28 Şubat 2021 Pazar

SA9098/SD1984: "eski-yeni"

Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk


...eski
nâdide bir yelek
bir kurdela mıydı kırmızısından
aklıma takıp kuşandığım,
hükmüne dair
hüküm mü koymuş kadı
içine bakıp, içime kandığım...

SA9097/SD1983: Biden’ın Kabusu Çin Olabilir

Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

 Sonsuz Ark'ın Notu:
Çevirisini yayınladığımız analiz, Oregon'da bir çiftlikte büyüyen, Harvard'dan mezun olan, Oxford Üniversitesi'nde Rhodes bursiyeri olarak hukuk okuyan, Kahire'de Arapça eğitimi alan, birçok dil konuşan ve 2001'den beri The New York Times'da köşe yazarlığı yapan Nicholas Kristof'a aittir ve ABD-Çin ilişkilerine odaklanmaktadır. Yazarın, özgeçmişindeki bu renkli(!) detayların köşe yazarlığı için çok fazla olduğuna dikkat çekerek yaptığı (Çin'e karşı dengeli olmaya yönelik) uyarıları okuduğunuzda, stratejik analizler yapan bir CIA ajanı ile ya da CIA tarafından seçilmiş bir gazeteci ile karşı karşıya olduğunuzu düşünebilirsiniz. Çin Komünist Partisi (ÇKP) Küresel Satanist Çete'nin basit bir aparatıdır; yazarın seçtiği başlık bile açık bir tehdit içermektedir: 'Biden’ın Kabusu Çin Olabilir' Analizi dikkatle okumanızı ve Çin'in bütün dünyada sürdürdüğü politikaların tamamının ABD ile eşgüdümlü bir şekilde yürütüldüğünü anlamanızı umuyoruz. ABD'nin resmi yayın organı VOA'nın 24 Şubat 2021'de yayınladığı haber-yorumdan bir alıntı ile dünyaya teknoloji ihraç eden ABD'nin basit olmayan bir partneri olarak Çin'in pozisyonunu netleştirebiliriz: "Peterson Uluslararası Ekonomi Enstitüsü'nden Chad Bown'un 2020'de yaptığı bir araştırmaya göre Çin, küresel çapta tüm akıllı telefonların yüzde 90'ını, akıllı televizyonların yüzde 67'sini, bilgisayarların ise yüzde 65'ini imal ediyor." Sizce de bu durum fazlasıyla tuhaf ya da yanlış görünmüyor mu? Çin sosyalist ÇKP ile bu güce ulaşmış olamaz. Nicholas Kristof, ABD Başkanı Joe Biden'a 'Sıcak Savaş' yerine 'Soğuk Savaş' önerirken basit bir işlevi yerine getiriyor: Satanist Küresel Çete'nin yeni merkezi olan Çin-Hindistan Ekseni'nin hırpalanmasını istemiyor. Aksi halde, zımnen "Çin'le savaşırsak kaybederiz" diyen bir gazetecinin vatan haini olarak yargılanması gerekirdi.
Seçkin Deniz, 28.02.2021

Biden’s Nightmare May Be China
"Mitch McConnell ile uğraşmanın zor olacağını mı düşünüyorsunuz? Pervasız bir Xi Jinping'i yönetmek daha da zor olacak."

Söylenecek ilk şey, Çin ile muhtemelen bir savaş olmayacağıdır.

Yine de eğer savaş olursa, Pratas veya Kinmen Adaları gibi çok az kişinin duyduğu karanlık bir yerde başlayabilir. Her ikisi de Tayvan tarafından kontrol ediliyor, ancak Çin'e daha yakınlar ve bazı Çinliler ve Amerikalılar, Çin Devlet Başkanı Xi Jinping'in Tayvan'a baskı yapmak için bir adayı veya diğerini işgal edebileceğinden endişe ediyor.

27 Şubat 2021 Cumartesi

SA9096/SD1982: Avraham Burg: "Yossi Beilin, Yahudi Devleti Gibi Bir Şey Yok!"

Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

 Sonsuz Ark'ın Notu:
Çevirisini yayınladığımız metin, eski Dünya Siyonist Örgütü ve İsrail Yahudi Ajansı başkanı, Knesset Başkanı ve Geçici İsrail Cumhurbaşkanı ve 1948'de bağımsızlığın ardından İsrail topraklarında doğan ilk Knesset Başkanı, Knesset üyesi, Soros destekçisi, İsrailli yazar, politikacı ve iş adamı Avraham "Avrum" Burg' aittir ve İsrail'in Irkçı Siyonist politikacılarına ve ırkçı politikalarına odaklanmaktadır. İsrail gazetesi Haaretz'in: Bir Siyonist Aristokrasi çocuğu, Yahudi Halkını Terk Etmek İstiyor. İsrail İzin Verecek mi? başlıklı haberinde sorduğu soru ile yazarın çevirisini yayınladığımız analizi birlikte değerlendirebiliriz: "Knesset sözcüsü, geçici başkan ve Yahudi Ajansı başkanı olarak görev yapan Avraham Burg neden İsrail'den Yahudi olarak kaydını iptal etmesini istiyor?"  
Seçkin Deniz, 27.02.2021


Yossi Beilin, There’s No Such Thing as a Jewish State

Yossi Beilin benim için neredeyse her şeydir (öğretmen ve ortak, sevgili dost ve meydan okuyan rakip. İsrail Hayom'daki son makalesi aramızdaki tartışmayı özetliyor) geniş Siyonist kamp ile henüz yeni İsrail solu olacaklar arasındaki dönüm noktasıdır.

26 Şubat 2021 Cuma

SA9095/KY1-CÇ761: Sonra Ne oldu?

Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

"Ha öğrendim de ne oldu? Hiç! Kahrolası ölüler hala yakamdan düşmediler. Sonra ne oldu? Ha!"

Evet, “Tamam bayım, sonra ne oldu?” diyeceğinizi biliyordum. Söylemiştim değil mi? Bildim mi bilmedim mi? Hadi söyleyin? Bildim! Ne denli inkâra kalkışırsanız kalkışın, inkâr için bin dereden su getirin, öyle diyeceğinizi bildim ve “Tamam bayım, sonra ne oldu?” diyeceksiniz, dedim değil mi? Gözlerinizi öyle belertmeyin? Şaşırmış gibi yapmayın! Duymazdan gelerek ne elde edeceksiniz? Bildim, söyledim ve işte siz de söylediniz. Yönelttiniz o soruyu. Niye şaşırmış gibi yapıyorsunuz? Hayır, sonradan söylemedim ki öyle söyleyeceğinizi. Daha siz demeden ne soracağınızı söylemedim mi? Üstüme iyilik sağlık! Bu nasıl pişkinlik! Kahretsin.

25 Şubat 2021 Perşembe

SA9094/SD1981: Afrika Boynuzu'nda Barışçıl Düzene Doğru

Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

Sonsuz Ark'ın Notu:
Çevirisini yayınladığımız metin, 2019'da Nobel Barış Ödülü'nü sahibi, Etiyopya Federal Demokratik Cumhuriyeti Başbakanı Abiy Ahmed'e aittir ve Başbakanı olduğu Etiyopya Hükümeti'nin ayrılıkçı ve etnik terör üreten Marksist-Leninist temelli Tigray Halk Kurtuluş Cephesi (Tigray People’s Liberation Front-TPLF)'ine yönelik operasyonlara odaklanmaktadır. Adiy Ahmed'in net hedefi açıktır: "TPLF'den arınmış bir Etiyopya, barışı ve kapsayıcı kalkınmayı destekleyecektir. İçsel olarak, 'Yeni Etiyopya'mız, Tigray'ın acı çeken insanları da dahil olmak üzere tüm kurucu gruplarımız arasında eşitliğe dayanacaktır. Dışarıdan, ulusal çıkarlarımızın komşularımızınkilerle ayrılmaz bir şekilde bağlantılı olduğunu kabul edecek şekilde hareket edeceğiz."
Seçkin Deniz, 25.02.2021


Toward a Peaceful Order in the Horn of Africa

"Etiyopya hükümetinin Tigray Halk Kurtuluş Cephesi karşısındaki zaferi yüksek maliyetli oldu ve kuzey Tigray'deki insani durum ciddiyetini koruyor. Ancak, yalnızca insani davranış normlarına bağlı bir hükümete sahip barış içinde bir Etiyopya bölge ve ötesinde yapıcı bir rol oynayabilir."

Etiyopya federal hükümeti tarafından üstlenilen operasyonlar, Tigrayan halkını Tigray Halk Kurtuluş Cephesi'nin (Tigray People’s Liberation Front-TPLF) onlarca yıldır yürüttüğü kötü yönetimden kurtardı. Bu, Etiyopya’nın geleceği ve Afrika Boynuzu ve ötesindeki rolü hakkında yeni umutların yanı sıra endişeleri de körükledi.

SA9093/SD1980: Seçkin Deniz Twitter Günlükleri 604 (21-25 Aralık 2019)

    Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

  “Tarih, yazanların değil yorumlayanların toprağıdır.”

  
(Lütfen Twitter tweet akış grafiğine göre, her günün tweetlerini aşağıdan yukarıya doğru okuyunuz, orijinalini aramak istediğiniz tweet metnini kopyalayınız, Twitter arama motoruna yapıştırıp arama yaptırınız.)
(21-25 Aralık 2019)  (Aralık 2019: 4.970 Tweet+Önceki Toplam: 395.006+4.970= 399.976 Tweet)

21 Aralık 2019
RT @stargazete: ABD Dışişleri yetkilisi: Libya'daki Rus paralı askerleri çatışmayı kanlı hale getiriyor https://t.co/XmfVFkwq0I

21 Aralık 2019
RT @euronews_tr: ABD Başkanı Donald Trump, Kuzey Akım 2'ye yaptırım kararını imzaladı

Rusya ve Almanya tepki gösterdi, inşaatı yürüten fir…

24 Şubat 2021 Çarşamba

SA9092/SD1979: "boşnak çocuğun kanında akislenen tarihî asaletin(!) rengi" /09.04.2004/ 206. patika

Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk


...gök rengi parlak zemin üzerine işlenmiş o kadar çok şey vardı ki...
...onlardan en belirgin olanları arap harflerinin en estetik duruşlarıyla yansıttıklarıydı...
...desenlerin arasındaki asaletin araplarla herhangi bir ilgisi yoktu...
...ilâhî kelâm'ın insanlara ulaşan yolu oradan geçiyordu sadece...
...osmanlı hattatlarının ömürlerini kattığı harflerin duruşunda, birileri karanlıktan gelen şeytanın sesine kulak vererek 'çağdışı şeyler' buluyorlardı şüphesiz...
...ama diğerleri o kadar doluyorlardı ki bu duruşta...
...hani, tarihten artakalan heykellerin ve tapınakların önünde dururken haz duyan ecnebilerin duygularına özenenleri kastetmekteyim...

SA9091/SD1978: Teksas ve Kaliforniya Kesintileri: Buz ve Ateşin Şarkısı

Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

 Sonsuz Ark'ın Notu:
Çevirisini yayınladığımız analiz, Wall Street Journal'ın Heard on the Street sütununun eski editörü, Financial Times'ın Lex köşesinin eski yazarı, yatırım bankacısı, enerji, madencilik ve emtiaları kapsayan bir Bloomberg Opinion köşe yazarı Liam Denning'e aittir ve 15-21 Şubat 2021 haftasında ABD-Teksas'ta yaşanan büyük elektrik kesintilerine  (ve yaşanan donmalara) odaklanmaktadır. Yazarın, "İnşa ettiğimiz şeyin nesiller boyunca iyi çalıştığını ancak şimdiki zamanlar için yapılmadığını kabul etmek daha zor. Yine de, giderek daha çok görüldüğü gibi, bulunduğumuz yer burasıdır." şeklindeki cümlesi liberal ve neoliberal kapitalizmin beslediği Amerikan hayat biçiminin artık sona erdiğini ve 21. yüzyıl için çözümler sunmadığını göstermektedir.
Seçkin Deniz, 24.02.2021

Texas and California Blackouts: A Song of Ice and Fire

"Her iki acil durumun da, ucuz veya kolay çözümlerin bulunmaması gibi ortak noktaları vardır."

Teksas'ın en iyi zamanlarda bile duymak isteyeceği son şey - ve şunlar bunlar değil - Kaliforniya ile ortak bir şeyi paylaşmasıdır.

Uzun hafta sonunda yaşanan kutup patlaması (aşırı soğuklar) sırasında Teksas elektrik sisteminde yaşanan muazzam arızanın nedenleri, şebekenin kendisi gibi, karmaşık ve geniş kapsamlı olmaya mahkumdur. Belki de rüzgar filosunun yarısı dönmeyi bıraktığı için, rüzgar enerjisine karşı bir dizi jeremiad (Jeremiad; Adını İncil'deki peygamber Yeremya'dan alan, genellikle düzyazı, ancak bazen şiir şeklinde, yazarın ciddi bir süreklilikle toplumun durumundan ve ahlaki değerlerinden tahkir tonunda acı bir şekilde yakındığı ve her zaman toplumun yakında çökeceği ile ilgili kehanetleri içeren uzun bir edebi eserdir.) bekleyebiliriz. 

23 Şubat 2021 Salı

SA9090/TG330: Köleliğin Şekillendiricileri: Plan - 1. Bölüm

    Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

Sonsuz Ark'ın Notu:
Çevirisini yayınladığımız analiz, Winter Oak Org internet sitesinde yayınlanmıştır ve "Küresel yönetici elit, "ekonomik totalitarizmi" yerleştirmeye çalışıyor; bu, Dünya'yı teknokrasiye, trans hümanizme ve hayatımızın her yönü üzerinde tam kontrole dayalı olarak düzenlemenin yeni bir yoludur." cümlesiyle özetlenebilecek insanların köleleştirilmesi olgusuna odaklanmaktadır. İçeriği dikkatle ve özenle incelediğinizde açık ve resmi kaynaklardan elde edilen ve hiç de gizli tutulma gereği duyulmayan  Dünya Ekonomik Forumu (WEF) ve ortaklarının tasarladığı şeytanî ardıl hedeflerin gerçekte neyi yansıttığını gözlemleyebileceksiniz. Umarız, komploların tam ortasında, içinde ve derinliklerinde ya da yüzeyinde yaşayan, ancak göz önünde cereyan eden komploları göremeyen, görmek istemeyen bütün insanlar, bu komploları teorilerle çözen dürüst insanların varlığına müteşekkir olmaları gerektiğini fark ederler.
Seçkin Deniz, 23.02.2021

SHAPERS OF SLAVERY: THE PLAN

“Şahit olduğumuz şey, kontrolde bir değişiklik ve yeni kontrol sistemlerinin mühendisliği. Öyleyse bunu bir darbe olarak düşünün. ”

Catherine Austin Fitts, Covid-19 gündeminin arkasında neyin yattığına dair gerçekleştirmiş olduğu mükemmel bir video röportajda böyle diyor. 2,7 milyon görüntülemenin ardından YouTube tarafından bu video kaldırıldı, ancak makalenin yazımı sırasında vimeo'da hala mevcuttu.

SA9089/SD1977: Amerika’nın Şanslı Tarihi Sona Eriyor

Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

 Sonsuz Ark'ın Notu:
Çevirisini yayınladığımız (Foreign Policy'de yayınlanan) metin, Harvard Üniversitesi'nde Robert ve Renée Belfer uluslararası ilişkiler kürsüsü profesörü Stephen M. Walt'a aittir ve Amerika Birleşik Devletleri'nin mevcut durumuna odaklanmaktadır. Başlıktaki hükmün gerekçelerinin sıralandığı bu analizin artık ABD'nin, kendi vatandaşları tarafından kanıksanmaya başlanan sonuna işaret ettiği açıktır. Türkiye, can havliyle kendisine her koldan saldıran Biden yönetimine karşı bu gerçeği göz önünde tutarak yürümeye devam etmelidir.
Seçkin Deniz, 23.02.2021


America’s History of Luck Is Running Out

"Ülkenin yükselişi, daha uzun sürmesi olası görünmeyen şanslı koşullardan kaynaklandı."

Amerika Birleşik Devletleri, modern tarihin en şanslı ülkesidir. Yerleşimcileri anavatanlarından zorlu bir deniz yolculuğuyla ayrılmış, bir dizi marjinal Avrupa ileri karakolu olarak başladı. Koloniler bağımsızlıklarını kazandıklarında, zayıf, fakir ve dik kafalıydı. Ancak bir buçuk yüzyıldan daha kısa bir sürede, bu 13 orijinal koloni Kuzey Amerika boyunca genişledi, bir iç savaştan sağ çıktı, Batı Yarımküre'deki diğer büyük güçleri sürdüler ve dünyanın en büyük ve en dinamik ekonomisini oluşturdular. Bu yükseliş, Soğuk Savaş'taki zaferin ABD'yi iktidarın zirvesinde yalnız bıraktığı 20. yüzyılın sonuna kadar durmadı. Kısa bir süreliğine.

22 Şubat 2021 Pazartesi

SA9088/SD1976: Sıkıntı (Roman); 2. Bölüm-Yer 13

        Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

"Bugün ‘Böğüren Buzağı’ Hollywood filmlerinde, dizilerinde, sanat-edebiyat eserlerinde somut olarak görülüyordu ve Yahudiler dahil bütün insanları dinsizliğe sürüklüyor ve nesnelere tapınır hale getiriyordu, bu ancak ve yalnızca Şeytanî bir saptırmaydı ve Şeytan, Allah’ın yoluna oturmuştu, insanları saptırıyordu."


‘Yer Yazarı’ Yahudi yazarlardan yaptığı alıntıları yorumluyordu ve analitik çıkarımlarda bulunurken de, antisemit ya da başka bir suçlamaya maruz kalmayacak netlikte, gerçek Yahudilerin de haklarına sahip çıkan yaklaşımını muhafaza ediyordu; Yahudilerin ve Yahudiliğin arkasına saklanan şeytanî entrikaları açığa çıkarmaya ve Samirî’nin ‘Şeytanî’ gerekçelerinin günümüze kadar sürdüğünü göstermeye çalışıyordu; bunu başarıyordu da:

21 Şubat 2021 Pazar

SA9087/SD1975: "değdiler; eskidiler"

Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk


ucu mavi gökyüzü
az kuzgunî buludu
ne ki değdi dedi ruhum
ne ki değmedi
derdini derde veren çaresize
tüm yerdekiler ile
tüm göktekiler
değdiler...

SA9086/SD1974: Navalny Putin'i Devirebilir mi?

Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

Sonsuz Ark'ın Notu:
Çevirisini yayınladığımız metin,  Eski Sovyet Lideri Nikita Kruşçev'in en büyük oğlu Leonid Kruşçev'in torunu, ABD vatandaşı, The New School Uluslararası İlişkiler Profesörü Nina L. Khrushcheva'ya aittir ve Rusya'da Putin iktidarına odaklanarak muhalif lider (!) Navalny'nin Putin'i devirip devirmeyeceğine yönelik olasılıkları değerlendirmektedir. Bir Türkiye ve Erdoğan düşmanı olarak Nina L. Khrushcheva satanist küresel çetenin bir parçası olarak analizler yapmaya devam etmekte ve satanist çete tarafından sahnede 'diktatör' olarak tanımlanan, ancak tam aksine halkları tarafından büyük oranda desteklenen Erdoğan, Maduro, Macaristan Başbakanı Viktor Orbán ve Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda gibi, halklarının çıkarlarını düşünen, satanist birer proje olarak din ve aile düşmanlığını, ahlaksızlığı, kürtajı ve LGBTİ gibi insan hakları ihlallerini ve insan ırkına saldırıları yaygınlaştıranlara karşı mücadele eden liderleri zayıflatmak ve iktidardan düşürmek için ABD ve Avrupa Birliği ile birlikte satanist yahudi Soros'un desteklediği sivil toplum kuruluşları maskesi altında organize edilen ve hepsi birer terör faaliyeti olarak yürütülen, ancak protesto olarak pazarlanan kanlı senaryoları desteklemektedir. Kuşkusuz Putin de, Polonya, Ukrayna, Gürcistan, Ermenistan, Mısır, Suriye, Libya, İran gibi ülkelerde, bahse konu satanist operasyonların bir figürü olarak üzerine düşen rolü oynamaktadır; analizde de tuhaf bir şekilde 'belirtildiği' üzere önceki protestolar Putin'in iktidarını güçlendirmesinin bir aracı olarak kullanılmıştı. Nina L. Khrushcheva, 'Navalny'nin de Rusya’nın kontrolden çıkan güvenlik hizmetlerinin bir projesi olduğunu' düşünenlerin olduğunu vurguluyor. Metnin, çerçevesi ve kapsamı ile bir akademisyenin bakış açısıyla değil, gerçeği çürütmenin nasıl mümkün hale getirilebileceği ile ilgili operasyonel bir talimatla kaleme alındığı bariz bir şekilde ortadadır. Putin'i eleştirir gibi görünen, ama Putin'in Navalny tarafından devrilemeyeceğini okurunun zihnine işleyen, bununla yetinmeyerek, Navalny'nin Rus devlet ajanı olduğunu ima ederek Putin'e destek veren bir anlam zemininde çalışan Nina L. Khrushcheva farkında olmadan Putin'in de kendisi gibi satanist küresel çetenin bir parçası olduğunu deklare etmektedir. Durumun şeffaf bir şekilde irdelenmesi ve Türkiye'nin sağlam, insana ve doğasına saygı duyan küresel politikalar üretmeye devam etmesi gerekmektedir. (Moskova Temyiz Mahkemesi, 20 Şubat 2021'de Aleksey Navalny'nin hapis cezasının onandığını duyurdu.)
Seçkin Deniz, 21.02.2021


Can Navalny Take Down Putin?

"2011-12'de Rusya'yı kandıran protestoların aksine, Vladimir Putin'in üçüncü Devlet Başkanlığına tepki olarak  bugünün protesto hareketinin karizmatik ve sempatik bir lideri var. Ancak Putin son on yılı polis devletini sağlamlaştırarak geçirdi ve iktidarı elinde tutmak için mevcut her aracı kullanmaya hazır."

Geçen yüzyılda Rusya’nın siyasi rejimlerinin yıkıldığı tartışmalı iki an var. 1917'de Bolşevik Devrimi, ülkenin sarsıntılar yaşayan monarşisini devirdi. Ve 1991'de, Marksist-Leninist muhafazakarlar tarafından reformist Mikhail Gorbaçov'a karşı yapılan başarısız darbe girişimi, sallanan Sovyetler Birliği'nin çöküşünü hızlandırdı. Son haftalarda Rusya'yı kasıp kavuran protesto dalgası başka bir rejim değişikliğinin habercisi mi?

20 Şubat 2021 Cumartesi

SA9085/SD1973: Liberal Demokrasinin Solan Işığı

Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

 Sonsuz Ark'ın Notu:
Çevirisini yayınladığımız metin, 2000 yılında “finansal gazeteciliğe hizmetlerinden dolayı” CBE (Commander of the British Empire-İngiliz İmparatorluğu Komutanı) ödülüne layık görülen, Financial Times'in Londra baş ekonomi yorumcusu Martin Wolf'a aittir ve dünyada zayıflayan ve itibar kaybeden liberal demokrasiye odaklanmaktadır. Yazarın 'finansal gazeteciliğe hizmetlerinden dolayı' aldığı ödülün aslında 'satanist liberal kapitalizme hizmetlerinden dolayı' efendileri tarafından verildiği açıktır, satanist sermayenin tetikçisi olan Financial Times'ın baş yorumcusu olarak kaleme aldığı aşağıdaki metin bunun tereddütsüz kanıtlarını içermektedir. Her türlü dinî, millî ve ahlakî değere düşman olanların temsilcisi ve Satanizmin hizmetkârı olarak yarım asırdır siyasetin içinde bulunan Biden'ı destekleyen; Türkiye ve Brezilya gibi, 'zayıflamış demokrasi' olarak tanımladığı ülkelerde uyguladıkları politikalarla kendi millî çıkarlarını korumak için çabalayan  liderlerini 'demagojik otoriter kapitalizm'le suçlayan 'finansal tetikçi'nin nasıl düşündüğünü anlamak artık eskisi gibi bin bilinmeyenli denklem çözmeyi gerektirmemektedir; satanist liberalizmin insana ve insanın doğasına, kadın-erkek biyolojisine ve insanların çocuklarına yaptığı doğrudan saldırılar ve köleleştirme stratejisi apaçık bir şekilde bütün insanlar tarafından gözlemlenebilmektedir. Bir propaganda metni olarak hemen her sözcüğü tasarlanmış olan bu metnin dikkatle okunması ve Türkiye'deki PKK-FETÖ-DHKP-C-DAEŞ- LGBTİ terörünün destekçisi olarak gözü dönmüş bir şekilde siyasetin, medyanın, ekonominin, bürokrasinin, akademinin, sinema-tv-sanat dünyasının hemen her yerine çöreklenmiş olan saldırgan ve vahşi satanistleri görebileceksiniz.
Seçkin Deniz, 20.02.2021


The fading light of liberal democracy
"Pluto-popülistlerin, seçmenleri ekonomik çıkarlarına aykırı davranmaya ikna etmek için kimlik sorunlarını kullanma stratejisi işe yarıyor."

"Bu yüzyılda ilk kez, 1 milyondan fazla nüfusa sahip ülkeler arasında, artık demokratik olmayan rejimlere göre daha az demokrasi var." Bu ağırbaşlı cümle, Oxford Üniversitesi tarihçisi Timothy Garton Ash tarafından "Liberalizmin Geleceği" üzerine yazılan bir denemede kaleme alındı. Gözlem, Stanford Üniversitesi'nden Larry Diamond'ın "demokratik durgunluk" olarak adlandırdığı şeyi yansıtıyor. Joe Biden'in ABD başkanı olarak seçilmesi bir rahatlama sağlıyor. Ancak bu hikaye henüz bitmedi.

19 Şubat 2021 Cuma

SA9084/KY1-CÇ760: Nalbant Nafi’nin Hazin Öyküsü

Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

"Kapı niye açıksa, unutkanlık işte unutmuşlar kapının zırzasını vurmayı. Mediha bir taraftan kızı Melek bir taraftan çığlık çığlığa.."

Mart ayının son pazarıydı. İkindi geçmiş, akşam namazına birkaç saat kalmıştı. Elli beş yaşındaki Kahveci Refik sobaya bir iki kürek kok kömürü atıp sobayı harlandırdı. Kahvehanede kendinden başka kimse yoktu, yoktu ama sürekli müşterilerden yaşına yakın, yaşından büyük cami cemaatinden birkaç arkadaşı neredeyse damlardı kahvehaneye. Gelecek olanların;

18 Şubat 2021 Perşembe

SA9083/SD1972: New Start Anlaşması'nın Uzatılması Sonrası Nükleer Modernizasyon'la İlgili Sorular Yaklaşıyor

Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

Sonsuz Ark'ın Notu:
Aşağıda çevirisini yayınladığımız metin Defense One'ın teknoloji editörü Patrick Tucker'e aittir ve ABD ile Rusya arasında yürürlükte olan Yeni Stratejik Silahların Azaltılması Anlaşması (Yeni START)'ına odaklanmaktadır; anlaşma 5 Şubat 2021'de sona ermeden 2 gün önce, 3 Şubat 2021'de Moskova'nın ardından Washington'ın da onaylamasıyla 5 yıl uzatıldı. ABD'nin Sovyet Rusya ile 1991'de ve Rusya Federasyonu ile 1993'te imzaladığı Stratejik Silahların Azaltılması Anlaşmaları’nın (START 1 ve START 2) uzantısı niteliğindeki "Yeni START" anlaşması, Washington ile Moskova arasındaki yürürlükteki son nükleer anlaşma niteliğini taşıyor. ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, “Başkan Biden, Amerikan halkını nükleer tehditlerden koruma taahhüdü kapsamında bu anlaşmayı 5 yıl uzatmıştır.” denildi. Anlaşma kapsamında Rusya’nın kıtalararası balistik füzeleri, denizaltından fırlatılan balistik füzeleri ve bombardıman uçaklarının sınırlandırılacağı; ABD'li müfettişlerin Rus nükleer tesislerini görme olanağına sahip olduğu açıklandı. Anlaşmanın yeni geçerlilik tarihi 5 Şubat 2026 oldu. Analiz, erken tarihli olsa da fikir vermesi açısından faydalı olacaktır diye umuyoruz.
Seçkin Deniz, 18.02.2021


Nuclear Modernization Questions Loom After New START Extension

"Anlaşmanın uzatılması, sınırlarının yanı sıra güçlü yönlerini de vurguluyor."

Biden yönetiminin New Start Anlaşması uzatma (genişletme) kararı, en azından önümüzdeki beş yıl için stratejik bir nükleer silahlanma yarışına engel oluyor, ancak Rusya'nın yeni hipersonik füzelerinde ve daha küçük taktik nükleer silahlarında pek çok başka zorluk var.

SA9082/SD1971: Seçkin Deniz Twitter Günlükleri 603 (16-20 Aralık 2019)

    Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

  “Tarih, yazanların değil yorumlayanların toprağıdır.”

  
(Lütfen Twitter tweet akış grafiğine göre, her günün tweetlerini aşağıdan yukarıya doğru okuyunuz, orijinalini aramak istediğiniz tweet metnini kopyalayınız, Twitter arama motoruna yapıştırıp arama yaptırınız.)
(16-20 Aralık 2019)  (Aralık 2019: 4.970 Tweet+Önceki Toplam: 395.006+4.970= 399.976 Tweet)

16 Aralık 2019
RT @yenisafak: Cumhuriyet Halk Partisi Urla Belediye Başkanı İbrahim Burak Oğuz, Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (F…

16 Aralık 2019
RT @GundemFransa: Fransa'da bu adama 20 yıl boyunca iş yerinde Muhammed yerinde Antoine ismi kullanılmasına zorlamışlar. En sonunda isyan e…

17 Şubat 2021 Çarşamba

SA9081/TG329: İngiltere Öjenik Hareketine Bağlı Oxford-AstraZeneca Aşısı Geliştiricileri- III

    Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

Sonsuz Ark'ın Notu:
Çevirisini yayınladığımız analiz, RT AMERICA'nın eski bir segment üreticisi, Çocuk Sağlığı Savunması araştırmacı muhabiri, Washington DC'de yaşayan gazeteci Jeremy Loffredo ve 2017'den 2020'ye kadar Mint Press News'de kadrolu yazarlık ve kıdemli araştırmacı muhabirliği yapan The Last American Vagabondyazarı, araştırmacı ve gazeteci Whitney Webb'in ortak çalışmasıdır ve Bill Gates'in de bir parçası olduğu Oxford-AstraZeneca Aşısı Geliştiricileri'nin 'insan türlerini geliştirme bilimi' yoluyla, arzu edilen spesifik kalıtsal özelliklere sahip insanları eşleştirerek “daha iyi özelliklere sahip bir insanlık” elde edebilmeyi amaçlayan İngiltere Öjenik HareketiBritish Eugenics Society ile bağlarına odaklanmaktadır.
Seçkin Deniz, 17.02.2021

Developers of Oxford-AstraZeneca Vaccine Tied to UK Eugenics Movement

Galton Enstitüsü: Yirmi Birinci Yüzyıl İçin Öjenik

Hem Wellcome Trust hem de Adrian Hill, Avrupa'nın en kötü şöhretli öjeni topluluğu olan İngiliz Öjeni Topluluğu ile yakın bir ilişki içindedir. Öjeni Derneği, 1989'da Galton Enstitüsü adını aldı;  öjeniği  sık sık "ırksal varlığın iyileştirilmesi bilimi" olarak tanımlayan, öjeniğin sözde babası Sir Francis Galton'a saygı gösterisinde bulunan bir isim.

SA9080/SD1970: Afganistan'dan Çekilme Zamanı

Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

 Sonsuz Ark'ın Notu:
Çevirisini yayınladığımız metin, Cato Enstitüsü’nde Savunma Politikası Çalışmaları eski Direktörü, Savunma Öncelikleri kıdemli çalışanı,  Savunma ve İç Güvenlik Bakanlığı'na çalışan Politika ve program analisti ve üst düzey yönetici olarak otuz yıldan fazla deneyime sahip, Winning the Un-War: A New Strategy for the War of Terrorism kitabının yazarı Charles V. Peña'ya aittir ve ABD'nin tamamen Afganistan'dan çekilmesi gerekliliğine odaklanmaktadır. Analistin, askerî işgalin Müslüman dünyasında ve Afganistan'da büyük bir öfkeye neden olduğunu ve Amerika için artık bir anlam ifade etmediğini belirtmesi ve teklifini netleştirme biçimi dikkat çekicidir: "'Kendi kaderini tayin etme' ilkemize sadık olmalı ve Afgan hükümetinin gerçekten egemen bir hükümet olarak hareket etmesine ve kendisi için kararlar almasına izin vermeliyiz; bunlar bizim alacağımız kararlarla aynı olmasa bile. Tek gerçek kriterimiz, Afganistan'daki hükümetin - Taliban'ı içerse bile - Amerikan vatanına saldıracak terörist gruplara destek ya da sığınak sağlamaması olmalıdır." ABD'nin karanlık operasyonlarının merkezlerinden biri olan RAND Cotrporation'un sosyal medya hesabından paylaşılan 15 Şubat 2012 tarihli tweetinde son durum şu şekilde ifade ediliyor: "Taliban ve Afgan hükümeti henüz ortak bir gündem üzerinde anlaşmaya varmadı, ancak ABD'nin Mayıs ayına kadar güçlerini tamamen çekmesi bekleniyor." Türkiye, Afganistan'a olan ilgisini daha geniş bir stratejik çerçeveye oturtma zamanının geldiğini fark etmekte gecikmemelidir. "Afgan halkı, ülkedeki kaosun sürdürülmesinin sebebi olarak Amerika'yı görüyor. Afgan hükümetine ve Taliban'a özgür irade verilirse uzlaşma mümkün" diyen Afganistan'ın Tahar Vilayeti Milletvekili Hamiduddin Yoldaş ekliyor: "Türkiye'nin Afganistan'da daha aktif olmasını ve söz hakkı olmasını, olaylarla daha yakından ilgilenmesi hatta yön vermesi gerektiğini düşünüyoruz."
Seçkin Deniz, 17.02.2021

Time to Withdraw From Afghanistan

ABD Kongre Binası'nda Başkan Donald Trump'ın destekçileri tarafından koparılan fırtınanın ardından, Başkan seçilen Joe Biden'in göreve başlaması için güvenlik önemli ölçüde arttı. Etkinlik için 20.000'den fazla Ulusal Muhafız bekleniyor. Bu, hem Irak'ta hem de Afganistan'da konuşlandırılmış asker sayısının iki katından fazla. Bu yüzden, nüfusu 700.000'in üzerinde olan yaklaşık 61 mil karelik Washington, D.C.'yi korumak için bu kadar asker gerekiyor. Afganistan, 36 milyondan fazla nüfusu ile yaklaşık 250.000 mil karedir. O halde neden bu kadar çok politika yapıcı ve uzman, Afganistan'daki küçük bir ABD askeri birliğinin o ülkedeki şiddeti bastırmada bir fark yaratacağı konusunda ısrar etmeye devam ediyor? Bunun olmayacağı ve Afganistan'da asker bulundurmanın ABD ulusal güvenliği için gereksiz olduğu açıktır.

SA9079/SD1969: "menfaat yetmezliği" /16.04.2004/ 207. patika

Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk



...insanın herhangi bir 'şey'e ilgisi, ihtiyaç duyduğu sürece sürer...
...menfaatlerini önde tutar insan...
...önde tuttuğu için, yularları menfaatin ellerine bağlıdır...
...o nereye giderse, insan oradadır; aklıyla, bedeniyle, ruhuyla...
...bu hususta söylenebilecek şeyler fazla değil nihayetinde...
...alışılagelmiş ve normalleşmiş 'menfaat formları' için galiba insanın yaratılış vasıflarını kabullenmek yetecektir...
...ondan sonrası için zaman ayırmaya belki ihtiyaç bile yoktur...
...desek;

16 Şubat 2021 Salı

SA9078/SD1968: Kaybederek Öğrenin: Yapay Zekayı Önce OPFOR'a Verin

Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

Sonsuz Ark'ın Notu:
Çevirisini yayınladığımız yorum, Breaking Defense yazarı Syndey, J. Freedberg'e aittir ve Yapay Zeka ve dronların (SİHA-İHA) savaşların akışını nasıl değiştirdiğine odaklanmaktadır. Türkiye'nin Libya, Suriye ve Karabağ'da SİHA teknolojisi ile düşmanın tanklarını, zırhlı araçlarını, hava savunma sistemlerini ve askerlerini paçavraya çevirdiğini gören Avrupalı analistlerin yanı sıra, dünyanın süper gücü Amerika Birleşik Devletleri'nin generallerini ve askerî analistlerini de endişelendirdiği, hatta paniğe sürüklediği anlaşılmaktadır. İsrail ve Rus dronlarının çerez olarak dahil edildiği yorumda açık ve net olan Türkiye'nin SİHA-İHA teknolojisi ile elde ettiği zaferdir ve bu zaferler İngiliz savunma bakanının söylediği gibi savaş tarihini değiştirecek niteliktedir. Amerika'nın Sesi (VOA) Türkçe'nin, 14 Ekim 2020 tarihli analizinde, "Türkiye’nin üretttiği insansız hava araçları, Dağlık Karabağ’da Azerbaycan’ın operasyonlarında ciddi bir rol oynuyor. İnsansız hava araçları, Türk dış politikasının da bir parçası haline geldi. Bu nedenle de Türk İHA endüstrisi uluslararası kamuoyunun merceği altında. Türk üretimi insansız hava araçları, Dağlık Karabağ’daki çatışmalarda Azerbaycan güçleri tarafından kullanılıyor." denilirken,  BBC Türkçe'nin 12 Kasım 2020'deki haber analizinde de durumun net bir şekilde Avrupalıları endişelendirdiği görülüyor: "Askeri uzmanlar ve savunma analistleri, Dağlık Karabağ'da 44 gün süren çatışmaların Azerbaycan'ın lehine sonuçlanmasında ve savaş sahasında Ermenistan'a karşı üstünlük kurmasında silahlı ve silahsız insansız hava araçlarının (İHA) etkin bir şekilde kullanmasının önemli rol oynadığını düşünüyor, Dağlık Karabağ'ın, İHA ve SİHA'ların da önlem alınmadığı durumlarda ileriye dönük savaş ve çatışma ortamlarını nasıl etkileyebileceğini gösteren önemli bir örnek olduğunu belirtiyorlar. Ayrıca, bu savaşın ardından Türkiye'nin ürettiği İHA'lara olan talebin artabileceği yorumları yapılıyor." Çevirisini yayınladığımız yorum, SİHA-Yapay Zeka ile ilgili Amerikan yaklaşımının ne kadar 'korkak' olduğunu da yansıtmaktadır. Türkiye tarihi değiştirmeye başladığını adım adım ilan ederken de dostlarına güven düşmanlarına korku vermeye devam ediyor.
Seçkin Deniz, 16.02.2021


Learn By Losing: Give AI To OPFOR First

"Bir general, ABD birliklerine yapay zeka gibi yeni teknolojinin gücünü göstermenin en iyi yolunun eğitim tatbikatlarında yenilgiye uğramalarına izin vermek olduğunu söyledi."

Dronlar bölgesel çatışmalarda Ukrayna'dan Kafkasya'ya kadar konvansiyonel zırhlı kuvvetleri yok ediyor. ABD, gerçek hayattaki yenilgilere karşı onları aşılamak ve onlara uzaktan kumandalı silahların gücünü asla unutamayacakları bir şekilde öğretmek için savaştan önce askerlerinin bu tür felaketleri ilk elden yaşamasına izin vermeli mi?

15 Şubat 2021 Pazartesi

SA9077/SD1967: Sıkıntı (Roman); 2. Bölüm-Yer 12

       Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

"Film yapmak, tıpkı ticaret ya da reklam sektörü gibi bir Yahudi sanatıdır. Sinema sektörünün patronları onlardır."


Tahrif edilmemiş olan Tevrat'ın tanımları ve emirleri her Yahudi’yi, her Hristiyan’ı bağladığı gibi her Müslüman’ı da bağlar, çünkü Kur'an Allah tarafından gönderilen tüm kitaplara iman etmeyi emreder, ancak elimizde tahrif edilmemiş Tevrat yok, doğal olarak geçmişin üstün kılınmış Yahudilerinin hayal dünyasında yaşamaları sadece onları ilgilendirir, buna karşılık Siyonist Yahudilerin kendilerini çimenlerin üstündeki 'çiğ' ya da otları sulayan sağanak 'yağmur' olarak 'Tevrat' temelli dinî bir inanç ilkesini sürdürmekle görevli kılınmış gibi göstermeleri, dünyadaki bütün insanları ilgilendiren bir sorundur. Yahudilere, onları çelişkileri ile yüzleştirerek yardımcı olabiliriz.”

14 Şubat 2021 Pazar

SA9076/SD1966: Eski Bir Şey, Yeni Bir Şey- Something Old, Something New-

Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

 Sonsuz Ark'ın Notu:
Çevirisini yayınladığımız analiz, SAIS-Johns Hopkins Üniversitesi Henry A. Kissinger Küresel İlişkiler Merkezi'nin ilk direktörü ve Texas National Security Review dergisinin yayın kurulu başkanı Francis J. Gavin'e aittir ve Joe Biden'ın devraldığı Amerika Birleşik Devletleri yönetiminin karşılaşacağı iç ve dış zorluklara odaklanmaktadır. Analistin özgeçmişi ve Amerikan yönetimlerinde etkinliği açıkça görülen mevcut sınıfsal konumu ve gerçekten nesnel ve gerçeği örtmeyen kuşatıcı yaklaşımı ile dört adımda ortaya koyduğu metnin öğretici özelliği, ABD'nin yaşadığı derin sarsıntıyı, şu cümlede olduğu gibi, net bir şekilde yansıtmaktadır: "Açık olmak gerekirse, Amerika Birleşik Devletleri'nin -devletinin ya da toplumunun- amansız yükselişini sürdüreceğini ve birçok zorluğun ve yükünün üstesinden geleceğini tahmin etmiyorum." Analistin, önceki krizlerin Başkanlar tarafından değil, daha etkili güçler tarafından aşıldığını itiraf niteliğindeki, "Daha derin tarihsel güçlerin de oyunda olduğunu hatırlamak önemlidir. Soğuk Savaş, 1970'lerde Amerika'da ortaya çıkan güçlü teknolojik, sosyoekonomik ve kültürel güçler tarafından da kazanıldı." cümlesi ile "Bu dünya-tarihsel dönüşümlerin hiçbiri o dönemde Beyaz Saray'ın durum odasında ortaya çıkmadı, şekillendirilmedi veya açıkçası anlaşılmadı. Tarih, iki veya dört yıllık seçim dönemleriyle çok az ilgisi olan bir zaman çizelgesine göre karmaşık, birbirinden kopuk şekillerde gelişir." şeklindeki cümleleri ile birlikte okunduğunda Küresel hegemonyalarını Amerika Birleşik Devletleri üzerinden yürütenlerin daha önceki sayısız krizde olduğu gibi, (sanki Trump döneminde etkili değillermiş gibi), Biden yönetiminde kontrolü ele alacağını, "Birleşik Devletler'in, çoğu zaman yaptığı gibi, daha yavaş, daha verimsiz, olması gerekenden daha ikiyüzlü ve en üzücü biçimde, belki de olması gerekenden daha adaletsiz ve şiddetli bir şekilde bir şeyleri çözeceğini ve birlikte hareket edeceğini" söylemektedir. 'Birlikte hareket' etmek, asıl patronların emirlerini yerine getirmek anlamına gelmektedir; ancak bütün bunlara rağmen analistin, geçmişteki aksine örneklere rağmen, ABD'nin amansız yükselişini sürdüreceğine ve birçok zorluğun üstesinden geleceğine inancı yok. Biden yönetimi, 1945'ten beri süren, ancak Erdoğan'ın seçildiği, 2002 sonrası, Obama döneminde başlayan, Trump döneminde de devam eden Türkiye'ye karşı emredici, müdahaleci, kaotik, terör ve askerî darbe destekçisi stratejisinde değişikliğe gitmeyeceğini ortaya koymaktadır.  Dışişleri Bakanlığı'nın, 11.02 2021 tarihli açıklamasındaki ton doğru bir tondur: "Hiçbir devlet veya hiç kimse Türk mahkemelerine yargı süreçleri hakkında emir veremez." Geçmişten gelen ve halen devam eden ABD'nin FETÖ-PKK-DAEŞ-DHKP-C-YPG gibi terör örgütlerin verdiği destek uluslararası hukukun üstünlüğüne, insan haklarına ve demokrasiye zarar vermektedir. Türkiye, ABD'yi, Pensilvanya'da CIA koruması altında bulunan 15 Temmuz askerî darbesinin yerel aktörü FETÖ lideri Fetullah Gülen'i derhal Türkiye'ye iade etmeye, adil, şeffaf ve süratli bir yargılamaya destek vermeye, FETÖ-PKK-DAEŞ-DHKP-C-YPG gibi terör örgütlerine verdiği desteği geri çekmeye çağırmalı ve ABD'siz, ancak ABD ile doğrudan karşıt pozisyona düşmeme ustalığı ile yeni bir dönemin stratejik adımlarını atmakta bir an bile tereddüt etmemelidir.
Seçkin Deniz, 14.02.2021


SOMETHING OLD, SOMETHING NEW

Acı bir itiraf: 12 yaşındaki kızım Olivia'yı bir masa oyununda asla yenemedim. Satranç, Catan, Go, Ticket to Ride, Mancala; oyunun ya da şartların önemi yok, genellikle kolayca kazanıyor. Açıkçası, onu parçalara ayırmayı seviyorum ve apaçık zeki. Ancak bu noktada, bu benim için utanç verici. Şükran Günü boyunca, aile özellikle yüksek bahisli bir Harry Potter Clue turu oynarken, sonunda yeneceğimi düşündüm. Ben yeri, silahı ve suçluyu (doğru) tahmin etmek üzereyken, ilk önce o vurdu ve beni yumrukla dövdü. Daha sonra beni asık suratlı görünce,  "Baba, gerçekten kazanmana izin vermeyi düşündüm. Ama sonunda yapamadım. Görüyorsun, korumam gereken bir itibarım var." dedi. Büyük güçler kaybetmeyi sevmez. Aile oyunları, dünya siyaseti gibi, uluslararası ilişkiler kuramcılarının “kendi kendine yardım” dünyası dedikleri şeydir: Hayır işlerine izin vermezler; babaları için bile.

Seçkin Deniz Twitter Akışı