Sonsuz Ark/ Evrensel Çerçeveye Yolculuk
Çocukların o masum dünyalarında her şeyin nasıl konumlandığına hiç şahitlik ettiniz mi, bilmiyorum. Ama çok iyi bildiğim bir şey var; birer ergen ve yetişkin olarak siz o dünyadan çok uzaksınız ve o dünyayı anlayamayacak kadar kirlenmiş, çirkin bir ruha sahipsiniz.
Evet; artık öylesiniz, daha önce bu kadar kirli ve çirkin değildiniz.
Allah, yarattığı her insanın masumiyeti ile yeniliyor sizi, ama siz de sanki çılgın bir savaşta savaşır gibi, her seferinde o masumiyeti önce zedeliyor sonra da yok ediyorsunuz. Kendinize benzetiyorsunuz doğan her çocuğunuzu.
On yaşına kadar her insan yavrusu, düşündüğünüzde neredeyse ağlayacağınız kadar masum bağlar kurar öğrendiği her şeyle. Kötülük düşünmez, riyakarlık bilmez ve her seferinde yaşanmış olan çocukça şeyleri unutarak her yeni güne umutla başlar, siz ona kötü ruhunuzla dokunana kadar.
Yine de dayanıklıdır; eğer bütünüyle kirli ve kötü dokunuşlarınızla ruhuna uzandığınızda, onun masumiyetini zedelemek gibi kasıtlı bir amacınız yoksa, sizi de affeder ve kendi masumiyetini size yansıtmaya devam eder.
Eğer akıllı iseniz, sizi masumiyet çağlarınıza götürerek arınmanıza da yardım edebilir bir çocuk. Size, gelecek günahlarınızdan korunmayı öğretebilir, pişman olmanızı sağlayabilir, ruhunuzda birikmiş olan ve artık sizi kirli ve kötü yapan niteliklerden kurtulmanız için size sonsuz sayıda uyaran gönderebilir, çocukluğunuzun masumiyetini hatırlatabilir.
Sormalıyım, sorumun size hatırlatacaklarını size bırakarak:
‘Masum bir çocuğun ruhunun doğal akışını kırdığınızda, gerçekte kendi ruhunuzu sonsuza dek cehenneme mahkûm ettiğinizi biliyor musunuz?’
Bir çocuğu kırmak, belki onu kıran için bir intihar girişimidir, belki de bütün insanlığın sonsuza dek çıldırmasını sağlayan düşünceler zincirinin ilk halkasıdır. Bilemezsiniz, ama bilebileceğiniz, gözlemleyebileceğiniz çok önemli bir şey var bu konuda; çocukları kıranlar, onların masum ruhlarını zedeleyenler bunun bedelini birer canavara dönüşerek öderler.
Merakla soruyorum:
‘Ruhları kırılmış ‘eski’ çocuklarla dolu bir cehennemde yaşıyor olduğunuzu anlamıyor musunuz?’
Siz, çocukluğunuzun hangi aşamasında nelere maruz kaldığınızı hatırlıyor musunuz? Hatırlamadığınız kadar çok dokunuşları olur çevrenizdeki insanların; çocukken maruz kaldığı hangi dokunuşun, hangi izleri bıraktığını hangi yetişkin hatırlayabilir ki?
Evet; derin izler bırakan ve unutamadığınız şeyler vardır, onları hatırlıyorsunuzdur, ama kastettiğim izler daha çok hatırlamadığınız dokunuşlardan kaynaklanıyor. Bugün bir canavar olup olmadığınızı belirleyenler de bu dokunuşlardır; hatırlamadığınız dokunuşlar...
Israrlı ve rahatsız edici bir ters bakış, bir öfke patlaması, bir tokat ya da sıradan bir ittirme. Kim bilir, hayallerinizin kırıldığı o ânı hanginiz hatırlayabilirsiniz ki?
Çocukların o masum dünyalarında her şeyin nasıl konumlandığına hiç şahitlik ettiniz mi, bilmiyorum. Ama çok iyi bildiğim bir şey var; birer ergen ve yetişkin olarak siz o dünyadan çok uzaksınız ve o dünyayı anlayamayacak kadar kirlenmiş, çirkin bir ruha sahipsiniz.
İtiraz edebilirsiniz, ama o zaman da şu sorulara cevap vermek zorundasınız:
Neden dünyada bu kadar çok kirli ve çirkin ‘yetişkin’ ruh var?
Onlara neden itiraz etmiyorsunuz?
Mıra | Öznel Şeyler
- Sonsuz Ark'ta yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur.
- Sonsuz Ark linki verilerek kısmen alıntı yapılabilir.
- Sonsuz Ark yayınları Sonsuz Ark manifestosuna aykırı yayın yapan sitelerde yayınlanamaz.
- Sonsuz Ark Yayınlarının Kullanımına İlişkin Önemli Duyuru için lütfen tıklayınız.