Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk
"Hepimizin farkında olmadığı, ancak hep birlikte içinde yaşadığımız bu gerçek bize doğru ile yanlışın, iyi ile kötünün insanın ‘ihtiyaç algısı’ ile ortaya çıktığını ve ‘İhtiyaç Problemi’nin ihmal edilemez olduğunu hatırlatmak zorundadır."
‘Herhangi bir insanın ihtiyaç algısının nasıl oluştuğunu bilebilir misiniz?’
Çok basit gibi görünen bu sorunun cevapları bütün insanların hayatlarını doğrudan belirleyen esas nedeni anlamamızı sağlayacaktır.
Herhangi bir insanın su, hava gibi doğal biyolojik ihtiyaçlarından -milyonlarca yıl insanın temiz su ve temiz hava gibi bir sorunu yoktu, ancak şimdi aşırı kirlilikten dolayı ‘temiz su’ ve ‘temiz hava’ ihtiyacı doğaya karşı acımasızca ilerleyen sanayi ve teknoloji politikalarının sonucu olarak artık vardır- bahsetmiyorum, ‘ihtiyaç algısı’ ihtiyaçtan daha farklı bir şeydir ve herhangi bir insanın ihtiyaçlarının alt ve üst sınırlarını da belirleyen bu algıdır.
Eğer herhangi bir şeye ihtiyaç duyduğunuzu hissediyorsanız, o şey bir başkası için ihtiyaç olmasa bile artık sizin için gerçek bir ihtiyaçtır ve o ihtiyacınızı gidermeden sizin için tatmin olmak imkansızdır. İhtiyaç algınız, ihtiyaç duyduğunuz şeyi veya şeyleri belirliyor.
Her insanın ihtiyaç algısının farklı olması gibi bütün toplumların ihtiyaç algıları birbirinden farklıdır; insanların ortak kültürü ortak ihtiyaç algılarını inşâ eder ve ihtiyaçlar bu algıların ürettiği yol haritalarına göre giderilirler.
Mesela şarap, Yahudiler ve Hristiyanlar için kutsal kabul edilir, bu algı, bu kabul şarap üretimi ile ilgili standartları doğrudan etkiler; şarap onlar için bir ihtiyaçtır ve bu ihtiyacın giderilmesi için üzüm, şarap üretim bilgisi, üretim sistemleri, taş duvarlarla örülmüş uygun nemli mahzenler, uzun yıllara dayanabilecek ahşap fıçılar, doğal ve sıkı kapatılmış cam şişeler gibi ardıl ihtiyaçların da giderilmesini gerektirir.
Oysa Müslümanlar için şarap bir ihtiyaç değildir, çünkü bir Müslüman’ın ihtiyaç algısı şarap içmenin yasak olduğuna dair bir çerçeve ile oluşmuştur; doğal olarak kaliteli şarap üretmek için giderilmesi gereken ihtiyaçlar silsilesi bir Müslüman için herhangi bir anlam taşımaz.
Sorumuzu yeniden soralım:
‘Herhangi bir insanın ihtiyaç algısının nasıl oluştuğunu bilebilir misiniz?’
Bu soruyu cevaplayabilmek her insanın ayrı ayrı incelenmesini ve bu inceleme için de çocukluktan itibaren farkında olduğu ya da olmadığı formel ya da enformel eğitim süreçleri ve kişisel deneyimler dahil bütün özgeçmişinin kayıt altında olmasını zorunlu kılar, ancak bu da herhangi bir insan için gerçekleşmesi mümkün olmayan bir şeydir. Buna karşılık her şeyi gören ve bilen bir ‘Tanrı’ için bu mümkündür -Bir tek Tanrı’nın varlığının zorunlu oluşu da bu ihtiyaç algısının insan yararına inşa edilmesinin mantıklı bir sonucudur-.
İhtiyaç algılarının oluşmasında en etken rolü din oynar; tıpkı şarabın Yahudiler ve Hristiyanlar için kutsal olarak algılanması, Müslümanlar için de haram olarak tasnif edilmesi gibi. Bir ‘Tanrı’ algısı olsun ya da olmasın -Budizm’de ‘tanrı algısı’ yoktur, Hinduizm’de ‘sayısız tanrı algısı’ vardır- herhangi bir din de insanların bütün ihtiyaçlarının nasıl giderileceğini belirleyen bir esaslar bütünüdür.
Buradan baktığımızda, insanların ihtiyaç algılarının şekillendirilmesinin ne kadar önemli olduğunu fark edebiliriz; bu, Şeytan’ın Allah’ın emir ve yasaklarını tersine çevirme mücadelesinin temel alanı olduğu gibi bütün emperyal hedeflere sahip ülkeler için de ciddî bir savaş ve hakimiyet alanıdır.
Neredeyse bütün dinlerin etkisinin yok edildiği günümüzde Big Media (Büyük Medya Şirketleri), Big Pharma (Büyük İlaç Şirketleri), Big Tech (Büyük Teknoloji Şirketleri), Big Money (Büyük Para Sahipleri veya Şirketleri) ve benzeri yapılar, birbirleriyle koordinasyon halinde çalışarak insanların ihtiyaç algılarını reklamlarla veya kışkırtılan (alkol, seks, uyuşturucu, kumar, moda, estetik, dijital oyunlar) bağımlılıklarla yöneterek gerçekte insanların ihtiyaç duymayacağı sayısız şeyi giderilmesi gereken zorunlu birer ihtiyaca dönüştürmüş durumdadır.
O halde herhangi bir insanın ihtiyaç algısının nasıl oluştuğunu bilebilme imkanımızın olmadığını, ancak bir savaş alanı olarak herhangi bir insanın ihtiyaç algısını oluşturmak ve yönetmek isteyenlerin toplumların ‘ihtiyaç algılarını’ eğitim politikaları ve egemen medya araçlarıyla etkilediğini, değiştirdiğini ve bu değişimlerin sonucu olarak bireylerin de ihtiyaçlarına müdahale ettiğini söyleyebiliriz.
Hepimizin farkında olmadığı, ancak hep birlikte içinde yaşadığımız bu gerçek bize doğru ile yanlışın, iyi ile kötünün insanın ‘ihtiyaç algısı’ ile ortaya çıktığını ve ‘İhtiyaç Problemi’nin ihmal edilemez olduğunu hatırlatmak zorundadır.
Yeniden hatırlayalım:
İhtiyaç problemi, hepinizin bildiği gibi, doğmadan önce anne karnında başlayan, doğduğu andan itibaren de insanın içinden dışına ve dışından içine doğru, bedeninden ruhuna ve ruhundan bedenine doğru sürekli devinen karmaşık etkiler ve beklentiler sonucunda ortaya çıkan fiziksel ve ruhsal ihtiyaçlar almaşığını/bileşimini kapsayan en büyük kümenin adıdır.
Bu problemin çözülmesinin de insan hayatının tek amacı olduğunu unutmayalım.
Nezdîra | Nesnel Dokunuşlar
- Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur.
- Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
- Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark manifestosuna aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.
- Sonsuz Ark Yayınlarının Kullanımına İlişkin Önemli Duyuru için lütfen tıklayınız.