Sonsuz Ark'ın Notu:
Aşağıda çevirisini yayınladığımız metin, Chatham House (Chatham House veya Kraliyet Uluslararası İlişkiler Enstitüsü, 1920'de kurulan, ünlü yahudi banker ailesi Rothschilds'in kurucusu olduğu Londra merkezli bir düşünce kuruluşudur.) Rusya ve Avrasya Programı Başkanı James Nixey'e ve aynı programda çalışan araştırma görevlisi Mathieu Boulègue'e aittir ve Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un, Rusya Devlet Başkanı Putin ile yakın ilişkilerini mercek altına alarak bu ilişkiye karşı çıkmaktadır. Metnin bir analiz olma özelliği yoktur; aksine diğer bütün benzer metinler gibi, nasıl ve neden oldukları izah edilmemiş çelişkiler ve ithamlarla suçlanan 'hedef'in yapması gerekenlerle dolu bir 'talimat' niteliğindedir. Talimat niteliğindedir çünkü eski bir şirket çalışanı olarak Macron'un Cumhurbaşkanı olarak seçilmesi 'tamamen' Rotchilds ailesinin desteği ile mümkün olmuştur (24 Nisan 2017 tarihinde ilk turu yapılan, katılım oranının %80 olduğu seçimlerde Macron, oyların yüzde 23,90'ınını alarak ikinci tura kalmış,7 Mayıs 2017'de yapılan %75,9 katılımlı 2. turda oyların yüzde 65,5'ini alarak seçilmiştir) ve Macron, Putin-Rusya konusunda onların talimatları dışına çıkmış görünmektedir ya da çıkmış görünmesi istenerek yeni bir arka plan inşâ edilmektedir. Bu çalışmadan alınacak ders, Erdoğan'ın liderliğinde ve desteğinde Ak Parti'nin Başbakanı ve Cumhurbaşkanı olarak zirveye yükselen ve FETÖ dolayısıyla 2010'dan sonra lideri Erdoğan'la açıktan da çatışmaya başlayarak yollarını ayıran, 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de Erdoğan'ın karşısına CHP-HDP-İP-SP adayı olarak çıkmaya çalışan eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, 2007-2014 arasında olduğu gibi, Erdoğan etkisi ve sınırlamalarının olmadığı muhtemel bir Cumhurbaşkanlığı görevi esnasında bu şekilde azarlanıp azarlanmayacağı hususudur. Chatham House'un “2010 Devlet Adamı” ödülünü, cumhurbaşkanı iken düzenlenen törenle İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth'ten alan Abdullah Gül’e, uzun süredir kurduğu ofislerde yaptığı çeşitli alt yapı çalışmaları ile ortaklarıyla belirlemeye çalıştığı siyasi geleceğinde bu türden düşünce kuruluşları ile ne tür ilişkiler içerisinde olacağı sorusu sorulmak zorundadır. Cumhurbaşkanı Macron'un patronu, Chatham House aracılığı ile ona herhangi bir şekilde 'yanlış' yaptığını söyleyebiliyor, çünkü Fransa Cumhurbaşkanı olarak Fransa'nın değil Rothschild ailesinin çıkarlarını korumakla mükellef olarak seçilmiş birisi için kölelikten başka bir seçenek yoktur... Macron'dan anlaşılacağı üzere (ister maksatlı yönlendirme, isterse doğrudan yönlendirme yapılsın) Türkiye'nin Erdoğan liderliğindeki bağımsızlık mücadelesinin önüne dikilen herhangi biri, başka amirlerinin çıkarlarını korumaktan başka bir amaç için çalışma şansına sahip olamayacağı için Türkiye'nin çıkarlarını korumak için çalışamaz.
Seçkin Deniz, 07.11.2019
On Russia, Macron Is Mistaken
"Fransa cumhurbaşkanı, Avrupalı mevkidaşları karşısında uzun süredir etkin görünüyor olabilir, ancak Kremlin’e olan abartılı ilgisi ile geçmişte ve bugün olduğu gibi pek çok Batılı liderin hatalarını tekrarlıyor."
Rusya'ya karşı Emmanuel Macron'dan daha çelişkili bir tutumu olan bir dünya lideri yok.
Fransa cumhurbaşkanı, 2016 seçimlerinin ilk turunda yarışanların 'en özür dileyen' adayıydı. Spektrumun bir ucundaki Rus destekli Marine Le Pen ve diğerindeki radikal solcu Jean-Luc Mélenchon ile karşılaştırıldığında Macron ılımlı bir model gibiydi.
Emmanuel Macron ve Vladimir Putin, Fransa Cumhurbaşkanı'nın yazlık ikametgahı olan Fort de Bregancon'da bir toplantı sırasında. Fotoğraf: Alexei Druzhinin \ TASS, Getty Images
Kremlin'e göre, çıkarları için en az arzu edilen aday olarak algılanması gerekiyordu, bu yüzden son düzlükte seçim kampanyasını rayından çıkarmak için, oylamadan hemen önce partisi En Marche'nin sunucularına saldırdılar. Moskova'nın korkmasına gerek yoktu.
Her şey çok umut verici bir şekilde başladı. Vladimir Putin, Macron’un cumhurbaşkanı olduğu ilk haftalarda Fransa’ya endişe verici bir şekilde erken gelen bir ziyaretçi olmasına rağmen,
Fransız lider, omurgalı bir duruşa sahip gibiydi
Château de Versailles'in son derece sembolik mekanında, bir basın toplantısında Rus mevkidaşından bir metre uzakta dururken, etki ve propaganda ajanları olarak Russia Today ve Sputnik'ten bahsetti; Devlet başkanları, meslektaşlarıyla tanışırken genellikle doğrudan yönlendirme konusunda diplomatik nezaket eğiliminde olmalarına rağmen, alışılmadık derecede cesur bir duruş sergiledi. İki erkek arasındaki deneyimlerdeki çok büyük fark göz önüne alındığında etkileyiciydi.
O zamandan beri verilen resim yüce gönüllülükle karıştırıldı. Fransız liderin büyük görevi, 'Rusya raundunu kazanma' yönündeki akılsız tutkusuyla karşılaştırıldığında, ilkelere ve kanıtlara göre kazanıldı.
Macron’un, G7 zirvesinden hemen önce Brégançon’da Putin’le yaptığı toplantı ve Biarritz zirvesi, Rusya ile aynı fikirde olsun ya da olmasın birbirleriyle çelişen birçok iddiaya yol açtı.
Macron'un G7’deki birkaç bildirisini alın: Rusya’yı Moskova’daki protesto gösterileri üzerine baskı yapmakla suçluyor ve Kremlin’in “temel demokratik ilkelere uymasını” istiyor. Aynı zamanda “Rusya ve Avrupa'nın bir araya getirilmesi” gerektiğine dikkat çekiyor.
Kendileri için ayaklanmaya cesaret eden vatandaşlarına karşı baskıcı eylemleri arttıran bir ülke, ne yazık ki - ama mantıksal olarak - Avrupa'ya “geri dönmeye" uygun değildir (ve bunların bir arada olduğu kesin değildir). İlginç olan soru, Macron'un ifadelerinin karşılık bulup bulmadığının farkında olup olmadığıdır.
Macron’un yaptığı, kanıtsız bir şekilde, 'biz', 'Rusya’yı Avrupa’dan uzaklaştırıyoruz' gibi açıklamalar, Rusya’yı (kendi eylemleriyle kendisini uzaklaştıran Rusya olduğu için) ve uluslararası ilişkileri çok az bilenlere hitap ediyor. Ancak Rusya’nın uluslararası hukuku ihlal eden son hareketlerinin bir listesini çıkarmakta zorlanan herkes için aslında yanlıştır.
Diyalog uğruna diyalog - ilkeler veya somut hedefler olmadan - Rusya’nın çıkarlarına uyum sağlamak için kaygan bir eğimdir. Fransa, Haziran 2019’da Rusya’yı Avrupa Konseyi Parlamenterler Asamblesi’ne kazandırmakta çok yardımcı oldu. Ve 27 Ağustos'ta büyükelçilere yönelik yaptığı geleneksel konuşmalarda Macron, Rusya'yı, çevresi etrafındaki donmuş ihtilaflarla ilgili herhangi bir sorumluluktan etkili bir şekilde uzaklaştırarak daha da ileri gitti.
Macron'un Avrupalı eşitleri arasında ilk rolünü almamış olması önemli olmayabilir. Kariyeri alacakaranlıkta olan Angela Merkel ve Brexit’in dikkatlerini dağıttığı tüm İngiltere başbakanları ile (belki de, Sergei Skripal’a yapılan suikast girişimini izleyen iki hafta hariç), talih ve hırs, Macron’a ek bir güç verdi.
Her durumda, Rusya’daki Alman ve İngiliz pozisyonları, Nordstream II ve Londra’nın Rus suçluların gelirlerini azaltmadaki rolü hakkındaki eleştirilerden ödün vermedi. Tehlike, bu Fransız itkisi ile, suçlamaların düşürülmesi ve Ukrayna ve Gürcistan gibi müttefiklerin feda edilmesi anlamına gelen bir politikaya dönüşmesidir.
Brigitte Macron, Baron David de Rothschild ve Emmanuel Macron, Şubat 2016, Paris Match
(Seçkin Deniz ekledi.)
Macron'un Rusya'ya karşı çelişkili duruşu, Fransız dış politika geleneği ve cumhurbaşkanının kendini beğenmişliği ile açıklanabilir. Fransa’nın, Rusya'nın Avrupa güvenlik mimarisinde “Lizbon’dan Vladivostok'a”daki rolünü kabul etmesi ve “büyük güç” statüsüne saygı duyması (ilan edilmiş olsa bile) uzun zamandır olağandı.
Macron, Fransız siyasetinde ve iş dünyasında daha geniş bir eğilime işaret ediyor; aralarındaki uçurum ne kadar geniş olursa olsun, Kremlin ile köprü kurmaya çalışıyor.
Kendini beğenmişlik, Macron'un 'Fransa'nın geri döndüğü' şeklindeki kişisel rüyasına ve Avrupa’da Çin’e karşı bir tamponun, Rusya’nın da geri dönmesi durumunda başarılı olabileceğine olan inancından kaynaklanıyor. Bu, Büyükelçilere yaptığı konuşmada açıkça anlaşıldı.
Son 20 yılda sayısız defa Vladimir Putin'e Zeytin dalları uzatılmış olması, gelecekteki bir Kremlin liderliğinin anlamlı bir imtiyaz sunması durumunda, artık Avrupa'ya gelmeyeceği anlamına gelmez. Bunun kesinlikle, çıkarılan derslerin şimdiye dek neden yeniden kullanıldıkları konusunda bir şeyler öğrenilmesi gerektiği anlamına gelir: çünkü 'Rusya'nın istediği' Avrupa güvenlik düzeni yerleşik Batı anlayışlarıyla bağdaşmaz.
Fransa Cumhurbaşkanı’nın Rusya’yı yeni bir yola sokmanın bir yolunu bulabileceği varsayımı yanlıştır çünkü Rusya’nın söylese bile içeriye (veya soğuktan içeriye ...) girmek istemediği anlaşılmaktadır. Ve kesinlikle AB'nin şartlarına göre değil. Donald Trump gibi G7 liderleri Rusya'nın geri dönüşünü ısrarla istediklerinde, Rusya’nın daha geniş stratejik amaçlarına yeterince dikkat edilmiyor. Bunun yerine, Putin’in diğer devlet başkanlarıyla birlikte yaptığı basın toplantılarında söylediklerinin baştan çıkarıcı cazibesine kapılınıyor.
Fransa'nın Moskova ile öz disipline veya ön şartlara sahip olmadan diyalog için bastırması, gayri meşru Rus çıkarlarına uymak anlamına gelir. Macron buna kayıtsız kalırsa, büyük güçlerin etki alanlarını yeniden yarattığı bir dünyada Fransa'nın kaybedeceğinin farkına varmayabilir.
James Nixey, Mathieu Boulègue, 5 Eylül 2019, Chatham House
(James Nixey Rusya ve Avrasya Programı başkanıdır. Mathieu Boulègue Rusya ve Avrasya Programı Araştırma Görevlisidir.)
Seçkin Deniz, 07.11.2019, Sonsuz Ark, Çeviri, Çeviri ve Yansımalar
Sonsuz Ark'tan
- Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur.
- Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
- Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark Manifestosu'na aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.