Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk
‘Evet!’
dedi biraz utanarak. ‘Üstelik on dört yaşında iken izlemiştim. Lolita’nın
yaşında iken!’
Gülümsedim, ‘O tür filmlerin insanın temel içgüdülerini deşifre ettiğini ve izleyen herkesi yönlendirdiğini düşünür ve pek izlemem!’ dedim. ‘Ancak kuramsal edebiyat alanında çok emek vermiş olan bir arkadaşım, kadın veya erkek, insan olgusunun indiği dip noktaları analiz etmeden insana dair peki bir şey söylenemeyeceğini ileri sürmüştü.'
Kurduğu
acemi bağdaşını bozmak zorunda kaldı İD, oturuşunu değiştirdi, bacaklarını yana, sol yanına doğru uzattı. ‘Arkadaşın haklı!’ dedi yine kıkırdayarak. ‘İnsan çok
şey yapabilen iğrenç bir yaratık!’
‘Arkadaşımın
haklı olup olmadığını düşünmedim filmi izlerken!’ dedim çömeldiğim yerde, benim
de bacaklarım yorulmuştu, ben de ayağa kalktım. ‘İnsanın ilgileri, düşünceleri
ve eylemleri arasında öncelik sırası olmaksızın işleyen otonom bir sistem var.
İnsan o otonom sisteme bir şeyi iradesi ile ya da iradesi dışında dahil
ettiğinde kontrolü altında olmayan çok şey gerçekleşir ve ilgiler, düşünceler
ya da eylemler kendi aralarındaki etkileşim sonucunda insanı kontrol altına
alırlar. Sisteme giren o şey iyi veya kötü bilgi olsun bu işleyiş değişmez.
Bilginin kaynağına yönelik tartışmaların merkezinde de bu vardır. Bilginin
kaynağını ‘tanrı’ olarak kabul edenlerle, bilginin kaynağını insan olarak kabul
edenler arasındaki gerilim geçmişin ve günümüzün insanlarının zihninin farklı bilişsel
çerçevelerle inşâ edilmesini sağlıyor. İkimiz arasındaki temel farklar da bu şekilde
ortaya çıkıyor. Bu çok büyük, tarihî ve felsefî bir sorun aslında. Benim filmi
izleme gerekçem buydu, ya senin?’
İD
gerçekten utanıyordu, yüzündeki ifadeler on dört yaşındaki bir genç kızın ilk
duygusal heyecanları kadar berraktı. ‘Merak etmiştim!’ dedi. ‘Arkadaşlarımın
hepsi izlemişti ve heyecanla anlatıyorlardı!’
‘Sen nasıl
buldun filmi?’ diye sordum, cevabını beklediğimi belli ederek.
‘Filmi sevmiştim,
tutkulu bir ilişkiydi!’ dedi heyecanlanarak. ‘Bence erkekle kadın arasında yaş
farkının önemi yok; kafa ve kalp ya da başka bir şey kesişiyorsa ve istismar
yoksa!
Şaşırmıştım.
Filmde gözlemlediği ve kendine göre sorun olarak gördüğü şey yaş farkı değil
istismardı. ‘Filmin geri kalanında başka sorun yok muydu?’ diye sordum. Durdu,
düşündü, ‘Bir de o sapık vardı, iktidarsız pedofil; iğrençti. Öldürülmesine
üzülmemiştim!’ dedi.
Onun
zihninin nasıl inşa edildiğine, Türkiye’nin batısından, İstanbul’dan, İzmir’den,
Antalya’dan, Muğla’dan aşinaydım, 2000 sonrası bir küresel akım gibiydi insanlığın
yaşadığı değerlerle ilgili ağır yozlaşma, ama Batı’da çok önceleri başlamıştı.
Köklerini de ‘Lolita’ gibi romanlar ve filmlerle sağlamlaştırmışlardı.
Karanlığı aydınlık
diye pazarladıklarından dolayı bu aydınlıktan yeterince faydalanamayanlar geri
kalmış sayılıyorlardı, ancak gerçekte geri kalınan şey değerlerdeki yozlaşmaydı
ve bu aydınlık diyerek pazarlanan batılı karanlığın yayılmasını geciktiren bir durumdu;
tam olarak iyi bir şeydi ve değerlerin ışığında insanların bir şeyin nasıl
göründüğünü anlamasını sağlıyordu. İD o yüzden benim gördüğümü göremiyordu.
‘Sence!’
dedim. ‘On dört yaşındaki bir genç kızla kırklı, ellili yaşlardaki bir erkeğin
sadece cinsel hâzlar için bir arada olması normal mi? Erkeğin ne istediği belli
de, o genç kız bundan ne gibi bir gelecek çıkarabilir? Filmde görüldüğü üzere
erkeği baştan çıkaran ‘Lolita’ yani Dolores?’
‘Kız çok
baştan çıkarıcıydı, doğru!’ dedi İD sözünü esirgemeden. ‘Bazı kızlar olgun
erkekleri seviyorlar, bunu yadırgamadım!’
‘Peki
erkek ‘hayır’ diyemez miydi?’ diye sordum kirpiklerinin arkasına saklanan mavi
gözlerine bakarak.
‘Niye
desin ki, kız istedikten sonra?’ dedi İD. ‘Önemli olan kızın istemesi bence!
Zorla bir şey yapmıyor adam!’
‘Kızın
yaşı seni rahatsız etmedi mi?’ diye sordum bu kez. ‘Biliyorsun, tarih boyunca on
bir veya on iki yaşındaki kızlar imparatorların, kralların, padişahların,
şahların, sultanların, derebeylerinin ve zenginlerin yataklarını paylaştılar, hatta
romanın yazıldığı yirminci yüzyılda da bu böyleydi, hiç kimse o kızların
yaşlarının küçük olmasını sorun haline getirmedi, ama yirmi birinci yüzyılda on
sekiz yaş sınırı kondu ve bu sınırın altındaki kızlarla ilişkide bulunmak istismar
ve suç sayıldı. Oysa ABD eyaletlerinin büyük çoğunluğunda kız için alt sınır
yok evlilikte. Bu çelişkiyi nasıl değerlendiriyorsun?’
İD güneş
gözlüğünü yeniden taktı ve ayağa kalktı, ‘Siz erkekler, kadınların nasıl
düşündüğünü anlayamazsınız!’ dedi. ‘Bir kadın ergenliğe girdikten sonra hangi
yaşta olursa olsun kadındır. Bu konuda fazla konuşmak istemiyorum!’
O anda telefonum
titredi; mesaj gelmişti. Saat 14:40’tı, Cevval, ‘Saat 17:00 civarında elçilikte
olacağız!’ diyordu. İD’ye mesajdan bahsettim ve zamanımızın azaldığını
söyledim.
Güneş gözlerimi
alıyordu, gözlüğümü taktım, kaldığım yerden devam ettim, ‘Film sana erkeklerin
nasıl baştan çıkarılacağını öğretti mi?!’ dedim hiç acımadan. ‘Yaşı geçkin de
olsa erkeği bir paranoyağa çevirecek kadar etkileyebileceğini, kitabı okuyan ve
filmi izleyen kaç milyon genç kız öğrendi sence?’
‘Bilmem!’ dedi
İD yine baştan çıkarıcı bir şekilde gülümseyerek. ‘Eminim çok kız öğrenmiştir!’
‘Ve
istediği zaman çekip gidebileceğini, erkeği seks bağımlısı yapıp kaçabileceğini,
hatta bir katile dönüştürebileceğini?’ dedim eğilerek poşetlerden oluşan
soframızı toplarken. ‘Burada istismarcı olan erkek mi, ‘Lolita’ mı?
İD de
eğildi ve poşetleri toplamama yardım etti. ‘Bilmem!’ dedi. ‘Adama acımıştım
ama!’
‘Peki, bana da acıyacak mısın amacına ulaştıktan, istediğini aldıktan ve çekip gittikten sonra?’ dedim gülümseyerek. Yüzlerimiz arasında bir metreden daha kısa bir mesafe vardı, ikimiz de gözlüklerimizin arkasından bakıyorduk birbirimize. ‘Beni de bir harabeye çevirdikten sonra sen sıkılıp gittiğinde ne olacak? Lolita’nın seks dışında erkeğe verdiği ne vardı? Sen ne vereceksin? Bir yastıkta kocamak gibi bir hayali var mı batılı kızların? Allah rızası için yaşamak, iyi bir eş olmak, çocuk doğurmak ve onu da iyi bir insan ve Müslüman olarak yetiştirmek?’
Sıkıntı
Takip et: @SonsuzArk
- Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur.
- Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
- Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark manifestosuna aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.
- Sonsuz Ark Yayınlarının Kullanımına İlişkin Önemli Duyuru için lütfen tıklayınız.