15 Mart 2024 Cuma

SA10636/SD3043: Dûrira | Post-Analitik Bakışlar 6: Türkiye’nin Küresel Öncelikleri-3; Demokrasi’nin Yeniden Tanımlanma İhtiyacı

      Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

"Demokrasinin yeniden tanımlanabilmesi için bu temel sorun alanlarının yeniden değerlendirilmesi ve sorun üretme kapasitelerinin önüne geçilmesi gerekmektedir. Demokrasinin yeniden tanımlanma ihtiyacı artık bariz bir şekilde ortadadır."

Demokrasinin lider ülkeleri olan Avrupa ülkeleri, İngiltere ve ABD, son iki yüz yıldır insanlığı derinden etkileyen demokrasinin işlevsizleştiğinin açık örnekleri olarak sayılabilecek olumsuz sonuçlarla sarsılıyor olduklarına göre, demokrasi uygulamaları ile ilgili kavramsal tartışmaların yeniden başlaması gerekmektedir.

Gerekmektedir, çünkü Batı Medeniyeti demokrasi ile elde ettiği güçle insana vaat ettiği eşitliği, refahı ve özgürlüğü kalıcı olarak tesis edemediği gibi demokrasi ile gelen refahın ve eşitliğin başlangıç değerleri olarak sunduğu, bireyin haklarına ve ihtiyaçlarına duyarlı sosyal devlet ilkesinin gereklerini tam olarak yerine getiremez durumdadır.

Bugün bütünüyle Avrupa Birliği’nin, İngiltere’nin ve ABD’nin yaşadığı sosyal ve ekonomik çöküş, sürdürülemez bir küresel sömürü sistemine ve göreli bir demokrasi uygulamasına dayalıydı. Ne var ki demokrasi ile özgür bir şekilde oy kullanan bireyler kendilerinin değil güç sahiplerinin seçtiği adaylar ve partiler için oy kullanmak zorunda kaldıklarını henüz fark ediyorlar ve seçimlere katılım oranları sürekli düşüyor.

Demokrasi büyük şirketlerin çıkarlarını gözeten temsilciler, partiler ve yönetimler üretilmesine aracılık ediyor ve her değişim sürecinin sonunda kazananlar yine hep aynı sermaye sahipleri oluyordu. Kuşatılmış ve sınırlandırılmış bu demokrasi döngüsünün giderek dar bir alana sıkışması demokrasinin anlamsızlaşmasını ve demokrasi uygulamalarının toplumların refahına ve özgürlüğüne hizmet etmediğinin anlaşılmasını sağladı.

Avrupa Birliği, İngiltere ve ABD’de çöken sağlık sistemleri ya da sağlık hizmetlerinin pahalılaşması, gıda enflasyonun artması, sosyal güvenlik kurumlarının bireylerin ihtiyaçlarına cevap veremez hale gelmesi, konut yetersizliği, artan ev fiyatları, artan eşitsizlik, artan işsizlik ve artan alkol- uyuşturucu madde- ilaç kullanımı sonrasında demokrasinin sermaye sahiplerince seçilen siyasetçilerin, bürokratların ve teknokratların meşrulaştırılmasına aracılık etmekten başka bir işe yaramadığının dile getirilmesine neden oldu.

‘Erkek’ ve ‘kadın’ olarak iki cinse ayrılan insanın varlığını hedef alan son satanist cinsiyet teorisi, demokrasi uygulamalarının asıl hedefinin insanın refahı ve özgürlüğü olmadığını netleştirdi; demokrasi gereğince çıkarılan yasalarla kürtajın teşvik edilmesi ve din-evlilik-aile düşmanlığı gibi uygulamalarla beyaz nüfusu gittikçe azalan ABD, Avrupa Birliği ve İngiltere’nin -yine kendilerinin ürettiği- savaş, terör, siyasi istikrarsızlıklar gibi zorunlu yerinden edilmelerle sistemin ayakta kalmak için ihtiyaç duyduğu göçmen nüfusun hareketliliğinin ürettiği kaos derinleşti ve bu ülkelerin insanlarının demokrasiye olan inancı sona erdi.

ABD, Avrupa Birliği ve İngiltere ile paralel olarak Batı Medeniyetinin vaat ettiği refahı ve özgürlüğü hedefleyen Türkiye gibi ülkelerin yaşadığı demokrasi uygulamaları da benzer sonuçlar üretti. Bugün dünya, yine kendine özgü seçim sistemlerinin olduğu Rusya, Çin gibi ülkelerle Erdoğan faktörünün olumlu katkı sağladığı demokrasi uygulamalarının ‘azalan müdahale edilebilir yapısı’ dolayısıyla Türkiye’nin ‘dikta’ ile yönetildiğinin iddia edildiği gerçek üstü/sanal bir söylemsel sürece tanıklık etmektedir.

Oysa bu üç ülkede ABD, Avrupa Birliği ve İngiltere’de olduğundan çok daha fazla insanî değer, refah, sosyal güvenlik desteği ve sosyal devlet ilkesinin gerekleri göreli olarak daha üst seviyededir. Küresel sermayenin demokrasi uygulamalarına müdahalelerinin sınırlı olduğu bu üç ülkede sistemin sağladığı istikrar değil, liderlerin sağladığı süreklilik ve ülkelerinin çıkarlarını, aileyi, inançları, değerleri koruma kararlılığı bireylerin refahını yükseltmiş durumdadır.

Demokrasi, bugün Batı’daki anlamıyla geçerliliğini -vaatlerini yerine getiremediği için- yitirmiştir. Türkiye de Erdoğan faktörüne rağmen her seçim döneminde siyasî istikrarsızlıkla tehdit edildiği için demokrasinin zararlı ruhundan kaynaklanan tehditlerle kuşatılmış durumdadır.

Bütün bunlar birlikte değerlendirildiğinde -özellikle Batı’da ve Türkiye’de- mevcut demokrasi tanımındaki ve uygulamalarındaki birçok temel sorun açığa çıkmaktadır:

  • Seçmenlerin yeterlilikleri
  • Siyasetçilerin yeterlilikleri
  • Partilerin yeterlilikleri
  • Seçim sisteminin yeterlilikleri
  • Anayasa ve yasaların üst sınırlarındaki belirsizlikler, Laiklik
  • Monarşilerin ve temsili demokrasi ile yönetilen Cumhuriyet rejimlerinin yeterlilikleri
  • Yargı Sisteminin yeterlilikleri
  • Resmî Kurumların yeterlilikleri ve güvenilirlikleri
  • Küresel sermayenin etkileri
  • Kuvvetler Ayrılığı ilkesinin manipüle edilebilir yapısı
  • Siyasî istikrarsızlıklar- zayıf koalisyonlar

Demokrasinin yeniden tanımlanabilmesi için bu temel sorun alanlarının yeniden değerlendirilmesi ve sorun üretme kapasitelerinin önüne geçilmesi gerekmektedir. Demokrasinin yeniden tanımlanma ihtiyacı artık bariz bir şekilde ortadadır.

Türkiye, Cumhurbaşkanının iki turlu seçim sistemi ile seçilmesini sağlayan yeni sistemiyle siyasi istikrarsızlık riskini kısmen aşmış olsa da seçilen Cumhurbaşkanı’nın TBMM’de yeterli çoğunluğu sağlayamadığı durumlarda sistemin kilitlenmesi ve buna bağlı olarak siyasi istikrarsızlık üretme kapasitesi bir tehdit olarak demokrasinin karşısında durmaya devam etmektedir.


<<<Önceki                           Sonraki>>>


Seçkin Deniz, 15.03.2024, Sonsuz Ark, Dûrira | Post-Analitik Bakışlar


Dûrira | Post-Analitik Bakışlar

Seçkin Deniz Yayınları




Sonsuz Ark'tan
  1. Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur. 
  2. Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
  3. Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark manifestosuna aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.
  4. Sonsuz Ark Yayınlarının Kullanımına İlişkin Önemli Duyuru için lütfen tıklayınız.

 

Seçkin Deniz Twitter Akışı