5 Temmuz 2024 Cuma

SA10841/MT278: Jean-Jacques Rousseau ve Yahudiler

    Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

Sonsuz Ark'ın Notu:
Çevirisini yayınladığımız analiz, District of Columbia Barosu'nda kıdemli hukuk etiği danışmanı olarak görev yapan ve olağanüstü orijinal Judaica belgeleri ve mektupları koleksiyoncusu Saul Jay Singer'a aittir ve Batı algısını ve sosyalizm dahil birçok akımı etkileyen yazar Jean-Jacques Rousseau'ya ve onun Yahudilere yönelik övgü dolu ifadelerine ve Siyonizme verdiği desteğe odaklanmaktadır. Jean-Jacques Rousseau'nun hayatı incelendiğinde karşılaşılan kişiliğinin ve çelişkili fikirlerinin herhangi bir akımın kurucusu ve etkileyicisi olamayacağı açıktır, hayatı dönemin aristokratlarının, ünlü isimlerinin şatolarında geçen, ahlakî açıdan problemli ilişkilere sahip, evlilik dışı dünyaya getirdiği çocuklarının sorumluluğunu almayarak bakımevine veren, buna karşılık 'Emile' adında çocuk yetiştirmeye yönelik bir kitap yazan bu şahsın da iyi bir maske olarak kullanılan vaftiz vurgularıyla Hristiyanlığın içine sızmış bir Yahudi olduğu anlaşılmaktadır. Yahudi olduğuna yönelik söylemlere karşı çıkmayan, sadece onun vaftiz olduğunu söyleyerek durumu geçiştiren Yahudilerin bu tutumu özellikle dikkat çekicidir. "Yahudiliği merhamet ve adalete yaptığı vurguyla Hıristiyanlığı aşan bir din olarak görmüş ve Polonya Hükümeti Üzerine Düşünceler'de olduğu gibi modern ulusları daha Yahudi olmaya teşvik etmiştir." diyen analistin şu cümlesi de net bir şekilde Yahudiler ve Siyonizm için çalışan bir Jean-Jacques Rousseau fotoğrafı çekmektedir: "Rousseau'nun siyaset felsefesi, önce Fransa'da daha sonra da Batı Avrupa'da Yahudilerin özgürleşmesine büyük ölçüde katkıda bulunmuş ve eğitim teorileri 19. yüzyıl Haskalah hareketi üzerinde doğrudan bir etkiye sahip olmuştur. Sadece Yahudiler için eşit vatandaşlık hakları talep etmekle kalmamış, aynı zamanda Aydınlanma döneminin Fransız yazar ve düşünürleri arasında benzersiz bir şekilde, Yahudilerin kendilerine ait bir ülkeye geri döneceklerini umarak Siyonist benzeri inançları dile getirmiştir."
Seçkin Deniz, 05.07.2024, Sonsuz Ark

Jean Jacques Rousseau And The Jews

Felsefesi ve düşünceleri Akıl Çağı'nın sonu ve Romantizmin doğuşuna damgasını vuran Rousseau'nun (1712-1778) sahip olduğu geniş etki, bir yüzyıl sonra Karl Marx'a kadar Avrupa tarihinde eşi benzeri görülmemişti. Siyasi ve etik düşünceyi dramatik bir şekilde tamamen yeni bir yöne kaydırmış, müzik ve sanatı dönüştürmüş ve belki de en ünlüsü, kurtuluş ve özgürlüğün kitleler için ulaşılabilir hedefler olduğu bir felsefe geliştirmiştir. Yahudi Kutsal Kitabına (Tevrat) bolca atıfta bulunan eserleri arasında, esasen Şoftim'in (Hakimler Kitabı) son üç bölümünün serbest bir uyarlaması olan Efraim Levilisi de bulunmaktadır.


Fotoğraf: Jewish Press

Burada sergilenen 1746 tarihli elyazmasında Rousseau, Hıristiyanların Yahudilerle ticaretini ele almakta ve Marechal D'Audeneham'ın Hıristiyanların para ödemesi gereken Yahudi erkek ve kadınların işleriyle ilgili 1363 tarihli bir yönetmeliğini incelemektedir. Yahudilerin kadınlara yönelik muamelesini son derece olumlu bir şekilde tasvir eden yazar, Yahudi kadınların iş yapma konusunda Yahudi erkeklerle eşit şartlara sahip olduğu sonucuna varıyor. Bu notları Madam Louise Marie Dupin'in etkili kitabı Kadın ve Erkek Eşitliği Üzerine için bilgi toplarken almıştır.

Zekâsı ve güzelliğiyle ünlü, aristokrat ama çok sevilen Madam Dupin (1706-1795), Paris'te Fransız sosyetesinin önde gelen isimlerinin katıldığı, aralarında kişisel sekreteri olarak işe aldığı ama daha sonra yakın arkadaşı, danışmanı ve çırağı olacak genç Rousseau'nun da bulunduğu Rönesans'ın en tanınmış yazar, şair ve filozoflarının katıldığı prestijli bir salon işletiyordu. Dupin tarafından oğlu Jacques-Armand'a özel ders vermesi için de işe alınan Rousseau, en ünlü - ve aşağıda göreceğimiz gibi en Yahudi yanlısı - eserlerinden biri olan Emile'i (1762) bu çocuk için yazdı.

Aydınlanma döneminin Fransız düşünürleri genellikle en hafif tabirle Yahudi yanlısı değillerdi. Örneğin, sözde "Aydınlanma şampiyonu" Voltaire, Yahudilerin "azgın fanatizmine" saldırmış ve onları "birçok yönden yeryüzünü kirletmiş en iğrenç ulus" olarak nitelendirmiştir. Ancak Rousseau'nun siyaset felsefesi, önce Fransa'da daha sonra da Batı Avrupa'da Yahudilerin özgürleşmesine büyük ölçüde katkıda bulunmuş ve eğitim teorileri 19. yüzyıl Haskalah hareketi üzerinde doğrudan bir etkiye sahip olmuştur. Sadece Yahudiler için eşit vatandaşlık hakları talep etmekle kalmamış, aynı zamanda Aydınlanma döneminin Fransız yazar ve düşünürleri arasında benzersiz bir şekilde, Yahudilerin kendilerine ait bir ülkeye geri döneceklerini umarak Siyonist benzeri inançları dile getirmiştir.

Örneğin, Emile, 4. Kitap'ta Rousseau şöyle yazmıştır: "Yahudilerin neden özgürce konuşabilecekleri ve tehlikesiz bir şekilde tartışabilecekleri özgür bir devlete, okullara ve üniversitelere sahip olmamaları gerektiğine dair argümanlarını duyduğumu hiç sanmıyorum. Ancak o zaman ne söyleyeceklerini öğrenebiliriz." Dikkat çekici bir şekilde, "Yahudi Sorunu"na bulduğu çözüm Siyonizm'di ve Yahudi sorununu kısmen Yahudilerin Kudüs'ten ayrılmasına bağlıyordu: "Cezalandırıldılar, dağıtıldılar, ezildiler, köleleştirildiler... artık hiçbiri o şehre yaklaşmıyor."

Dahası, Rousseau, "ilahi ya da insani nedenleri bilge insanların incelemesini ve hayranlığını hak eden" "eşsiz bir mucize" olan "ebedi halk" Yahudilerin niteliklerine duyduğu hayranlık konusunda çok açıktı.

"Yahudiler bize olağanüstü bir gösteri sunuyorlar: Numa, Likurgus ve Solon'un yasaları öldü; Musa'nın çok daha eski yasaları hala yaşıyor. Atina, Sparta ve Roma yok oldu ve tüm halkı yeryüzünden silindi; Siyon yok olmasına rağmen çocuklarını kaybetmedi. Tüm ulusların arasına karıştılar ama asla aralarında kaybolmadılar; artık liderleri yok ama yine de bir uluslar; artık bir ülkeleri yok ama yine de yurttaşlar..."

Rousseau, Yahudiliği merhamet ve adalete yaptığı vurguyla Hıristiyanlığı aşan bir din olarak görmüş ve Polonya Hükümeti Üzerine Düşünceler'de olduğu gibi modern ulusları daha Yahudi olmaya teşvik etmiştir:

"Musa.... sefil bir kaçak sürüsünü ulusal bir beden olarak kurmanın şaşırtıcı projesini oluşturdu ve uyguladı. Musa bu gezgin ve köle sürüsünden bir siyasi beden, özgür bir halk yaratma cüretini gösterdi; ve onlar çölde başlarını koyacak bir taşları olmadan dolaşırken, onlara beş bin yılın yok edemediği, hatta zayıflatamadığı ve bugün bile ulusal bedenin varlığı sona ermiş olsa da tüm gücüyle varlığını sürdüren, zamana, talih ve fatihlere karşı dayanıklı bir dizi kurum verdi..."

"Halkının yabancı halklar arasında eriyip gitmesini önlemek için ona diğer uluslarınkiyle bağdaşmayan ahlak ve uygulamalar verdi; kendine özgü ayinler, törenler yükledi... ve cumhuriyetinin üyeleri arasına yerleştirdiği tüm kardeşlik bağları onu komşularından ayrı tutan pek çok engeldi.... Bu kadar sık boyunduruk altına alınan, bu kadar sık dağılan ve görünüşte yok edilen bu tek ulusun günümüze kadar kendini nasıl koruduğu ve ahlakının, yasalarının, törenlerinin nasıl var olmaya devam ettiği ve dünya var oldukça da var olmaya devam edeceğidir."

Bu pasaj, Mark Twain'in Concerning the Jews (Harper's Magazine, 1899) adlı kitabındaki daha ünlü alıntı ile karşılaştırılabilir.


Saul Jay Singer, 20 Nisan 5775 - 8 Nisan 2015, Jewish Press

(Saul Jay Singer, District of Columbia Barosu'nda kıdemli hukuk etiği danışmanı olarak görev yapmaktadır ve olağanüstü orijinal Judaica belgeleri ve mektupları koleksiyoncusudur.)


Mustafa Tamer, 05.07.2024, Sonsuz Ark, Çeviri, Çeviri-Analiz, Onlar Ne Diyor?

Mustafa Tamer Yayınları

Onlar Ne Diyor?





Sonsuz Ark'tan

  1. Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur. 
  2. Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
  3. Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark manifestosuna aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.
  4. Sonsuz Ark Yayınlarının Kullanımına İlişkin Önemli Duyuru için lütfen tıklayınız.

Seçkin Deniz Twitter Akışı