8 Temmuz 2024 Pazartesi

SA10846/SD3174: Nezdîra | Nesnel Dokunuşlar 22: İslam, Gerçekten Nedir?

Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk

"Bin iki yüz yıldır olagelen bir yapıyı bir çırpıda, nefes bile almadan bir kenara atmak çok büyük cesaret ister; koparılacak ‘zındık’ fırtınalarına, ‘fitne’ depremlerine, ‘ifsad’ palavralarına, ‘mutezile’ mukaddimelerine, ‘dinde reform’ iftiralarına hazır olmak gerekir."

Biz şimdi bizden öncekilerin kasıtlı ya da kasıtsız hatalarından ders çıkararak ve Kur’an’ın aklına ve kanunlarına uygun olarak, adına İslam denen ancak İslam’dan çok daha başka şeye dönüştürülen dini tartışacağız.

Peki, bunu nasıl yapacağız?

Doğru sorular soracağız, doğru cevaplar bulacağız ve bütün sorularımızı ve cevaplarımızı Kur’an merkezli olarak sistematize edeceğiz, Antik Yunan Felsefesinin doğurduğu ‘Kelâm’ın, ‘Akaid’in ya da Şeytan’ın doğrudan yönettiği ‘Sufizm’in helezonik, paradoksal yapıbozum amaçlı bataklığını temel alarak değil. 

Çünkü, Kur’an’ın Allah’ın varlığına dair ayetlerini ve helal-haram, iyilik-kötülük tasnif hükümlerini tahrif eden bu yapıyı artık yapay zekâ devrini yaşayan insanlığın taşıması mümkün değil.

Bu köhne yapıyla birlikte eş zamanlı olarak ortaya konulmuş olan ve adına ‘Fıkıh’ denen, artık her an, her dakika kuru gürültüye kurban edilen, donmuş ve sorgulanamaz hale getirilmiş, mezhepler kurgusuyla her yere hükümran olan ve Kur’an’ın yerine ‘İslam budur!’ denilerek ileri sürülen çelişkilerle yoğrulu bu yapının pencerelerinden ve ‘Sünnet-Hadis’ adı altında Kur’an’a alternatif bir inanç ve ibadet sistemi inşa edenlerin koltukaltlarından da bakmayacağız.

Korkunç görünüyor değil mi kuracağımız soru-cevap sistematiği? 

Bin iki yüz yıldır olagelen bir yapıyı bir çırpıda, nefes bile almadan bir kenara atmak çok büyük cesaret ister; koparılacak ‘zındık’ fırtınalarına, ‘fitne’ depremlerine, ‘ifsad’ palavralarına, ‘mutezile’ mukaddimelerine, ‘dinde reform’ iftiralarına hazır olmak gerekir. 

Unutmayın; bunların tamamına yakını ‘Ehl-i Sünnet’ kılığına girmiş Sufizm şeytanlarından gelecektir ve işte bu yüzden hepsi çöp mesabesinde saldırılar olacaktır, yani herhangi bir cesarete muhtaç olmayı gerektirecek bir durum yok -Bugünün böyle olmasını sağlayan Sufizm’dir, müntesiplerinin şizofrenik tepkiler vermesi doğaldır, beklenendir-.

Kur’an merkezli soru-cevap sistematiği, Allah’ın bize ihsan ettiği ve hepimize sonsuz rahmetinden ışık tuttuğu sade, basit ve tek kurtuluş yolu çünkü. Allah’a itaat etmek yeterince ve en üst seviyede cesarete sahip olmak demek değil midir zaten?

Her ne kadar Kur’an’dan bazı dayanaklar tedarik edilmiş olsa da, Antik Yunan felsefesinin temel olarak alındığı Kelâm, Akaid ve Sünnet-Hadis, Sufizm’in istediği alanı açmıştır ve artık her biri sahipsizdir, fakat Sufizm hepsini sahiplendiği için her şeyin sahibi olarak saldıracaktır. Sufizm’in ‘Fıkıh’la ilgili herhangi bir ciddiyete sahip olmadığını sanırım herkes biliyor.

Nasıl bir yol izleyeceğiz?

Kur’an bize Allah’ın ayetlerini esas alarak akletmemizi emreder; zaten sonradan evrile çevrile hırpalanan ‘Fıkıh’ da bu çerçevede doğmuştur. Daha sade bir şekilde ifade edersek; Kur’an’ın bütün hükümlerini esas alarak akıl yürüteceğiz, sorumlu olduğumuz, hesaba çekileceğimiz Kur’an’ı hayatımızın temel kaynağı olarak okuyacak ve düşüneceğiz.

Ancak her şeyden önce Kur’an’ın kesin olarak bildirdiği her şeye şüphe üreten kelâmcıların Antik Yunan Felsefesi ve Sufizm ile ilişkilerini ortaya koyacağız; ifsad ettikleri Akaid’i, Sünnet’i Allah’ın kitabına uygun olarak yeniden yorumlayacağız ve Fıkhın bize kazandırdığı sükûneti güçlendireceğiz.

İslam, gerçekten nedir, birlikte görmeye çalışacağız. Dünyanın en sefil insanları haline gelen, getirilen Müslümanların Allah'ın ayetlerine karşı tutumlarındaki çarpıklığı akılla ortaya koyacak ve bu sefaletten birlikte sıyrılacağız.

Bundan daha başka bir yol var mı?

Olsaydı, bugüne kadar gidilen yollar elimizdeki İslâm’ı sorgulatmazdı.

O halde ‘nesnel’ bir şekilde bu yolda 'Bismillah' diyerek yürümeye başlayacağız ve adım adım ilerleyeceğiz; karşımızda Şeytan'ın ve yol arkadaşlarının inşa ettiği ve tartışılmaz hale getirdiği devasa bir kültler bileşimi var, işimiz kolay değil.


<<<Önceki                           Sonraki>>>


Seçkin Deniz, 08.07.2024, Sonsuz Ark, Nezdîra | Nesnel Dokunuşlar


Nezdîra | Nesnel Dokunuşlar

Seçkin Deniz Yayınları




Sonsuz Ark'tan
  1. Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur. 
  2. Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
  3. Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark manifestosuna aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.
  4. Sonsuz Ark Yayınlarının Kullanımına İlişkin Önemli Duyuru için lütfen tıklayınız.

    

Seçkin Deniz Twitter Akışı