:
"İç savaşın sona ermesinden 10 yıl sonra, cihatçıların saldırıları Sri Lanka'yı sarsıyor."
Sri Lanka Başbakanı Ranil Wickremesinghe'nın sorusunu artık cevaplayalım:
'Saldırılar ülkeyi ve ekonomiyi istikrarsız hale getirme çabası' diyerek suçladığı güç kim?
Amerika Birleşik Devletleri kurumları ve liderleri eliyle Satanist Küresel Sistem...
Ancak Satanist Küresel sistemin Çin-ABD gerilimine sıkıştırdığı temel bir amaç var; bütün dinleri itibarsızlaştırmak, şiddetin kaynağı olarak göstermek ve Satanizmi'n zaferini ilan etmek... Sri Lanka, Hindistan, Myanmar'dan sonra ABD tarafından desteklenen müslüman düşmanlığının yaygınlaşması amacını da taşıyor, Yeni Zelanda saldırısının neden yapıldığına dair çok karmaşık ağı da örüyor ve kin döngüsü olarak kullanıyor... Ek olarak Sri Lanka'da Tamillerle Müslümanlar arasındaki işbirliğini bozmak; ABD karşıtı Başbakan'ın kurduğu hükümette bir müslüman bakan var...
2016'da Erdoğan-Davutoğlu anlaşmazlığını Davutoğlu üzerinden kışkırtan ABD idi... Sri Lanka'da da 2018'de Cumhurbaşkanı-Başbakan anlaşmazlığını Cumhurbaşkanı Maithripala Sirisena üzerinden kışkırtan da ABD; amaç istikrarsızlıktı.... Davutoğlu döneminde patlayan bombaları hatırlayın... Türkiye ve Sri Lanka'da ABD operasyonları tıpkı basım; Türkiye Sri Lanka Başbakanı Ranil Wickremesinghe'ye destek vermelidir.
Günün son sürprizi de şu:
Sri Lanka Devlet Başkanı Maithripala Sirisena 23 Nisan gecesi, televizyon kanallarından yaptığı ulusa sesleniş konuşmasında, Paskalya gününde kiliseleri ve otelleri hedef alan saldırılarla ilgili istihbaratların kendisiyle paylaşılmadığını belirterek, bundan sorumlu kişilere karşı sert bir şekilde karşılık verileceğini; polis ve güvenlik güçlerini yeniden yapılandıracağını vurgulayarak, savunma kuvvetlerinin başındakileri 24 saat içinde görevlerinden almayı planladığını açıkladı.
Tarihteki en ilginç ve bu anlamda ilk kayıt 26 Nisan 2019'da yazıldı:
Sri Lanka'da Paskalya ayini sırasında kilise ve oteller dahil 8 noktayı hedef alan bombalı saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı, daha önce açıklanan 359'dan 253'e düşürüldü... Neden acaba? Normalde ölü sayısı yaralılar dolayısıyla artar, bunlar 106 ölü eksilttiler...
Önemli Not: Kısa Sri Lanka tarihi için lütfen tıklayınız.
Seçkin Deniz, 24.04.2019, Sonsuz Ark, Ağacın Çürümüş Yaprakları-47, Sorgulamalar
Sonsuz Ark'tan
- Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur.
- Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
- Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark Manifestosu'na aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.