Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk
"CIA ve Pentagon buradaydı. NATO merkezi burada, neredeyse Amerika Birleşik Devletleri’nin bütün demiryollarının ve denizyollarının birleştiği Norfolk’taydı. Savunma şirketlerinin bir kısmı da buradaydı, biz de Fairfax merkezli şirketle Richmond’da görüşecektik."
Arka koltukta oturuyorduk. Yaktığı tepe ışığında ellerindeki evraklarla boğuşan Cevval’e, ‘Amerika’yı fethe, tıpkı İngilizler gibi, Virginia’dan başlayacağız’ dedim. Cevval tuhaf tuhaf yüzüme baktı. ‘Dalga mı geçiyorsun, biz hayatta kalmaya çalışıyoruz, anlaşma olmazsa batacağız, sen fetihten bahsediyorsun?’ dedi moralsiz bir ruh haliyle.
‘Çürümüş burası, çöküyor Cevval!’ dedim. ‘Herkes, her şirket mümkün olduğu kadar çok çalmak istiyor Pentagon’dan. Pentagon hem maddî olarak batakta hem de psikolojik üstünlüğünü kaybetmiş durumda. Savunma şirketlerinin hareket alanı bitmiş, dünyadaki bütün müttefikleri ile ilişkileri politik dağınıklık dolayısıyla kopuk. İngilizler, Fransızlar, Almanlar, İskandinavlar NATO’nun artık yirminci yüzyılda kaldığına inanıyorlar, herkes kendi ayaklarının üstünde durmaya çalışıyor. Bu da bizim avantajımız, biz yeni başladık ve teknoloji üretiyoruz. Başka şansları yok.”
‘Umarım dediğin gibi olur,’ dedi Cevval. ‘Niye Virginia?’
Bize pek anlatılmayan, daha doğrusu analitik bir tarih anlatımından yoksun eğitim sistemimiz yüzünden çok da merak etmediğimiz yerlerden anlatmaya başladım Virginia’yı. İnternette kaynak çoktu, ancak her şey o kadar dağınıktı ki derleyip bir bütün olarak yorumlamak ciddî bir çaba gerektiriyordu.
Amerikan yerlilerinin bu verimli ve sulak toprakları Mason Cizvitlerin rehberlik ettiği İspanyol gemileriyle ilk kez 1565 yılında karşılaşmıştı. Burada Powathan Konfederasyonu'nda ve Algonquin dilinde "Ruhu Beyaz Olan” anlamına gelen Opechancanough liderliğinde birleşen, Algonquin, Iroquois ve Siu dillerini konuşan yerliler 1572 yılına kadar İspanyollarla savaşmış ve onları püskürtmüştü.
Ne var ki bu zafere karşı yerliler yaklaşık on iki yıl sonra gelen acımasız İngilizlerin ellerinden kurtulamamışlardı. Hiç evlenmediği için "Bakire (Virgin) Kraliçe" lakabıyla anılan Kraliçe I. Elizabeth, Sir Walter Raleigh'nin 1584'teki seferinde işgal ettiği bu ‘Bakir’ kıyılara "Virginia" adının verilmesini istemişti. Londra Virginia Şirketi, 10 Nisan 1606'da Kraliçe’nin yayımladığı beratla kurulmuş, 1607'de Amerika’daki ilk İngiliz yerleşimi olan Jamestown sömürgeleştirilen bu toprakların ilk başkenti olarak hizmet etmişti.
Kraliçe’nin buraya gönderdiği ‘kelle hakkı’ olarak kişi başına yirmi hektar toprak verdiği İngilizlerin, İrlandalıların ve İskoçların yaklaşık dörtte üçü senetli kölelik yoluyla gelmişti. Şimdi bile Virginia nüfusunun yaklaşık beşte üçü aynı kökenlere sahipti ve işgal edilmiş bu topraklarda, yine Masonlar tarafından çıkarılan ve sona erdirilen Amerikan İç Savaşı’nda kölelik taraftarlarının oluşturduğu Konfederasyonun başkenti olan Richmond gibi yerlerde Protestan ve beyaz üstünlükçü hastalıklar yaygındı; sonraki iki yüz elli yıl boyunca bütün dünyaya kan kusturan Mason WASP’ların kuluçka merkezi Virginia idi.
Yaklaşık iki yüz yıl boyunca uçsuz bucaksız topraklarda yerleşen bağımsız Amerikan ruhunun yeniden dizginlenmesi ve kontrol altına alınması için iç savaş zorunluydu. İç savaş sonrası artık yeni bir Amerikan toplumu vardı, Yahudi ya da WASP elitlerin emrine hazır halde, yavaş yavaş bütün inançlarından koparılacak köle bir toplum.
CIA ve Pentagon buradaydı. NATO merkezi burada, neredeyse Amerika Birleşik Devletleri’nin bütün demiryollarının ve denizyollarının birleştiği Norfolk’taydı. Savunma şirketlerinin bir kısmı da buradaydı, biz de Fairfax merkezli şirketle Richmond’da görüşecektik.
Senetli kölelerin torunları bütün dünyadan intikam alacaklardı; ancak zengin ve riyâkâr yüzlerini Potomac Nehri’nin karşı kıyısında, Washington’da diktikleri anıtsal binalarda gülümser tutuyorlardı, burada, Virginia’da, entrikanın, şiddetin, terörün, savaşların kanayan, karanlık şeytanî yüzü vardı.
Fransızların desteği ile artık kendilerine Amerikalılar diyen Virginialılar, ABD Bağımsızlık Bildirgesi'ni ve ABD Anayasası'nı etkileyen 12 Haziran 1776'da Virginia Haklar Bildirgesi'ni kabul etmiş, 29 Haziran 1776'da Virginia'nın Britanya İmparatorluğu'ndan bağımsızlığını ilan etmiş ve 1781’de Alman asıllı Britanya Kralı III. George’un İngilizlerini savaşarak kovmuşlardı.
Dokuz milyonluk nüfusuyla İstanbul’un yarısı bile olmayan Virginia eyalet olarak Bakire Kraliçe’nin aksine çok doğurgandı. George Washington, Thomas Jefferson, James Madison, James Monroe, Woodrow Wilson, William Henry Harrison, John Tyler ve Zachary Taylor gibi başkanları yetiştirdiği için "Mother of Presidents" (Başkanların Anası) olarak da anılıyordu.
Şu anda kendisine doğru gittiğimiz başkent Richmond iki yüz bin civarında bir nüfusa sahip küçük ama eski bir şehirdi, geçmişinde başkentlik olan şehir, halen eyaletin de başkentiydi. İçinden geçen James River dolayısıyla "The River City", yani "Nehir Şehri" deniyordu.
Lütfen gitmek istediğiniz bölümü tıklayınız:
[Giriş] [1.Bölüm-Gök] [2.Bölüm-Yer] [3.Bölüm-Cennet]
Sıkıntı
Takip et: @Seckin_Deniz
Takip et: @SonsuzArk
Takip et: @SonsuzArk
Sonsuz Ark'tan
- Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur.
- Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
- Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark manifestosuna aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.
- Sonsuz Ark Yayınlarının Kullanımına İlişkin Önemli Duyuru için lütfen tıklayınız.