Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk
"Sizce Kur’an insanlara niçin gönderilmiştir?"
Çok basit, çok net bir soru sorarak başlayalım: ‘Hangi mesaj anlaşılmamak için gönderilir?’
Devletlerin vatandaşlarına doğrudan veya dolaylı bir şekilde ilettiği ve herkesi sorumlu tuttuğu kanunların vatandaşlar tarafından anlaşılmaması için tasarlandığını iddia edebilir misiniz?
Ya da öğretmenler tarafından öğrencilere öğretilmesi gereken herhangi bir dersin müfredatının öğrenciler tarafından anlaşılmaması için tasarlandığını ve yazıldığını düşünebilir misiniz?
Yaşadığımız teknoloji yüzyılında hayatımızın vazgeçilmez birer parçası haline gelen herhangi bir elektronik veya mekanik aygıtın ya da aracın kullanma kılavuzunun anlaşılmaması için yazıldığını ve kutunun içine konduğunu varsayabilir misiniz?
Bu konuya hayatın daha sıradan bir yerinden bakabiliriz de:
İş ya da aşk ilişkisi için yazılan ve gönderilen eski mektupların ya da şu andaki elektronik mektupların anlaşılmaması için yazılıp gönderildiğine dair iddiaları kim ciddiye alabilir?
Yazdıklarıyla okura ya da izleyiciye binlerce mesaj gönderen bir yazarın, bir şâirin, bir senaristin, bir gazetecinin anlaşılmamak gibi bir çabası olabilir mi?
Basit bir ürünü satabilmek için tüketiciyi doğrudan etkileyen reklam filmleri çekmeye çalışan ajansların anlaşılmamak için çalıştığını nasıl düşünebilirsiniz?
Herhangi bir mesaj (risale) bir gönderen tarafından bir veya daha fazla aracıyla bir alıcıya veya alıcılara iletilir; gönderenin mesajını alıcı veya alıcılar tarafından anlaşılmaması için gönderdiğini düşünmek akıl dışıdır ve mümkün değildir.
Bu kadar basit bir gerçeği çarpıtmak ve Allah’ın elçiler (resul) aracılığıyla insanlara gönderdiği mesajların insanlar tarafından anlaşılamayacağını iddia etmek, Allah’ın güvenilir elçiler aracılığıyla gönderdiği mesajların insanlara doğrudan ulaşmasını engellemeye çalışmaktan başka bir şey olamaz.
Aynı şekilde Allah’ın gönderdiği mesajların tamamımın herkes tarafından değil, özel olarak yetişmiş ya da yetiştirilmiş insanlar tarafından anlaşılabileceğini iddia etmek de insanların Allah’ın mesajlarına ulaşmasını engellemeyi amaçlamaktadır ve bu yöndeki bütün çalışmalar -hangi sunum ya da tanıtım paketiyle birlikte gündeme sürülmüş olursa olsun- Şeytan’ın hakimiyetinin tesisi için yapılmaktadır.
Kuşkusuz Kur’an’ın mesajları evrensel ve zamansız oldukları için, insanların zamana ve mekâna bağlı olarak değişen bilgi ve algı kapasitelerine göre algılayabilecekleri içeriklere de sahiptir, ancak bunların her biri özellikle ‘bilenlere’ vurgu yapılarak gönderilmiştir ve Allah’ın herkes tarafından bilinip itaat edilmesi gereken mesajlarının taşıdığı sorumluluğu taşımazlar ve bu sorumluluğu her insana yüklemezler -Bu tür mesajlar evreni yaratan ‘Tanrı’nın evrene ve tarihe dair verdiği bilgiler sınıfındandır, evren ve tarih araştırmacılarının ilgilendiği alanlarda ufuk açıcı ve hüküm-kanun açısından kesindirler-.
Bazı surelerin başlarına konan 'hurûf-ı mukattaa' (1) olarak adlandırılan ve insanlar tarafından anlaşılamayan bağımsız harflerin mesajları alan insanlara yüklediği bir sorumluluk yoktur. Bu harfler tıpkı basit bir elektronik mektubun güvenilir bir şekilde iletilmesi için hazırlanan dijital protokoller gibidir ve mesajın içeriğini ve mesajın alıcılarını ilgilendirmez.
Kökleri antik Mısır’dan Yahudiler tarafından taşınarak sürdürülen ve büyülerle yol alan, Britannica’ya göre “Tanrı tarafından Musa ve Adem'e bildirilen yazılı olmayan Tevrat'ın (ilahi vahiy) gizli bilgisini iddia ettiği ölçüde de bir gelenek” olarak tanımlanan, “Musa'nın Yasası'na uymak Yahudiliğin temel ilkesi olarak kalsa da, Kabala Tanrı'ya doğrudan yaklaşmanın bir yolunu sağladığı ve böylece Yahudiliğe, Tanrı'ya mistik yaklaşımları bazıları tarafından tehlikeli derecede panteist ve sapkın olarak görülen dini bir boyut kazandırdığı” iddia edilen Ezoterik Kabala’ya (2) dayanan, Tasavvuf (3) şeyhlerinin de İslam’a taşıdığı ve harflerle sayıların kutsallığını kabul edip bunlara çeşitli sembolik anlamlar yükleyen Hurufîlik (4), Cifr (5) ve Ebced (6) gibi karanlık ezoterik saldırılara karşı Kur’an’da bulunan 'hurûf-ı mukattaa’nın bir güvenlik protokolü olabileceği dikkatle düşünülmelidir. Bunları anlamamak, Kur’an’ın bütün mesajlarını anlamamak anlamına gelemez, bunlar üzerinden Kur’an’ın anlaşılamayacağı iddia edilemez.
Kur’an’ın Arapça metni üzerinden yürütülen anlamsız dil tartışmaları da Kur’an’ın anlaşılmazlığının bir kanıtı olarak kullanılamaz. Antik çağlara ve daha öncesine doğru uzanan arkeolojik kazıların ve dilbilimcilerin yazılı metinleri bulunan ölü dilleri anlamak için ortaya koyduğu çabaların saygın bir şekilde tasnif edildiği çağımızda, canlı bir şekilde yaşayan ve milyonlarca insan tarafından konuşulan Arapça’nın anlaşılmazlığını iddia etmek saçmadır.
Batı Medeniyetinin ve Hristiyanlığın kutsal olarak kabul edilen ölü dili Latince’nin bile anlaşıldığı ve -eski metinler dahil- İngilizce’nin uluslararası bir dil ve bilim dili olarak bütün farklı dilleri kullanan insanlar tarafından kullanıldığı ve anlaşıldığı bir yüzyılda Arapça bir metin olarak Kur’an’ın anlaşılamadığı/anlaşılamayacağı düşünülemez.
Eğer bu düşünülebiliyorsa, Allah’ın Kur’an’da açıkça beyan etmediği mesajları bildiğini iddia eden Sufizm’in ürettiği karanlık tarafından, ana dili Arapça olan Araplar dahil bütün Müslümanların bariz bir şekilde aldatıldığı ve Kur’an’dan uzaklaştırıldığı kesin olarak söylenebilir.
İlk sorumuzu yeniden soralım:
Hangi mesaj anlaşılmamak için gönderilir?
Ve esas sorumuza dürüstçe bakalım:
Kur’an anlamamanız için mi gönderildi?
Mesela, bu ayetlerden anlamanız gerekenleri ayırt edemiyor musunuz?
Zuhruf Suresi 1-5. Ayetler:
“Hâ Mîm. Apaçık Kitab’a andolsun ki, akledesiniz diye biz, onu Arapça bir Kur’an yaptık. Şüphesiz o, katımızdaki ana kitapta mevcuttur, çok yücedir, hikmetlerle doludur. Haddi aşan bir topluluk oldunuz, diye vazgeçip Zikir’le (Kur’an’la) sizi uyarmaktan geri mi duralım?”
‘Hâ Mîm- حٰمٓۜ’ ile başlıyor Zuhruf Suresi, sizce bu iki harfi anlamanız gerekiyor mu?
Nahl Suresi 89-90. Ayetler:
“Ve o gün her ümmete kendi aleyhine kendi içlerinden bir şahit getireceğiz ve seni de bu insanlar üzerine şahit olarak getireceğiz. Ve sana bu kitabı, her şeyin açıklayıcısı, Müslümanlara bir hidayet, rahmet ve müjde olarak indirdik. Şüphesiz Allah, adaleti, iyilik yapmayı, yakınlara yardım etmeyi emreder; hayâsızlığı, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt verir.”
Sizce Kur’an insanlara niçin gönderilmiştir?
Nezdîra | Nesnel Dokunuşlar
Okuma Parçası:
Kabala:
Kabala, 12. ve sonraki yüzyıllarda ortaya çıktığı şekliyle ezoterik Yahudi mistisizmi. Kabala, doktrinlerine ve uygulamalarına inisiyasyonun mistik deneyimlerin doğasında bulunan tehlikelerden kaçınmak için kişisel bir rehber tarafından yürütülmesi nedeniyle her zaman esasen sözlü bir gelenek olmuştur. Ezoterik Kabala, Tanrı tarafından Musa ve Adem'e bildirilen yazılı olmayan Tevrat'ın (ilahi vahiy) gizli bilgisini iddia ettiği ölçüde de bir "gelenektir". Musa'nın Yasası'na uymak Yahudiliğin temel ilkesi olarak kalsa da, Kabbala Tanrı'ya doğrudan yaklaşmanın bir yolunu sağlamıştır. Böylece Yahudiliğe, Tanrı'ya mistik yaklaşımları bazıları tarafından tehlikeli derecede panteist ve sapkın olarak görülen dini bir boyut kazandırmıştır.
Kabala’nın en eski kökleri Merkava mistisizmine dayanır. MS 1. yüzyılda Filistin'de gelişmeye başlamış ve peygamber Hezekiel'in bir vizyonunda (Hezekiel 1) gördüğü ilahi taht ya da "savaş arabası" (merkava) üzerine vecd ve mistik tefekkürü temel kaygısı haline getirmiştir. Büyü ve kozmoloji üzerine bilinen en eski Yahudi metni olan Sefer Yetzira ("Yaratılış Kitabı") 3. ve 6. yüzyıllar arasında ortaya çıkmıştır. Yaratılışı, Yaratıcı Tanrı'nın 10 ilahi sayısını (sefirot; bkz. sefira) ve İbrani alfabesinin 22 harfini içeren bir süreç olarak açıklamıştır. Birlikte ele alındığında, bunların "gizli bilgeliğin 32 yolunu" oluşturduğu söylenirdi.
Erken dönem Kabala'nın en önemli metinlerinden biri, Yahudi ezoterik mistisizminin gelişimi ve genel olarak Yahudilik üzerindeki etkisi derin ve kalıcı olan 12. yüzyıla ait Sefer ha-bahir'dir ("Aydınlık Kitabı"). Bahir sadece sefirotu evrenin yaratılmasında ve sürdürülmesinde bir araç olarak yorumlamakla kalmamış, aynı zamanda Yahudiliğe ruh göçü (gilgul) gibi kavramları sokmuş ve Kabala'ya geniş bir mistik sembolizm sağlayarak temellerini güçlendirmiştir. https://www.britannica.com/topic/Kabbala
Dipnotlar:
(1) https://islamansiklopedisi.org.tr/huruf-i-mukattaa
(2) https://www.britannica.com/topic/Kabbala
(3) https://islamansiklopedisi.org.tr/tasavvuf
(4) https://islamansiklopedisi.org.tr/hurufilik
(5) https://islamansiklopedisi.org.tr/cefr
(6) https://islamansiklopedisi.org.tr/ebced
- Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur.
- Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
- Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark manifestosuna aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.
- Sonsuz Ark Yayınlarının Kullanımına İlişkin Önemli Duyuru için lütfen tıklayınız.