"Suriye'ye savaşmaya giden Hizbullah mensupları cehenneme gidecek"
Tufeyli:
"Suriye Şiilerinin hiçbir zaman korunmaya ihtiyaçları yoktu. Tehlike içinde değillerdi. Onları biz bataklığın içine soktuk! Bugün Şiiler bizim hatalarımız yüzünden tehlike altında. Biz sebep olduk. Suriye'de Şiilerin başına gelebilecek en ufak zararın sorumlusu biziz. Onların başını derde sokan biziz. Acı çekmelerine biz sebep olduk. Suriye Şiilerinin bizlerin ne yardımına ne de desteğine ihtiyaçları var.
Seyyide Zeynep Türbesi için de aynı. Taşlarının hiç kimse tarafından korunmasına ihtiyaç yok. Biz Seyyide Zeyneb'i seviyoruz da Sünniler nefret mi ediyor zannediyorsunuz? Seyyide Zeynep bütün Müslümanlar için saygıdeğerdir."
Yapmak istediklerini gizlemek için Seyyide Zeyneb türbesini koruma veya Suriye'deki Lübnanlıları, Şiileri korumak gibi propagandalar için bahaneler üretiyorlar. Bu bahaneler, basit insanları aldatmak için bir taktik. Esasında öyle değil. Esas mesele Suriye rejimini korumak. Halkını öldüren suçlu, zalim rejimi korumak için savaşıyorlar.
Nasıl olur da rejim kendi halkını her türlü silah ve füzelerle bombalar! Ama işgal altındaki Filistin'e (İsrail'e) bir tek füze dahi atmışlığı yok! Burada bir soru sormak istiyorum. Yaşananlardan kim istifade etmektedir? İsrail. Yani bugün biz İsrail'in menfaatlerine hizmet etmiş oluyoruz. Suriye'de savaşa dahil olmamız İsrail'e fayda sağlıyor.
Daha beter... Açık olalım: İki taraftan birinin savaşı kazanmasına müsaade etmezler! İki tarafta kaybetsin, ümmet yıkıp yok olsun istiyorlar, amaçları bu. İsrail gibi Batı ve ABD de. Hepsinin çıkarları aynı. Birbirimizi kırıp parçalayalım istiyorlar. Lübnan'dan Suriye'ye mezhep çatışmaları bitmesin istiyorlar. Bu onlara yapabileceğimiz en büyük iyiliktir ve dünyanın gözünde her zaman önemsiz olacağız. Onlara ne kadar büyük hizmet ettğimizi hayal edebiliyor musunuz? Görün ey İranlı yöneticiler. kutsal Kudüs'ü işgal eden ümmetin düşmanı siyonistlerin çıkarlarına nasıl hizmet ediyoruz.
Hizbullah Suriyeli şiileri gerçek bir facianın içine attı. Suriye'de öldürülen her Şiiye Hizbullah sebep oluyor. Yıkılan her evde kesilen her ağaçta Hizbullah ve İran'ın sorumluluğu var. Suriye Şiilerini Lübnan ve bölgesindeki iğrenç mezhep savaşlarından uzaklaştırmak bizim sorumluluğumuzdu.
Orada bir halk var. Bir de zalim yönetici. Halk bu zalim yöneticiden kurtulmak istiyor. Onlara mani olmaya hakkımız yok. Biz İmam Hüseyin'in takipçileri olduğumuzu söylüyoruz ve ona yapılan haksızlığa ağlıyoruz. Hz.Hüseyin'den konuştuğumuzda zalime karşı ayaklandığını tekrarlıyoruz. Peki şimdi olan ne? Bu da zalime karşı bir ayaklanmadır.
Medya'da İsrail'e atıp tutuyoruz. Konuştukça konuşuyoruz. sonra genç direnişçileri ve silahları baska yerlere kurban ediyoruz. Bu gençler bizim için çok değerli. O gençlerin hayatları için çok endişe ediyorum. Onlardan birinin Suriye'ye gönderildiğini, öldürülüp cesedinin Lübnan'a gömülmeye geldiğini duyunca. Onunla beraber sanki ruhum da gömülüyor.
Bugün Hizbullah'ın yaptıklarından İsrail'in çok mutlu olduğunu biliyorum. Bazen insanlar bana İsrail Lübnan'a, direnişe karşı bir saldırı başlatabilir mi?" diye soruyorlar. Gülerek cevaplıyorum. Neden? Tersine Hizbullah Suriye'de savaşmaya devam ederse İsrail daha fazla korur Hizbullah'ı. Bizim bugün İsrail çıkarlarına hizmet ettiğimiz gibi hiç kimse hizmet edemez."
Subhi al-Tufeyli, gazetecinin "Fakat medyada Hasan Nasrallah'ın İsrail karşıtı söylemlerini görüyoruz. Son konuşmasında İsrail'i en ufak bir saldırısında önemli kurumlarını vurmakla tehdit etti" sözlerine şöyle karşılık verdi:
"İsrail hiçbir zaman Lübnan'a saldırmayı düşünmez. Tersine İsrail Suriye'de savaşan Hizbullah'ı daha çok korur. Çünkü onlar için Hizbullah ümmeti yok etmek noktasında pratik bir araç. Bildiğiniz gibi ABD ve Batı'nın arkasında İsrail var. Hiç kimsenin muhaliflere silah vermesine müsaade etti mi? Suriye rejimini kim korudu? Rejimin Suriye direnişi tarafından yıkılmasına kim mani oldu şimdiye kadar? Amerikalılar. Amerikalılar rejimin yıkılmasını istemiyor. Uzun yıllardır Suriye hapishanelerinde neler olduğunu çok iyi biliyoruz ama kimse bir şey demiyor. Genel bir komplo var. Dünya bu suça ortak hem Arap dünyası hem de diğer ülkeler."
Subhi al-Tufeyli, "Suriye'de öldürülen Hizbullah mensupları şehit sayılır mı?" sorusunu da şöyle cevapladı:
"Şehitliği nasıl hak ediyorlar? Müslümanların çocuklarını öldürdükleri için mi? Hangi hakla şehit oluyorlar? Onları terörize ettiği için mi, evlerini başlarına yıktıkları için mi? Filistin'in özgürlüğü için mi savaşa gittiler? Hayır şehit değiller. Cehenneme gidecekler. Kur'an'ın ayetleri açık." Timeturk, 01.03.2020
Seçkin Deniz, 04.03.2020, Sonsuz Ark, Düşünce Dünyası'ndan,
Sonsuz Ark'tan
- Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur.
- Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
- Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark manifestosuna aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.