24 Nisan 2020 Cuma

SA8539/AŞ108: Türkiye Güçlü; Covid-19 Katılıkları Ezip Geçiyor

"İşimiz hiçbir zaman kolay olmadı, büyük bir devlet olmak da kolay değil; ancak bugün Covid-19 salgını sonrası Türkiye somut olarak dünyanın geri kalanından ayrışmış durumda ve ABD, Avrupa Birliği, Rusya ve Çin dahil her ülkeye insanî ve stratejik liderlik yapıyor."


İnsan her şeye alışıyor, akıp giden günlerin çiğneyip geçmediği hiçbir katılık yok. Ölümün katılığı da hâkezâ. Kasım 2019’dan beri uzaktan, Çin’den yavaşça yaklaşarak gelen ve aklımızı, fikrimizi, gündemlerimizi kuşatarak ve hayatımızı günden güne büyüyerek meşgul eden ve her şeyimizi esir alan Covid-19 salgınıyla baş başayız. Bize ölümü hatırlatıyor salgın; ölümü ve esâreti. Ölümün katılığını ezip geçtiği gibi, esâretin katılığını da ezip geçiyor Covid-19; alışıyoruz.

Kime hesap soracağız? Bunun bir önemi yok; esiriz, ölüyoruz ve başımızdaki salgın gaflette yakalananları perişan ediyor. Zengin-fakir, kadın-erkek, siyah-beyaz, dinli-dinsiz ayırmayan bu salgının öldürücülüğü yüksek değil, ancak hızla yayılması bütün sağlık sistemlerini felç ediyor ve hastalar herhangi bir tedaviye ulaşma imkanlarını kaybediyorlar.

Batılı ülkelerde aşırı sıkışmadan, ekipman yetersizliğinden ve yüksek maliyetlerden dolayı yeterince sağlık hizmeti üretilemiyor. Erdoğan’ın bir tasarımı olarak Şehir Hastahaneleri Türkiye’nin salgınla mücadelesinde aktif rol aldılar ve Türkiye’nin muhtemel sıkışmalarla bozguna uğramasına engel teşkil ettiler. Gelişmiş Batılı ülkeler bunu aşamadılar ve çaresizliklerle çözüldüler.

Salgın’ın kaynağı ya da Coronavirus-Cov-2 (Covid-19) virüsünün doğal mı laboratuarda mı üretildiği gibi tartışmalar önemli, ancak âcil olan ayakta kalmayı başarmaktı. Türkiye gün gün salgını kontrol altına alarak özgüvenini bir üst basamağa taşıyor, vatandaşlarını herhangi bir dış kaynaklı aşı bağımlılığına ya da tasma benzeri teknolojik takip cihazlarına mahkûm etmek istemiyor.
Durum analizi yapabilmek için bazı istatistiklere bakmak gerek.

11 Mart 2020’de ilk vakanın tespiti sonrası bugün, 101.790 vaka ile 2.491 insanımız öldü 1.816’sı yoğun bakımda, 18.491 insanımız da iyileşti. Reuters verilerine göre, Dünya’da 212 ülkeye yayılan Covid-19 salgınından 22-23 Nisan 2020 itibarı ile en az 2,647,153 kişi hastalandı, 684.287 kişi iyileşti ve en az 184.910 kişi öldü. Dünya Sağlık Örgütü, Covid-19’u 11 Mart 2020'de salgın olarak tanımladı.

Dünya’nın en gelişmiş ülkesi, süper devleti ve tek hegemonu ABD’de 842.391 vaka ve en az 47.579 ölüm var, Çin (4633), Almanya (5013), İngiltere (18.100), Fransa (21.340), İtalya (25.085), İspanya (22.157), Belçika (6.490), Hollanda (4177), Brezilya (2924), İran (5481) bildirmiş durumda. Rusya’da durum gittikçe ağırlaşıyor.

Peki ayakta kalan kim? 

Görünüşe göre Türkiye dışında ayakta kalan ülke yok. ABD-Avrupa ve Avrupa-Avrupa Maske Savaşları dünya gündeminde gelişmiş Batı’nın çıkarları söz konusu olduğunda nasıl zorbalaştığını, vahşileştiğini ortaya koyuyor, ruhlarını şeffaflaştırıyordu. Buna şahit olduk bütün dünya olarak.

Türkiye, tarihinden, dininden, kültüründen, geleneklerinden gelen yüksek ahlakî özellikleri dolayısıyla hem ayakta kaldı hem de salgınla mücadelede örnek olacak stratejiler geliştirerek çok hızlı hareket etti ve dünyanın gelişmiş gelişmemiş bütün ülkelerine yardım elini uzattı. Bunun için Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliği dost-düşman herkes tarafından tescil edildi.

Türkiye'nin Coronavirus salgınında başka Çin olmak üzere, diğer ülkelere verdiği destek ve gönderdiği yardımlar sık sık dünya basınında gündeme geldi. İtalya ve Fransa salgının başlangıcında, kendi ihtiyaçlarına odaklandığı dönemde Türkiye’den maske umudu ile yayınlar yaptılar, İngiltere medyası günlerce Türkiye’den gelen ve gelecek olan yardımları birinci haber olarak işledi.

İlk anda Covid-19 test kiti sıkıntısı çekilen dünyada Türkiye Savunma Sanayii Başkanlığı desteğiyle, 60 dakika altında sonuç veren yerli Coronavirus test kiti geliştirdi. Bu yüksek hassasiyetli test kiti sayesinde, tanı, sahada ve hızlı olarak koyulabiliyordu.

Ardından Solunum cihazı sıkıntısı ortaya çıktı. Türkiye 14 günde en gelişmiş teknolojiye sahip yerli solunum cihazı geliştirdi ve 20 Nisan’da Erdoğan tarafından açılışı yapılan Başakşehir Şehir Hastanesi’nde kullanıma sunuldu.

Durum net olarak şöyleydi:

15 Nisan 2020’de, 104 ülkeden yardım talebi olduğunu belirten Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Kendimizin tıbbi ekipman ihtiyacı olmasına rağmen İngiltere, İtalya ve İspanya gibi önemli müttefiklerimizin de aralarında bulunduğu 34 ülkeye yardım elimizi uzattık" dedi. Bu açıklamadan sonra da yardımlar devam etti ve en az 40 ülkeye ulaştı.

Maske, biyolojik tehlike tulumu, tek kullanımlık koruyucu kıyafet, önlük, koruyucu gözlük, eldiven, antiseptik ve COVID-19 test kiti gibi ürünler de yine en çok dağıtılan ürünler arasındaydı.

Türkiye’nin NATO aracılığıyla yardım yolladığı ülkeler arasında İngiltere, İspanya, İtalya, Bosna-Hersek, Kuzey Makedonya ve Karadağ da yer alıyordu. NATO açıklamasına göre Türkiye, İspanya ve İtalya’ya toplam 450 bin maske yolladı. Ayrıca İngiliz yetkililer ülkeye ulaşan iki askeri kargo uçağının bir tanesinin içerisinde 250 bin adet kişisel koruyucu ekipman bulunduğunu belirtti.

Türkiye kendi sınırları içerisinde maske dağıtımına devam ederken, aynı zamanda yurtdışına da üç katlı cerrahi maske, ENI149, N95 ve bez maske gibi farklı özellikte maskeler gönderiyordu. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın açıklamasına göre, Türkiye’den iki milyon maske talep eden Almanya’ya da bu ürünlerin yakın zamanda satılması planlanıyordu.

Aralarında Özbekistan, Sri Lanka, Moğolistan, Uganda ve Macaristan’ın da bulunduğu birçok ülkede ise Türkiye yerel imkanlarla maske üretimini destekliyordu. Covid-19 testleri de yardım olarak yurtdışına gönderilen ürünler arasındaydı; bugüne kadar Kolombiya’ya 26 bin 250, Sırbistan’a bin 500 ve İran’a bin adet test gönderildi. Ayrıca talep doğrultusunda ABD’ye de 500 bin test satıldı.

Bütün bunlara hep beraber şahit olduk, ülkemizi bugünlere taşıyan Erdoğan’ın ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin Türkiye’yi hareket hızı yüksek ve etkin bir küresel güç haline getirdiğini gözlerimizle gördük. Bu pozitif algı bize şunu öğretiyor; salgın sonrası Türkiye, 1945 sonrası kurulan eski Dünya Düzeni’nin sona erdiğini dillendirerek Yeni Dünya Düzeni kuracak etkili bir güçlerden biri haline gelecek.

İşimiz hiçbir zaman kolay olmadı, büyük bir devlet olmak da kolay değil; ancak bugün Covid-19 salgını sonrası Türkiye somut olarak dünyanın geri kalanından ayrışmış durumda ve ABD, Avrupa Birliği, Rusya ve Çin dahil her ülkeye insanî ve stratejik liderlik yapıyor.

Covid- 19 salgını, ölümün, esâretin katılığını ezip geçtiği gibi küresel hegemonların emperyalist katılıklarını da ezip geçiyor.

Bizler sabırla, küresel hegemonların birer tetikçisi olarak çalışan hemen her yapının, grubun, derneğin, partinin Erdoğan’ın ayaklarına dolanma çabalarını da izliyoruz. Covid-19 onların cazgır, müfteri, yalancı, terörist saldırganlığını da herkesin gözü önünde teşhir ediyor ve iğrenç yüzlerini kendi taraftarlarının da görmesini sağlayarak düşmanlığın sebeplerinin temeline yerleştirilen muhalif katılığı paramparça ediyor.

2023 ve sonrası Allah'ın izniyle Erdoğan liderliğinin zirveye ulaştığı bir yıl olacak. İnsanlar her şeye alıştığı gibi, Dünya da Türkiye'ye alışıyor...



Arif Şahin, 24.04.2020, Sonsuz Ark, Şaşkınların Tarihi 108


 Sonsuz Ark'tan
  1. Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur. 
  2. Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
  3. Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark Manifestosu'na aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.

Seçkin Deniz Twitter Akışı